Bedenim sertçe duvara çarptı. Çarpmanın etkisiyle sırtımda ufak bir sızı oluştu. Öfkeden kararmış gözleri ile üzerime yürüyordu. Neye bu kadar sinirlendiğini anlayamıyordum. Gözlerinde gördüğüm alevler ikimizi de yakacak türdendi. "Sen nasıl piçin dibine kadar girersin. Ha ne hakla!" diye kükredi. " Ben yapmam gerekeni yaptım!" dedim. Vücutlarımız arasında boşluk kalmayacak şekilde bedenini bana yaklaştırdı ve eli ile çenemi sıkıp kendine doğru çekti. Öfkeden alev alev yanan gözleriyle konuşup, ikimizi de alevlerin ortasına çekti. " Sen benimsin! Sana ait olan her şey benim! Bedenin, vücudun, kalbin, aklın, dudakların benim. Duydun mu beni. Hepsi benim AKREP!!"dedi. Ve dudaklarını dudaklarımla birleştirdi.