Eski adı 'OLMAZ'. Bir kız düşünün acılı bir geçmiş. Ama o mutlu olmayı öğredi. Güçlü durmayı da öğrendi. Sonra dedi ki ' ben asker olacağım, yapacağım' yaptı da o fevkalade bir asker. O kendine ' ben güçlüyüm!' diye bilicek kadar güçlü ve deli bir bordobereli. Şimdi bir adam düşünün iş kolik, hatta biraz kontrol manyağı işini en iyi şekilde yapan bir ego yığını adam. Onlar tamamen zıt. Peki bu ikili bir gün karşılaşıp, bir şekilde 4 ay nişanlı rolü yapmak zorunda kalırsa. Peki Furkan İrem'in yaralarını sarbilir mi? Peki İrem Furkan'ı değiştirebilir mi? Peki İrem ve Furkan birbirlerine aşık olabilir mi? Anlaşılan biraz karmaşık olucak bu hikaye. - kesit- " Olmaz anlıyor musun? Biz olamayız. Yapamayız." Dedim içim acıyordu. Onu kendimden çok seviyordum ama biz diye bir şey olamazdı. Onu kendimden uzaklaştırmam lazımdı. Ben askerdim. Ölüm dibimdeydi. Ben kimseyi arkada bırakamazdım. Yapamazdım. Korktuğum soruyu sordu. " Neden güzelim neden biz diye bir şey olamıyor?" Ne diyecektim ki sadece sustum. Sorusunu acı çeker tonda tekrarladı. " Neden İrem neden cevap ver bana." Niye anlamak istemiyordu bu çocuk? Korkuyordum benim yüzümden ona bir şey olursa diye korkuyordum. Evet hiç bir şeyden korkmayan İrem Soylu, nam-ı değer Kızıl sevdiği adama onun yüzünden zarar gelir diye deliler gibi korkuyordu. " Anlamıyorsun ben askerim Furkan ölüm benim dibimde arkamda birisini bırakmak istemiyorum. Görmedin mi benim yüzümden kaçırıldın. Belki bir gün al bayrağa sarılı tabutum gelecek ' vatan sağolsun' diyebilecek misin? Günlerce aylarca eve gelmeyeceğim özliyeceksin. Yaralı bir şekilde geleceğim belki. Hı yapa-" Derken dudaklarımda hissettiğim baskı ile susmak zorunda kaldım. BOK VARDI! NE YAPACAKTIM! Nasıl vazgeçecektim şimdi ben. Vazgeçemezdim ki şimdi ben. Sıçmıştım, hemde büyük sıçmıştım. BOK VARDI. *******
1 part