İmkan'Sızım (Yeniden Yazıldı)

By gulzamani

3.7M 108K 11.4K

Kitabımı yayımladığım tarih: 6 Aralık 2020 Doğu'nun çocukları, ya bu illet töreye karşı gelip ayağıyla ezecek... More

Bölüm 1 "Dönüş"
Bölüm 2 "İmkan'sızsan öyle kal"
Bölüm 3 "Bastırılan cümlelere, dayatılan hayatlar.. "
Bölüm 4 "Bir tutam delilik, rapor"
Bölüm 5 "Yaşayan ölü"
Bölüm 6 "Hazmedilemeyen gerçeğe yakın yalanlar"
Bölüm 7 "Yıkıntı"
Bölüm 8 "Mağlup"
Bölüm 9 "Sabah"
Bölüm 10 "Umut"
Bölüm 11 "Aşk Yakar"
Bölüm 12 "Dil, kan akıtmadan can yakar"
Bölüm 13 " Git diyorum; ama gitme"
Bölüm 14 "Sönmüş ateşin külüyüm"
Bölüm 15 "Bilirim, yoktur yerim.."
Bölüm 16 "İzin ver"
Bölüm 17 "Bi umut"
Bölüm 18 "Çıkmazda olan hayat mı? "
Bölüm 19 "Git diyen aslında sadece dildir."
Bölüm 20 "Kırılan büyü.. "Ölümsüz ruh.."
Bölüm 21 "Boşluk, yitik"
Bölüm 22 "Yedi çocuk"
Bölüm 23 "Hoş geldin"
Bölüm 24 "Seni hayatımda istemiyorum"
Bölüm 25 "Sensizlik en büyük ceza"
Bölüm 26 "En çok cümlelerin öldürüyor.."
Bölüm 27"Bana yalan söyledin!"
Bölüm 28 "Oyun"
Bölüm 29 "Yardım et"
Bölüm 30 "Vuslat"
Bölüm 31"Aşkın sen hâli"
Bölüm 32 "Korkuyorum.."Korkmalısın."
Bölüm 33 "Kayıp"
Bölüm 34 "Özledim.. Çok fazla.."
Bölüm 35 "Bir bebek"
Bölüm 36 "Siktir git kocacığım."
Bölüm 37 "Seksi, tehlikeli ve öfkeli.."
Bölüm 38"Çikolata"
Bölüm 39"Karanlık Korkular"
Bölüm 40 "Değişen Roller"
Bölüm 41 "Hamilesin." "Değilim!"
Bölüm 42 "Umut Kırıntıları.."
Bölüm 43 "Med Cezir"
Bölüm 44 "Ulan hep mi ben?"
Bölüm 45 "Tencere Kapak"
Bölüm 47 "Şehvet kuyusunda,"
Bölüm 48 "Bulana kadar devam.."
Bölüm 49 "Süt anne"

Bölüm 46 "Bazen gerçeğe geçiş yapar korkular"

29.2K 1.4K 112
By gulzamani

Bir önceki bölümü beğenmeden geçmeyin lütfen ♥️♥️

İyi okumalar

"Öyleyse ilk bi kocanı doyur."

Huyuna mı gitmeliydi?

Bu konu zaten masaya yatırılmak üzere bekliyordu. Tabii her zamanki gibi yanlış zamanlamaydı.

Tereddütle bakan gözleri adamın zafer kazanmışcasına sırıtan halinde birkaç saniye gezindi. Karahan'ın sudan geçirmiş olduğu tabaklara uzandı ve kapağı açık makineye dizmeye koyuldu.

"Zaten mutfaktasın, istediğin şeyi hazırla kendine."

"İstediğim şey şu ki.." diyen kocası arkasından sarılınca makinenin üzerine eğilen halinden kurtuldu ve dikleşti Asel.

Karnında duran ellerini kullanarak kendine bastırıp ensesine değdirdi dudaklarını. Kendini sıcak bedene dayayan kadının gözleri hissettiği yoğun duygularla kapandı. "Teninde hüküm sürmek." diyen dudaklara döndü kadın.
Bilerek kısık bir ses kullanan kocası rolüne çekebiliyordu insanı.

"Bunun için uzunca bir zamanımız var yani.."

"Filme yetişebilecek kadar olduğunu sanmıyorum ama."

Asel'in kıvrılan dudakları birkaç saniye boyunca açılmadı.

"Film?" diyen kadın anlamayan bakışlar attı.

Parmakları kadının kalçalarından kendine bastırıp, "Birazdan gideceğin filmi ertele kadın, çünkü seni sertçe becermek istiyorum." dedi Karahan.

İşaret parmağı kocasının yanağından dudağına uzun bir yol çizerek göğsüne kadar indi. "Sen biliyorsun," Gözleri adamın gözlerinden kayarak hareket halindeki parmağına takıldı. Göğsünü okşayan elden çıkardı kocasının merakla bekleyen gözlerine. Ensesine elini geçirerek yüzünü dayadı adamın kulağına. "ama ben yine de söyleyeyim kocacığım-" diyen kadının cümlesini yarıda kesip, "Gidip kendimi becereyim." diyerek tamamladı.

Asel keyfi yerine gelmiş bir ifadeyle baktı ve başıyla onaylayarak yarıda bıraktığı işi bitirmek için bedenini döndürdü. Arkasından sokulan kocası kadının tabaklara uzanan kolunu yakaladı ve hareketini engelledi. Kulağına dudağını yaklaştırdı. "Ciddiyim kadın." etli dudakları öpmeden gezindi, "tenine susamış bu adam sana hasret." dedi.

Birkaç saniye kocasının gözlerinde gezindi irisleri. Tek kaşı havalandı Asel'in. Şaka yapar gibi durmuyordu kocası.

"Sırf filme gitmeyeyim diye günlerdir uzak kalan halini bozman çok adice!"

Asel'in hırsa bürünmüş sesiyle alt dudağını dişleriyle kıstırarak sağ elini oynattı ve işaret parmağıyla kadının omzuna doğru uzanan tutamı parmağına dolarken birkaç saniye düşünmek için zaman kazanmak adına sesli bir nefes bıraktı.

Haklı mıydı karısı?

Değildi!

Seksi rafa kaldırdım diyen kişi kimdi?

Gerçi bunun için hiçbir girişime girmemişti ki kendisi de.. Karısına hak veriyordu.

Bebekleri sağlıcakla dünyaya gelene kadar da gerekirse karı koca değil de asker arkadaşı gibi takılmayı tercih ederdi!

Öyle değil mi?

Becerebilir miydi?

Sanmıyordu!

Neticede tek becerdiği şey karşısındaki öfkeli gözlerle kendisine bakan kadındı..

Kadının belinden tutarak havalandırdı. Üzeri tabaklarla dolu olan tezgaha karısını oturtmak için sağ koluyla tabakları itti ve boşalan yere kadını bıraktı. Asel'in bacaklarını iki yana açarak bedenini soktu açılan boşluğa. Çattığı kaşlarının altındaki bakışları altında eğildi hareketsiz bir şekilde bekleyen kadının yüzüne.

"Ulan ben mi uzak kalıyorum?" diyen adamın nefesi ağzına girerken şehveti gizlemeyen kehribar renkler koyulaşmıştı. Kocasını başıyla onayladı kadın. Yanağı yanağını okşarken dudakları fısıldadı adamın, "Seninle hep ikilemdeyim. Hep siyahtım. Beyazına bulanacakken grilere kapı araladım." Adamın sıcak dudakları kulağına ulaştı. "Çok özledim kadın çok fazla." diyen adamın dudaklarıyla usulca kapandı kadının istekli gözleri.

Sağ eli kocasının göğsüne çıktı ve gömleğinden asılarak kendine çekti. "Sadece nabzını ölçmek için söylemiştim. Sense dünden razıymışsın." diyen kadının sesinden şehvet akarken yutkundu adam.

"Gel de bana sor." dedi Karahan.

Başını hafifçe geriye doğru çekerek baktı kocasının gözlerine. "Ne diyorsun? Az önce karşılık verseydim o anda içime girecektin! Şimdiyse.." sustu kadın. "Beni böyle mi kendince yoluna getireceksin?" diyen kadına bakmayı kesti.

Gözleri sinirle kapandı. Açtığı gözleri mutfağın dolaplarında gezindi birkaç saniye. "Ne saçmaladığını sormayacağım. Çünkü tartışacak kafada değilim."

"Sor sor.." diyen kadın dudaklarını diliyle nemlendirince kocasının gözleri oraya kaydı.

"Asel bak.." sustu Karahan. Uzun sesli bir soluk verip, "sana nasıl yaklaşacağımı bilmiyorum. Çünkü her halükarda bir şeylerden nem kapıyorsun." gözlerini esir alan siniri sonunda çıkmıştı gün yüzüne. Sesine de uzanan tınısı kadının kulağına akarken, "Ulan seni yola getirme çabası içine girseydim karşımda böyle konuşabilir miydin sanıyorsun?"

Kadının bir anda dolan gözlerine bakmayı kesti ve bedenini kadının önünden çekerek bir adım uzaklaştı. Asel de toparlanıp oturduğu yerden indi. Kocasının karşısına geçti ve, "Bu konuşmaya şimdilik ara verelim, çünkü geç kalıyorum." diyen kadın mutfaktan çıkmak için adımladı.

Mutfak kapısından çıkan kadınla ofladı adam. Büyük adımlarla Asel'in peşinden mutfaktaki bedenini hareket ettirdi. İstiyordu işte. Kendiyle çelişen yanı Asel'in yakacağı yeşil ışığı bekliyordu sadece.

"Kafanda kurduğun yanlış anlamaya bir açıklık getirmeme izin ver."

Giyinme odasına giren kocasına döndü elindeki düz kesim sade elbiseyle. Seni dinliyorum der gibi bakan kadına adımlamadan kapı ağzında giyinme odasını usulca taradı gözleri.

"Başta filme gitmemen için atmıştım ortaya. Ama.." sessizliğe bürünen kadınla cümlesine devam etmedi Karahan. Üzerindeki gömleğin düğmelerini açarak odanın ortasındaki koltuğa bırakan Asel'i izledi.

"Kızım zaten günlerdir uzağız. Sadece sarılıp uyuyoruz-" Hışımla dönünce kocasının cümlesi yarım kalmıştı.

"Neden uzaksınız Karahan bey?"

İstemsizce yumruk oldu kemikli parmakları. Yine Karahan'a geçiş yapmıştı karısının dudakları..
Açık ağzını kapattı Karahan. Tekrar açtı. Tabii kadının cümlesiyle tekrar kapandı.

"Bir de uzağız, sadece sarılıp uyuyoruz diyor adam!" diyen kadın pantolonunu çıkarıp onu da gömleğinin yanına attırdı. "Hayır yani yakınlaşmamızdan rahatsız oluyormuşum gibi bir profil çizdim sayende." diyen kadın adamı unutmuş gibi kendi kendine söylenmeye başladı. "Ulan illa tükürüğümü yalatacaksın!" dedi Asel kocasına dönerek.

Şaşkın ifadesinden kurtulan adam bir kez daha yutkundu. Gülmemek için kendini sıkan kocasına sinirle baktı.

"Alış Karan efendi! Bundan sonra iki haftada bir kez kızlarla film gecesi yapacağız. Sen de arıza çıkarmayarak evimizde beni bekleyeceksin." kocasının onaylamasını bekledi.

Üzerine henüz giydiği elbisenin arkasında kalan fermuarına uzandı Asel. Karahan'ın parmaklarına değdi parmakları. Fermuarı çekmesine izin vermedi Karahan.

"Kızlar şimdi kapıya dayanır, çekil arkamdan." dedi Asel kendini çekiştirerek. Aldırmadı adam. Omuzlarından geçirmiş olduğu sıfır kollu elbisenin omuzlarından indirip çıkarmaya koyuldu. Asel'in parmakları elbisenin önünden tutmaya başladı.

"Ne yapmaya çalışıyorsun?" diyerek kendini kocasına döndürmeye çalışsa da başarılı olamadı.

Elbisenin açık sırtından dudaklarını değdirdi kadının tenine. "Gitme." nemli dudakları tenini tavaf ederken, "y-yap-ma.." kadının ağzından firar eden kesik cümlesi adamın öpüşüne karıştı.

Kadını kendine çevirdiği gibi arkasında kalan çekmece bölmelerine sırtını dayadı. Dudaklarını talan eden dudakların sahibi ısrarla ağzını açmasını söylerken büyük dili diliyle buluştu. Kadının üzerindeki elbisesi kucağında toplanmıştı. Adam asılıp bacaklarından çıkararak attı odanın ortasına. Dudaklarından ayrılan dudakları boynuna doğru inerken Asel'in parmakları kocasının saçlarına misafir olmuştu.

Sütyeni saniyeler içinde yeri boyladı. Kocasının gömleğinin düğmelerini açarak dövmesini okşarken, "Acele etmelisin, geç kalmak istemiyorum." dedi kadın.

Kocası kadını duymamış gibi göğüslerine gömülmüş dişleriyle darbeler bırakırken zilin sesi ikiliye ulaştı. Karahan aldırmadan yüzünü gömdüğü yerden çekmedi. Asel parmaklarını kocasının saçlarına daldırdı. Asılarak yüzünü açığa çıkardı. "Çekil Karan, kızlar olabilir." diyen kadına keyifsizce baktı.

Şimdi sırası mıydı?

Külodunun üstünden kadınlığını okşayan parmaklarla kapandı gözleri. "Ah Karan, du-dur." ağzından firar eden küçük çığlığı büyük giyinme odasında kayıp oldu.

Zil sesi bir kez daha ikiliye gelince Asel Karahan'ı itekledi. Adamın itiraz barındıran sesiyle ilgilenmedi. Askıda duran sabahlığını geçirdi üzerine.

"Sen dur ben bakacağım!" diyen kocası gömleğinin düğmelerini ilikleme zahmetine girmezken Asel kolundan yakaladı.

"Saçmalama be adam, kazık gibi olmuş halin ortada!" demesi üzerine Karahan'ın da gözleri pantolonundan fırlayacakmış gibi duran kabarmış haline değdi.

Kapı koluna dokunan kadına, "Sikerim Asel! Öyle mi çıkacaksın?" dedi.

Sikecek adama dişlerini geçirerek bakmayı kesti ve açtığı kapıdan çıkmadan önce rafta duran topuklularından tekini ardında bıraktığı kocasına fırlatınca acı bir inleme dökülmüştü dudaklarından. "Gelen Bilge'den başkası değildir." diyen kadın konuşarak holde adımlarken, "Delikten bak öyle aç ulan." kocasının cümlesine göz devirmekle yetindi.

Alt dudağını dişleriyle kıstırmaya başladı kadın. Kocasının ulanlı cümlesinden daha çok yarım kalışına eşlik eden henüz hazır olmayışı içine pişmanlıkla akarken, kapı deliğine uzandı. Bilge'nin tahammülsüz yüzü kulağına tuttuğu telefona cevap alamayışınaydı. Salondan yankılanan telefonunun sesinden anladı.

Yüzüne takındığı mahçup dolu ifade Bilge'nin açık kalmış ağzından çıkan, "Yok artık daha hazır bile değilsin." cümlesineydi.

"Hemen hazırlanacağım, sen geç içeri."

Kadının gözlerindeki numaralı gözlükler daha çok geriye çekilirken, "Yanlış bir zamanda mı geldim?" diyen arkadaşının bakışları Asel'in dağılmış saçlarından kızarmış boynunda dolandı.

Asel'in tek eli göğüslerini saran sabahlığın yakasında açılmasını keserken arkadaşına geçmesi için yol verdi. Boğazını temizleyerek, "Ne gibi?" dedi.

Bilge'nin bol imalı göz kırpmasına eşlik eden sırıtmasıyla yüzü kızarmıştı Asel'in. İması yersiz değilse de ele vermeye niyeti yoktu. Tabii kızaran yüzü kendisini dinlemiyordu. "sadece ne giyeceğime karar veremedim. Sen bir saate hazırlan deyince panik oldum. Bilirsin beni ani organizasyonlar bana göre değil." demesiyle Bilge salona geçti.

"Hadi Asel sallanma! Esra çoktan varmıştır avmye. Sense!"

"On dakikaya hazırım." diyen Asel koşar adım girdi yatak odasına.

Karahan kapıyı kapatan kadınla iç çekti. Giyinme odasına yönelen kadına uyum sağladı. "Gönder şunu Asel, yarım kaldık." Hışımla dönerek aklını çelmeye çalışan kocasına öfkeyle soludu.

"Git öteye! Kız anladı yerin dibine geçtim senin yüzünden."

Giyinmek için iç çamaşırı çekmecesine uzanan kadını usulca izlerken kıstı gözlerini. Karısı öylece bırakıp gidecek miydi? Giyinmesi bunu doğruluyordu ya! Ofladı adam. İştahını sonraya saklamaya mecburdu. Tekrar iç çekerek banyoya girmek için büyük giyinme odasından çıktı adam.

Alelacele çıkardığı külodu değiştiren kadın yerdeki sütyeni geçirdi göğüslerine. Bacaklarından yukarı doğru çıkardığı elbise boynundaki kızarıklıkları kapatmazken küfürlü sesiyle kocasına söylenmeye başladı. Az önce arkadaşı boynuna bakarak imayla konuşmuştu değil mi?

"Lanet olsun Karan, öküz gibi damgalamayı ne zaman bırakacaksın bilmiyorum."

Fermuarı da çekti ve kızarıklıkları kapatmak için kapatıcıya ihtiyaç duydu. Giyinme odasından koşar adım çıkarak yatak odasına girdi Asel. Banyo dolabında duran kapatıcıyı aldı parmakları arasına. Banyoya giren kadınla suyu kapatmadan duş kabininin kapısını açtı Karahan. Açık duş kabininden firar eden su damlaları halıya sıçrarken Asel dişlerinin arasından, "İçeri su girmesin diye kapı takmış adamlar." demesine takılmadı adam.

Sadece ne giydiğini görmek için açmıştı kapıyı. Biraz da kadını sinir etmek içindi. "Eteği değiş!" diyen adamın cümlesiyle ofladı.

"Başlama yine."

"Ulan neden etek?"

"Çıplak mı gideyim?"

"Sanki böyle pek işe yaramamış gibi! Hâlâ çıplak sayılırsın." diyen kocası görünen bacaklarına gönderme yaparken iç çekti.

Karahan'ı tanıyorsa bu kıyafetle dışarıya adım attırmazdı. Karahan da Asel'i biliyorsa ses etmezdi!

"Sakın Karan! Başlarım sinir harbine!"

Yüzüne hafiften yaptığı makyajı da biterken suyun altında kalan kocasına kulak verdi.

"Pantalon değil de etek seçtiğin için seni pişman edeceğim kadın."

Alayla bakmayı keserek banyodan çıkmak için hareketlendi Asel.

"Filmden sonra seni almaya geleceğim bekle beni." diyen kocasına tamam diyerek holde adımladı.

...

Bacağında gezinen ellerle filme odaklanamazken yanındaki arkadaşına da çaktırmamak için büyük bir çaba sarf ediyordu Asel.
Neyse ki bilim kurgu filmine kızlar kendini kaptırmış, yanındaki adamın farkında değillerdi.

"Bunun hesabını evde soracağım kadın." fısıltılı sesi kulağına girerken bacağındaki tek el yukarıya doğru yol alıyordu. Asel Karahan'ın yapacağı hamleyi önceden sezerek bacağını kapatacakken Karahan'ın eli kadından önce atıldı. Uyluğunu okşayan parmaklar sihirliydi sihirli olmasına da! Dudaklarını ağzında ezerek kaçacak çığlığını içine yolluyordu kadın.

"Çek elini dikkatimi dağıtıyorsun. Ayrıca o adam yanıma sonradan gelip oturdu. Kovsa mıydım?" Asel'in fısıltılı cümlesine eşlik etti Karahan'ın sesi.

"Kovacaksın tabii. Ulan ben gelmeseydim oturmaya devam edecek, uzattığı mısırını da yiyecektin." Bacak arasına kayan parmakları kadınlığını kıstırınca Asel inlememek için deri koltuğa geçirdi parmaklarını. Şimdi evde olmayı ölesiye istiyordu işte..
Külodunun kenarından içine giren parmağı okşarken ilerisi için yalvartıyordu.

Bilge yanında oturan arkadaşına yandan bir bakış attı. Asel de tebessüm ederek her şey yolunda bakışıyla filme dönünce yanındaki kocasının kolunu bırakması için sıktı.

Karahan'dan haberleri yoktu kızların.
Genç adam erken gelince aldığı biletle içeri zorla girmiş, karısını karanlık salonda zor seçerek yanında oturan adamı görünce öfkeyle adamın arkasından kulağına tıslamıştı. Genç adam korkuyla kalkınca Asel umursamayıp yanına oturan diğer adama bakmamış kızlarla fısıldıyordu.

Ta ki bacağında gezinen ellerle hızla yanındaki adamın suratına tokadı patlatacakken kocasıyla göz göze gelmişti.

Karahan parmağını oynatırken sırıtan yüzüyle çenesinin altından karısını izliyordu. Sonunda adamın karnına dirseğini geçirdi kadın.

Geçen dakikalar sonunda kocasının parmaklarının hareketine kendini kaptırmış gibi istemsizce bacaklarını aralayarak Karahan'a daha çok yer açmıştı.

"Sen de hesap vereceksin Karahan bey, erken gelmek ne demekmiş."

Asel'in Karahan deyişiyle parmağını daha bir derine iterek kadının kasılmasına neden oldu.
Filmin biten müziğine eşlik eden tavandaki ışıklarla hızla toparlandı ikili. Kızlar Karahan'ı yeni yeni fark edince şaşırmış hâlleriyle romantik bulduğu adama imrenerek bakmaya başladı.

"Aaa! Hangi ara geldiniz. Hiç görmedik."

"Az önce geldim." Asel'in kızarmış yüzüne bakarak göz kırpıp, "güzel filmdi." dedi imalı sesi.

"Yalnız Rayn çok cesurca davrandı."

"Bence Elly'in sayesinde.. Yoksa Rayn bir halt beceremeyecekti."

Esra'yla Bilge film hakkında ters düşünce sessizce onları izleyen çifte baktı kızlar.

Karahan çatık kaşlarıyla nereye düştüm diye düşünürken, Asel'se umarım bana fikrimi sormazlar diye geçirdi içinden
ve tabii ki kızlar onu yanıltmadı.

"Asel'e soralım, sence kuzum Rayn cesur davrandı yoksa Elly mi?"

Asel ağzını açıp tekrar kapatarak kafasını sağa sola salladı.Film hakkında en ufak bir fikri bile yoktu. Film boyunca kocasının tatlı işkencesi kendisini başka diyarlara sürüklemişti. Karahan'ın karnına dirseğini geçirmemek için büyük bir çaba sarf ediyordu.
Cevap bekleyen kadınlarla Asel'den önce atıldı Karahan.

"Rayn ödleklik yaptı. Elly'se zaten hep pasifti.. Filme yaptığınız yorumlardan yola çıkarak söylüyorum Belli ki aklınız karışmış ve filmin mantığını çözememişsiniz."

İki genç kadın bakışıp şaşkın yüz ifadesiyle düşündü. Haklıydı Karahan. Filmin konusu zaten karışıktı ki, sonu çok saçma bitmişti.

"Galiba haklısınız. Ben bir halt anlamadım."

Konuşan arkadaşı Esra'dan gözlerini çekerek şaşırmış haliyle kocasına baktı. Film ilk kez yayına verilmişti. Ve kocası kendisine oynarken filme mi odaklanmıştı? İyi de nasıl?

Anlamamak için aptal olmak gerekiyordu. Dünya meselesi değildi ki.. İlk bakışta anlaşılır sıradan bir filmdi Karahan'a göre. Karahan karısına göz kırparak, "Güzelim gidelim mi?"

....

"Yani heves ettiğim her şeyi burnumdan getirmeye ne meraklısın Karan."

Koltuğa kurulan kocasına göz devirip karşısındaki tekli koltuğa oturdu. Karahan oturduğu koltuktan hafifçe öne doğru kaydı.

"Sen şimdi onu bırak da o herife yanına oturması için nasıl izin verdiğini anlat."

Ofladı Asel. "Manyak herif, salonu mu satın alayım? Adam biletini alarak yerine oturmuş. Ama yok sen illa bi piçlik yapa-"

"Sikerim Asel! Ulan o piç yanına aldıysa gidip başka koltuk için-"

"Gerçekten yeter! Hasta beynine de gereksiz kıskançlığına da başlayacağım artık."

Hızla yerinden doğrulup yatak odasına geçti genç kadın.
Karahan avuç içini orta sehpaya geçirerek küfrünü yolladı siyahların hâkim olduğu salona.

Üzerindeki kıyafeti hırsla çıkarıp kirli sepetine gönderdi Asel. Dolan gözlerini bırakmıştı artık. Suyu ayarlayıp tepesinden akmasına izin verdi.

Çok yorulmuştu Asel. Düşünmekten, hesap vermekten, azarlanmaktan. Zaten Karahan'a her şey yolunda gidiyormuş gibi rol yapmaktan vicdan azabı çekiyorken kocasının dengesiz, korumacı tavırları sıkıyordu artık.

Asıl dengesiz sensin kızım dedi kendine.
Hıçkırığını tutmadı genç kadın. Tutamadı. Artık tutmak istemedi. Yorulmuştu işte. Kendinden, Karahan'dan, her şeyden. Ailesini özlemişti yine.

"Neden kilitli bu kapı?"

Karısının ağlayan sesini işitince panikle kilitli kapı koluna tekrar asıldı.

"Bebeğim kilitli kapılara uyuz olduğumu biliyorsun. Çevir şu kilidi, merak ediyorum seni."

Dakikalar geçmesine rağmen açılmayan kapıya tekmesini yolladı ve önünde kayarak oturdu. Bacaklarını uzatarak sırtını verdi kapıya. Ağlayan karısını oturduğu yerde daha fazla dinlemek istemedi.

"Özür dilerim ağlama artık."

Ağlaması iç çekişmeye dönen kadına, "Bir organizasyon daha yap karışmayacağım söz." dedi Karahan umutsuzca.

Kocasının kendisine seslenmelerine gülmek istedi genç kadın. Ağlayınca rahatlamıştı. Burnunu çekerek eline aldığı duş jelini avucuna doldurdu. Birkaç kez boğazını temizledi sesini bulmak için.

"O filmi izlemiş miydin?"

Nedense bunu merak etmişti Asel.
Gelen soruyla kaşlarını çatarak karısını anlamaya çalıştı birkaç saniye.

"İzlemeye gerek yok güzelim, iki tahmin yürüttüm ve her zamanki gibi şans benden yanaydı. Bilirsin, Bilim Kurgu benim filmim."

Göz devirdi kocasına Asel.
Rahatlamış bedenine beyaz kısa bornozunu geçirip kilidi çevirdi sonunda.

"Aksiyon olduğunu sanıyordum."

Yerden hızla doğruldu ve karısının kızarmış gözlerine bakarak yüzünü elleri arasına aldı. Dudağına küçük bir öpücük kondurdu. "Rahatladın mı?" diyen anlayışlı sesi başıyla onayladı Asel.

Karısının az önceki sorusuna döndü adam. "Evet aksiyon da var ama en sevdiğim erotik." diyen adamın bilinçli kısık çıkan sesiyle gözlerini kaçırdı kadın.

"O adamı nasıl kaldırdın yerinden?"

Kıstığı gözlerini dikti kehribar rengi gözleri olan kocasına.

"Kulağına eğilip karımın yanından kalkmazsan ebeni sikerim d-"

Büyüttüğü gözleri kocasına değiyorken eli adamın ağzını kapattı. Önüne gelene küfür saçan dili yüzünden bir gün dayağı yiyecekti kocası. Göz devirdi kocasının bu tavrına.

"Sormadım farz et. Senden de bu beklenirdi kocacığım." Kocasının dudağını örten elini çekmesine izin vermedi Karahan.

Avucunu yalamaya başlayan kocasıyla kıkırdadı. Bacaklarının altından ellerini geçirerek kucağına çeken kocasının kulağına yüksek çığlığını yolladı Asel.

Düşmemek için kollarını Karahan'ın boynuna dolayıp dudağını esir alan dudaklara karşılık vermeye başladı.

Karahan salak değildi. Karısının kızarmış gözlerinin sebebinin bu sinema mevzusu olmadığını biliyordu. Kaygılanıyordu bebekleri için. Gözlerindeki hüznün başka sebepleri daha var gibiydi.

Gibi değil, emindi.

"Seni esas ağlatan şeyin sebebi ne Asel?"

Gözlerini kaçırıp ayakta dikilmiş kocasının kucağında göğsüne başını gömdü ve giyinme odasına yol alan kocasının kalp atışını dinledi bir süre.

"Ailemi özledim." diyen kadının boğuk çıkan sesiyle iç çekti adam.

"Mardin'deyken görmekten kaçınmıştın. Ama eğer istersen gelecek hafta gidelim."

Gözlerini acıyla kapatıp kucağındaki karısını sıkıca sararak giyinme odasına soktu.

Karahan kucağındaki sessizce ağlamaya başlayan karısıyla odanın ortasındaki koltuğa kuruldu. "Doğumdan sonra gidelim, belki ikizler aradaki buzları eritir." dedi Asel fısıltıyla.

"Bunun için geç kalır mıyız bilmem ama.." deyişini duymadı kocası.

Asel de korkuyordu.

Her ne kadar doktoru her şey yolunda dese de korkuyordu kadın. Sonuçta riskli bir düşük yaşamış hayatına mal oluyordu.

Kocasının kucağında eli hafif çıkıntılı karnını sıkı sıkıya sardı. 'onlar için her şeyi göze aldım ve alacağım.' dedi yine sessizce.

Giyinme odasının ortasında duran geniş pufun üzerine kendisini bırakıp iç çamaşırı çekmecesine adımlayan kocasının hareketini izledi usul usul.

"Biliyorum aptalca! Ama özledim işte.. Asmin'imi, Ferhat abimi, beni hiçbir zaman sevmeyen annemi.."

Açtığı çekmece rafına bakmaya başladı adam.

'Ne arıyordu?'

'Siktir et, karısı ne diyordu?'

Karahan'ın kaskatı kesilen bedenini görmüyor, bulanık gözlerle kendi kendine konuşuyor gibiydi Asel.

Soğuk soğuk terliyordu genç adam. Asel aslında çok şey söylüyordu. Bir daha görememekten korkuyordu karısı.

Yutkundu adam. Bebeklerinin kulağına fısıldaması için karısını giydirerek uyutması gerekiyordu. Çok şey birikmişti..

Bölüm sonu

Nedense uzatmak gelmedi içimden..

Gelen beğeniler beni yazmaya itiyor saygılar Can'lar 👇 👇

Continue Reading

You'll Also Like

726K 30.3K 48
30-50k izlenen Yağız her gün yayın açar, Sohbet eder ve korku oyunları oynar. Işıl ise o yayıncıya aşık bir kızdır. Işıl habire yağıza Instagramdan y...
Tutsak By .

Romance

15.5M 540K 59
"Birlikte güldüğün birine aşık olmak kolaya kaçmaktır; ben seninle ağlamaya bile aşığım." Sıradan başlayan planlı bir intikam oyunu; ne denli büyük b...
3.5M 127K 71
Berdel'e kurban gitmiştim. Hiç tanımadığım, bilmediğim bir adamla evlendiriliyordum... "1 yıl, sadece 1 yıl sonra burdan herkesin seni bir ölü olarak...
147K 10.7K 33
Agra bebeğiyle çaresizce sokakta yaşarken bir gece karşısına çıkan adamla hayatı tamamiyle değişir. Ferişte - Masum, melek ve günahsız demek. Not: +...