Arkadaşlar bölüm biraz gecikti. Bu yüzden Özür dilerim sizden . Lütfen yıldız atmayı unutmayın.
.........................🔥💧..........................
Uyandığımda sabah olmuştu . Gözlerimi hafif aralayarak etrafa bakındım. Hatırladığım tek şey bayıldığımdı . İçinde bulunduğum odanın neresi olduğunu anlamam bir kaç dakika sürmüştü . Sonra bütün olanlar yavaşça beynime yeniden doldu . Muhtemelen kulübede kalacağım oda burasıydı . Geniş çift kişilik yatağın üzerinde uzanmış , etrafımdaki siyah tüllere bakıyordum .
başımda felaket bir ağrı saplanınca, yataktan kalma ihtiyacı hissedip doğruldum . Perdeyi aralayıp biraz odayı incelemeye başladım . Güzel büyük bir dolap odanın içine konumlandırılmıştı . Duvarları açık tonlardaydı , insana ferahlık veren bir renge sahipti . Fakat duvarlara karşın mobilyaların çoğu siyah renk seçilmiş ve bir duvar siyaha boyanmıştı . Siyaha boyanmış duvarın üzerinde dört elementin sembolünü görünce kalkmaya karar verdim .
Ayağa kalktığımda başımdaki ağrıya biraz baş dönmesi de eklendi . Kafamı toparlamam ve ayılmam gerekiyordu ama şimdilik karşımda duran duvarı incelemek istiyordum. Her element alt alta dizilmiş şekilde duruyordu . Ateş , su , hava , toprak . Bu sıra bana bir yerlerden tanıdık geliyordu .
(Uygun bunu bulabildim sıralamayı uyarlarsınız <3)
Ayakta durmakta zorlanmaya başlamıştım . Kafamı toparlamak için sıcak bir duşa İhtiyacım vardı .Evde banyoyu arasam iyi olurdu . Odadan dışarı çıktığımda tam karşımdaki kapı beni karşıladı . ''Umarım birinin odası değildir ''dedim kendi kendime ve kapıyı açtım . Ve bingo banyo tamda burasıydı . İçinde bir başkasının eşyası var mı ? Diye kontrol ettikten sonra hemen içeri girip kapımı kilitledim . Üstümde hayla buraya gelirken giydiğim kıyafetler vardı . Onlardan kurtulduktan sonra hemen duşa attım kendimi . Kafamı toparlamaya çok ihtiyacım vardı . Bir yandan da annemi düşünüyordum . Acaba katil olduğumu öğrense beni yine sever miydi ? Peki ya Jenna umarım öbür tarafta mutludur...
2 gece önce
''Selest , Selest uyan tatlım aç gözlerini'' diye bağırdı Ameliya yeğeni için oldukça endişelenmiş ve çok sarsılmış bir haldeydi . Bütün güçleri bir anda ortaya çıkıvermişti. Hem onunda baskın gücünün su olması gerekirken nasıl Ateş olduğuna anlam veremiyordu .
Losa ve Lisada Selest'in başına koşmuş onu uyandırmaya çalışıyorlardı. Bir tek Chris donup kalmış ve gülümseyen bir edayla Selest'e bakıyordu. Hatta o kadar dalmıştı ki Ameliyanın ''ona ne oldu?'' demesini ancak 3. Kez bağırarak söylemesinde fark edebilmişti . ''Ne neye ne oldu?'' Dediğinde, Ameliya öyle bir sinirlendi ki gök yüzünde kara bulutlar toplanmaya başladı.
Ameliya fırtınayı çağırıyordu. Gök yüzünün ona nasıl itât ettiğini unutmuştu. Ta ki gözleri kara bulutlara değene dek . Sonra elinin tek hareketiyle dağıttı bulutları . O bunu yaparken , Chris çoktan Selest'in yanına koşmuş iyi mi diye kontrol ediyordu . Korkulacak bir şey yoktu Selest iyiydi. Sadece güçleri bir anda vücudunu sardığından bitap düşmüş ve bayılmıştı . "Uyanması uzun sürebilir. " dedi Chris. Tüm dikkatleri üzerine toplayarak .
Losa ve Lisa bu sonucu bekliyorlardı zaten. Ağabeylerinin sakladığı sırrı 2 yıl önce eski eşyaları karıştırırken öğrenmişlerdi. Fakat onlarında anlamadıkları tarafı şu idi ; neden Alev ?nasıl Ateş? bu soru onlarında akıllarını kurcalıyordu ...
Chris Selest'i kucağına alıp odasına çıkardı. Burayı beğenmesini ümit ediyordu . Ve aşağıya döndü . Losa ve Lisa koltuğa yayılmış otururken , Ameliya ayakta deli gibi bir oraya bir buraya gidip geliyordu . Bu tablo Chrisi hiç şaşırtmamıştı . Ameliya ne zaman endişeli olsa bunu yapardı zaten . Oda Aşağı inip koltuklardan birine kurulurken Ameliya'ya seslendi ve gelip oturması için karşısındaki koltuğu gösterdi . Ameliya içi içini yiyerek oturdu o koltuğa ve işin zor kısmı başlamış oldu.
"Nasıl Ateş oldu ? Selest Suyun kızı o Serus'un kızı , hem bununla nasıl baş edeceğini ona öğretmemiz gerek, güçleri bu denli fazlayken nasıl kullanacağını bilmemesi çok tehlikeli olabilir." diye söze girdi Ameliya.
"Bak Ameliya biliyorum endişhelisin ama sakin ol. Belki babası Ateştendir bu yüzden baskın gücü ateş olmuş olmalı . Başka bir ihtimal düşünemiyorum . Bizim yapmamız gereken tek şey ona iyi bakmak iyi saklamak ve bildiğimiz her şeyi öğretmek elimizden başka bir şey gelmez . En azından şimdilik . Bir şeyleri yoluna koyunca bunu da araştırırız. " dedi Chris . bunu Ameliya'dan saklamak onun için oldukça zor olmalıydı . fakat bunu yapması gerektiğini Serus ona söylemişti.
Onun sözüne itât ederdi Chris . Hem oda biliyordu , Ameliya'nın çocukluğu ve gençliği ablasının sevgilisine aşık olmakla geçmişti. Onun ona yakınlığını yanlış anlamış ve ablasıyla arasında geçenleri de bilmemiş tahmin bile edememişti .
Losa ve Lisa'da konuşmaya katılarak şu sözleri söylediler ."Ama Chris bu nasıl olur onun babası Ateş değildi ki? " Az kalsın ağızlarından kaçıracaktı ikizler saklı olanı . Saklanması gerekeni .
" Ne nasıl siz onun babasını tanıyor musunuz ? Ablam bana bile kim olduğunu söylememişken siz nereden biliyorsunuz?" Diye sordu Ameliya şaşırarak . Bu olabilir miydi ? Sonunda Selest'in babasını bulabilir miydi ? Losa ve Lisa hemen toparlanarak bir şey ürettiler "Hayır bize bilmiyoruz ama Serus Ateş halkından nefret ederdi biliyorsun." Diyebildiler sadece .
Bunu bilen Ameliya onlara inandı. Belkide saf olduğu için Su onu seçmişti . Ameliya en az bir melek kadar saf olabiliyordu bazen. Gözünün önündeki gerçekleri görememekle ünlüydü . Chris söze girdi . Kardeşlerinin tepkisine şaşırsa da , sebeplerine oda inanmıştı. Kızlar gerçekten zekiydi . "Her neyse" dedi Chris ve sözlerine şöyle devam etti. " Selestiya uyanana kadar bekleyeceğiz ve uyandığında da ona dersler vermeye başlayacağız fakat uzun sürebilir sabırlı olmamız lazım."
'Bu iş bir tek bana mı zor geliyor ?' Diye aklından geçirdi Ameliya...
'Ateş olduğuna göre onu ben Eğiteceğim. Ne güzel.' Diye düşündü Losa...
'Peki Akademide prenseslerden onu nasıl koruyacağız ? Ya büyüsünün kokusunu alırlarsa?' Diye endişelendi içten içe Lisa ...
Benim biricik kızım . Ateşin sırrını bir öğrensen . Anneni bulur bulmaz baban olduğumu öğreneceksin . Sana söz veriyorum . Bu sefer Ameliya'yı bile kırmaktan korkmayacağım . Seni benden kimse alamayacak... Chris
.................. bu sabah .....................
Duştan çıkıp havluyla odaya geçtim direkt . Üzerime valizimden çıkardığım kışlık bordo bir kazakla , koyu renk bir jean giyip aşağıya indim. Miss gibi bir koku vardı ve karnım guruldama sesini bu sefer herkesin duyabileceği bir gürültüyle çıkarmıştı. Herkesin başı bana dönünce çok utandım. Nasıl bu kadar aç olabilirdim ki ? Teyzem koşarak gelip bana sarıldığında çok şaşırdım . Muhtemelen bayılmam onu endişelendirmiştir.
"Teyze alt tarafı bir gece uyudum. Sakin ol iyiyim." kollarıyla bu kadar sıkması bunu söyleme ihtiyacı doğurmuştu bende. Teyzem bir şey söylemeden elimden tuttuğu gibi mutfağa geçirdi beni . Mükemmel bir omlet vardı . Kokunun kaynağı belli oldu . Herkes sofranın başına geçmişti, teyzem bana sarıldığı sırada . Masaya oturup omlete yumuldum . Tadı daha önce yediğim hiç bir şeye benzemiyordu . Muazzam bir lezzetti vardı ve ağızda dağılıyordu . " Ne yumurtası bu ? " diye soruverdim, parça parça omletimden yerken . "Bu bir sarmal yumurtası, buradaki 'insanlar' kahvaltıda bunu yer . bir çeşit büyülü tavuk yumurtası. "Dedi Chris . Bu son söylediği beni güldürmüştü . " Ben neden bu kadar acıktım? Dün gecenin bir yan etkisi mi? Ve ilk olarak yandığımı hatırlıyorum . Baskın gücüm ateş mi oluyor şimdi ?" Diye peş peşe sıraladım sorularımı. Yemeğimin son parçasını da yutar yutmaz. Bu sefer cevap ikizlerden geldi.
"Hayır tatlım bir yan etki değil" dedi Lİsa ve devam etti "Sen güçlerin bir anda ortaya çıktığından bayıldın ve 2 gündür uyuyorsun aslında. Ama korkulacak bir şey yok. Bu genelde olan bir şey (yalan söylüyor çünkü olmaz) ve evet baskın gücün Ateş. O yüzden ilk olarak Losa'yla çalışmaya başlayacaksın ama diğer güçlerininde arttırılması ve dizginleyip kontrol etmeyi öğrenmen için bizde seni eğiteceğiz." Pekala bu beni sevindirmişti . Çocukluğumdan beri ateşi severdim . " Evet kahvaltı fasılınız bittiyse prensesin Ateş eğitimini başlatalım." dedi Losa. Teyzem hayla bana tek kelime etmemişti . Bu dikkatimden kaçmadı neyi vardı acaba ?
Losanın peşinden kalkıp evden çıktım . Çok hızlı ilerlediğinden adımlarına yetişmek baya zordu . Sonunda ormanın tam ortasına geldik. Boş ve 2 adet ağaç kesilip bir çeşit sandalyeye benzetilmiş bir yerdi . Koskoca ormandaki tek ağaçsız alandı burası . Losa anlamlandıramadığım bazı şeyler mırıldanarak gözlerini kapattı. Ve açtığımda da " Hazırız artık kimse bizi göremez ve duyamaz . Gizlilik tılsımı yaptım . Özel formulle hemde . " dedi mınzır bir edayla. Belli ki bu tılsımı kendi üretmişti. Ondan bunu öğrensem fena olmazdı. Acaba bunu gerçekten başarabilir miyim ?
Losa'nın sesi düşüncelerimin tam ortasına girdi ve heyecanlanmama sebep oldu. "evet başlıyoruz." Durup düşündü "şimdi ilk olarak senden odaklanmanı istiyorum Prenses. Zihnini boşalt ve sadece Ateşi düşün. sadece Ateş oluşturduğunu hayal et ve başka hiç bir şey düşünme. "
Bir şey demeden dediklerini yapmaya başladım. Gözlerimi kapatıp ateşi düşündüm. Ateş yaktığımı. Her yeri alev alev hayal ettim. Sonra aklıma Telodon'un yüzü geldi , Sera'nın kırizi ve Jenna...
Sonra her şey kontrolden çıktı. Losa'nın "Selest dur!" diye bağırması düşüncelerimi bıçak gibi kesti. Etrafımız komple alev almıştı . Yanıyorduk . Losa ellerini uzatmış durdurmaya çalışıyordu ama başaramıyordu .''Selest , durdur şunu" dedi bana yeniden. "Ben , ben nasıl yapıcağımı bilmiyorum ki!" dedim panikle . Alevler artmıştı ve içeri doğru yaklaşıyorlardı .''Hadi Selest. Odaklan . Başarabilirsin bu içinde var ." dedi Losa.
Gözümü kapatıp yeniden denedim . Sakin Selest . Yapabilirsin, yapabilirsin . İstemen yeter. Odaklan odaklan . Gözlerimi açıp ellerimle ateşe hükmettim .Beş dakika sonra Ateşi bizi ısıtacak kadar seviyeye getirip bırakmıştım.
Losa'nın hayran hayran bakan gözlerine umutla baktım. bir şey söylemesini istiyordum oysa anın büyüsüne kapılmış gibi görünüyordu. "ee bir şey demeyecek misin?" dedim . "Afferin sana , bak o kadarda zor değilmiş değil mi ?" demesiyle kahkahayı patlattım ve şöyle devam etti "Alev sınıfının seviyesine yaklaşmışsın . Odaklanırsan başarabiliyorsun . Sadece yanlış şeye odaklanma yeter ."
"Akademiye geldiğinde diğerleriyle eşleşip , onların ateşini de kontrol etmeyi öğrenmeniz gerekecek. Tüm seneler boyunca sadece bir kaç öğrenci bunu öğrenip mezun olur. Çoğu kişi beceremez. O yüzden ateş odağını biraz daha geliştirelim . Ve lütfen bu sefer bizi yakma . Orda olanlar senin suçun değildi unutma . Biz beş gün sonra saraya yerleşeceğimizden sen beş gün sonra Akademiye giriş yapacaksın hazırlıklı olman gerek . Ayrıntıları evde konuşuruz şimdi devam edelim ..."
Bölüm sonuuuuu yıldızları unutmayınn . Diger bolum saraydan gelicek birazda kötü tarafin agzindan okuyalim degil mi ? Hikayeyi begeniyorsaniz arkadaşlarınıza da onerip yorum atmayı unutmayın .boll kalpler