Other Story 🍁/Sasusaku Fanfi...

By leandra_is_me

58.7K 3.6K 2K

4. ninja savaşından sonra her şeyin bittiği düşünülüyordu. Fakat, bazı şeyler en beklenmedik anda ortaya çıka... More

1
2
3
4
5
6
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
Final...
Kısacık bir şey...
Special Episode 1
Special Episode 2
Special Episode 3
Special Episode 4
Special Episode 5
Special Episode 6
Goodbye Other Story
yorumlarla other story

7

1.3K 90 41
By leandra_is_me

Saat 4'te alarm çalınca onu kapatıp hemen yataktan kalkıp, giyindim.

Önceden hazırladığım eşyalarımı alıp sokağa çıktım.

Erken saatlerde kalkmakta ne kadar nefret etsem de dışarısı gün doğarken çok güzel görünüyordu. Gözlerimi ufuktan çekmek istemesem de buluşmak için batı kapısına doğru yol aldım.

Kapı bekçileri olan shinobilere selam verip, Sasuke-kun'un ilerideki karanlık silüetini gördüm.

Yanına doğru geldiğimde elinde bir harita olduğunu fark ettim. Bazı yerleri işaretlenmişti.

Bana bakmadan hızlıca haritayı katlayıp konuştu.

"Hazırsan yola çıkalım. Yolda nereye gideceğimizi anlatacağım."

"Tamam"

Benden de onay aldıktan sonra hızlıca koşmaya başladık ve ağaçların arasında gözden kaybolduk.

*********

Sasuke-kun'u takip ederken, kaç saattir yolda olduğumuzu hesaplamaya çalışıyordum.

Herhalde 2 saattir yoldaydık.

Ağaçların üzerinden hızlıca geçerken, uzun zamandır göreve çıkmadığım için çok hamladığımı fark ettim.

Yanıma aldığım kendi üretimim olan enerji haplarından bir tanesini ağzıma attım.

Sasuke-kun ile yol boyunca hiç konuşmamıştık. İno, 'bu senin için bir avantaj' demişti. Ne avantajdı ama!!

Düşüncelerimden uzaklaşmaya çalışırken, Sasuke-kun'un yavaşladığını fark ettim.

"Mola mı vereceğiz?"

Başı ile beni onaylarken, ağaçların ortasındaki hafif açıklık olan alana indi.

Bende indiğimde, sakince oturduk. Yanımdaki, sandviçlerden birini yemeye başlarken, Sasuke-kun'a da diğerini verecektim ki o da kendine hazırladığı yemeğini çıkardı.

Sessizce yiyeceklerimizi yerken, bana görev ile ilgili nasıl bir plan izlememiz gerektiğini anlatacak olan Sasuke-kun'a kaçamak bakışlar atıyordum.

O da en sonunda fark etmiş olacak ki yanındaki haritayı açtı.

"Kakashi'nin söylediğine göre grup en son maden köyünde görülmüş. Orası şu anda resmen bir ticaret merkezi konumunda, bir tarafı deniz, diğer tarafı dağlık bir bölge. Ateş ülkesi için Taş köyü ile yapılan anlaşmadan ötürü dağlık alandan çıkarılan değerli cevherler, çabucak işlenip deniz yolu ile oraya götürülüyor."

Haritada ateş ülkesinin sınırında kalan, denize kıyısı olan kırmızı ile işaretli bir yeri gösterdi.

Kaşlarımı çattım.

"Bu da demek oluyor ki ticari sebeplerden ötürü çok fazla insan olacak. Bizim işimiz daha zor olacak."

Sasuke-kun başını salladı.

"Aynen öyle, ayrıca kalabalığın arasına karışıp köyü sürekli kontrol edebilirler."

Doğru. Bu sızma görevi normalden daha zor olacaktı.

En önemlisi de Sasuke-kun ile bu kadar ciddi bir görevde iken hala Sasuke-kun'a karşı olan hislerimi bastırmakta zorlanmamdı.

Cidden iflah olmazdım.

"Bu durumda köye girişten itibaren, hareketlerimize dikkat etmeliyiz. Her tarafta olabilirler."

Sasuke-kun bana baktı.

"Bu yüzden girişten itibaren ayrılmalıyız."

"Aynen öyle"

Sasuke-kun ayağa kalktığında yola devam edeceğimizi anladım.

Ayağa kalktığımda bir anlığına dünya etrafımda dönerken, dizlerimin boşaldığını hissettim.

Gözlerimi kapatıp öne doğru giderken, sert zemine çarpmayı bekledim.

Başım yumuşak bir yere çarparken, belimin kavrandığını hissettim.

Gözlerimi birkaç kere açıp kapatırken doğrulmaya çalıştım.

Sasuke-kun'un omzundan destek alarak geri çekildiğimde, kendimi toparlamaya çalışıyordum.

En sonunda, Sasuke-kun'a baktığımda bana sanki bir an endişeyle baktığını zannettim.

Onunla bu kadar yakın olmamamı heyecanlansaydım yoksa bana bakmasına mı?

"Be-ben iyiyim."

Beni onayladı fakat ben kalkana kadar belimdeki elini bırakmadı.

En sonunda doğrulup, derin bir nefes aldım.

Belki, azıcık yorgun olabilirdim. Fakat, Sasuke-kun güçlü biriydi. Bende güçlü olmalıydım.

"Hadi, devam edelim"

*********

Yaklaşık 2 saat daha yol aldıktan sonra saat 9 gibi maden köyünün girişi görüldü.

Sasuke-kun beni durdururken, ağaçların arasından çıkmadan önce yere inip nasıl bir yol izleyeceğimizi tartıştık.

"Köye 10 dakika aralıklarla gireceğiz. Fark edileceğimizi zannetmiyorum. Ben köy içinde kısa bir tur yapıp bilgi toplamaya çalışacağım. Sende bize verilen para ile bizim konaklayacağımız bir han bulacaksın. Bulduktan sonra saat 3 gibi köy meydanında buluşalım. Birbirimizi tanımıyor gibi yapacağız. Ben seni arkadan hana kadar takip edeceğim. Sonrasında yine aralıklarla hana gireceğiz."

Başımı salladıktan sonra, Sasuke-kun, Kakashi sensei'nin ona verdiği görev parasının bir kısmını bana verdi.

Sonrasında ayrıldık.

Köyün girişine, doğru sakince yürürken Sasuke-kun'un benim için endişelenmesinden dolayı içimde bir şeyler kıpırdanıyordu.

Etrafım mallarını taşıyan tüccarlar, çiçekçi kadınlar ve çocuklar ile doluydu.

Girişten geçtikten sonra etrafımdaki insanları dikkatle inceleyerek hanların tabelalara bakmaya başladım.

********

Girdiğim ilk 2 han tamamen doluydu. Sonrasında biraz deniz kıyısına gidip oradaki hanlara bakmaya başladım.

Denize sıfır yada çok yakın oldukları için pahalı olacaklarını düşünüyordum.

Gözüme kestirdiğim ilk hana girdiğimde, etrafın çok hoş dekore edildiğini fark ettim.

Deniz kabukları duvarları çok güzel süslenmişti.

Resepsiyon olduğunu düşündüğüm masanın yanındaki zile basarken tek dileğim boş oda bulmak ve fiyatın çok yüksek olmamasıydı.

Masanın ardındaki kapıdan yaşlı bir teyze çıkarken eğilip selam verdim.

"Merhaba, acaba boş odanız var mı?"

Bana şöyle bir bakıp konuştu.

"Sen tüccar veya ona benzer birisi misin?"

Sorusuna şaşırırken olumsuz anlamda başımı salladım.

"Ben, sadece turistim. Bu köyün anlaşma sonrası ticaretin yoğunlaştığı bir bölge olduğu için merak edip arkadaşım ile birlikte geldim."

Gözleri beni dikkatlice süzmeye devam ederken, masadanın arkasındaki anahtarlara baktı.

"Nasıl bir oda istiyorsun?"

"Şey, önce fiyat konusunu konuşsak."

"Sen fiyatı dert etme. Köyün en iyi bölgesinde yerim olsa bile fiyatlarım oldukça uygundur. Üstelik, tüccarlara veya satıcılara ben oda vermem."

"Tamam o zaman 2 tane oda tutmak istiyorum."

Eline masanın yan tarafında bulunan çekmeceden anahtar alırken konuştu.

"Arkadaşın kız mı? Erkek mi?"

Sorusu ile afallarken, hafiften kızardığımı hissettim.

"Erkek"

Başını yavaşça sallarken, beni onayladı.

"Burada ayrı ayrı odalar bulunmuyor. Genellikle büyük olan odalarımızdan birini ayarlayıp araya paravan koyuyoruz."

Sasuke-kun ile kısmen aynı odada kalacaktım!!!

"Ta-tamamdır. Sorun yok."



Sasusaku ile kalın....

Continue Reading

You'll Also Like

205K 21.5K 34
taehyung kırmızı defterini kaybeder 290423, tk ☁️
11.6K 1.2K 30
Jeon Jungkook, ünlü şarkıcı Roséanne'nin dikkatini çekmek için ona nefret mesajları atar ve hedefine ulaşırda. [Roséanne - Jungkook]
7.2K 1.9K 23
Gönlü yanan bir kişinin kalbine ateş düşmüştür.Ateş, edebiyatta aşktır aslında. Tehlikelidir,yakar. Gönlüne ateş,yani aşk düşen kişi yanar. Gönlünü...
5.6K 662 11
Yeğenleri için bakıcı arayan Mingyu ile aynı zamanda Tzuyu üniversitesi için para biriktirmek istiyordu. 2020 | duestrade© 「@riestars」