VİKİNG SAVAŞÇISI

By biyazar

72.2K 4.9K 1.2K

O bir Türk ama aynı zamanda bir Viking Savaşçısı... Asya arkadaşına hediye etmek için aldığı antika bir saat... More

BÖLÜM 1 - SAAT
BÖLÜM 2 - ÖLÜM UYKUSU
BÖLÜM 3 - KRAL BJORN
BÖLÜM 4 - YENİ AİLE
BÖLÜM 5 - SAVAŞ
BÖLÜM 6 - YAZI / TURA TANRILARIN KUMARI
BÖLÜM 7 - MERHAMET
BÖLÜM 8 - ZORLU YOLCULUK
BÖLÜM 10 - TUTSAK
BÖLÜM 11 - İFTİRA
Bölüm 12 - Venire
Bölüm 13 - DÜĞÜN
Bölüm 14 - TUZAK
BÖLÜM 15 - HÜKÜM
BÖLÜM 16 - İNTİKAM
BÖLÜM 17 - PİŞMANLIK
Bölüm 18 - ASYA
Bölüm 19 - KUTLAMA
Bölüm 20 - HAZİNE

BÖLÜM 9 - İNFAZ

3.3K 273 43
By biyazar


Ragnar öfkesine hakim olmayı zorlu yollardan öğrenmişti. Şimdi ise bunun faydasını görüyordu. Olması gerektiği gibi atının üzerinde halkını selamlayarak, her kralın yapacağı şekilde kasabasına giriyordu.

Şimdilik önemli olan tek şey de buydu. Üstüne başına atılan buğdaylar ve diğer saçmalıkları görmezden gelmek zorundaydı. Aksi takdirde bu iki kadını şuracıkta öldürebilirdi.... 

Ona tuzak kurmuşlardı. Bu iki cadı resmen bunu planlı ve kasıtlı olarak yapmışlardı. Kızıl kadın saf ve narin yardıma muhtaç bir kadın rolünü üstlenmiş, Sigrid ise onun vicdanına oynamıştı. Ragnar bunu anlayamadığı için aptal olduğunu düşünüyordu. Ama tabii ki bunları yanlarına bırakmayacaktı. Sadece kendi evine kadar gidebilseler yeterdi. İşte o zaman tüm tanrılar gelse bile onları Ragnar Lothbrook'un gazabından koruyamayacaktı...

Sigrid korku içinde kızıl kadını inceliyordu. Acaba o da Ragnar'ın öfkesinin farkında mıydı? Ragnar'ın halkı gerçekten düşündüğünden de aptal çıkmıştı. O ikisini aynı atın üzerinde gördüklerinde Kızıl kadını onun gelini sanmışlardı. Bir kral savaştan dönerken kendisine böyle ganimetler alırdı bu bilinen bir şeydi ama yine de onları yargısız infaz etmişlerdi.

Ah... Ragnar onu artık kesinlikle öldürecekti. Cesedini de muhtemelen kurtlara yem edecekti. Bir mezarı bile olmayacaktı ve tabii ki Valhalla'ya kocasının yanına gidemeyecekti.

Onunla birlikte olmak için son umudu buydu ama kızıl kadını kurtaracağım derken bunu da kaybetmişti...

Sigrid artık dua etmeyi bırakmıştı. Tanrıların onu duyduğuna inanmıyordu. Duysalar bile onu artık hiç bir tanrı kurtaramayacaktı bundan emindi...

Bu esnada Ragnar'ın ihtişamlı evi önlerinde gözükmüştü. Artık ölüm fermanlarının imzalanmasına dakikalar kalmıştı...

"Bu evin mezarım olacağı kimin aklına gelirdi ki?" diye düşündü Sigrid.


Asya neler olduğunu hala kavrayamamıştı. İnsanların davranışları çok garipti. Ona hayranlık ve mutlulukla bakıyorlardı. En azından çoğu böyleydi. Kalabalığın arkalarında ufak bir grup kadın dikkatini çekmişti. Gözlerinde anlam veremediği nefret dolu bakışlar vardı... Bunlar Ragnar'ın kendi insanları değil miydi? Yoksa ondan mı nefret ediyorlardı? İyi ama o zaman neden onun kasabasında yaşamaya devam ediyorlardı?

Asya'nın kafasında yine binlerce soru olmuştu. En önemlisi de onları şimdi neyin beklediğiydi. Sigrid'e dönüp baktığında pek de iyi şeyler olmadığını düşünüyordu...

Bu sırada Ragnar atını durdurdu ve kadını hiç umursamadan bir hamlede atından atlayarak önlerinde duran ihtişamlı eve doğru hızlı adımlarla yürümeye başladı. Sigrid de atından inmişti ve Asya'ya doğru geliyordu. Asya ata kendisi binmemişti -ki binseydi bile- yine inemezdi. Nasıl yapacağını bilmiyordu. Sigrid ise bunu anlamış ve muhtemelen ona yardıma geliyordu. Asya bu kadına minnettardı.

Derken Ragnar bir anda durdu ve saniyenin onda biri kadar kısacık bir süre düşündükten sonra birden arkasını dönüp Asya'ya doğru yürüdü. 

Asya ne olduğunu anlayamadan onu belinden tutup aşağı indirdi. Ragnar'ın bu hareketinin üzerine kalabalıktan coşku dolu çığlıklar ve ıslıklar duyulmuştu. 

Hepsi tek bir ağızdan aynı kelimeyi haykırmaya başlamıştı. Asya bu kelimeyi anlayamıyordu çünkü daha önce hiç duymamıştı. Bu yüzden gözlerini Ragnar'a dikti ve öylece bekledi. 


Fakat Sigrid onların ne istediğini anlamıştı. Bu çok önemli bir gelenekti ikisi de bunu biliyordu. Ragnar bu yüzden kapıdan dönmüştü. Eğer gelinini öpmeyi reddederse onu tüm halkının önünde küçük düşürmüş olacaktı. Burada yaşadığı süre boyunca bir daha kimse kadına saygı göstermezdi ve hatta kölelerden bile daha aşağı bir konumda olurdu. Bu yüzden Sigrid Ragnar'ın ne yapacağını endişe içinde bekliyordu...


Ragnar zor olsa da doğru olduğunu düşündüğü şeyi yapmıştı. Birazdan öldüreceği genç kadının çenesini tutmuş ve onu sert bir şekilde öpmüştü. Bu tamamen mecburiyetten yapılmış kısa ve hızlı bir hamleydi. Asya neye uğradığını anlayamadan Ragnar arkasını dönüp tekrar evin yolunu tutmuştu. 

Sigrid Ragnar'ın öpüşündeki mesajı almıştı. O asla yumuşayacak bir adam değildi. Nitekim bir sonraki hareketi de bunu kanıtlar nitelikteydi. İki kadına dönüp

"Siz ikiniz! İçeri. " diye kükredi. Sonra da adamlarına ve çılgın kalabalığa döndü

"Herkes işinin başına! Burada tek bir kişi dahi görmeyeceğim.!" diye bağırdı ve herkes çıt çıkarmadan toparlanıp alanı terk etti. 


Asya ise gördükleri karşısında hayrete düşmüştü. Bu adamın gücünden artık iyiden iyiye korkmaya başlamıştı. Kadınlar da kendilerine emredildiği gibi Ragnar'ın peşinden eve girdiler. Fakat buraya ev demek çok büyük haksızlık olurdu. Ragnar'ın sadece salonu koca bir orduyu tek seferde doyurabilecek kadar büyük masalara sahipti. Eve girildiğinde ilk olarak uzun masalar sizi karşılıyordu. Tavanda ve salonun köşelerinde mumlar ve gaz lambalarıyla aydınlatma sağlanmıştı. Ragnar içeri girdiğinde hizmetçiler hemen mumları yakmaya koyuldu. Salonu geçtikten sonra arka tarafta odalar yer alıyordu.

Yan yana bir kaç oda bölmelerle ayrılmış, odalardan birinin tam ortasında bir küvet duruyordu. Asya yıkanacakları zaman bunu bölmenin arkasına çekiyorlar herhalde diye düşündü ama yine de ortalıkta duran bir küvete anlam veremedi. 

Daha sonra tüm evi gezdiklerinde evde sadece bir yatak bulunduğu dikkatini çekti. Bu ihtişamlı yatak tabi ki Ragnar'ın olmalıydı...

Bir de koridorun en sağında mutfağa benzer bir yer vardı ve bütün ev bundan ibaretti. 


Asya düşüncelere dalmışken Ragnar bir hizmetliye "Hayır!" diye bağırdı bunun üzerine zavallı kız eteklerini toplayıp hemen oradan uzaklaştı. 


Ragnar onlara doğru döndü...

Sigrid nefesini tuttu ve 'İşte başlıyoruz... Tanrılar yardımcımız olsun.' diye düşünüp dua etmeye koyuldu.

Ragnar parmağını Sigrid'e doğrulttu ve hışımla onun üzerine doğru yürümeye başladı.

"Sen !" diye kükredi.

"Bütün bunlar senin planındı! Hepsi senin başının altından çıktı.!"


Sigrid durumun bu olmadığına onun inandırabileceğine asla ihtimal vermiyordu ama yine de hayatı için savaşmak zorundaydı. Bu yüzden şansını deneyecekti.

"Ragnar sana yemin ederim bunu planlamadım. Bunu istesem bile planlayamazdım nereden tahmin edebilirdim? Tanrıların huzurunda sana yalvarıyorum açıklamama izin ver..."


Ragnar öfke içinde ona bakıyordu. Kararını vermişti ve kimse onu ikna edemezdi.

"Siz ikiniz bunun bedelini canlarınızla ödeyeceksiniz! Yarın sabah.."


Ragnar'ın öfkesi o kadar yoğundu ki onları şuracıkta öldürmemesi bile mucizeydi. 

Sigrid çaresizlikle yere çöktü ve gözyaşları yanaklarından sicim gibi akmaya başladı. 

"Ragnar yalvarırım Valhalla'ya gitme şansımı elimden alma..." Çünkü bu kocasıyla yeniden birlikte olabilmesi için son şansıydı.

Fakat bu sözler Ragnar'ı daha çok öfkelendirmişti. 

"Senin gibilere Valhalla'da yer yok. Aşağılık kadın!!" diyerek oradan ayrılmaya hazırlanmıştı. 

Asya nihayet olan bitene anlam vermeyi başarmıştı. Bütün bu olanlar onun suçuydu ve Sigrid de onu korumaya çalıştığı için ölecekti. Bunu düzeltmek için ne gerekiyorsa yapmalıydı ve yapacaktı da. 

Asya korkusunu bir kenara bırakarak Ragnar'ın peşinden gitti. Onun uzun adımlarına yetişebilmesi için koşması gerekmişti ve ona ulaştığında genç adam kapıdan çıkmak üzereydi. Asya Ragnar'ı kolundan yakaladı...


"Ragnar dinle!" Asya ona avazı çıktığı kadar bağırmıştı ve savaşçının karşısında korkusuzca dikiliyordu. 

Ragnar bu kez gerçekten afallamıştı. Kızdan böyle bir şeyi kesinlikle beklemiyordu bu yüzden kolunu hızla ondan çekti ve kaşlarını çatarak ona bakmaya başladı. 

Asya hemen onun sessizliğinden faydalandı ve devam etti. 


" Sen gelmek kasaba. Öldürmek iki kadın.. Hemen. Senin insan ne düşünmek Ragnar." eliyle dışarıyı işaret etti onu anlayacağını umuyordu fakat Ragnar'ın yüz ifadesi daha da karanlık bir hal almıştı...


"Umrumda değil" diye bağırdı. Asya bir adım gerilemişti. Tam ağzını açmaya yeltenmişken kapı açıldı ve iri yarı bir adam içeri daldı. 

Adamın yüzünde alaycı ve küstah bir ifade vardı. Asya'yı umursamadan Ragnar'a yöneldi. Onun karşısında durup 

"Kadın haklı Ragnar" dedi. Bacaklarını iki yana açmış, omuzları dik ve iki elini pantolonunun kemerine sokmuş küstahça dikiliyordu. Asya çok şaşırmıştı. Bu adam Ragnar ile böyle konuşmaya nasıl cesaret edebiliyordu. Derken adam salonda volta atmaya başladı. Ciddi bir sesle devam etti


"Kral Ragnar'ın karısı... Geldikten bir gece sonra ormanın kenarında bir yerde ölü bulunuyor. Hmm...

Onu senin öldürdüğünü mü düşünecekler sence? Hayır kardeşim öyle düşünmeyecekler..."


Asya ve Ragnar hipnoz olmuşçasına onu dinliyorlardı. Adam tekrar Ragnar'ın yanına döndü bir elini sertçe Ragnar'ın omzuna yerleştirdi ve gözlerini onun gözlerine dikerek ekledi


"Ne düşünecekler biliyor musun?" Ragnar'ın omzunu  sertçe sıktı ve sesini yükseltti...

"Koskoca kral daha karısını bile koruyamıyor!" Şimdi öfkeden deliye dönme sırası bu tanımadığı yabancıdaydı.

"Tam da bunu düşünecekler." Sonra iki eliyle birden Ragnar'ın omuzlarını kavradı. Bu kez sakin ama tehditkar bir ses tonuyla konuşmasını tamamladı.

"Bizim kültürümüzde kendi karısını bile koruyamayan bir krala ne yaparlar Ragnar..?" diye sordu...

Şimdi salona büyük bir sessizlik hakim olmuştu.


- DEVAM EDECEK-



Continue Reading

You'll Also Like

7.3M 267K 46
Fantastik #1 Siz hiç bir ruha aşık oldunuz mu? Gülüşünden bihaberken ya da öfkelendiginde nasıl baktığı bilemeden sonsuz bir melankoninin içine düştü...
37.9K 2.3K 9
"gece alınırsa intikam, saklanır karanlığa" Dünya harici üç farklı diyar olduğu söylenir efsanelerde. Göğe, yere ve sulara hakimiyet kuran... Diyar E...
71.7K 3.3K 30
Bir berdel hikayesidir.. Havin sevdiğinden ayrılırken nerden bile bilirdi evleneceği adamın kuzeni olduğunu herşeyden habersiz berdeli kabul etmişti...
6.2K 116 14
Şahsıma kurulan şeytani bir kumpas sebebiyle ayak kölesi oldum. Bu durumdan nasıl kurtulacağım (Şantaj Kölesi hikayesinin 2.sezonudur. 35 bölümden de...