TESADÜF

By tambirapci

4.9K 130 20

İstanbula gelmemdeki etken üvey babamdı. Aslına bakarsak bir gün bunun için üvey babama minnet duyacağım aklı... More

Bölüm 1
Bölüm 2
Bölüm 3
Bölüm 4
Bölüm 5
Bölüm 6
Bölüm 7
Bölüm 9
Bölüm 10
Bölüm 11
Bölüm 12

Bölüm 8

250 9 4
By tambirapci

Okuma baya düştüğü için biraz geç yazma karari almistim ama dayanamadim diyelim sjjsjs.Lütfen bolum sonunda bana eksiklikleri bildirin sizin görüşleriniz gerçekten benim için çok önemli.Tesekkur ederim :)

Multimedya da karakterler var.

Bulut beni çabucak partiden çıkarırken dışarıda montuna sarılmış bizi bekleyen bir Merve ve sigarasının dumanını sıkkınca dışarıya üfleyen Semihle karşılaştım.Biz dışarıya çıkınca arabanın kilitleri açıldı ve herkes arabaya doluştu.Herkes derin bir nefes alırken neden apar topar çıktığımızı anlamaya çalışıyordum.

Ne olmuş olabilirdi ki.Birkaç sokak uzaklaştıktan sonra siren sesleri duyulmaya başladı.Anlaşıldı.Partiyi polisler basmıştı.Bana neden söylememişti! Ayaklarım vardı.Kendim yürüyüp çıkabilirdim.Biz arabadayken yağmur da yağmaya başlamıştı.

Merveyi eve bıraktıktan sonra bizde Bulutlara geçtik. Evet! Hala orada kalıyordum! Ve lanet olası Bulut başka ev bulamama izin vermiyordu. Arabayı park ettikten sonra indik. Yağmur iyice bastırmıştı.Semih koşarak eve giderken ben tam tersine oyalanıyordum. Yağmuru gerçekten seviyordum. Ama şuan pek sırası değildi. Bulutta seri adımlarla eve yürürken arkasını dönüp bana baktı "Daha ne kadar orada öyle dikileceksin?"

"A..aa şey geliyorum." dedim neden kekelemiştim ki! Birşey demeden yürümeye devam etti.Semih çoktan içeriye geçmişti. Bulutta beni kapıda bekliyordu. Seri adımlarla yürürken kapının eşiğinde ona bakıyordum. Gerçekten çekiciydi. Her zaman o yumuşak ve kıvırcık saçlarına dokunmak istiyordum. Ben hala salak salak bakarken gözlerini devirdi. Tabii daha fazla beklemeden içeriye girdim. Ayakkabılarımı çıkartırken Bulutta yukarıya çıkmıştı.

Semihten ses olmadığına göre uyumuş olmalıydı. Bulut yukarıdan "İyi geceler , yarın erken kalkarsan sevinirim. Malum okul , yazılılar bilirsin işte." dedi. Bende gülümseyip başımı tamam anlamında salladım. Tanrım! Beni deli ediyordu.Montumu askılığa asıp merdivenlere tırmandım. Odaya geçtiğimde yatağa oturdum. Ben neden hala gülümsüyordum! Kendime gelip pijamalarımı giydim ve yatağa girdim. Şu Buğra kimdi. Yarın okulda görebilecek miydim? Eğer görürsem en kısa zamanda tanışacaktım. Zaten yorulduğum için kısa zamanda gözlerim kapanmıştı.

~~~~~~~

Alarmın çalmasıyla istemesemde gözlerimi açtım. Başım çatlıyordu. Ama içmemiştim bile. Aşağıdan Semih ve Bulutun sesi geliyordu. Yataktan hızlıca kalktım. Banyoya yürürken aşağıdan Semihin sesini duydum "Ooo uyuyan güzelimiz de uyanmış." dedi ve kahkaha attı. Bende istemsizce gülümserken Bulut konuştu "Ya , ne demezsin." Ne demek istiyordu.

Onu düşünmeden banyoya yürümeyi sürdürdüm.İçeri girdiğimde soğuk suyu açtım ve en az 5 kere yıkadım. Hala ayılamamıştım. Odaya geçtim ve Mervenin bana getirdiği siyah kot ve kazağımı giydim. Saçlarımı da dalgalı haline bırakıp aşağı indim. Makyaj yapacak havamda değildim. Merdivenleri sekerek inerken çoktan kahvaltıya oturduklarını gördüm. Sabahları kahvaltı edemediğim için koltuğa ilerlerken "Günaydın , birşey yemeyecek misin?" dedi Bulut. Bende kibarca reddedip okulda yiyeceğimi söyledim. O da anlayışla karşılayıp kapıya yürüdü.

Bende üzerime siyah montumu giydim ve botlarımı ayağıma geçirdim. Biz arabaya binerken Mervenin de kapıdan içeriye girdiğini gördüm."Neden bizi beklemedin fıstık. Biz gelecektik seni almaya.Hava soğuk üşüyeceksin.Bin haydi." Bulut neden bu kadar değer veriyordu Merve'ye anlamamıştım. İkiside Merve'ye başka bir ilgi duyuyorlardı. Kardeş gibi. Hepimiz arabaya bindiğinde çantamı evde Unuttuğumu farkedip Buluttan anahtarını vermesini rica ettim. O cebinden çıkartırken çabuk olmamı tembih etti ve bende koşarak eve girdim. Üst kata çıkarken Bulutun odasının açık olduğunu gördüm. Çalışma masasının üzerinde bir fotoğraf vardı. Tam olarak göremiyordum ama ortalarında bir kıza vardı. Aşağıdan korna sesi gelince çantamın içine defter sıkıştırıp aşağı indim kapıyı çektikten sonra arabaya koşar adımlara yürüdüm.

"Hadi be kızım.Nerede kaldın." dedi sitemli bir sesle Bulut. "Özür dilerim." diyerek yerimde sindim. O fotoğraftaki Merve miydi? Ben mi yanlış görmüştüm?. Dersin başlamasına yarım saat kala okula gelmiştik. Sınıfa çıkarken önüme bakmadığım için birine toslamıştım. Ah! Salak kafam. Kafamı kaldırırken Kutayı gördüm. En beklemediğim kişiyi. Olamaz. Herkes bu çocuktan neden korkuyordu sanırım anlamıştım. Tanrım! O bakışlarda ne öyle! "B-ben özür dilerim. Seni görmedim. Tekar özür dilerim." dedim ve yanından geçmeye çalışırken kolumdan yakaladı.

Gözlerimi kapatıp içimden 'eyvah sen yandın kızım' derken beni tekrar önüne çekti. Lanet olası Bulut neredeydi. "Kantine." dedi. Sanki 'itiraz şansın yok güzelim. Her türlü sana işkence çektirip geberteceğim.' dermiş gibi bakıyordu. Şimdi korkmuştum. Kolumu elinden kurtarıp sınıfa yürüdüm." Beni bekletmek istemezsin,güzelim." Sanırım kafamdaki senaryolar gerçek olacaktı.Aman Tanrım!

Sınıfa girip sırama yürürken Merve yoluma çıktı. Küçük bir çığlık atarken o da korkmuşa benziyordu."Hey , korkuttun beni. Nereye gidiyorsun?" dedi. Hah! Şimdi ne diyecektim. 'Iı şey gelirken Kutaya çarptım da şimdi beni parçalara ayıracak gitmem lazım' ? Ah hayır ona çarptım diye beni öldürmeyecek. Kafamdaki senaryolara dalmışken Merve tekrar konuştu. "Simay orada mısın. İyi misin?" dedi "Ah evet iyiyim küçük bir işim vardı. Hemen geleceğim." dedim ve gülümsedim. Sıcak bir gülümseme de bana gönderirken kapıdan çıkıp kantine doğru yürüdüm.

Arka bahçeye giden yolda sigara içiyordu. Bu okula bir müdür vardı değil mi ? Ya da Kameralar falan yok muydu? Yanına gidip " Çok vaktim yok." dedim ve ellerimi göğsümde birleştirdim. Kısa ve histerik bir kahkaha attıktan sonra yürümeye başladı. Bende yanına gidip "Neden gülüyorsun?" dedim ve kızgın bir şekilde beklemeye başladım. Hiç beklemediğim bir anda beni arka bahçenin duvarıyla kendi arasına aldı. Bu çocuk ne yapıyordu? Burası bir okuldu nasıl bu kadar rahat davranbiliyordu?

"Seninle tanışamamıştık , sakar."  dedi. Bu kadar yakın durmamız sağlıklı değildi. Evet belki birazcık sempatik olabilirdi. Birazda yakışıklı. Ne diyordum ben acaba? Hemen bundan kurtulmalıydım. Ellerimle göğsünden ittirip uzaklaştırmaya çalıştım. Başarısız olunca da kolunun altından çıkıp hızlıca kantine girdim. Zil çalıyordu. Şükürler olsun. Tam zamanında. Merdivenleri hızlıca inerken aynı zamanda nefesimi düzene sokmaya çalışıyordum. Sınıfa girdiğimde Bulut telefonla konuşuyordu ve gülümsüyordu. Gülümsüyordu.Tanrım.

Yerime geçip çantamdan defterimi ve kalem kutumu çıkarttım bu aralar dersleri boşlamıştım.Sıkı bi tekrar yapmam gerekiyordu. Eve gidince -Bulutun evine- baya sıkı bir tekrar yapacaktım. Kızıl kimyacı sınıfa girdiğinde onu selamladık ve oturduk. Yeni konuya geçtiğimizi bile şimdi öğreniyordum. Hoca tahtaya birkaç element ve özelliklerini yazarken bende not almaya başladım.Güzel yazmaya özen göstererek iki sayfa yazmıştım. Hocanın yazdırmadığı ama benim aklımda tutamayacağım kadar uzun bilgileride not aldıktan sonra zil çalmıştı.

Cesarer edipte dışarıya çıkamamıştım. Kutayı görmek istemiyordum. Çantamdan kulaklığımı çıkartıp şarkı dinlemeye başladım. Kafamı da sıraya yaslayıp uyumaya çalıştım.Merve de beni uyandırmadığına göre o da çıkmamıştı. Büyük ihtimal not aldıklarımızı anlamaya çalışıyordu. Beş şarkıdan sonra kulaklığımın teki kulağimdan çıkartılmıştı. Oflayarak kafamı kaldırdığımda hocanın başımda dikildiğini gördüm ve hemen ağzımdan akan salyalarımı silip toparlandım.

"Ne o yoksa birileri akşam beşik mi salladı?" Bıyıklı ve şişko hoca -en gıcık kaptığım- tahtaya geri dönerken "Git ve elini yüzünü yıka." Birşey demeden Merveden izin isteyip sıradan çıktım. Sınıftan çıkarken herkes bana bakıyordu. Ne yani hiç uyuyan bir insan görmemişler miydi? Kolidorda sürüklenirken Kutayı gördüm. Aha!Sıçtık! Bu çocukta olan birşeyler beni korkutuyordu. Gözleri olabilirdi. Ben ona bakmamaya çalışırken merdivenleri hızlıca indim. Tuvalete koşarken içeriye daldım. Lavaboya dayanıp heyecanımın -aslında korkumun- geçmesini bekledim. Kapı sertçe açılınca Kutayı görmeyi beklemiyordum. "Selam." dedi. Pardonda bu çocuk neyin kafasını yaşıyordu?

"S-selam." diyip gülümsemeye çalıştım. Hızıca üzerime gelirken beni duvarla kendi arasına aldı.Yine! Tanrım! erkekler bunu yaparken zevk mi alıyordu. O koca bedeniyle beni sıkıştırıyordu. Bana sinsice bakarken gözlerimi kaçırıp konuştum."Gitmem gerek." deyip kaçmaya çalıştım ama tabiki beni kolumdan yakaladı."Birazcık eğlenceden zarar gelmez değil mi?" dedi ve öpmeye çalıştı. Lanet olsun! Kaçamamıştım.Ama kafamı çevirmiştim. "Bırak beni seni pislik!" dedim ve Kutayı ittirdim. Lavaboya çarparken bende kapıyı açmaya çalışıyordum.

~~~~

"İyiyim ben. Anlattığıma pişman etme." dedim korkudan gözleri büyümüş Merveye "Tanrım! O pisliğe bunu ödeteceğim." dedi. Ona inanmazmış gibi bakarken tekrar konuştu. "Ben yapamasam bile Bulut ne güne--"

"Sakın ona birşey söyleyeyim deme!" 'Sen ne dediğinin farkında mısın' gibi bakarken tekrar konuştum.

"Ondan uzak durmamı söylemişti. Onu dinlemediğimi sanmasını istemiyorum." Uzun ve anlamlı bir cümle kurmaya dikkat etmiştim "Tamam öyle olsun bakalım." dedi o sırada . Bu işten nasıl kurtulacaktım?

Vote ve yorumlamayı unutmayıın. Tesekkur ederim :)

Continue Reading

You'll Also Like

16.3M 931K 55
Mine internet üzerinden Yeşil Küpeli Kız takma ismiyle magazin haberleri yaparak milyonlarca takipçiye ulaşmıştır ve Mine'nin şimdiki haber hedefi ge...
111M 4.5M 157
''Birlikte belanın içine batabileceğimiz kadar battık. Ve şimdi, seni bırakmayacağım... Benimle misin?'' --- Zeynep, kendini yeni okuluna başladığı...
54K 4.9K 24
"Delibal, hem şifa hem zehir."
Nazendem By Senaxxxx

Teen Fiction

872K 43.3K 34
O evden kurtulmak için tek şansın ortaklarınızın oğluyla yapacağınız bir sözleşmeyse? Nazendem sözleşmesi... Sen bataklıksın Ahu Çetiner ve sana yakl...