SIKINTILI |Texting|

By mavisyanlar

613K 49.4K 16.8K

T A M A M L A N D I @sıkıntılıyım: Sıkıntılıyım diyorum ya oğlum. *Aklınız karışacak.* *SIKINTILI isimli i... More

SIKINTILI
SIKINTILI|1
SIKINTILI|2
SIKINTILI|3
SIKINTILI|4
SIKINTILI|5
SIKINTILI|6
SIKINTILI |7
SIKINTILI |8
SIKINTILI |9
SIKINTILI |10
SIKINTILI |11
SIKINTILI |12
SIKINTILI |13
SIKINTILI |14
SIKINTILI |15
SIKINTILI |16
SIKINTILI|17
SIKINTILI |18
SIKINTILI |19
SIKINTILI|20
SIKINTILI|21
SIKINTILI|22
SIKINTILI|23
SIKINTILI|24
SIKINTILI |25
SIKINTILI |26
SIKINTILI |27
SIKINTILI |28
SIKINTILI |29
SIKINTILI|30
SIKINTILI |31
SIKINTILI|32
SIKINTILI |33
SIKINTILI|34
SIKINTILI|35
SIKINTILI |36
SIKINTILI |37
SIKINTILI|38
SIKINTILI|39
SIKINTILI|40
SIKINTILI|41
SIKINTILI|42
SIKINTILI|43
SIKINTILI|44
SIKINTILI|45

SIKINTILI|FİNAL

11.5K 789 595
By mavisyanlar

Selam can içleri.

Bu zamana kadar benimle gelen herkesi bu bölüme satır arası yorumlarına davet ediyorum.

Bölüm sonunda buluşalım olur mu?

~~~

Başak

Bir iki aydır düzenli olarak fizik tedaviye gidiyordum.

Pardon gidiyorduk.

Atakan beni bir kere yalnız bırakmamıştı.

Bugün son tedavimdi.

İlk zamanlardaki bıkmış, pes etmiş Başak yoktu şu an.

Umutlarım arttıkça adımlarımı da düzeltmiştim.

Umut önemliydi.

Umudunuz olmadan şu hayatta bir hiçtiniz. Bunu en iyi bilenlerden biriydim.

Beni izleyen Atakan'a baktım.

Beni izlerken elini yanağına yaslamış gülüyordu.

Aştığımız yolların mutluluğunu yaşadığını biliyordum. Çünkü aynı mutluluğu ben de yaşıyordum.

Son adımlarımı da attığımda fizyoterapistim Suna güldü. Resmen yakın olmuştuk.

"Çok iyi iş çıkardın Başak. Gerçekten hiç bıkmadın ve artık rahatça yürüyebileceksin eskisi gibi." dediğinde gözlerim doldu.

"Teşekkürler Suna. Desteğini es geçemem."

Eliyle omzuma hafifçe dokundu. Atakan ve bana gülüp odadan çıktı.

Sevdiğime baktım. Gözleri ışıldıyordu. Hala yanağı elinde beni izliyordu.

"Seni sonsuza kadar izlerim biliyor musun? Düşersin ama kalkarsın, yorulursun sonra güçlü uyanırsın, bıkarsın yine de devam edersin ve bu adam sana her seferinde hayran kalır, seni sabahtan akşama kadar izler tekrar tekrar sever." dediğinde gözlerim iyice dolmuştu.

Ağlatacaktı beni!

"Mimar hanım kalbimde nasıl bir sevgi tasarladınız da yeriniz bu kadar sağlam acaba?" dediğinde güldüm.

Gözümden yaşlar akarken bir yandan gülüyordum.

(5.Bölümde ikisinin de okuduğu bölümün mimarlık olduğu söylendi, unutanlar olabilir diye yazayım dedim. Daha mimar olmadılar ama okuyanlara da denir ya öyle işte sbdmnxkdj)

Atakan olduğu yerden kalkıp yanıma geldi. Elini bana uzattı.

"Benimle son psikoloji tedavinize de gelir misiniz hanımefendi?" dediğinde elini tuttum.

"Hay hay gelirim efendim. Yine deniz kenarı mı?" dediğimde başını iki yana salladı.

"Hayır bugün ormana gideceğiz. Hep mavilere baktık biraz da yeşillerde huzur bulalım." diye konuştuğunda yavaşça adımımı ona doğru atıp kollarımı boynuna doladım.

"Sen yanımda olunca ortam hep huzurlu biliyorsun değil mi?"

Alnını alnıma yasladı.

"Biliyorum." dediğinde güldüm.

Arada ego yapıyordu tabii.

Elimi tutup yürümeye başladı.

Yavaş yürüyordu. Kendimi zorlamayayım diye çok yavaş yürüyordu.

Geride kalırsam kendimi kötü hissetmemden korkuyordu.

Sonunda arabaya ulaştığımızda beni bindirdi, kemerimi bağladı.

Sonra boynumdan öpüp geri çekildi.

Güldüm.

Boynumdan huylanırdım. O da bunu biliyordu.

O arabayı sürerken bir onu, bir de pencereden dışarıyı izledim.

Sonunda orman parkı gibi bir yere geldiğimizde arabadan indik ve benim elimden tuttu.

Zaten elimi hiç bırakmadı.

Bırakmazdı.

Bir banka oturduğumuzda önümüzde akarsu vardı. Kolunu omzuma atıp başımı göğsüne yasladı.

Psikolojik bir destek istemediğim için fizik tedaviden sonra beni hep deniz kenarına götürüp her seferinde de aynı şeyi söylemişti.

"İstediğini yap."

O bunu söylediğinde bazen ağlamıştım, bazen denize taş atmıştım, bazen sadece oturup ona sarılmıştım, bazen de ona içimi dökmüştüm.

Şimdi de içimi dökmek istiyordum.

"İkimiz de yirmi iki yaşındayız ve hayatımızın on altı yılı birbirimizin üstüne kurulu. Altı yaşında birlikte oynadığımız oyunlardan beri başına belayım." diyip güldüm.

Başını 'hayır' dercesine iki yana salladı ama konuşmadı.

"Düşünüyorum da Atakan olmasan ne olurdu diye, sanırım beni her hafta getirdiğin denize kendimi atardım. Selim.. O şahıs işte bana yaptığı şeyden sonra hiçbir şey düzelmeyecek sandım." dediğimde beni daha sıkı sardı ve onu görmemi engelledi.

Ağlayacak mıydı?

Hep o zaman böyle yapar yüzünü bana asla göstermezdi.

"Ben çok umutsuz bir kadındım. Umut bana çok uzak bir duyguydu ama sonra her gün benim için o kadar uğraştın ki.. Bir kere of demedin, bir kere suratın asılmadı Atakan. Bıkmadın hiç tedavilerimden. Bıkmadın her hafta ağlamamdan, sinirlenmemden, yoruldum demedin hiç. " dediğimde ağlıyordum.

Onun da ağladığını tahmin ediyordum.

"Annemle birlik olup beni sakinleştirmelerinizi de biliyorum, annem ağladığında senin güçlü kalıp ilk benim için sonra onun için uğraştığını da biliyorum. Şu an bunları söylediğim için beni susturmak istediğini de biliyorum." diyip iyice ağlamaya başladım.

"Atakan yoruldun ve çok uykusuz kaldın. Bana hiç söylemedin ama ben görüyorum."

Kollarından çıktım ve ona baktım. Evet tahmin ettiğim gibi güzel gözlerinden tek tek yaşlar akıyordu.

"Sana edeceğim hiçbir teşekkür işe yaramaz biliyorum. Ne yaparsam yapayım bir bok olmaz. Kötü zamanlar yaşadım ama benden daha zorunu sen yaşadın farkındayım." dediğimde aklıma gelen şeyle güldüm.

Ağlamaktan ağrıyan gözlerimi ovaladım ve ona elimi uzattım.

"Merhaba ben Sıkıntılı." dediğimde güldü. O da gözlerini silip elini bana uzattı.

"Sıkıntılı mısın?"

Gülüp rol icabı gözlerimi devirdim.

"Sıkıntılıyım diyorum ya oğlum."

Kahkaha attık. Ona sımsıkı sarıldım.

"Atakan bu sıkıntılıyı bir ömür çeker misin?" dediğimde geri çekilip yüzüme baktı.

"Nasıl yani?" dediğinde bu sefer ciddi gözlerimi devirdim.

"Oğlum hani bir parmağa yüzük takıyorlar ya, cüzdan falan veriyorlar onu diyorum." diye konuştuğumda düşündü.

Ne düşünüyordu acaba beyefendi?

"Olmaz ben daha çok gencim." dediğinde tek kaşımı kaldırıp ona baktım.

"Aynı yaştayız."

Güldü.

"Kızım evlilik teklifini erkek yapmaz mı? Bari sal da onu ben yapayım." dediğinde kafasına hafifçe vurdum.

"Ne alaka be? Seven herkes yapabilir. Erkek kadın fark etmez." dediğim şeyle yüzük parmağını bana doğru uzatıp gösterdi. Sonra benim parmağıma baktı.

"Parmağımıza da yüzük yakışır aslında." dediğinde güldüm.

"Onayladınız mı beyefendi?"

Düşünür gibi parmağını yanağına koydu.

"Onaylıyorum hanımefendi. Çeyizimi de alır gelirim tez zamanda." ikimiz de dediği şeyle kahkaha attık.

"Sıkıntılım benim." diyip bana sıkıca sarıldı.

Evlilik falan önemli değildi ben kendim gibi sıkıntılı bu adamla bir ömür her şeye göğüs gerip sonra da böyle saçmalayıp gülebilirdim.

Unutmayın, her sıkıntının sonu kötü bitmez.

~~~

Ağlayacağım yemin ederim.

Yazarken hem güldüm hem gözlerim doldu. Manyak gibiyim şu an..

Güzel başladık güzel bitsin istedim.

Hadi buraya SIKINTILI ile ilgili ne düşünüyorsanız yazın lütfen.

Şunu da unutmayın;

Sıkıntılarınızla başa çıkarken onda da güzel bir şey olabilir. Siz sandığınızdan daha çok güçlüyseniz bunu umutlarınıza borçlusunuz, umutlarınız hep sizinle olsun güzellerim.

Bir mesaj uzağınızdayım.

Sizi seviyorum.

Continue Reading

You'll Also Like

3.6K 616 14
Alp ve Aslı'nın içinizi ısıtacak mini hikayesi... **** Başlama tarihi:27 Eylül 2019.
90.8K 7.4K 31
Tüm Türkiye'yi bir anda etkisi altına almış bir müzik uygulaması: Meet the Music. Bir ay deneme sürecinden sonra en fazla dinlediğin şarkıya göre on...
1.2M 82.5K 68
Aptal: İyi bari arkadaşça konuşalım Aptal: Ama arada sana yavşarım haberin olsun Yüsra: Konuşacağımızdan bu kadar eminsin yani? Aptal: Şu an konuştuğ...