"Saçları boka dönmüş."
"Zaten bok gibiydi."kahkaha atarak el çaktığımızda,okula giren kızı işaret ettim."Bu da sevgilisinden ayrılmış."
Kafasını salladı."Sevgilisi kendine iyilik etmiş."tekrar kahkaha attığımızda,Yoongi gözlerini devirdi."Sevgiliside mal gibiydi,ne iyiliği."Hoseok, tekrar kahkaha attığında onu dürttüm."Gördün mü?"
Beni hemen anlayarak, kafasını iki yana salladı."Bugün de gelmeyecek herhalde."yüzüm düştüğünde,ofladım.Hoseok bunu farkettiğinde,bana döndü."Sevgilisinden ayrılmış kız tribine girme."dudaklarımı istemsizce büzdüm."Sevgilim oldu da tribe girmem kaldı.."
Umutsuz vaka gibi konuştuğumda, Yoongi gözlerini telefonundan çekerek bana baktı."Lisa mal mısın?"
"Sensin mal."diye karşılık verdiğimde,tekrar telefonuna döndü.Üçümüz kantinde her zaman ki oturduğumuz masada oturuyorduk.Hoseok solumdaki sandalyede otururken,Yoongi sağ çaprazımda oturuyordu."Zil çaldı,hadi kalkın." Hoseok mırıldandığında,Yoongi ve bende peşinden ayağa kalktık. Okul her zamanki gibi sıkıcıydı ve ben sıkılmayı sevmezdim. Hoseok'la dalga geçtiğimiz kişi sayısı bile azalmıştı.
Merdivenlerden çıkarken gördüğüm kişiyle, bizimkilere baktım."Siz çıkın hemen geliyorum."Hoseok bir şeyler karıştırdığımı anlayarak,Yoongi ise umursamayarak bana baktığında,merdivenlerden çıkmaya devam ettiler. Üçümüzde bu lanet lisenin son sınıfında okuyorduk. İkiside benden bir yaş büyüktü. Hoseok salağı sınıfta kaldığı için, Yoongi ise bir sene geç yazıldığı için benimle aynı sınıftalardı.
Ryujin beni gördüğünde,ne diyeceğimi anlamış olmalı ki sınıfın önünde beni bekledi. Bir alt sınıfımızda okuyordu ama benim yançarım gibiydi. Ona gözlerimle koridorun sonunu işaret ettiğimde, birlikte oraya yürüdük. Kısa mavimsi saçları,omzuna dökülürken ona baktım."Halletin mi?"
"Hallettim.Gerizekalı zaten korkağın teki çıktı, ağladı zırladı hemen."
Tatmin olmuş şekilde güldüm."Ağzı sıkı değil mi?İyice tembih etseydin."beni rahatlatmak ister gibi güldü."Sorun yok,bana güven."bende güldüğümde kafamı salladım."Gelmemiş ama seninki."
Tekrar kafamı salladım,ama bu sefer üzgünce."Biliyorum, hastaymış sanırım"elimi omzuna koydum.Boyu yaşıtlarına göre uzundu ama yanımda biraz kısa kalıyordu."Hadi dersine git,azar yeme benim yüzünden."
O sınıfına giderken, hızlıca merdivenlerden çıkmaya başladım.Koridorun boş olduğundan anladığım kadarıyla, öğretmenler zili çalmıştı ve...ders fizikti.
Sınıfın önüne geldiğimde olacakları ön görmüş gibi bekliyordum. İçimden üçe kadar saydığımda, kapıyı tıklattım."Gel."
İçeri girdiğimde,Bay Park'ın bakışları bana çevrildi."Bende kim eksik diyordum."alayla güldü."Sınıfın şaklabanı Lisa eksikmiş. Ama şaşırmadım geç kaldığına. Geç yerine çabuk."sınıftaki birkaç mal gülerken,sinir olmuş şekilde Hoseok'un yanına oturdum.Yoongi ise bir arkamızda,yani en arkada uyukluyordu."Tükürdüğümün moruğu."Hoseok dediğim şeye gülerken,ters ters ona baktım."Komik mi?"
"Komik."kısa ve net konuştuğunda, kafamı sıraya gömdüm."Bir şey olmadığı sürece beni uyandırma, kafanı duvara asarım."ağzımı gevelediğinde kafamı sıraya gömerek gözlerimi yumdum.Uykum vardı...
Gördüğüm güzel rüyaları bölen şey, çalan zilin sesiydi.Fizik dersi bitmiş olmalıydı. Esneyerek kafamı kaldırdığımda, yanımda oturmaya devam eden Hoseok'a baktım."Fizik dersi bitti mi?"
"Üstüne matematik bile bitti. Öküz gibi üç derstir uyuyorsun."
Aniden bağırdım."Ne!?"
Sınıftaki herkes bize dönerken, Hoseok kolumu cimcikledi."Gerizekalı ne bağırıyorsun!Soluna bak."fısıldayarak bağırmaya çalıştığında, kafamı yavaşça sola çevirdim.
Gelmişti.
"Hasiktir."mırıldandığımda,az önce olan bağırmam dikkatini çekmiş olmalı ki bakışları olduğum tarafa dönmüştü.Aniden gözlerimi kaçırarak Hoseok'a döndüm."Sen malsın.Beni neden uyandırmıyorsun?"
"Uyandırırsan kafanı duvara asarım dedin."
"Bir şey olmadığı sürece dedim. Taehyung'un gelmesi çok büyük bir şey" sinirle konuştuğumda omzunu silkti."Yeni geldi zaten,fazla takma."
Sakinleşmeye çalışmak için nefes alıp verirken az önceki rezilliğimi düşündüm. Salak gibi sınıfın içinde bağırmıştım ve bunu o da duymuştu.Hatta kendince benim aptal olduğumu falanda düşünüyordur.
Yavaşça kafamı oraya çevirirken, kafasını duvara yasladığını gördüm.Kulağında kulaklıkları takılıyken, elindeki kalemi çeviriyordu.Göz altları hafif morarmıştı ve halsiz duruyordu.Yani bana gerçekten doğruyu söylemişti...Dün gelmemesinin ve bugün gecikmesinin sebebi hasta olmasıydı.Zaten normalde de sessiz yapılıydı ve hasta olması onu dahada sessiz yapmış olmalı ki hemen yanında oturan Jimin'le bile konuşmuyordu. Orta sıranın en arkasında oturuyorlardı.Biz ise duvar kenarının en arkasının bir önünde oturuyorduk.En arkayı maalesef Yoongi kapmıştı ve bize vermiyordu.
Hoseok'un dürttüm."Neden hastaymış, sorsana."gözlerini devirdi."Ne deyim gidip?Canım Taehyung hasta olmuşsun geçmiş olsun. Neden hasta oldun falan mı?"bu seferde ben gözlerimi devirdim."Neden halsiz durduğunu sorsan nolur sanki.Benim için ha? Biricik arkadaşın Lisa iç-"lafımı bölen şey, kapıyı açarak içeri giren matematik hocasıydı."Aaa hoca geldi biricik arkadaşım.Yoksa inan sorardım."alaylı şekilde konuşan Hoseok'u umursamadan ayağa kalktım."Günaydın çocuklar."Yoongi arkadan mırıldandı "Akşam oldu ama sen bilirsin."çoğunluk güldüğünde,matematik hocası Bayan Nina onun bu hallerine alışık olduğundan bir şey demedi.Yerlerimize oturduğumuzda, çantamdan defterimi çıkararak sıraya koydum.
Tabiki soruları çözeceğimden değil, sırf boş duruyor gibi gözükmeyim diye.
"Liste sırasından seçecek yine! Nefret ediyorum bu kadından."Hoseok isyan edercesine mırıldandığında ona hak verdim. Sınıf listesini önüne çekip, istediği kişileri tahtaya kaldırıyordu ve bu benim gördüğüm en korkunç kabustan daha korkunçtu.
Bayan Nina tahtaya soruları yazmaya başladığında bende hızla onları defterime geçirerek çözmeye çalıştım...Ama sadece çalıştım.
"Yemin ederim beni seçecek hissediyorum."Hoseok hem soruları deftere yazarken hemde stresle kendi kendine söyleniyordu. Benimde ondan farkım yoktu ama dışımdan söylenmek yerine içimden söyleniyordum. Yoongi ise...o çok pislik biriydi.Dersleri dinlemediği halde tahtaya çıkınca zorlanmadan soruları çözüyordu. Hoseok ve ben ise o soruları çözerken kriz geçiriyorduk.
Bayan Nina soruları yazmayı bitirdiğinde sınıfa döndü."Evet, hazırsanız çözmeye başlayalım."listeyi eline aldığında gözlerimi kapatarak derin bir nefes aldım.Seni seçmeyecek sakin ol,sakin ol.
"Evet Younha,ilk soruya gelir misin?"rahatlayarak gözlerimi açtığımda,Hoseok'ta derin bir nefes vermişti. Sessizce kıkırdağımda bana döndü."Matematik çalışmayıp bu işkenceyi çekmek hoşumuza gidiyor,net."
Younha kısa sürede soruyu çözüp yerine oturduğunda,kalemimi elime almak için uzandım ama dirseğimi sıraya çarpmamla ağzımdan küçük bir inilti çıkmıştı. Bayan Nina ise fırsat kollarmış gibi hemen bana baktı."Lisa,bu soruya sen gelmek ister misin?"
Seni dövmeye gelmek isterim,sen ister misin?
Yanımdaki Hoseok kıs kıs gülerken kalkmadan önce kolumu sertçe karnına geçirdim.Gözlerim kısa bir an Taehyung'a takıldığında,elindeki kalemle oynadığını görerek tahtaya yürüdüm.
Yani sonum olan yere.
Kalemi elime aldığımda soruya bakıyordum ama sadece bakıyordum. Anlamadığım denklem önümde dururken,bir şeyler karalamak amacıyla aynı işlemin birkaç sayısını değiştirerek hemen altına yazdım.Kontrol etmek amaçlı Bayan Nina'ya bakarken,tek kaşını kaldırdı."Böyle bir işlem olduğunu sanmıyorum Lisacığım."ön sıradan bir kız güldüğünde, arkamı dönerek gözlerimi ona diktim."Komik mi?"
Kız bir şey demediğinde,kalemi Bayan Nina'ya uzattım."Çözemiyorum"Bayan Nina bir şey diyeceği sırada,elimdeki kalem bir el tarafından alındı.Bakışlarım yukarı çıktığında,Taehyung'u görmemle şaşkınlıkla yutkundum."Soru yanlış."silgiyle birkaç yeri sildi. Sorunun çözümünü ise baştan kendi yaptığında,hâlâ şaşkınca onu izliyordum."Sorular doğru olursa çözümlerde doğru olur Bayan Nina."bakışları kısa bir an bana değdiğinde göz göze gelmiştik.
Acelesi olmayan adımlarla sırasına geçtiğinde,ben hâlâ olduğum yerde duruyordum. Bayan Nina bozulan suratıyla bir şey diyeceği sırada vazgeçmiş olmalı ki soruları çözmeye devam etti. Kısa süre sonra çıkış zili çalmıştı. Ben ise üstümdeki şaşkınlığı yeni atlatırken, gözüme takılan kızla sırasının önüne geldim. Bana gülen kızdı.
Sırasına vurduğumda bakışları korkuyla bana çıktı."Bana olan hareketlerine dikkat et,bir dahakine canını yakarım" hala bana bakmaya devam ederken,biraz daha sıranın üstüne eğildim."Anladın mı?"hızla kafasını salladı."Anladım."
Yüzümde hoşnut bir gülümseme oluştu."Güzel."
Tüm sınıfın gözleri üzerimdeyken, sırama doğru ilerledim. Hoseok eşyalarımı çantama koymuştu. Çantamı alarak omzuma taktığımda bakışlarım tekrar Taehyung'a takıldı.
Kalbim hızlanmıştı.
Çünkü bana bakıyordu.
Ama kaşları çatıktı.
Yorumlarınızı çok merak ediyorum, oy vermezseniz ayıp edersiniz yani söyleyim haxskdksdk
Lisa'nın karakterini sevdiniz mi? Peki Hoseok ile arkadaşlığı?
💜