~Endless~ Dramione

By -yesilelma-

41.6K 1.9K 2.9K

Draco ve Hermione son yıllarında aşk yaşamaya başlamışlardır. Fakat Draco onun zarar göreceğini düşünerek onu... More

II.
III.
IV.
V.
VI.
VII.
VIII.
IX.
X.
XI.
XII.
XIII.
XIV.
XV.
XVI.
XVII.
XVIII.
XIX.
XX. ~Final~

I.

4.5K 160 199
By -yesilelma-

Hogwarts'tan mezun olalı iki hafta olmuştu. Herkes kendi düzenini yavaş yavaş oturtmuştu. Harry ve Ginny Weasley'lere yakın biryere taşınmışlardı ve yakında evleneceklerdi. Ron'un hayatında kimse yoktu. Ailesiyle birlikte yaşıyordu. Hermione kendi evini kurmuştu. Tek yaşıyordu.

Yeni yeni yerleşme işleri bitmişti.
Kendini yumuşacık yeni yatağına attı.
Gülümseyerek baktı etrafına.
Hogwarts hernekadar harika biryer olsa da insanın kendi evi olması da harika birşeydi ona göre.

Son zamanlarını düşünmek bile istemiyordu. Çok canı yanmıştı.
Draco Malfoy çok canını yakmıştı.
Senenin başında anlam veremediği bir şekilde çok sıcak davranmaya başlamıştı. Tek bir kötü kelime etmemişti.

Sınavların yaklaştığı zaman Hermione'den ona ders çalıştırmasını istemişti. Hermione başta bu işte birşey olduğunu düşünüp kabul etmemişti. Daha sonra Draco ısrar edince ikna olmuştu.

İlkinde aralarında doğal olarak mesafe vardı. Hermione ona karşı soğuktu. Sadece anlatıyor ve gösteriyordu. Draco da hiç sesini çıkarmıyordu.

Sonra birkaç kez daha anlatmasını istemişti Hermione'den.
Daha samimi davranıyordu. Konuları bilmesine rağmen Hermione'ye sorular sormaya başlamıştı. Onu dikkatli dinliyormuş gibi çok yakınında duruyordu.

Hermione de nedensizce Draco ona bukadar yakın olunca ne yapacağını bilmiyordu. Konuşurken takılıyordu.
Ona şimdiye kadar neden böyle davrandığını sormaması hataydı.
Ama sadece Draco'nun ondan istediği şeyi yapmak istiyordu.

Aradan bir ay geçmişti. Son sınavlarını veriyorlardı.
Draco Hermione ile daha fazla vakit geçirmeye başlamıştı. Artık iki arkadaş gibiydiler. Arada espriler yapıyorlar, gülüyorlardı. Bir sıkıntıları olursa birbirleri ile paylaşıyorlardı.

Flashback

Hermione Draco'nun ödevine yardım ediyordu. Parşömen parçasına birşeyler yazıyordu. Draco onun saçlarının önüne geldiğini farkedince parmaklarını kıvırcık saçlarından geçirerek arkasına attı. Hermione başını ona çevirdi.

"Teşekkür ederim."

"Önemli değil."

"Draco sana birşey sormak istiyorum." Dedi Hermione ama hâlâ sorup sormamak arasında kararsızdı.

"Sor."

"Neden böyle davranıyorsun? Yani neden bana karşı bukadar iyisin."

"Sana karşı iyi olmak istiyorum."

"Bunun bir nedeni olmalı."

Draco ona karşı dürüst olmanın zamanı mıydı bilmiyordu.
Saklamanın bir anlamı olduğunu da sanmıyordu. Bunu söylemek bukadar zor olmamalıydı.

"Aramızın çok iyi olmadığının farkındayım. Seni çok kırdığımında farkındayım. Ama ben değişmeye karar verdim. Gerçekten değişmeye.
Bugüne kadar sana yaptığım tüm iğrenç şeyler için özür dilerim."

"Ben senden bunları duymayı beklemiyordum."

"Beni affediyor musun?"

"Evet. Sana inanıyorum."

"Aslında söylemek istediğim birşey daha var."

"Seni dinliyorum."

"Belki sana çok saçma gelecek. Ya da inanmayacaksın. Gerçi söylemelimiyim bilmiyorum ama."

"Draco. Lütfen söyle artık."

"Ben sanırım senden hoşlanıyorum.
Sanırım değil. Hoşlanıyorum. Hatta
sana aşığım."

Hermione önce Draco'nun suratına bakakaldı. Sonra gülmeye başladı.

"Draco. Bak bu iyi bir espriydi."

Hermione Draco'nun gülmediğini görünce sustu. Bu şaka olmalıydı.

"Sen ciddi misin?"

"Hiç olmadığım kadar ciddiyim."

"Yıllardır senin için bir bulanıktım. Ne değişti?"

"Çok şey değişti. Ama sen herzamanki gibi mükemmel bir insansın."

Hermione ne diyeceğini bilmiyordu.
Draco'dan nefret etmiyordu. Hatta şu beraber geçirdikleri zaman içinde ondan etkilenmeye başladığını inkâr edemezdi.

"Sanırım gitsem iyi olacak." Dedi Hermione. Çantasını alıp ayağı kalktı.
Draco onu durdurdu.

"Lütfen bana bir şey söyle."

"Söyleyebileceğim bir şey yok."

"Benden hâlâ nefret mi ediyorsun?"

"Hayır etmiyorum."

"Neden kaçıyorsun?"

Draco Hermione'nin saçlarını kokladı.
Ellerini yanlarına koyarak rafla arasında sıkıştırdı. Bunu uzun zamandır yapmak istiyordu.

"Draco. Ne yapıyorsun?"

"Bana biraz izin ver. Çok güzel kokuyorsun."

"Bu yanlış."

"Umrumda değil."

Hermione yüzü kıpkırmızı olduğu için yere bakıyordu. Draco onun çenesinden tutarak gözlerine baktı.

"Şuan bana kızıyor musun?" Dedi.

"Hayır. Sadece biz çok yakınız."

"Bu hoşuna gidiyor mu?"

"Hayır. Yani aslında gitmiyor değil. Of bilmiyorum."

Draco Hermione'yle dudaklarını birleştirdi. Bu Hermione'nin ilk öpücüğüydü. Ne yapması gerektiğini bilmiyordu. Ellerini Draco'nun ensesine doladı. Draco karşılık vermesi için diliyle dudaklarına baskı yapıyordu. Sonunda istediği karşılığı aldı.

Bir süre sonra Draco çekildi. Devam ederse kendine hakim olamayacağını biliyordu. Hermione biraz sonra bayılacakmış gibiydi. Yere düşen çantasını alarak kapıya doğru hızlı adımlarla ilerledi. Draco arkasından seslendi.

"Yarın akşam gölde buluşalım." Diye.

Flashback Son

Böyle başlamıştı. Ama çok fazla sürmedi. Mezuniyetlerinden iki hafta önce Draco onu terketti. Onu sevmediğini duygularını yanlış anladığını söyledi. Onun için bir heves olduğunu söyledi. Diğer kızlardan bir farkı olmadığını söyledi.

Hermione bunları düşününce gözleri doldu. Onu gerçekten sevmişti. Onun için gerçekten diğer kızlardan bir farkı olmamış mıydı? Ona teslim olduğu için çok pişmandı.







İlk bölümü nasıl buldunuz? Umarım beğenmişsinizdir. 💙

Hermione'nin diğer kızlardan farkı tabiki de var Draco! (Sinirlendim)

Biraz zor barışacaklar gibi. Sizce?

Hikayeye çocukların arkadaşlarını ve işlerini karıştırmayı çok sevmiyorum.
%98 Dramione yazmak hoşuma gidiyor. Sizin için sorun olur mu, fikrini nedir? 💙💙💙




Arkadaşımız Wattpad'e yeni katıldı ve hikayesine yeni başladı. Yeni ve eminim güzel bölümler gelecek. 💛
ssssssselin

Continue Reading

You'll Also Like

63.1K 6K 22
hataydı, unutmak gerekiyordu, peki neden hayatına devam edemezmiş gibi hissediyordu
644 134 8
Dağılan kafamı dağıtmak için ansızın bir sahafçıya girdim. Eski plakların cızırtılı sesini duydum. Biraz sonra Sezen Aksu'nun sesi plaktan yükselmeye...
17.4K 1.3K 17
bayanbilinmeyen: Hey, Kızıl. bayanbilinmeyen: Seni seviyorum.
1K 56 7
Kızıl goncalar karakterlerinden ilham ile