AGORAFOBİ🍓 |Jikook

By jikookunbuzpateni

323K 24K 8.9K

Jeon Jungkook ilk kez birinin yanında titremedi... Park Jimin ise ilk kez birine korkuyla yaklaştı... -TAMA... More

^1^
^2^
<3>
<4>
<5>
<6>
<7>
<8>
<9>
<10>
<11>
<12>
<13>
<14>
<15>
<16>
<17>
<18>
<19>
<20>
<21>
...Bilgilendirme...
<22>
<23>
<24>
<25>
<26>
<27>
<28>
<29>
<30>
<31> (M) 🔥
<32>
<33>
<34>
<35>
<36>
<37>
<38>
<39>
<40> (M)🔥
<42>
<43>
<44>
<45>
<46>
<47> (M)🔥
<48>
<49>
<50> (Final)

<41>

5.2K 341 97
By jikookunbuzpateni

     Yüzümü gıdıklandıran saçlarla gözlerimi yavaşça araladım. Oda hala tam aydınlık değildi. Perdenin kapalı olduğunu gördüğümde nedenini anlamıştım.

     Başımı biraz geri çekerek Jungkook'a baktım. Saçlarının birazı yastığın üzerinde birazıda benim saçlarımdaydı. Onun siyah tutamları benim sarı perçemlerime karışmıştı.

     Gülümsedim.

     Belimi ve sırtımı sımsıkı saran kolları güvende hissettiriyordu ve birbirimize temas eden çıplak bedenlerimiz bizi ve kalbimizi daha çok ısıtıyordu sanki.

     İçimdeki isteği bastıramayarak tek elimi saçlarına daldırdım. Dağılmış olmasına rağmen oldukça yumuşak ve parlaktı.

     Ten rengine zıt olan siyah saçları beyaz teniyle çok güzel uyuşuyordu.

     Elimi yanağına yasladım. Yanağını okşayıp yara izine dokundum. Yara izi bile mükemmel duruyordu.

     Yine içimdeki yoğun isteği bastıramayarak dudağının altındaki bene küçücük bir öpücük bıraktım.

     Ardından üst dudağınada küçük bir öpücük bıraktım.

     Başımı geri çektiğimde öptüğüm dudağın yukarı doğru kıvrılışını vördüm ve gözlerimi dudağından çekip Jungkook'un gözlerine sabitledim.

     Yavaşça açılan gözlerin parlaklığı beni mest ederken nasıl bu kadar şanslı olduğumu düşünmüştüm. Çünkü o mükemmeldi.

  "Günaydın bebeğim."

  "Günaydın."

     Utanarak başımı Jungkook'un boynuna soktum.

     Jungkook'tan duyduğum kıkırtıyla belimdeki kolların sıkılaştığını hissettim ardından Jungkook bir elini saçıma atarak saçlarımı okşamaya başladı.

  "Senin bu utanmalarını ne yapacağız?"

     Cevap vermeyerek mızmızca omzumu hareket ettirdim.

  "Utanman ve yanaklarını kızarması seni içime saklama isteğimi arttırıyor."

   "Ya Jungkooook"

     Yine mızmızca söylendiğimde Jungkook iyice sıktı kollarını.

     Bence kolları arasında minicik kalmıştım ve bu beni oldukça güvende hissettiriyordu.

  "Tamam tamam sustum."

     Başımı beyaz boyundan kaldırdığımda Jungkook'un üst vücudunda gözümü gezdirdim.

     Sağ tarafında kare şeklinde bir sargı vardı ama beyaz sargı beyaz teniyle çok iyi uyum sağlamıştı. Ayrıca biraz kan sızmıştı dışarı. Bu canımı acıtmıştı.

     Gövdesinin bir çok yerinde çizik ve tırnak izleri vardı ayrıca yer yer morarmış ve kızarmış olan izleri saymıyordum bile.

     Elimi onların üzerinde gezdirirken Jungkook'un bedeninin gerildiğini hissettim ve bakışlarımı yüzüne çıkardım.

     Başını sallamasıyla devam edebileceğimi anlamıştım. Bir nevi izin almıştım ve o da verdiğini bu şekilde belli etmişti.

     Daha sonra ellerimi boynuna çıkardım. Burada morluklar biraz daha belirgindi.

     Hepsinin sebebinin ben olduğunu bilmek özel hissettiriyordu.

     Hepsinin üstüne tek tek öpücük bıraktıktan sonra yavaşça yataktan kalktım.

     Arkamda hissettiğim sızıyla kısık sesle inledim. Engel olamamıştım.

     Kenarda duran baxerı altıma geçirip odanın içindeki banyodan ilk yardım kitini aldım.

     Bu süre zarfında Jungkook sadece beni izliyordu.

     Jungkook ilk yardım kitini görünce derin bir nefes aldı.

  "Jimin, gerek yok biliyorsu-..."

      Elimle ağzını kapatarak lafını kestim.

  "Hayır Jungkook. Gerek var. O yüzden sus ve uslu bir çocuk ol şimdi."

     Jungkook gülüp avcumun içini öptü.

     İlk yardım kitini açıp içinde batikon pamuk gazlı bez ve sargı bezi çıkardım.

     İlk önce eski olan sargıyı kenarlarından tutup yavaşça çekerek çıkardım. Bir yandan da Jungkook'un mimiklerini takip ederek acıyıp acımadığını anlamaya çalışıyordum ama Jungkook sadece yüzüme bakıyordu. Göğsündeki yara onu ilgilendirmiyo gibiydi.

     Pamuğa batikon döküp Jungkook'a baktım.

  "Acıyabilir, şimdiden özür dilerim."

  "Sorun değil. Acımaz."

     Yavaşça pamuğu yaranın üzerinde gezdirirken gözlerim dolmaya başlamıştı bile.

      Bedenindeki çizikler kötü durmuyordu kesinlikle ama yakışmıyordu işte.

     Yakıştıramıyordum bir türlü bu yaraları bembeyaz tenine.

  "Şşşt. Ağlama lütfen. Gerçekten acımıyor."

     Jungkook elini yanağıma yasladığında bende pamuğu yaradan çektim ve gazlı bezi yaranın üzerine kapattım. Ardından sargı beziyle gazlı bezi sabitleyecek şekilde yapıştırdım.

  "İşte bitti."

  "Teşekkür ederim."

     Jungkook'a yaklaşıp dudağına kısa ama naif bir öpücük kondurdum.

  "Banyo yapalım."

  "Birlikte yapacaksak neden olmasın."

  "Beni utandırmaya yeminli misin sen!"

  "Tamam ya bişey demiyorum."

     Jungkook sustuğunda Jungkook'un yanına tekrar yattım.

  "Jungkook~"

  "Hm?"

  "Popom acıyor."

     Söylediğim şeyle Jungkook bana bakıp güldü. Bende gülümseyerek karşılık verdim.

  "Özür dilerim bebeğim. Kendime hakim olamadım."

     Sevgisi karşısında bir kere daha aciz düşüp hayran kalmıştım.

     Sıkıca boynuna sarıldım.

  "Sıcak bir duş iyi gelebilir bence. Seni yıkayacağım."

     Buna karşı çıkamazdım çünkü çok ihtiyacım vardı. Gülümseyerek boynuna öpücük kondurdum.

  "Bekle burada. Suyu ayarlayıp geleceğim."

      Başımı sallarken Jungkook'un yatakta doğrulup boxerini giyişini izledim.

     Ardından kalktı ve banyoya girdi.

     Aradan 2-3 dakika geçtikten sonra Jungkook yanıma geldi ve üzerimdeki siyah örtüyü kaldırıp boxerımın kenarlarından tutarak boxerı üzerimden çıkardı.

     Tüm kan yüzüme ve yanaklarıma hücum ederken sadece ellerimle yüzümü kapatabilmiştim.

     Ellerim yüzümden yavaşça çekildiğinde şaşkınca Jungkook'a baktım.

  "Kapatma yüzünü. Çok tatlısın ve ben her an yüzünü görmek istiyorum."

     Sözlerinin ardından beni yavaşça kucağına alıp banyoya taşıdı ve ben hala kucağındayken küvete oturarak beni iyice kendine çekti.

     Ona doğru dönerek iyice göğsüne sokuldum.

     Kalçamda gezinen soğuk parmaklarla kesik kesik nefes almaya başlamıştım.

     Jungkook yavaşça kalçamı okşuyordu.

     Daha sonra Jungkook hem beni hemde kendini güzelce yıkayıp bornozumu giydirerek beni yatağa taşıdı. İyice mayışmıştım.

     Yatağa beni bıraktıktan sonra banyoya gidip bir krem kutusuyla geri döndü.

     Ne yapacağını anladığımda huzurla gülümsedim. Ne güzel seviyordu öyle.

     Kremi kutusundan çıkarıp kapağını açtı ardından bornozumu biraz sıyırarak deliğime baktı.

     Daha sonra eline kremi sıkıp bana döndü.

  "Canın biraz acıyabilir ama bunu yapmak zorundayız."

     Başımı tamam anlamında sallayıp gözlerimi kapattım.

     Deliğimin kenarında hissettiğim soğuk kremle parmaklarla kısık sesle inledim.

     Ardından içime yavaşça itilen parmakla tekrar inledim ve sızlandım. Çünkü acıyordu ve krem çok yakmıştı.

  "A-acıyorrh"

  "Bitmek üzere birtanem."

     Bir eli deliğimi ovarken diğeri karnımı okşuyordu. Gerçekten çok fazla mayışmıştım ve uykum gelmişti.

     İçimdeki parmağın çıkmasıyla derin bir nefes aldım.

  "Teşekkür e-ederim."

     Jungkook yaklaşıp karnıma öpücük bıraktı ardından ilk önce kendi üstünü giydi daha sonra yanıma gelip baxerımı giydirdi ve üzerime kendi beyaz tişörtlerinden birini giydirdi.

     Daha sonra altıma bir şey giydirmeden beni yatağa güzelce yatırıp üzerimi örttü.

     Alnıma konan öpücükle gülümsedim.

  "İyi uykular bebeğim. Seni seviyorum."

  "Bende seni seviyorum."

°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°
Bu bölüm uzun oldu.

Veee finale son 1 bölüm.

Keyifle okumanız dileğiyle umarım bölümü beğenirsiniz..💜💙💚💛🧡❤️

Continue Reading

You'll Also Like

7.6K 1.1K 5
5 bölümlük bir fictir. Park Jimin Bts'in yeni şarkısı olan Black Swan'ın dansı için anlaşılmış bir dansçıydı.
9.6K 399 46
|AÇIKLAMA| |TAMAMLANDI||18+| Kahin'in Aziz'i sahteydi ve sahte olan kutsal tapınaktan kovulmayı hak ediyordu. Hiçbir koruma olmadan dünyaya düşen kı...
64.4K 4.5K 23
Hasta olan Jeon Jungkook, psikiyatr olan Park Jimin. "Ben havluyla kurulanmayı daha bitirmedim.." "Ne olmuş yani? Yeniden ıslanacaksın." asıl yazar...
90.1K 6.4K 32
(TAMAMLANDI) Askeri bir kurgudur. 1912 & 1914 yılları arasında yaşanmıştır. ... /Kurgu bana aittir. /Benden habersiz kopyalanmasına karşıyım. /Smut v...