İyi okumalar :)))
İhanet ; tanımını yakın zamanda çok iyi öğrendiğim bir kelimeydi .Çevremdeki herkes bana yalan söylerken tek yapabildiğim onlara kanmaktı . Her zaman manevi olarak birine sırtımı dayama ihtiyacı hissetmiştim . Dün öğrendiklerimden sonra bunun artık değişmesi gerektiğini biliyordum .
Masadaki beni oyalamak için verdikleri dosya işlerini yapmaya devam ederken bir yandan da düşünüyordum . Bu işi çözmek ve gerçekleri öğrenmek için bir çıkar yol bulmak zorundaydım . Bundan sonra tek başımaydım . Harekete geçme vakti gelmişti . Odamdan çıkıp dün abimle konuşan adamın odasına gittim ve kapıyı çaldım .
"Gir."
Komutu duyduktan sonra içeri girdim . Adam yaptığı işlerden kafasını kaldırdığında beni gördüğüne şaşırmış gibi görünüyordu .Gülümseyerek onu rahatlamaya çalıştım . Yüzünde ki gerilen kasları gevşediğinde benimle konuşmaya başladı .
"Merhaba Melis Hanım . Size nasıl yardımcı olabilirim?"
"Aslında dosyalarla ilgili anlayamadığım birkaç şey var ." dedim ve sanki adını bulmaya çalışıyormuş gibi biraz durakladım .
"Chiristian " dedi neden durakladığımı anlamış gibi .
"Ah evet kusura bakma ... Chiristian"
"Önemi yok Melis Hanım."
Onunla yakın olmak istiyorsam daha fazla samimiyet kurmalıydım .
"Melis yeterli . Hanım kelimesinden pek hoşlanmadığımı söylemeliyim onun dışında da pek alışkın olmadığımı da belirtmem de yarar var ." dedim gülümseyerek .
"Anladım Melis H... Melis." Bana hanım dememekte zorlandığı belliydi .
"Dosyalarda size yardımcı olacak birini yollarım . " dedi.
Bu konuşmanın samimiyet kurmak için yeterli olmadığının farkındaydım . O yüzden konuşmayı uzatmak için başka bir şeyler bulmayı denedim . Masanın karşısındaki koltuklardan birine oturduktan sonra konuşmaya başladım .
"Aslında canım sıkılıyor . Burada kimseyi tanımıyorum . Konuşacak kimsede yok işin yoksa bir kahve içelim mi beraber ? Hem öğlen arası saatleri arasındayız zaten . Tabi eğer işin varsa seni rahatsız etmek istemem ."
"Benim için de bir mola iyi olabilir aslında Melis . AA bu arada benim kahve molası için öğlen arasında olmama gerek yok . "dedi.
Ne demek istediğini pek anlamasamda diretmedim .Sonuçta onu daha yeni tanıyordum . Neye nasıl tepki vereciğini bilemezdim. Şansımı zorlamaya gerek yoktu .
Onun yerinden ayaklanması ile bende oturduğum yerden kalktım . O odadan çıkarken bende arkasından onu takip ettim . Asansöre bindiğimizde Chiristian bana bakarak düşünüyor gibiydi . Gözlerimi ondan kaçırarak konuştum .
"Ee beni kahve içmeye nereye götürüyorsun Chiristian?"
"Bildiğim güzel bir yer var beni takip et ." dedi .Verdiği emire gıcık olmuş olsamda sakin kalmaya çalıştım. Şirin bir kafenin önünde durduğumuzda Chiristian'ın hala dikkatlice bana baktığını farkettim .
"İşte geldik."
İçeri girdiğimizde en az dışarısı kadar sıcak ve şirin ortamla karşılaştım .
"İşte geldik . Nasıl buldun ?"
"Güzelmiş." demekle yetindim .
"Beğenmene sevindim. "
Bir masaya oturduktan sonra yanımızda gelen genç ve güzel kız bizden siparişleri alıp giti . Ortamda ki gerici sessizliği bozmak için ortaya bir şeyler attım .
"Şirkette ne iş yapıyorsun Chiristian ?"
"Aslında bakarsan yönetim kurulundayım ." dedi özgüvenli bir ses tonuyla. Şimdi istediğim saatte istediğimi yaparım havlarını anlamıştım . Burada yetkili biri olması beni şaşırtmamıştım .Buraya gelirken bindiğim arabadan da bunu az çok çıkarmıştım .Tam yeni bir soru için kendimi hazırlıyordum ki telefonum çaldı
James Arıyor ...
"Immm ... bu telefona bakmam gerekiyor ." yerimden kalkıp dışarı çıktım . Chiristian'ın yanında konuşmak istememiştim . Ne de olsa özelimi bilmesine gerek yoktu.
"James?" dedim soru dolu bir ses tonuyla . Beni neden aradığını gerçekten merak etmiştim .
"Efendim neredesiniz ? Sizi odanızdan göremeyince merak ettim ."
"Chiristian'la beraberim James merak edecek bir şey yok . " dedim.
"Chiristian mı ? " dedi . Sesindeki endişeyi farketmiştim . Kendini çabuk toparlayarak konuşmaya devam etti.
"Onunla tanışmanız güzel efendim . O yönetim kurulu üyelerimizden biri . Aynı zamanda çok bilgili ve başarılı biridir ."dedi. Fazla uzatmak istemeyerek konuştum .
"Beni merak ettiğin için teşekkürler James . İyi akşamlar ."
"İyi akşamlar efendim ." Artık emindim benden saklanan şey her neyse onu James'te biliyordu . Onunda bana yalan söylemiş olmasına hiç şarşırmamıştım nedense.
Öylece kapıda dikilmeye başladığımda bunun saçma olduğunu farkederek içeri geçtim. İçeri geçtiğimde verdiğim siparişler çoktan gelmiş olduğunu gördüm .
"Gerçekten hızlılar ." Konuşurken bir yandan da masaya oturdum . Kahvemi yudumladıktan sonra konuşmaya devam ettim .
"Tadı da güzel . Artık buraya sık sık geleceğime eminim . Burayı gerçekten sevdim ."
"Beğenmene sevindim. "Şirketle ilgili bir kaç konuda konuştuktan sonra saatin geç olduğunu farkedip konuştum .
"Kalksak iyi olur . Saat geç olmuş ."
"Tamam . "
Chiristian hesabı ödedikten sonra arabaya doğru yürürken konuştum .
"Kahve için teşekkür ederim . Güzel bir gündü ."
"Rica ederim Melis . "Durduğumuz yerden ters tarafa doğru yürüyünce arkamdan bağırdı .
"Nereye !?"
"Eve gidiyorum . Arabam şirkette kaldı . Taksiye atlayıp gideceğim ."
"Gerek yok ben bırakırım seni ."
"Madem çok ısrar ettin ..." dedim esprili bir tavırla.
Benim işime gelirdi . Ne de olsa onunla daha yakın olmak istiyordum .Beni eve bırakmak için araya bindiğimizde onu yakından tanımak için konu açtım .
"Daha önce hiç Türkiye'de bulundun mu ?"
"Aslında evet bir dönem ortaklık yaptığım bir şirket vardı . Daha sonra aldığım başka bir teklif üzerine ortaklığı bitirerek Amerika'ya geldim ."
"Hangi şirketle ortaktın peki ?"
"Melis ne yapmaya çalıştığını biliyorum . "
"Ne yapmaya çalışıyormuşum ? " dedim saf ayağına yatarak .
"Batuhan'la telefonla konuşurken beni dinlediğini biliyorum ."
"A-ama.."
"Bu konuyu kapatalım. "dediğinde sesi tersi bir duruma hiç bir müsamması olmadığını anlayabileceğim kadar sertti . Bende bundan dolayı bir şey söylememeyi tercih ettim . Zaten yolun geri kalanı sessizlik içinde geçti . Evimin kapısına geldiğimizde :
"İyi geceler ." dedim ve onun bir şey söylemesini beklemeden çıktım . Utanmıştım ve kendimi suçlu hissetmiştim .
Eve girdiğimde günün yorgunluğu ile üstüme değiştirip yattım .Gece telefonuma gelen mesaj sesiyle irkilerek uyandım . Telefonumu çantamdan çıkarıp mesajın kimden geldiğine baktım .
"Senden bu sefer vazgeçmeyeceğim . Sen istersen iste ,istersen isteme . İyi geceler Bal ..."
Mesajın kimden geldiği yazmıyordu ama tahmin etmek zor değildi .
SAVAŞ ATAMAN ...
#######BÖLÜM SONU #######
Evet çikolatalarım bir bölümün daha sonuna geldik :)) Elimden geldiğince hızlı yazıp erken yayınlamaya çalıştım bu bölümü ... Sizi çok seviyorum .
DUYURU : Bir sonraki bölüm 200 yorumu geçtiği an gelecektir .