Kuzey Esintisi

Par Defnevans

7.7K 502 54

İki kalp vardı birbiri için atan. Ayrı yerlerde birbirlerini arayan iki insan. Defne ve Kuzey birbirlerini bu... Plus

Ayakkabılar Sorunsalı
Kız Görme Timi
Hain Planlar
Ava Giderken Avlanmak
Hepimiz Medet'iz
Öpücük
Kaçan Kovalanır
Kuzey Meselesi
İzmir Yolculuğu
Aşkın En Saf Hali
Söyleyemedim
Defne'ye Ait
Doktor Sorunsalı
Ne Yaptın Süleyman
Hep Destek Tam Destek
Ulusoy Çıkartması
Özlem
Kuzey'den
Kuzey'li Bir Gün
Seninle Evlenebilir Miyim?
Kuzey Gelemeyecek
Ayrılık
Diren Defne
Klasik Bir İş Günü?
Lina
Sherlock Defne
Al Beni Hatun
Kuzenler
Yüzüklerin Efendisi
Bir Defo'nun Dramı
Kaynanatör Dürdane
Dövme
Sürün Kuzey
Dostum Münü
Stalkerlık Davası
Gelinlik Mi?
Sıçrayan Yılanlar
Toplantı Basmak
Bulutların Üzerinde
Nikah

İsteme

111 9 4
Par Defnevans

Uyku tutmadı. Bende dedim ki kalk kızım bölüm seni bekler bu bi işaret.

İyi okumalar. ♥️

Nefes alamıyorum..

Alamıyorum.

Ne oldu Kuzey'e?

Neden gelmiyor?

Nefes alamıyorum.

Anne nefes alamıyorum!

"Defne iyi misin?"

Nefes alamıyorum.

"Ne demek gelemeyecek lan oyun mu oynuyoruz burada?"

Nefes alamıyorum.

"Aşkım ne saçmalıyorsun sen?"

Nefes alamıyorum.

"Ulan Ömer keselim demiştim. Defne iyi misin? Tepki ver hadi abicim."

Nefes alamıyorum.

"Recep bir şeyler yap kıza bir haller oldu!"

Nefes alamıyorum.

"Ambulansı mı arasak Merve?"

Nefes alamıyorum.

"Abi ne demek gelemeyecek ya ben Sena'yı arıyorum."

NEFES ALAMIYORUM.

Etrafımda herkes bir şeyler söylüyor ama benim aklım tek bir şeyde.

NEFES!

Beni tutanlar olmasa yere yıkılmıştım çoktan. Konuşamıyorum. Gözlerimden yaşlar boşalırken ellerimle boğazımı işaret ettim.

Ne demek Kuzey gelmeyecek.

"Ambulansı arayın. Defne'ye bir şeyler oluyor."

Alparslan beni kucakladığı gibi terasa çıkardı. Tüm ahali arkamızdan geliyordu.

"Hadi güzelim. Hadi canım nefes al. Kuzey gelecek canım hadi nefes al. Özür dilerim Defne'm be. Şu salağın aklına uydum özür dilerim. Şaka yapalım dedik Defne'm nolur nefes al."

"Defo'm şaka yaptık şaka. Kuzey gelecek abicim. Şakaydı sadece."

"Kes Ömer kes! Sana yapmayalım demiştim."

Beynim o an bir şeyleri idrak etti.

Kuzey gelecek.

Şaka yapmışlar. Bu gerzekler, BANA ŞAKA YAPMIŞLAR!!

Derin bir nefes alabildim nihayet. Kısık yetersiz nefeslerden sonra bu nefes başımı döndürdü. Elim dönen başıma giderken göz yaşlarım gerçeği idrak ettiğim halde durmuyorlardı.

Bir anda tokadı bastım Alparslan'a.

O, şoka girmişken kendimi kollarından kurtarıp yürümeye çalıştım. Ama başım dönüyordu ve ayağımda 10 santimlik ince topuk vardı. Tam düşmek üzereyken birisi tuttu beni. Ömer!

Hiç affetmeden bir tokat da ona attım. Elimin içi sızım sızım sızlıyordu ama içim hiç sızlamıyordu. Kızlar yanıma gelirken onlardan destek alarak odama geçtim. Yengem ve annemde ardımızdan odaya girdiler.

"APTALLAR! Arayın Ulusoy'ları gelmesinler! EVLENMİYORUM! Gelmesinler evlenmiyorum. BU APTALARDA GİDİP KINA YAKSINLAR!!"

Ayakkabılarımı çıkarıp bir kenara attım. Elbisemin kırışmasını umursamadan çöktüm yere oturdum.

"Defne sakinleş. Makyajını temizleyelim."

"Kuzey'e bir şey oldu zannettim. Ona bir şey oldu zannettim. Onsuz bir dünyayı düşündüm bir an ve b..ben nef..nefes alamadım. Beynim sızlıyor sanki..sanki karıncalar yürüyor gibi. Sanki birisi kalbimi alıp bin parçaya böldü gibi acı hissettim. Ben ona bir şey olursa ne yaparım? Onu kaybedemem... Yapamam."

"Defne sakin ol canım. Sadece panik atak geçirdin sakin ol lütfen. Derin derin nefesler al hadi." Seda'nın sesiyle gözlerimi kapatıp sakinleşmeye çalıştım.

"Yok olmayacak böyle telefonumu verin." Hiç zaman kaybetmeden Kuzey'i aradım. Seda o sıra annemi dışarı çıkarıp milleti ve babamı sakinleştirmesi ve o aptal oğullarına bakması gerektiğini söylüyordu.

"Güzelim biliyorum biraz geç kaldık merak ettin sende değil mi? Söyledim ben daha erken çıkalım trafiğe yakalanacağız diye ama yok. Kuzey kim ki dinlesinler beni?" Sesini duyduğum an hıçkırıklarımı tutamadım içimde. "Güzelim ağlıyor musun sen? Ne oldu sevgilim endişelendirme beni?"

"Kuzey.."

"Söyle bir tanem."

"Seni çok seviyorum ben. Sensiz yaşayamayacak kadar çok. Lütfen dikkatli gel olur mu? Sapa sağlam gel bana. Hep bana gel olur mu?"

"Ah be güzelim.. ben senden başka yol mu biliyorum sanki... Sana gelirim güzelim. Hep sana gelirim. Girdiğim her yol sana çıkar ki." Derin birer nefes aldık ikimizde. "Ne oldu sevgilim? Kim üzdü seni?"

"Sonra... Ne zamana gelirsiniz?"

"Bir 10 dakikaya orda oluruz herhalde bir tanem.. Defne'm iyi misin?"

"Seni görünce iyi olacağım."

"O zaman daha hızlı gelmeye çalışırım bende."

"Hayır hayır yavaş gel. Yeter ki gel. Bana gel. Sağlam gel. Hızlı gelmen önemli değil. Sadece gel."

"Geleceğim güzelim. Seni asla bırakmam.. evde görüşürüz."

Telefonu kapatıp da iyi olduğuna emin olduğumda kızların beni düzeltmesine izin verdim. Sağ elimle sol elimdeki yüzüğümü sevdiğimi o an fark ettim. Hazır olsam da zil çalıncaya kadar odamdan çıkmadım.

"Defne geldiler." Seda'nın odaya dalmasıyla son kontrolleri yaparak çıktık odadan kızlarla. O iki gerizekalı önüme çıksa da görmezden gelip kapıya yaklaştım.

Kapıyı Seda açmıştı. Ardında babam ve gereksizler. Diğer tarafta annem ve ben vardık. Mehmet Bey başta olmak üzere tüm ahali içeri girdi. Amcalar, yengeler ve eşiyle birlikte Süreyya teyze girdi. Hemen arkalarında Sena ve en son Kuzey yıldızım.

Onu görünce içimde oluşan rahatlamayı anlatmaya kelimeler yetmez...

Sena, elindeki çikolata tepsisini Seda'ya verip geçti yanımıza. O an Kuzey'le göz göze geldik. Elindeki kutuyu neredeyse düşürüyordu. Gözleri üzerimde büyük bir beğeniyle gezinirken içeri geçmesini hevesle bekliyordum.

"Abi girsen mi artık." Sena daha fazla müdahale etmeden duramadı sanırım. O sırada Damla her anı video çekiyordu arada da resim tabi.

"Muhteşemsin.." Kuzey karşıma geçtiğinde gözlerine baktım. Ona bir şey oldu diye çok korkmuştum. Ya bir daha göremeseydim bu gözleri...

Kutuyu Kuzey'in elinden alıp Merve'ye uzattım ve orda o iki gerzeğin olmasını umursamadan sıkı sıkı sarıldım sevdiğim adama.

"Neyin var güzelim?" Kuzey biraz geri çekildi. Elleri yanağımı bulurken endişeli gözlerle bakıyordu bana. Yanağımdaki elini tutup öptüm. Onun bana yaptığı gibi.

"İyiyim. Şimdi çok daha iyiyim." Alınlarımızı birleştirip gülümsedi.

"Aklımı başımdan alıyorsun." Hiç bırakmak istemesem de uzaklaştım ondan.

"Hadi içeriye gir." Sena'yla birlikte salona girdiklerinde o klasik herkesin birbirine baktığı sahne gerçekleşti.

"Hazır mısın?" Diye sorduğunda Seda onu başımla onayladım. Salona herkesle tek tek görüşmeye gideceğiz. Şükür ki önümde bir yengem var. Yoksa ne yapacaktım ben? Sana yılan dediğim günlerim olmasın tarihten silelim onları Seda!

Hiç abartısız 10 dakika el öptükten sonra mutfağa zor attık kendimizi. Ve işte sahne. 5 kahve makinesi ve ocağın üzerinde hazır bir cezve. O tek cezve tabiki damada özel tuzlu kahvemizin pişeceği cezve..

Hepimiz kahve makinemizin başına geçip kahveleri yapmaya başladık. Seda iki makineyi birden idare ederken ben bir yanda makineye bir yanda tuzlu kahveye odaklanmıştım. Neyse ki biz içerde el öpme savaşı verirken kızlar makineleri doldurmuş. Bize sadece çalıştırıp taşırmamak kaldı.

En zor görev!

"Defo ya biraz daha mı tuz ataydık?"

"Adamı kısa yoldan gönderelim diğer tarafa istiyorsun yani. Juliet misali kahvenin devamını da ben içip ardından giderim artık ne yapalım...ıyy aşık kafası susun. Kendimi Juliet'e benzettim. Pıçak yok mu?"

"Taşıracaksın şimdi göreceğim ben seni." Seda'nın uyarmasıyla önüme döndüm. Dikkat Defne. İlk parti kahveler olunca tepsiyi kaptığım gibi salona geçtim. Mehmet Bey ve Nebahat Hanımdan servise başladım. Hemen ardından ikinci tepsiyle bizimkilere kahveleri dağıttım. O iki gerzeğe vermedim. Yok onlara kahve!

Odaya son girişim Kuzey'in kahvesini vermek içindi. Özel yapım tepsi ve özel kahve bardaklarıyla içeriye girip aşşırı tuzlu kahvesini tepsiyle birlikte Kuzey'in önüne bıraktım.

Kızlar kapının kenarına dizilmiş Kuzey'in kahve içme anını kameraya almaya çalışırken bende kapının yanındaki sandalyeye oturdum.

Kuzey bardağı alıp bana gülümseyerek baktı. O an biraz vicdan azabı çektim. Tuzlu kahveyi tek dikişte bitiren Kuzey hemen ardından suya uzanmıştı ki esas darbeyi ordan yedi.

Suyu da tuzladık.

Evet fazla haince. AMA ÇOK ZEVKLİ.

Bir yudum alıp suyu geri bıraktığında göz göze geldik.

"Eh kahvelerimizi de içtik. Defne'mizin ellerine sağlık. Pek bir şekerli pek bir tatlı olmuştu." Mehmet Bey... Ay beyine tükereyim Defne baban o senin artık. Pek sevgili Mehmet babacığım kendi oğluna oynadığı zaman herkesten küçük kıkırtılar kaçtı. Kuzey bile gülüyordu haline.

"Recep Bey, Allah'ın emri peygamberin kavliyle Defne'yi oğlumuz Kuzey'e istiyoruz." Babam bana son bir bakış attı. Boynu bükük duruşu içimi yaktı bir an. Bakışlarını Kuzey'e çevirip konuştu babam.

"Hayırlısı olsun." İçimdeki sevinçle gözlerimi yere diktim. Gülme Defne gülme. Halanlar burda, kenafir yengen burda sus Defne. Gülme Defne!

Seda'nın da yardımıyla boş kahve fincanlarını topladık. Kuzey'in önünden tepsiyi alırken 'Hayatımda içtiğim en lezzetli kahveydi' demesiyle sırıtmamı saklayamadım. İşte gülmeme olayı orda bitti.

Bir 5 dakikalık mola verdirdik insanlara. Hemen ardındansa hazırladıklarımızı servis ettik. Çay servisinin hiç bitmediğini düşünmeye başlamıştım artık. Bir yarım saat daha çay servisi yaptıktan sonra Sena annemden sessizce resim çekebilmek için izin istedi. Kuzey'i odadan çıkartmamızın ardından bir 15 dakika boyunca her anımızı kareye aldılar. Biz rahatça el ele tutuşurken sarılırken resmimizi çekiyorlardı.

"Ömrüm boyunca şuranda yaşayabilirim." Elleri belimde başını boynuma gömmüştü. Bence de orda yaşayabilirsin. Bir anda benden ayrılıp arkama geçti.

"Gönül dünyama hoşgeldin sefalar getirdin güzelim." Derken boynuma bir kolye taktı. Kuzey yıldızı...

Dolmuş gözlerimle ona döndüm.

"Seni seviyorum..." Daha başka diyecek sözüm yoktu. Derdimi duygularımı anlatmaya yetecek başka kelimem yoktu o an.

"Ben daha çok seviyorum." Alnıma bir öpücük kondururken gülümsemenin sınırlarını zorluyordum.

Hep böyle olalım Allah'ım lütfen.

Kuzey ve Sena içeriye girdikten bir kaç dakika sonra misafirlerimiz müsade isteyerek kalktılar. Onlar vedalaşırken ben hazırladığımız havluyu getirmiştim.

Görümcem olarak Sena'ya kutuyu uzattım. Nebuşum kutuyu görünce öyle bir gülümsedi ki.. Eh kendisi onca lazın içindeki tek arnavut olunca bu olayı bir tek o anladı tabi.

Gelip bana sıkıca sarıldı.

"Ailemize hoşgeldin güzel kızım."

Kız istemeye gelen Kuzey.

Defne'nin aşık olduğu(m) elbisesi.

Defne'nin çiçeği. (Kuzey'in kapıdan girince Defne'ye verdiği kutu bu oluyor yani.)



Continuer la Lecture

Vous Aimerez Aussi

22.2M 902K 116
İşte oradaydı... Muhtaç olduğum kadın korkuyla bana bakıyordu. Ona biraz daha dokunmazsam sanki ölecektim. Bu hastalıklı duygular beni resmen ele geç...
87.6K 402 5
mesleğini eline alamayınca kendini barlarda escort ilan etmiş bir kızın aşk hikayesi...
186K 8.5K 47
↝TAMAMLANDI 0540****: Cenk silahları aldın mi . 0540****: Cevap ver bana. Gece: Galiba yanlış numaraya mesaj yazdınız . Gece: Ne silahı ya . 0540****...
2.2M 36K 54
- Ahh...abim gelicek yapamayız.. Üstümdekileri delice yırtarak çıkardı. - Abini boş ver gece. Bugün gelmeyecek güzelim Erkekliğini boxer'ından çıkar...