Kuzey Esintisi

By Defnevans

7.7K 502 54

İki kalp vardı birbiri için atan. Ayrı yerlerde birbirlerini arayan iki insan. Defne ve Kuzey birbirlerini bu... More

Ayakkabılar Sorunsalı
Kız Görme Timi
Hain Planlar
Ava Giderken Avlanmak
Hepimiz Medet'iz
Öpücük
Kaçan Kovalanır
Kuzey Meselesi
İzmir Yolculuğu
Aşkın En Saf Hali
Defne'ye Ait
Doktor Sorunsalı
Ne Yaptın Süleyman
Hep Destek Tam Destek
Ulusoy Çıkartması
Özlem
Kuzey'den
Kuzey'li Bir Gün
Seninle Evlenebilir Miyim?
Kuzey Gelemeyecek
İsteme
Ayrılık
Diren Defne
Klasik Bir İş Günü?
Lina
Sherlock Defne
Al Beni Hatun
Kuzenler
Yüzüklerin Efendisi
Bir Defo'nun Dramı
Kaynanatör Dürdane
Dövme
Sürün Kuzey
Dostum Münü
Stalkerlık Davası
Gelinlik Mi?
Sıçrayan Yılanlar
Toplantı Basmak
Bulutların Üzerinde
Nikah

Söyleyemedim

174 12 0
By Defnevans

İzmir'de geçirdiğimiz son gündü bugün. Ve benim sorunlarım büyüktü.

Öncelikle bugüne kadar Kuzey'le bir kere bile baş başa kalamamıştık. Halihazırda bir şeylerden şüphelenen sevgili abim Sena'yla yan yana kalmamayı göze alıp beni yalnız bırakmadı asla. Asla..

Kuzey'se bu süre zarfında daima mutluydu. Arada bulabildiğimiz 5 dakikalık kaçamak molalarda beni ne kadar sevdiğini söyleyip duruyordu. Ve ben korktuğum için bu güzel seven adamı abime anlatamıyordum.

Benim sarının öyle medeni medeni konuştuğuna bakmayın bu safi öküzdür. Bizim ailede medeni biri varsa o da Ömer abimdir. Bende aileme Kuzey'i anlatırken ordan yürüyeceğim zaten.

DENİZE DÜŞEN YILANA SARILIRMIŞ A DOSTLAR. Bende abime ve Seda'ya sarılacağım.

Eh abime Kuzey'i anlatamadığım içinde doktor meselesini geçiştiremiyorum. Hal böyle olunca korkudan Kuzey'e de anlatamıyorum. Kim sevgilisine birisiyle görüşmek zorunda olduğunu söyleyebilir ki? Hele böyle güzel seven bir sevgiliye.. Ay benim canım sevgilim..

Bok yoluna gidiyorum saygılar!

"Defne biz uçakla mı dönsek bugün? Gümrükte tır kalmış benim hemen dönmem gerekli." Abim elinde telefon geldi yanıma. Kızlarla bahçede oturup kahve dedikodu ikilisinin dibine vuruyorduk. Gerçi ben biraz düşüncelere dalmıştım ama olsun.

"E araban ne olacak?"

"Hay ben böyle işin... Arabayı unuttum ben ya. E kalk şimdi çıkalım bari. Ama o da olmaz benim hemen İstanbul'da olmam lazım. Ne yapacağız Defo çalıştır saksıyı."

"Sen uçakla git bende arkandan arabayla gelirim abicim." Hadi evet de evet de nolur. Sen evet de ki bende sevdiceğime kavuşayım. Hadi be abisi hadi.

"Yok yok ya sen yorulma öyle kaç saat yol. Ben bi bakayım Ömer halleder belki." Beni tek bırakmamak için... ÖKÜZ!

Bak yine sinirlendim.

"Ulan şirketi batıracak beni tek bırakmasın diye!"

"Dur ben ikna etmeye çalışayım." Diyip koşarak abimin peşinden gitti Sena. Bende fırsat bu fırsat Kuzey'ime koşayım bari.

"Kızlar abim beni ararsa ne yapacağınızı biliyorsunuz."

Koşup içeri girdim. Abimin bir yerlerden çıkması riskine karşılık hızlı olmam lazımdı. 1 haftadır herkes bizim bu halimize alışmıştı. Oturma odasında dev ekranın önünde Fuat'la futbol oynayan Kuzey'i kolundan tuttuğum gibi çektim. Mesajı almasıyla elindeki oyun konsolunu yere fırlatarak peşimden geldi sevdiceğim. Hızla Sena'nın odasına daldık. Burası da bir haftadır buluşma mekanımız oldu. Aynı evin içinde hasret kaldık.

"Güzelim..." Kolları belimdeki yerini aldı hemen. Sıkı sıkı sarılıp saçlarımı koklayarak öptü.

"Özledim.." Güzel gülümseyişi kulaklarıma bayram ettirdi yine.

"Çok seviyorum be Defne'm çok seviyorum seni." Gözlerine baktım doya doya. Bir elimle saçlarıyla oynarken diğer elimle yüzünü okşuyordum. Yine her zamanki gibi yüzünü elime dayamıştı. Kedi gibiydi Kuzey. Sürekli onu sevsem hiç gık etmezdi. Avucumun içine öpücük kondurduğunda içimde bir şeyler titredi. Kuzey'in üzerimdeki etkileri her geçen gün artarak çoğalıyordu...

"Alparslan'la ne zaman konuşacaksın? Ben böyle sana hasret kalmaktan yoruldum. Elini tutup özgürce ben Defne'me aitim diyemeyeceksem başlarım böyle işe." Al işte yine içime öküz oturdu. Ah hala ah.. benden aldığın ah'lar yüzünden yatacak yerin yok senin.

"Daha önce söyledim ya Kuzey. Eğer haberi olursa şimdi bu yaptıklarına şükür edersin. Bu sadece şüphelenmiş hali unutma."

"Tamam sustum." Saçlarımdan başlayarak tüm yüzüme küçük küçük öpücükler kondurmaya başladı. "Seni çok seviyorum.."

"İlerde bir gün değişirsen, seni seviyorum demelerin azalırsa elimden çekersin söyleyeyim." Güzel kahkahalarından birisini daha salıverdi. Bense mest olmuş onu izliyordum. Allah'ım şu adamı hep mutlu et.. ama benimle mutlu et.

"Asla... Seni sevdiğimi her zaman her yerde haykırırım. İnsan sevdiği insana neden sevdiğini söylemez anlamam." Göğsüne sokuldum usulca.

"Belki de senin beni şımarttığın gibi şımartmak istemedikleri içindir."

"Seni seviyorum, seviyorum, seviyorum... İstediğin kadar şımar umrumda değil. Ben seni şımartmak istiyorum zaten. Bazı şeyleri sadece benimle yaşa istiyorum."

"Ben her şeyi sadece seninle yaşamak istiyorum."

Duru'nun odaya dalmasıyla hüzünle birbirimize baktık. Ayrılık vakti gelmişti.

"Alp abi aşağıda. Nesrin ablayı aşağıdaki tuvalete soktuk orası dolu diye yukarı çıktığını söyledik. Sende dışardasın telefonla konuşuyorsun. Sorusu olan?"

"Duru Allah aşkına açıklar mısın ben Alparslan'a görünmeden nasıl dışarı çıkacağım?" O sırada camdan bir tıklatılma geldi. Hızla oraya döndük. Fatih sırıtarak bize bakıyordu. Cama yaklaşıp baktığımız da merdivenle düzenek kurduklarını gördük. Kahkalarımı Kuzey'in göğsünde bastırdım.

"Bu yaştan sonra beni soktuğun halleri gör be Defne'm gör." Alnıma bir öpücük kondurup cama çıkıp merdivenlere bastı.

"Sevmesem çekilecek dert değilsin mi demek istiyorsun?" Tek kaşımı kaldırmış sözde hesap soruyordum. Kim gülerek hesap sorar yahu!

"Asla. Sen dert değil hayatımın anlamısın. Seni seviyorum." Ben erirken Kuzey merdivenlerden iniyordu.

.....

Canım Sena'cım benim kütüğüm abimi ikna etmişti uçakla gitme meselesi için. Ben yarın öğleden sonra abimin arabasıyla İstanbul'a döneceğim. Sena'ya koala gibi yapışma sebebim de şu an buydu.

"Sena'cım diyorum ki acaba ben abime Kuzey'le ilişkimi anlatmadan önce seni bizim aileye katsak mı? Yemin ederim yenge gibi yengesin be aslanım benim." Sena korkuyla sağını solunu kontrol etti.

"Kız sus, abim duyacak şimdi!"

"Duyamaz o duyamaz. Abim burdayken benim soluduğum havayı soluyamadı garibim." Ön bahçede Kuzey ve abimi bekliyorduk. Abim eşyalarını hazırlarken Kuzey'de onun yanında durup kız kardeşiyle ilgilenmediğinin izlenimini vermeye çalışıyordu.

Nihayet ikisi dışarı çıktığında gözlerim parladı. En fazla 1 saat daha ayrı kalacaktık. Sonrasında direk koalaya bağlamayı planlıyordum.

"Dikkatli ol güzelim. Yani yarın geliş yolunda dikkatli ol. Bu arada halam aradı. Medet olan yani. Seni aramış ulaşamamış bi dön kadına sarmasın sonra bana." Yüzümü buruşturdum ister istemez. Medet alerjim var benim sanırım. Sanırım değil kesin..

"Boşver sen onu ararım ben.. Sende dikkatli ol inince ara beni."

Benimle değil de Sena'yla güzel ve ucundan azıcık romantik bir vedalaşma gerçekleştirdi abiciğim. Bir hafta boyunca beni Kuzey'le yan yana koymayan adam onu oyalamamı istedi. Kuzey'i çaktırmadan mutfağa götürüp ölümüne saçmalamıştım oyalayacağım diye. Halbuki tut-çek-öp taktiği daha güzel ve zorlanmayacağım bir oyalama yöntemiydi de...Aklıma gelmedi be.

En çok koyan şeyse abim ve Kuzey'in gidişinden çok çok sonra bu taktiğin aklıma gelmesi. Kendime sövmeyi bırakıp sevgili halamı aramayı akıl ettim bu arada. Çok şükür ki Kuzey gelmeden aramıştım.

Pek sevgili(!) doktor damat adayımızın adı Bülent'miş.
Dat:ilk eksi burdan geldi. Bülent ismini duyduğum anda benim aklıma Bülent Ersoy gelir be..

Allah aşkına... Sanki adı Bülent olmasa evleneceğim de adamla.

BENİM KUZEY YILDIZIM VAR BE EN PARLAĞINDAN!! BÜLENT KİM KÖPEK?!

Kendi kendime yaptığım bu çemkirmeyi halamla konuşurken de yapmayı çok isterdim. Ama işte totomun korkusuna yapamadım.

Neyse efenim bu mal değneği Bülent Hanım aman Beyciğimiz 28 yaşındaymış. Ki doktorların 24 yaşında falan anca okulu bitirdiğini göze alırsak bizim doktor daha taze doktordu yani. Tabi ben ve benim salak bilgilerim yanılmıyorsak..

Evi, arabası varmış. Yok efenim maaşı dolgunmuş. Azıcık birazcık saçları seyrelmişmiş sadece. Allah affetsin de MİSLER GİBİ KUZEY'İM VARKEN NEDEN SAÇLARI SEYRELMİŞ BÜLENT'E BAKAYIM BEN??

Halamla konuşmamdan mütevellit ayarlarım bozuldu a dostlar. Arada minnak çıkışlar yaşıyorum. Mazur görüverin..

"Defne'm." Ben hayatım boyunca adımın bu kadar güzel telaffuz edildiğini duymadım. Utanmasam bir daha söyleee diye bağıracağım.

"Kuzey'imm." Canına yandığım yarim gelip yanıma uzandı. Kolları belimi sarıp başını boynuma koydu.

"Neden aşağıda değilsin sen?" Zurnanın zırt sesini duydunuz değil mi? Peki şimdi ben bu anı nasıl bozayım? Ama söylemesem ve Kuzey bir şekilde öğrenirse kötü olur. Klasik bir ayrılık sahnesi olur falan. Klasiği sıkıntı değil de ayrılık kısmı fena. Kendimi keserim bu güzel seven adam benden ayrılırsa.

"Kuzey... Ya benim sana birşey söylemem lazım. Ama şu an her şey o kadar güzel ki söyleyip anı mahvetmek istemiyorum. Anca yalnız kalmışız bi hasret giderip vakit mi geçirsek? Böyle gitmeye yakın yarın mı anlatsam?"

"Tamam güzelim sıkıntı değil. Ne zaman istersen o zaman anlat." İçim çok rahat etmese de yine biraz hafiflemiştim. Sağ elimi Kuzey yıldızımın saçlarına götürüp okşamaya başladım. İçimdeki sıkıntının sebebi Kuzey'ken o sıkıntıyı atma yöntemim yine 'o'ydu..

"Biliyor musun bazı şeylere o kadar odaklanmıştım ki ben senin varlığını çok geç fark ettim." Kuzey bir an doğrulup yüzüme baktı.

"O ne demek şimdi?"

"Oğuz'a gidip Sena'yı aldattığı için teşekkür edeceğim neredeyse biliyor musun? Dur hemen çatma kaşlarını. Ne demek istediğimi iyi anla önce. Onlar olmasa tanışamazdık. O salağın benim güzel görümcemi aldattığını öğrenmesek de o anı yaşayamazdık."

"Onlar olmasaydı bile tanışırdık.." dediğinde sırıttım kendi kendime. Aklım Ali'nin sözlerine gitmişti istemsizce. Kuzey farkında değildi ama ben onun her şeyini biliyordum..

"Bekle tanışırdık... Allah aşkına sen plazasından çıkmayan bir kalas ben düğün mekanları arasında mekik dokuyan bir salak. Töbe ya rabbim biz tanışsak tanışsak senin nişanında tanışırdık." Kuzey kahkahalarıyla evi inletirken ben onu izleyip bir kere daha aşık oluyordum. Hastayım bu adamın gülüşüne, gülünce kısılan gözlerine...

"Ah be Defne'm.. ah be felaket tellalım. Güzelim ben senden başkasıyla evlenmem ki. Kendi nişanını kendin organize edersen buyur pist senin." Yüzünde hala bir gülümseme duruyordu. Uzanıp Kuzey'i kendime çektim. 1 haftadır yapmak isteyip de yapamadığım şeyi sonunda yaptım.

Kuzey yıldızımı gülüşünden öptüm...

   

Continue Reading

You'll Also Like

331K 19.2K 6
Nisa'nın bir iş çıkışı durakta otobüs beklerken eski eşini kanlar içinde görmesi ile hikayeleri tekrardan başlar... Yanlışlıkla olan "tesadüfler" baz...
2.1M 100K 43
Abisinin arkadaşına yaptığı sosyal medya akımından sonra hayatı değişeceğini kim bile bilirdi ki? ○●□■ Siz : Seni bir arkadaş bir dos...
83.9K 1.9K 38
bir gün ansızın babam yanında onlarca siyah takım elbiseli adamlarla gelmişti ben okulu bitirmeyi planlarken o benimle evlilik planları kuruyordu ond...
22.2M 903K 116
İşte oradaydı... Muhtaç olduğum kadın korkuyla bana bakıyordu. Ona biraz daha dokunmazsam sanki ölecektim. Bu hastalıklı duygular beni resmen ele geç...