〘TR〙「 All Mine - Taek∞k 」✓

By hyvlino

69.3K 3K 966

【DEVAM ETMEYECEK】 ⋆ ♛ ⋆ ❝Sen bana「aitsin」Tavşan ~❞ - ⌦Ağır Sahneler/Smut ⌦Kaçırma/Tutsaklık ⌦övme/aşağıla... More

I
II
III
IV
V [M]
A/N
VI
VII
VIII
IX
X
XI
XII
XIII
XIV
XV
XVI
XVII
XVIII
XIX
XXI
XXII
XXIII
XXIV
XXV
XXVI
XXVII
XXVIII
XXIX
XXX
XXXI
XXXII

XX

682 48 20
By hyvlino

Çok ruh takılıyorsunuz ksbfslfjd konuşun benle ya :(

Ve 10K için teşekkür ederim sizi seviyorum hem de çooooook 💞

~

"Pekala Jungkook ne demen gerektiğini  iyi biliyorsun, şimdi tekrarla bakalım."

"Ah hadi ama hyung! Zaten yirmi kez mi ne tekrarladım yetmiyor mu?! Ben iyiyim böyle sıkıntı yok."

"Eh burda Taehyung'ın ailesinden bahsediyoruz o yüzden, evet bir sıkıntı var. Şimdi o minik konuşmanı tekrarla hadi."

"Üf be... pekala başlıyorum, merhaba benim adım Jung-"

"KALDIRIN KIÇLARINIZI GELİYORLAR LAN! VARDILAR!"

Jin, Jungkook'un Kim ailesinin önünde bir anda kekelemesini, batırmasını önlemek için Jungkook'a minik bir konuşma hazırlamış onu ezberletirken ikisi de malikanenin ta öbür ucundan duyabildikleri Hoseok'un bağrışlarıyla yerlerinden fırladılar.
İkisi de koşar adım malikaneden çıkıp büyük girişe ilerlediler. Birlikte yürürlerken bir anda geriye kalanlar da yanlarına geldiler ve hep birlikte girişe vardılar, aralarından ilk varan Taehyung'dı ki ailesinin arabadan inmesini ve hemen bir an önce bunun burada bitmesini istiyordu.
Jungkook'un aklından bir an için olsun Taehyung'ın yanında dikilmek gerekirse koluna girmek geçmişti ancak bunu yapmaması gerektiğini kendine hatırlataraktan Jin hyung'ının yanında durdu, şimdi Taehyung ile arasında beş kişi duruyordu.
Vardığı gibi bir çift gözün onu ararken birden üstünde sabitlendiğini hissetti. Bu gözlerin sahibini çok iyi biliyordu derin bir iç çekti, bundan nefret ediyordu ama böyle olmak zorundaydı, birbirlerinden uzakta durmaları gerekiyordu. Ardından hepsi büyük bir gürültüyle arabanın kapılarının kapandığını duydular, beraberinde ince tiz bir sesi de getirerek.

"Taehyung! Benim şirin yakışıklı bebeğim! Buraya gel de annen seni bir güzel kucaklasın!"

"Ah işte yine başlıyoruz..."

"Jimin şimdi sırası değil kapa o çeneni."

Taehyung homurdana homurdana annesine doğru ilerlemeye başladı, kadıncağız Taehyung'a kalırsa orada bir salak gibi dikiliyordu ama eh ne olursa olsun her türlü ona sarılması gerekecekti.
Taehyung kollarını annesinin belinde sarıp çenesini kadının omzuna yerleştirirken o bir daha arasına alınmak istemediği kolların zıttına giderek bedenine sarıldığını hissetti. "Ayyy seni çok özledim! Seninle görüşmeyeli çok uzun zaman oldu, tıpkı baban gibi günden güne daha da yakışıklı bir hale geliyorsun."

'Aynen kesinlikle onun gibi...'

Taehyung annesi görmeden gözlerini devirdi. Bundan sonra, annesi sonunda kucaklaşmayı bırakmak kararıyla geri çekildiğinde Taehyung babasının onlara yaklaştığını fark etti. Annesi çoktan geriye kalan çocuklara sarılmaya koyulmuştu bile. Kadın tam da son olarak dalgınlıktan Jungkook'a sarılacaktı ki bir anda hareket etmeyi bıraktı ve şaşkınlıktan sadece kirpiklerini kırpıştırabildi, ah Jungkook çok isterdi Taehyung'ın onun şu anda içinde yaşadığı panikten ne kadar terlediğini ve yakında eriyip yere yapışacağını. O sırada Taehyung'ın babası oğluna sarıldı ve geri çekilirken omzu ile kürek kemiğinin arasındaki boşluğa hafifçe bir iki kez vurdu ve geri çekildi. Bay Kim başını karısının olduğu yöne çevirdi ki önünde önceden hiç görmediği bir çocuk duruyordu, merakla bakan gözlerine çoktan çatılan kaşları da katılmıştı bile. Taehyung boğazını acıtan bir yutkunmayla birlikte gözleri annesinin sorusuna cevap vermek için sonunda dudaklarını aralamaya cesaret bulan Jungkook'a kaydı. 

"Ah sen kimsin? Yeni bir menajer gibi bir şey misin genç adam?"
Bayan Kim sorusuyla bir oğluna bir de Jungkook'a baktı. Taehyung miniğinin azalan nefes alışverişinden dolayı bayılıp yere çakılacağı korkusuna kapılmaya başladı. Taehyung bir an olsun Jungkook'un ona göz ucuyla baktığını gördü ardından bir gülücük yerleştirmişti dudaklarına ve gözleri tekrardan bay ve bayan Kim'e odaklandı hemen arkasından eğilerek konuşmaya başladı. "Merhaba bay ve bayan Kim benim adım Jungkook, sizinle tanıştığıma memnun oldum ve hayır ben Taehyung'ın menajeri falan değilim sadece bir arkadaşıyım ve Jin hyung'ın da kuzeni oluyorum." Jungkook merakla tepkilerini bekliyordu, ilk başta içine kötü bir şeyler olacakmış gibi bir his kapıldı çünkü karı koca ona monoton ifadelerle bakıyorlardı, Jungkook gördüğü en tuhaf ve korkunç çiftin bunlar olabileceği konusunda hemen şimdi burada yemin edebilirdi.

'Yanlış bir şey mi söyledim ben? Şimdiden şüphelenmiş olamazlar...

Değil mi?'

İşte şimdi Jungkook gerçekten panikledigini hissetti diğerleri de durumunu anlayacak düzeye gelmişlerdi özellikle de Taehyung fakat saniyeler geçmeden herkezin şaşkınlıktan, Jungkook'u ise korkudan altına ettirebilecek hızda kendisini bayan Kim'in kolları tarafından arada sıkıştığını hissetti. Hepsi bir süre olsun ikilinin kucaklaşmasını izledi, sonunda bayan Kim sarılmayı keserek Jungkook'a otuz iki diş gülümseme başladı. Jungkook gözlerinin yuvarlarından firlayacağını hissetti çünkü bayan Kim o kadar sıkı bir şekilde iki yana doğru aniden yanaklarını sıkmaya başlamıştı ki cidden bayılacakmış gibi hissediyordu.
Yüzü her çekilen yöne doğru hafifçe çevrilmeye başladı.
"Aman Tanrım sen çok şirinsin!
Şuna bak ya! Minik bir tavşana benziyorsun! Ayy sana tüm gün sarılmak istiyorum!"
"Ah t-teşekkür ederim."
Jungkook bu sefer utançtan kekelerken yanaklarına pembelik ulaşmaya başlamıştı bile. Bayan Kim küçüğe alan sağlayabilmek için uzaklaşırken Jungkook içinden  'sonunda' diyip hayalen gözlerini deviremeden edemedi. Ancak çok erken konuşmuştu hemen ardından Bay Kim de ona sarıldı, Taehyung'a yaptığı gibi omzuna hafifçe vurdu yüzünde büyük bir gülümseme ile.

"Ayrıca bize karşı çok da nazik, Taehyung'ın daha çok senin gibi dostlar edindiğini duymak çok güzel."

"T-teşekkür ederim Bay Kim."

Taehyung aralarındaki geçen kısa sohbetten sonra yanlarına yaklaştı. Ebeveynleri arkalarını dönüp ona bakana kadar miniğine göz kırpmayı kaçırmayan Taehyung, Jungkook'un yanaklarında beliren pembe tonlarına karşılık dudaklarındaki gülümsemesi daha da genişledi.
"Pekala o zaman, içeri girip hep birlikte akşam yemeği yiyelim olur mu? Hem sizi son gördüğümüzden bu yana neler yaptığınızı anlatırsınız." Kulağına ulaşan sözcüklerle Bayan Kim'in gözleri sevinçten büyüdü. "Ah harika bir fikir! Ama lütfen bana çoktan Jin'e veya hizmetlilere akşam yemeğini hazırlattığını söyleme, size ben hazırlamak istiyorum."
Taehyung, Jungkook'un şirinliğine gülümsemekten dolayı annesine karşı yüzüne zoraki bir gülümseme koymak zorunda kalmadığına sevinerek başını iki yana salladı.
"Hayır öyle bir şey yapmadım çünkü bunu soracağını biliyordum." Annesi ellerini nadiren ortaya çıkardığı çocuksu haliyle iki kez çırptı. "O halde her şey tamam, hadi içeri girelim artık!"  Hepsi ardarda içeri girdi, Taehyung'ın babası girişin başında bekleyen adama birkaç hizmetliyi çağırıp bavullarını yukarı çıkarmalarını söylemesini istedikten hemen sonra arkalarından onlara yetişti. Babasını saymazsak, en son içeri girenler Taehyung ve Jungkook oldu. Jungkook kulağının dibindeki sıcak nefesle irkildi hemen ardından duyduğu sesle sahibinin Taehyung olduğunu anladı.
"İyi iş çıkardın bebegim, bekle yakında seni ödüllendireceğim..."
Ancak omzunun ardından arkasına baktığın da Taehyung orada değildi, şaşırmamıştı tanıştıklarından beri alışıktı onun bu haline fakat uzun süredir yapmadığından artık bıraktığını düşünüyordu belli ki yanılmıştı.

'Ah yine mi ya!?'

Jungkook oflayıp geniş mutfağın yolunu tuttu, kapının eşiğinde durduğunda içeride Bayan Kim ve ona yardım eden Jin hyung'ını gördü. Jungkook, Bay ve Bayan Kim'in çevresinde daha nazik davranmaya karar verdi, etrafların da onlara yardım etmek istiyormuş gibi davranmakla belki de onları kendisinden şüphe etmekten uzaklaştırabilirim diye düşündü. Kulağa saçma gelebilir ancak Jungkook onların en ufak hareketinden şüpheleneceğinden emindi, ihtimal veriyordu o yüzden ne olur ne olmaz bu düşüncesine uymaya karar verdi.
"Size yardım edebileceğim bir şey var mı?" Bayan Kim, işini bir süreliğine bırakıp arkasına sesin geldiği yöne baktı. Jungkook'u görmesiyle gülümsemesi yine genişledi ve başını hayır şeklinde salladı. Taehyung'ın gülüşü aynı annesininkine benziyordu.
"Ah hayır tatlım, yine de teşekkürler sen içeri geçebilirsin."
"Pekala, yapabileceğim bir şey var mı bilmek istedim." Jungkook tam mutfaktan ayrılırken kulağına gelen istediği düşünceyi duyunca gülümsedi, Bayan Kim muhtemelen Jin'e Jungkook'un ne kadar iyi bir çocuk olduğundan bahsediyordu.
Kısacası planı adım adım işliyordu.

Yemekle ve ayrıca bembeyaz eşyalarla bir kraliyet yemek odasını andıran odadaki sadece aile veya misafir yemekleri için kullanılan masa da hazır durumdaydı. Hepsi boş buldukları tüm sandalyeleri doldurdu. Bayan Kim'e ve Jin'e hazırladıkları ziyafet için teşekkürlerini sunup nezaketten Bay Kim yemeğe başladıktan hemen sonra diğer herkeste aç karınlarını doldurmaya koyuldular.
Akşamları sakin ve sıcak geçiyordu her şey yolundaydı, bazen odayı dolduran sessizliği Bay ve Bayan Kim açtıkları konularla dolduruyorlardı bazen de ikisi birlikte çocukların kendi aralarında geçen konuşmaları dinliyorlardı. Bunun dışında, Taehyung ve Jungkook belli etmeden birbirlerine bakıyorlardı.
"Peki Jungkookie, tatlım senin hakkında daha çok şey bilmek isterim." Jungkook dalıp gittiği yerden kurtulup adını duymasıyla anında başını Bayan Kim'e çevirdi.
"Şey pekala... tamam." "Tahminlerime göre diğerlerinden daha küçüksün öyle değil mi?"
Jungkook başını onaylar şekilde salladı. "Evet öyle, en küçük ben oluyorum."  "Peki kiminle yaşıyorsun?" "Ailem... araba kazası sonucu hayatlarını kaybetti ve şu anda burada kalıyorum, Jin ve Tae hyung saolsunlar." Jungkook ailesi olduğunu söyleyemezdi, eğer söylerse Kim'ler muhtemelen değil kesinlikle ailesiyle neden kalmadığını soracaklardı.
Jungkook kadının yüzündeki değişen ifadeyle ne diyeceğini çoktan tahmin etmişti.

"Ah bunu bilmiyordum..."

'Tabii bilmiyordun.'

"... keşke onlarla tanışabilseydik eminim onlar da senin kadar kibar insanlardır. Ne de olsa sen onların oğlusun."

'Keşke onların oğlu olmasaydım...'

Jungkook hayalen gözlerini devirdi Bayan Kim'in sözlerine. Kadının  ağzından o bilmeden baya yalanlar dökülüyordu. Jungkook bir soru daha duymamak için dua ederken bekledi ve şansına soruları tükenmişti Bayan Kim'in, tuttuğunu fark etmediği nefesini serbest bıraktı. Fakat... duyduğu bir diğer şeyle onuー  hayır diğer tüm çocukların duydukları şeyle çiğnedikleri lokmaların üstüne boğulacak duruma getirtmeyi başardı, özellikle de Taehyung ve Jungkook'u.



















"Sanırım bu güzel haberi sizlere açıklamanın zamanı geldi de çattı da... Taehyung, tatlım yakında evleniyorsun." 

~

Ay naptım ben

 





Continue Reading

You'll Also Like

697K 55.5K 5
"Söz vermemi ister misin, küçük?" "İsterim, ama tutabilecekseniz, bayım." 14/04/2018 ~ 29/06/2018
2.4M 222K 36
Jungkook sürekli Taehyung'a bakar, Taehyung bundan hiç hoşlanmaz. for, 241021 kth
31.9K 2.8K 12
Kim Taehyung öğrencisine fazla mı ayrıcalık tanıyordu? Daha ona sınav cevaplarını verdiği kısma gelmedik. Yaş farkı !