eunji:
hey,
nasılsın?
hyunjin:
iyiyim, sen?
eunji:
ben pek iyi hissetmiyorum
hyunjin:
anlatmak ister misin? iyi bir sır tutucuyumdur 🤞
eunji:
teşekkür ederim
sanırım arkadaşım artık beni sevmiyor
onun iyiliği için doğruları söyledim ama o, benim onu kıskandığımı iddia ediyor
kabullenmek istemiyor
hyunjin:
ay çok sinir bozucu
eunji:
evet :((
hyunjin:
bence onunla tekrardan konuşmayı denemelisin
aynı şeyi ben de yaşadım ve arkadaşımla açıkça konuşunca sorun çözüldü
ama konuştuğun halde yine aynısını yapıyorsa anla ki o gerçek arkadaş değildir
acı ama gerçek :((
eunji:
gerçekten çok teşekkür ederim hyunjin!!
sen iyi birisin 💗
hyunjin:
teşekkürler ^^
*
hyunjin:
chanie:
what happened??
hyunjin:
eunji bana kalp attı
bildiğin böyle pembe kalp
chanie:
ne var ki ben de sana atıyom
hyunjin:
hayır, yani bu biraz garip değil mi?
chanie:
canım
her şeyde bir anlam arama
hyunjin:
uf tamam
chanie aklıma geldi de
cecilia'ya aşık olduğunu itiraf et!!!
chanie:
yeter artık bıktım her gün her gün niye bunu soruyorsun
hyunjin:
çünkü ben senin bff'inim ;)))))
hem bugün seni ingilizce çalışırken yakaladım
"ingilizce niye görüyorum benim canım memleketimin korecesi yeter" diyen arkadaş gayet güzel bir şekilde ingilizce çalışıyordu
açıkla???
chanie:
bak kardeşim
ileride lazım olur diye belki de
hyunjin:
bu ingilizce sevdasının sınıfa cecilia geldikten sonra başlaması peki??
I NEED AN EXPLANATION
chanie:
uf tamam
cecilia'dan hoşlanıyorum sanırım
her şeyi çok şirin geliyor gözüme
tam çekik olmayan gözleri, yarım yamalak ve tatlı bir şekilde konuştuğu korecesi, hep gülümseyen yüzü...
hyunjin:
biri buraya aşk parfümü sıktı sanırım
chanie:
ne alaka yahu
hyunjin:
havada aşk kokusu var demeye çalışıyordum
devam et bebegim
chanie:
böyle işte
onunla daha iyi iletişim kurmak için ingilizce çalışıyorum
itiraf ettim
RAHATLADIN MI
hyunjin:
evet
VE ÇOK DUYGUSALDI
chanie:
şapşal