Bölümün başında bahsi edilen dans medyada mevcut kdfksdj.
Ramazan ayına girdiğimiz ve yoğun okul haftalarımın başlaması nedeniyle bölümler artık her gün gelemeyecek. Bunun için bende çok üzgünüm ama elimden bir şey gelmiyor..
İyi okumalar, sizi seviyorum❤️
🥊
"Evet, Bay Stark.. kameram kayıtta. Friday müziği açabilirsin." dedi Bellatrix gülerek ve elindeki telefonunu daha sıkı tuttu.
Tony Stark müziğin çalmasıyla Bella'ya doğru bu fikrinden vazgeçmesi için son kez baktı. Ama vazgeçmeyeceğini anladığında, macarena dansını yapmaya başladı. Suratı asık bir şekilde dans ederken Bellatrix kahkaha atmamak için zor duruyordu. Bu yüzden arada sırada elindeki telefon titriyordu. Tony'in bunu nasıl kabul ettiği hakkında hiçbir fikri yoktu.
Dakikalar sonra şarkı bittiğinde Bella kayıtı durdurdu ve yüksek bir kahkaha attı.
"Bunu görmeye değerdi." dedi gülüşlerinin arasından.
Stark'ın asık suratında bir sırıtış oluşurken konuştu;
"Seni gökyüzünden aşağı sarkıtırken böyle gülebilecek misin merak ediyorum."
Bu sefer, Bellatrix'in gülüşü solarken korkmaya başlamıştı.
"Öyle bir şey yapmazsınız değil mi?" diye sordu.
Tony bilmiyorum dermişcesine ellerini iki yana açarak zırhına doğru yürüdü.
"Hazır mısınız, Bayan Jones?" diye sordu sırıtırken.
🥊
Bellatrix önündeki zırhın içine girmiş Tony'e bakarken yutkundu. Bir şey olmayacağını elbette biliyordu. Iron Man'e güveniyordu. Ancak ettiği dans için o kadar fazla dalga geçmişti ki, içinde ufakta olsa korku vardı.
Kollarını metal zırha sararken, Tony'de Bella'nın belinden sıkıca tuttu. Bir anda gökyüzüne doğru havalandıklarında Bellatrix gözlerini sıkıca kapattı. Bunun ne kadar çılgınca bir şey olduğunu düşündü.
"Gözlerini aç Jones. Manzarayı kaçırıyorsun."
Bellatrix göz kapaklarını yavaşça aralarken dudakları da şaşkınlıkla aralandı. Yerden metrelerce yüksekte durmuşlardı. Güneşin yavaş yavaş batmasıyla etraf harika görünüyordu.
"Beğendin mi?" diye sordu Tony.
"Evet. Çok güzel gözüküyor.." dedi Bella, hayranlıkla etrafı incelerken.
"Hemde çok." dedi Tony, zırhın içinden ona bakarak. Maskeden yüzünün görünmemesi işine geliyordu.
Biraz daha manzarayı seyrettikten sonra aşağı geri indiler. Bellatrix'in ayakları zemine değdiğinde rahat bir nefes verdi. Tony'in zırhının yüz kısmı açılırken hala Bella'yı belinden tutuyordu.
"Korkulacak bir şey yokmuş değil mi?"
"Başka biri olsaydı bu cevaba farklı bir yanıt verirdim. Ama evet, çok korkmadım." dedi Bellatrix.
"Seni güvende mi hissettirdim yani?" diye sordu Tony gülümserken.
Bellatrix hala belinde olan eli hissettiğinde sırtını dikleştirdi.
"Bir kahramansınız. İşiniz insanları güvende tutmak değil mi zaten?" dedi Bella.
"Bir kere de olsa soruma tam bir yanıt veremez misin? Mesela, Evet Bay Stark, yanınızda güvende hissediyorum gibi." dedi.
Bellatrix, yüzünü Tony'e doğru yaklaştırdı. Aralarında santimler kala durdu.
"Evet Bay Stark.. yanınızda güvende hissediyorum." dedi fısıldayarak.
Tony, onun ses tonuyla mavi gözlerine dalarken bu kadar yakın durmalarının iyi olmadığını düşündü. Bellatrix'i şu an öpme isteğini bastırmaya çalışıyordu. Ama bunun sonradan pişman olacağı bir hata olduğunu biliyordu.
Bellatrix aniden onun kolundan kurtulup uzaklaştı.
"Bugün.. çok güzel bir gündü. Teşekkürler Bay Stark."
Tony, zırhının içinde çıkarken gülümsemeye çalıştı.
"Esas ben teşekkür ederim. Yardım ettiğin için."
"Rica ederim. Artık.. gitmeliyim. Yarın görüşürüz." dedi Bellatrix.
"Pekala.. dikkatli git. Görüşürüz." dedi Tony.
Bella ona son kez gülümseyip çantasını alarak garaja doğru gitti. Kafasının içinde o kadar çok şey dönmeye başlamıştı ki, ne yapacağını bilmiyordu. Tony Stark'a bu kadar yakın durmak bazı şeyleri kontrol etmesine engel oluyordu. Kafasını hızlıca sallayıp düşüncelerinden uzaklaşarak kaskını taktı. Motoruna bindiğinde tek isteği evinde yatağının içine girmekti.
Ailesinden ona kalan evine geldiğinde kendi garajına motorunu park etti ve kepenkleri indirerek kilitledi. Posta kutusundan gelen birkaç şeyi alarak kapıya doğru yürüdü. Kahverengi paspasının üstünde duran siyah renginde ki kutuyu görünce kaşları çatıldı.
Eğilerek kutuyu aldı ve evine girdi. Salona geçtiğinde bir koltuğa oturdu ve siyah kutuyu kucağına aldı. Merakla kapağını kaldırdığında, içinde bir bıçak görmeyi beklemiyordu.
Korkuyla kutuyu önündeki sehpaya bırakarak ondan uzaklaştı. Bunun bir şaka olduğunu falan düşündü. Kim kapısına bir kutu içinde bıçak bırakırdı ki? Mahalledeki çocuklar onunla dalga geçiyor olmalıydı.
Kutunun kapağını kapattı ve evinin kapısını birçok kez kilitledi. Bunun bir şaka olduğunu düşünse bile içinde korku oluşmuştu.
Ve şu an yanında güvende hissedebileceği bir Tony Stark yoktu.
🥊