Çocukluk Aşkım

By _MissLala_

1.6M 85.8K 29.5K

"Söz veriyorum. Kaybettiğin çocukluğunu sana geri getireceğim" ............... Çocukluk Aşkınla birlikte çocu... More

GİRİŞ
~1.Bölüm~
~2.BÖLÜM~
~3.BÖLÜM~
~4.BÖLÜM~
~5. BÖLÜM~
~6.BÖLÜM~
~7.BÖLÜM~
~8.BÖLÜM~
~9.BÖLÜM~
10.BÖLÜM
11.BÖLÜM
12. BÖLÜM
13. BÖLÜM
14.BÖLÜM
15.BÖLÜM
16. BÖLÜM
17.BÖLÜM
18.BÖLÜM
19.BÖLÜM
20. BÖLÜM
21.BÖLÜM
22.BÖLÜM
23.BÖLÜM
24.BÖLÜM
25. BÖLÜM
26. Bölüm
27.BÖLÜM
28.BÖLÜM
29. Bölüm
30.BÖLÜM
31.BÖLÜM
32. Bölüm
33.BÖLÜM
34.Bölüm
35.Bölüm
36.BÖLÜM
37.BÖLÜM
38.BÖLÜM
39.BÖLÜM
40.BÖLÜM
41. BÖLÜM
42.BÖLÜM
43.BÖLÜM
44. BÖLÜM
45.BÖLÜM
46. BÖLÜM
47. BÖLÜM
49. BÖLÜM
50. BÖLÜM
51. BÖLÜM
52. BÖLÜM
53.BÖLÜM
54. BÖLÜM
55.BÖLÜM
56. BÖLÜM
57.BÖLÜM
58. BÖLÜM
59. BÖLÜM
60.BÖLÜM
61. BÖLÜM
62.BÖLÜM
63. BÖLÜM
64. BÖLÜM
65. BÖLÜM
66. BÖLÜM
67. BÖLÜM
68. BÖLÜM
69. BÖLÜM
70. BÖLÜM
71. BÖLÜM
72. BÖLÜM
73. BÖLÜM
74. BÖLÜM
75. BÖLÜM
76. BÖLÜM
77. BÖLÜM
78. BÖLÜM
79. BÖLÜM
80. BÖLÜM
81. BÖLÜM
82. BÖLÜM
83. BÖLÜM
84. BÖLÜM
☆FİNAL☆
~VEDA~
ÖZEL BÖLÜM: IG

48. BÖLÜM

12.4K 782 148
By _MissLala_

Masayı toplayıp bulaşıkları yıkadıktan sonra biz de bahçeye geçmiştik. Esma babaannenin bir tarafında Rüzgar diğer tarafında Zeynep oturuyordu. Bense burada oturmuş sinirden dizimi sallıyordum. Rüzgar, Zeynep'in servis ettiği kahveyi içerken sahte bir gülümsemeyle Zeynep'e döndüm.

"Kahvenin içine tuz attın mı, Zeynep?"

Zeynep utançla başını eğerken herkes gülüyordu.

"O günler de gelir, inşallah."

Esma babaanne memnuniyetle gülümserken Rüzgar'a baktım.

"Tövbe yarabbim."

Diye mırıldandı. Bence de tövbe.

"Eee paşam, girdin 18'ine. Düğünü ne zaman yapacağız?"

Genizime kaçan çayla öksürük krizine girereken Rüzgar da aynı şekilde öksürük krizine girmişti.

"Helal annem, helal!"

Annem hızla sırtıma vururken herkes endişelenmişti.

"İyiyim."

Belli belirsiz konuşup annemin verdiği suyu içtim.

"Bu sefer öldürecekti beni, camış."

Ağzımın içinden konuşup bardağı masaya geri koydum.

Allah'ım yarimi eller alacak...

"Babaanne ne düğünü da?"

"Senin mürvetini görmeden ölmek istemiyorum oğlum. O yüzden yaza yapalım şu düğünü."

Ağlamaklı bir tavırla yüzümü sıvazladığımda Gökçe teyzem sarı bez gibi olaya müdahale etmişti.

"Benim oğlum ilk önce okulunu bitirecek, Esma anne. Ondan sonra istediği kızla evlenebilir."

Teyzeme bakıp minnettarca gülümsediğimde bana 'Sen rahat ol.' bakışı atmıştı.

"Sen fazla karışma gelin."

Gökçe teyzem sinirle soludu ve Alper amcama öldürücü bir bakış atıp konuşmasını sağladı.

"Gökçe doğru söylüyor anne, Rüzgar'ın daha yaşı küçük. Önce okul bitecek, daha sonra bakacağız."

Derin bir nefes alırken Esma babaanne sinirle konuştu.

"Yaşı küçükmüş! Ben daha onun yaşındayken 3. çocuğumu doğurmuştum. Buradaki kızlar geç bile kalmış."

Asel, Ebrar. Miray abla ve bende gözlerini gezdirirken utançla başka bir yere bakmaya başladım.

"Hem ben 5 tane torun istiyorum."

Gözlerimi kocaman açarak baktığımda Rüzgar'ın da benden farksız olduğunu gördüm.

5 torun mu?

"5 tane doğuracak bir gelin adayı varsa getir. Yoksa Zeynep'i alacağım sana."

Benden bahsetmiyor heralde...

"Ulan ben bırak 5 taneyi, 2 tane zor doğururum. Hem 5 tane çocuğa nasıl bakacağız?"

Ebrar'a doğru fısıltıyla konuştuğunda aynı şaşkınlıkla bana baktı.

"Kendi bakacak heralde, ondan istiyor."

"Artık şu çoluk çocuk ve evlilik konusunu bir kenara bıraksak. Anne sende çocukları rahat bırak."

Alper amcam konuya el attığında Esma babaanne susmuştu.

"Hadi paşam, sen al Zeynep'i ve arkadaşlarını gezinin biraz."

Rüzgar derin bir nefes alıp ayaklanırken hepimiz ayağa kalkmış Rüzgar'ın peşinden gitmiştik.

"Allah'ım böyle bir babaanne görmedim, seni zorla evlendirecek kanka."

Evden uzaklaşmaya başladığımızda Anıl şaşkınlıkla konuşmuştu.

Evet Anıl, aynı şaşkınlık bende de var.

"Teyzeme üzülüyorum ya..."

Ebrar'a çevirdim kafamı.

"Baksanıza, sen sus gelin diyor Esma babaanne. Allah'ım hiçbirimize böyle bir kaynana verme amin."

Hepimiz amin deyip elimizi yüzümüze sürdüğümüzde benim için durumun çok geç olduğunu farketmiştim.

Rüzgar korkarak yanıma ona kısa bir bakış atıp kafamı başka bir yere çevirdim.

Az sürünsün, camış...

"Küs müyüz?"

Bir şey demeden başımı iki yana salladım.

Ona küs değildim ama öfkeliydim.

"Alya,"

Sinirli suratımı bana seslenen Rüzgar'a çevirdiğimde Asel'e ufak bir bakış attı.

"Aaaa Zeynep, bak sana neler anlatacağım!"

Asel Zeynep'i kolundan tutup ilerletirken Rüzgar bana döndü.

"Ya bak vallahi benim bir suçum yok."

Bir şey demeden ona bakmayı sürdürürken birden sarılmasıyla afalladım.

"Öyle bakma bana, kendimi kötü hissediyorum."

Tüm sinirim uçup giderken ellerimi kaldırıp bende sarıldım.

"Hem onunla değil seninle sevgiliysem vardır bir bildiğim."

Tek kaşımı kaldırarak ona baktığımda sırıtıyordu.

"İddialıyız?"

"Her zaman."

Geri çekilip ciddi bir tavırla ona bakmaya başladım.

"Bak Rüzgar, bu kızdan hiç hoşlanmadım. Elimden bir kaza çıkmadan babaannene söyle. Ben gelinlik testine hazırım, yeter ki şu kızı gönder."

Sıkıntılı bir şekilde başını salladı.

"Farkındayım güzelim. Ama babaanneme karşı çıkmak istemiyorum. Kadın zaten yaşlı, beni de yılda bir kere falan görüyor. Bebekken yazları buraya geldiğimizde beni hep o bakmış, hakkı bende büyük anlayacağın. O yüzden fazla sinirini hoplatmadan anlatmaya çalışacağım. Laz damarı devreye girerse duvarda asılı olan pompalıyla dağıtır beynimi yeminle."

Anlayışla başımı salladığım sırada sırıtmaya başladı.

Gene ne geçiyor o sapık aklından?

"5 çocuğa razı mısın?"

Sinirle göz devirip konuştum.

"Hakikaten 5 çocuk ne ya? Ömrümüz boyunca çocuk bakacağız heralde. Hem ben 5'i bırak 2 taneyi bile zor doğururum, benden anca o kadar. Kendi bile 3 tane doğurmuş, 5 nereden çıktı ki? Tövbe yarabbim bir de 5 tane doğurabilen gelin adayı varsa getir diyor. Doğurganlık seviyesini ölçecek heralde..."

Rüzgar gülmeye başladığında ben de gülmeye başladım. Kolunu omzuma atıp beni kendine çekti ve bizimkilerin arkasından gittik.

"Zeynep'e söyle, öyle gerizekalı gerizekalı bakmasın sana. Allah çarpsın suratını yamulturum onun."

"Ay çen kıskandın mı çen?"

Değişik bir şekilde Rüzgar'a baktığımda yüzünü buruşturdu.

"İçime bir an başka biri girdi lan."

Göz devirip güldüğüm sırada Asel'in sesini duyduk.

"Aaaa, hadi teleferiğe binelim! Hiç binmedim hayatımla çok merak ediyorum lütfen lüften lütfen!"

Onun isteği üzerine oraya doğru ilerledik.

"Düşmeyelim?"

Dedim tedirgince.

"Bir şey olmaz."

Rüzgar'ın kurduğu cümleye nedense hiç inanasım gelmemişti. Bizim gibi cenabet bireyler denizin içinde yangın bile çıkarabilirdi. Derin bir nefes alıp teleferiğin bindim.

Kazamız mübarek olsun...

☆☆☆

"Lan! Niye durduk şimdi?"

Anıl telaşla konuştuğunda endişeyle dudağımı ısırdım.

Kesin bozuldu bu, ben dedim....

"Bakın, diğerleri de yukarıda kalmış!"

Asel'in gösterdiği yöne baktığımda diğer teleferik de durdumuştu ve içinde insanlar vardı.

"Yine arıza oldu sanırım. Düzelir merak etmeyin, genelde oluyor böyle."

Zeynep sevimli bir şekilde konuştuğunda göz devirdim.

Sağol be, hiç korkmadık.

"Evet arkadaşlar, sanırım bize ayrılan sürenin sonuna geldik. Hakkınızı helal edin. Ölürüz diye söylüyorum yani."

Çınar rahat bir biçimde ellerini cebine soktu. Asel hızla Çınar'ın koluna vururken sinirle konuştu.

"Salak salak konuşma be!"

"İnşallah ölürüz, hadi hayırlısı."

Dedi Kaan. Herkes farklı bir düşüncedeydi. Bense Rüzgar'a yavaş yavaş yaklaşan Zeynep'i nasıl öldüreceğimi düşünüyordum.

"Atlasak mı lan?"

Dedi Rüzgar aşağıya doğru bakarken. Göz devirdim.

"Hee, atlayalım da parçamızı bulamasınlar. Mal mısın oğlum, çok yüksek."

"Sana yüksek geliyor olabilir prenses'im. Boyun kısa çünkü."

Bizimkiler anırmaya başlarken sinirle Rüzgar'ın kolundan tuttum.

"Vazgeçtim. Açın kapıyı, atacağım şunu aşağıya!"

Biraz zorlasam da yerinden kıpırdamamıştı camış. Pes edip yerime oturdum ve kollarımı göğsümde bağladım.

"Allah'ım tam Yağız'la mesajlaşıyordum, çekmeyen noktada durmanın sırası mı şimdi!"

"Bak işte, Allah bile konuşmanızı istemiyor. Fazla zorlama bence, kızıl kafa."

Ebrar, Akın'ı hiç takmadı. Telefonunu yukarı kaldırıp bir oraya bir buraya geziyordu.

"Gezinme kızım, zaten göt içi kadar yer. Düşeriz falan, otur şuraya."

Çınar, ablasının kolundan tutup oturmasını sağladı.

"Benimki çekiyor, yetkili birini arayacağım."

Rüzgar birkaç numara çevirip telefonu hapörlere aldı.

"Alo, buyrun?"

"Biz yukarıda kaldık."

Allah'ım ne kadar açıklayıcı cümleler kuruyorsun sevgilim ya...

"Teknik bir arıza meydana geldi. Ekipler yolda, yarım saat içinde gelip sorunu halledecekler beyefendi."

"Peki, iyi günler."

Arama son bulduğunda derin bir nefes alıp arkama yaslandım.

Bulunduğumuz ortamı asla boklamadan bırakmıyorduk.

"Bari Sudeaşkımla kavuşmadan ölmeseydik ya."

Dedi Bora üzgünce.

Bununda işi gücü Sude.

"Allah'ım, Miray'la evlenmeden ölmeyelim, amin."

Abim ellerini yüzüne sürdüğünde Miray ablam hızla abime sarıldı.

"Yaaa! sen benle evlenmek mi istiyorsun şapşik?"

Yüzümü buruşturarak başka tarafa çevirdim.

"Hepiniz Rüzgar'ın arkadaşı mısınız?"

Zeynep çekingen bir tavırla konuşunca sinirle ona baktım.

"Yok, ben kayınçosuyum."

Göz devirip konuşan abimle istemsizce güldüm. Ben sinir olduğum için o da sinir oluyordu Zeynep'e.

Abi gibi abi köşemizde bugün...

Bir dakika lan, Aras gerçekten Rüzgar'ın kayınçosu oluyordu. Şimdi bu saçma bilgiyle hayatınıza devam edebilirsiniz...

"Asel hariç hepimiz arkadaşı oluyoruz."

Dedim sahte bir gülümsemeyle. Bizimkiler anlamsızca bana bakarken ben sinirle kıza bakıyordum.

"Hatta en best kankisi benim Rüzgar'ın."

Akın ve Bora anırmaya başlayınca göz devirmiştim. Zeynep hafifçe başını sallarken Rüzgar araya girdi.

"Hayır, Alya sevgilim."

Zeynep gözlerini açarak bize baktığınde sevinçten dört köşe olmuştum.

Hahahhaaha, ne oldu yellozzzz?

Utanmasam kalkıp göbek bile atardım.

"Sevgilin?"

Dedi inanamaz gibi.

He canım, sevgilisiyim. Bir problem mi var?

"Evet, sevgilim."

Ortamda birkaç saniye sessizlik olurken Rüzgar devam etti.

"Sende kusura bakma, Zeynep. Babannem öyle konuştu ama Alya'yı bilmediği için."

"Yok, önemli değil. Ben de öyle düşünmüştüm. Bu arada çok yakışıyorsunuz, Allah mutluluğunuzu daim etsin."

Zeynep dolu gözlerini gülümseyerek saklamaya çalışıyordu.

İçim biraz cız etmişti doğrusu. Esma babaanne kızı çok ümitlendirmişti. Şimdi ise hayal kırıklığı yaşıyordu.

"Bu arada özür dilerim. Senide sinirlendirdim, Alya. Kusura bakmayın. Bilseydim bir şekilde Esma babaanneye açıklardım. Içiniz rahat olsun, sizi ayıracak değilim."

"Ayıramazsın zaten."

Asel nemrut bir ifadeyle konuşunca Rüzgar ona susması için bir bakış attı.

"Aranıza girecek kadar kötü bir kız değilim. Hâl ve hareketlerimle size böyle yansıttıysam özür dilerim. Sen büyük ihtimalle babaannene karşı çıkmak istemiyorsun, Rüzgar. O yüzden sessiz kaldın. Şuradan çıktığımızda Esma babaanneye ben anlatabilirim istersen. Sende Alya'yla sevgili olduğunu söylediğinde sorun kapanmış olur."

Hafif bir tebessüm ettim.

"Teşekkür ederim, Zeynep."

"Ne demek. Saçma bir his yüzünden arkadaşımı kaybetmek istemem."

Ortam tekrardan sessiz kaldığında ellerimle oynamaya başladım.

"Şey,"

Zeynep bana döndüğünde derin bir nefes aldım.

"Hakkını helal et."

Kaşlarını çattı.

"Neden?"

"Arkandan biraz sallamış olabilirim."

"Biraz?"

Dedi Ebrar gülerek. Sinirle ona baktım.

"Birlikte salladık kızım. Nerede kardeşlik?"

Oflayarak devam ettim.

"Tamam baya salladım. Biraz da sövmüş olabilirim. Kusura bakma."

Bizimkiler hâlâ 'Yav hele hele' dermiş gibi bakıyordu. Sinirle soludum.

"Tamam ulan! Zeynep'i dövmek istedim, oldu mu?"

Herkes gülmeye başlayınca Zeynep de güldü.

"Helal olsun, önemli değil."

"Bir şey diyeceğim, yarım saat geçti hala tık yok. Aşağıya da bakamıyorum anasını satayım, tansiyonum düştü yeminle."

Akın baygın gözlerle konuştuğunde abim cebinden telefonunu çıkardı.

"Babamı arayacağım, gelsin alsın bizi."

Diyip telefonu kulağına koydu.

"Baba, bir şey oldu. Yok, bir şey yapmadık. Baba yeminle bu sefer biz bir şey yapmadık. Teleferikte mahsur kaldık, bir el at be. Amcama ver o bilir."

Telefonu Rüzgar'a uzattığında güldük.

Asla uslu durmadığımız için kimse inanmıyordu bir şey yapmadığımıza.

Rüzgar, amcama birkaç bir şey söyleyip telefonu Aras'a geri verdi.

"Gelip alacaklar bizi. Babaannemde ordan bağırıyor 'Zeynep'le evlenmeden ölmesin.' diye. Kadın gerçekten evlendirecek beni."

Göz devirip güldüğümde bizimkiler de gülmüştü.

Ah be Esma babaanne, yanlış kişiyi gelin alıyorsun...

Akın ve Bora'nın saçma sapan sohbetlerini dinlerken bir yandan düşünmeye başladım.

Acaba Esma babaanne söylediğimizde ne tepki verecekti? İnşallah bizi duvardaki tüfekle kovalamazdı...



Selaaaam. Nabersiniz?

6 BİN OLMUŞUZ!!

Hepinize sonsuz teşekkür ederim🎉

Bölüm erken gelir demiştim ama yine her zaman ki gibi erken gelmedi :(

Siz bana bakmayın erken dersem o bölüm büyük ihtimal geç gelecektir shhdhshehehe.

Sizce Esma babaanne ne tepki verecek?

Bu arada bölümlerin geç gelmesinin sebebi bir TEXTİNG yazıyor olmam. Onun da çok güzel bir hikayesi var. Mayıs ayında sınavlarım bittiği zaman yayınlayacağım. Birde şu kitabın kurgusu iyice otursun. Yazmak istediğim bir sürü bölüm var ve bunlar uğraştırıcı bölümler. O yüzden yaniiiiii.

Kendinize iyi bakın, öptümmm💕😘



Continue Reading

You'll Also Like

21.1K 646 62
Burda birbirinden farklı hikayeleri tanıtacağım , hepsini okudum ve emin olun çok beğeneceksiniz.Eğer kitap bulamıyorsanız tam yerindesiniz. Kitap ta...
1.6M 58.1K 56
DİKKAT: ÖĞRETMEN ÖĞRENCİ KURGUSUDUR +18 VARDIR RAHATSIZ OLACAK OKUMASIN. Lavinia: Sana vermem gereken bir ceza vardı. Defne: Tobe hasa Defne: Ben ned...
144K 12K 29
"Şey bir de daha ismini bile bilmiyorum söylemeyecek misin?" "Gizemli biri olarak kalsam daha iyi değil mi? Telefonun ardındaki gizemli bir ses olara...
YANILSAMA By pluviamore

Mystery / Thriller

44.3K 2.4K 58
Yanıldım, kendi geçmişim hakkında fena yanıldım. Bildiklerimden çok bilmediklerim var büyük kapılar ardında. Anne özledim seni...Baba, o gün kestim...