[ I. Kitap ] Yarına Kadar (bx...

By angeperdu_

937K 45.3K 6K

"Sadece yarına kadar olur mu? Sonra her şeyi unutalım." "Her şeyi mi?" •Serinin ilk kitabı, devamı Bir Gün ad... More

1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40🌟
41🌟
42
43
44
45
46
47
48
49
51
52
53
54
55
56
57
58
duyuru
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
🌈Final-83
Duyuru☀️
Duyuru II

50

10.7K 545 41
By angeperdu_

Aynı günün devamı 12.03

Levent

Öğle arası Suna'yla bahçede buluşma ayarlamıştık, kar yağdığından dolayı katlanılamayacak derecede bir soğuk yoktu. 

Sabahtan beri pek yanaşmıyordum, henüz bir tartışmaya girmemiş olsak da konu Dilara olunca kendimi tutamıyordum. Hiç o topa girmemeye karar vermiştim, sinirim azalınca konuşacaktım.
Bana doğru gelen Suna'yı görünce gülümsedim

"N'aber?"

"İyi aynı, sen iyi misin n'oldu önemli dedin."

"Ya Suna, hani hatırlıyor musun daha önce sana güvenebileceğimi söylemiştin."

"Evet, hala da geçerli."

"Şimdi seninle bir şey konuşacağım ama aramızda kalması gerek. Benim için önemli bir mevzu."

"Tabi ki, belirtmene bile gerek yok."

Anlayışlı gülümsemesine gülümsemeyle karşılık verdim, umarım doğru şeyi yapıyorumdur. Çünkü bu sıra pek mantıklı düşündüğüm söylenemezdi.

"Konu Alara."

"Alara mı?" Bu konuyu hiç beklemiyor olsa gerek ki baya şaşırmıştı

"Evet, siz yakınsınız dimi?"

Bir süre gözleriyle yukarıyı süzdü "Aşağı yukarı bi 4-5 senedir tanışıyoruz işte. Yakınız galiba. N'oldu? Sabahki olay mı yoksa? Çetin'le tartışmışlar falan."

"Evet aynen. Çetin birisiyle mi ne görmüş."

"Sen de gerçeği öğrenmek istiyorsun galiba?"

Tereddütle kafamı salladım, hala yanlış yapıyor gibi hissediyordum ama kendimi engelleyemiyordum da.
Suna derin bir nefes alıp hızla etrafına göz attı, sonra bana döndü

"Bak Levent, seni severim biliyorsun ama kimseyi ispiyonlayamam. Bana söylediklerini gelip sana söyleyemem. Sonuçta onlar da benim arkadaşım."

"Gerçekten arkadaşın mı?"

"O ne demek?"

İstemsizce gülerken buldum kendimi, ama sinirden gülüyordum. Alara'yla Dilara iyice ayarlarımı bozmuştu

"Görmüyor musun Suna? Onların yanında zoraki durduğun o kadar belli ki. Niye durduğunu da anlamıyorum. Çıkar desen sen öyle bi kız da değilsin ki."

Bu sefer onun da yüzündeki gülümseme silinmişti, şimdiye kadar onu kızgınken pek görmemiştim "Diyelim ki öyle, birincisi bu seni hiç ilgilendirmez, ikincisi bu gelip sırlarını sana dökmem anlamına da gelmez!"

Ağzımı açmamla kapatmam bir olmuştu, niye böyle tepki verdiğini de anlamış değildim. Suna daha fazla konuşmama izin vermeden benden uzaklaşıp okula girerken ben de bahçede durmaya devam etmiştim.

Çok garip ama bu aralar ne zaman kime doğruyu söylemeye çalışsam bana sinirlenip bağırıyordu. Aklıma tekrar Bora'nın gelmesiyle huzursuzca yerimde kıpırdandım, ne zaman Dilara ya da Suna konusu açılsa birbirimize giriyorduk, Çetin'in dediği gibi birbirimizi mi paylaşamıyorduk? Tek problem bu muydu?

Eğer öyleyse niye hala Dilara'yla beraberdi?

İçimdeki sıkıntıyla sigara içme isteğim doğmuştu, ama bahçede içemezdim. Terasa çıkmak için okulun içine girdim ama önce bizimkilerin yanına uğramak istedim.

Sınavı öğle arasından sonra yapacaktık ve sözde ders çalışacaklardı ama hiç sanmıyordum.
Kantine girip her zamanki oturduğumuz masaya döndüğümde sadece ikisini görmüş olmak içimi rahatlatmıştı.

Artık etrafta Alara veya Dilara görmeye dayanamayacaktım.

Tahmin ettiğim üzere ikisi de ders çalışmak yerine başka şeylerle uğraşıyorlardı. Çetin telefonu yan eğmiş oyun oynuyor Bora'ysa kitap okuyordu. Çok sevgili Oğuz Atay'ı vardı elinde yine.

Bir sandalye çekip oturduğumda ikisi de kafasını kaldırıp bana baktı, tek farkları Çetin bana bakmaya devam etmiş üstelik gülümserken Bora kafasını tekrar kitaba gömmüştü.

Kafan kitabın içine gömülü kalır umarım Bora.

"Kardeşiim, sınavdan önce moral mi depoladın bi nur gelmiş yüzüne."

"Onu ölülerin rengiyle karıştırmış olmayasın? Hani ikisi de beyaz ya. Çünkü ben nur mur hissetmiyorum."

"Yok yok sana bi nur gelmiş. Böyle sarı saçlı 1.65 boylarında falan."

Gözlerimi devirip kafamı arkaya attım, şahin gibi gözleri vardı piçin. Hiçbir ayrıntıyı kaçırmıyordu.

"Sen nerden gördün lan? Gözünden bir şey kaçmıyor amına koyayım!"

"Görürüm ben. Yengeye selamımı ilet."

"Şuan yanımda mı sence? Onu önce söyleyecektin."

"E giderken haber vermedin ki kardeşim."

"He Çetin ondan."

Tavrıma rağmen karşılıklı gülüşüyorduk, Bora'ysa muhabbetten baya uzaktı. Okul mokul demeyeceğim dalacağım bir gün ortalık yerde.

Çetin bir süre sonra sırıtmayı kesip gözleriyle Bora'yı işaret etmişti, ne ayak olduğumuzu soruyordu. Ne olduğunu ben anlasam önce, belki her şeyi çözecektik.
Sıkıntıyla nefes verip Bora'ya döndüm, Dilara'dan haz almasam da sonuçta sevgilisiydi. Ortam fazla sessiz olunca Bora kitaptan başını kaldırıp bana bakmıştı, bakışıyla eş zamanlı Çetin'de ayaklanmıştı.

"Gençler ben birer tost alayım bize aç aç girmeyelim sınava, gelirim birazdan."

İçimden katıla katıla gülmek gelse de kendimi tuttum, ikimizin arasındaki gerginlik Çetin'e bile etki etmişti. Tek kuruşun hesabını yapan çocuk bize tost ısmarlıyordu.

Bora konuşacak gibi oldu ama ona müsaade etmeden ben devam ettim

"Suna'yla ne konuştunuz?"

"Çetin olayını konuştum."

"Dilara'nın söyleyeceğine inanmıyorsun sanırım?"

Açma şu kızın muhabbetini...

"Evet, dürüst olmak gerekirse hiç inanmıyorum. Arkadaşını korumak isteyecektir. Gelip anlatacak hali yok."

Kafasını onaylar şekilde aşağı yukarı salladığında şaşırmıştım, birbirimize girmemiştik bu sefer ama yine de konuşmaya niyetliydim.  Dün çok güzeldi ama o kadar güzel anın sonunda gece yaşadığımız gariplik bana hala aramızın normal olmadığını göstermişti. 

"Seninle konuşmam lazım Bora, çok kafa yordum bu konu üzerine ama bi sonuca varamadım. Belli ki eskisi gibi olamıyoruz kabullendim bunu, artık birbirimize girmeden bir günümüz geçmiyor. Hadi tamam bu da önemli değil ama ben artık herhangi bir kız için seninle bozuşmak istemiyorum. Ne Dilara ne Suna ne de başka birisi. Yemin ederim çok sıkıldım bu durumdan."

Asıl sen Dilara'yı aldatıyorsun demek istedim ama diyemedim. Eğer dersem yaptığının farkına varır da aramızda olan bu ufak şeyi bitirir diye ödüm koptu.
Vücudumu saran bu korkuyu fark etmekse beni dehşete sürüklemişti.

"Haklısın. Benim hatam aslında ama seninle bir derdim yok Levent, benim tüm derdim kendimle."

O an istemsizce Cansu ablanın bizdeyken dediği şey gelmişti aklıma, Bora kendi kendisiyle yeterince uğraşıyor.

"Nasıl yani?"

Dönüp Çetin'e baktı, sonra bana döndü tekrar

"Mesela Dilara'ya karşı dürüst değilim ama gelmiş Alara'nın muhabbetini yapıyorum.  Kafam çok karışık Levent. Tahmin edemeyeceğin kadar çok hem de."

Az önce içimden geçirdiğim korkuyu dillendirmesi beni daha da çok germişti. Bir türlü düşünmeden edemiyordum ya ikimiz arasında bir seçim yaparsa? Kimi seçeceğini çok iyi bildiğimden böyle bir ihtimali kafasına sokmak dahi istemiyordum.
Ama o çoktan düşünmeye başlamıştı anlaşılan.

Şimdi sonucun ne olduğunu görmek için geri sayım vakti gelmişti.

Ona tek kelime edemedim, sadece kafamı yere eğip başımı salladım. Ne diyebilirdim ki? Ona ahlak dersi verecek son kişi bile değildim, Dilara'ya git ya da onu bırak diyecek kadar da cesur değildim.

"Buyrunn tostlarınız!"

Çetin masaya üç tost bıraktığında zorla yutkundum, ne yemek yiyecek iştahım ne de burada kalacak isteğim vardı. Tek isteğim uzaklaşmaktı. Cebimden tostun parasını çıkartıp ortaya bıraktım

"Sağ ol kardeşim ben tokum. Bi sigara içeceğim derste görüşürüz."

Ne ara onu kaybetmekten korkacak kadar içime işlemişti?

Continue Reading

You'll Also Like

89.4K 5.3K 41
||TAMAMLANDI|| Milyonlarca yüzyıl sonra mı bu aptalca şeye uyum sağlamamı bekliyorsunuz??!! . . 💬Omegaverse'nin aniden dünyada belirdiği bir an... �...
5.7M 265K 86
0537******* ; Yanıyorum Akif 0537*******; Söndürelim mi? Başlama Tarihi: Aralık 2021
542K 29.9K 43
Her zaman onun için zordu meseleler.
152K 12.5K 123
[TAMAMLANDI] Yalanların yardımıyla kendini koruma içgüdüleri. Entrikalarla dolu intikam savaşları. Kurnazlığın verdiği manipülasyon teknikleri. Yılan...