Bunlar Kötü ruhtu.
Kızlar ve ben
"Kötü ruhlar."
Adam
"Ah evet. Çok tanınıyoruz baksana."
Onlara dönüp geriye doğru adımlamaya başladım.
Adam
"Bak Koruyucu Melekler elimizde. Biri dışında. Öyle değil mi Swan?"
Swan
"Aynen öyle Nick."
Nick
"Biraz kapışalım ha?"
Hızla bana doğru gelip geriye doğru itmesiyle duvara yapışmıştım. Duvarın çatlama sesleri kulağıma gelmişti bile.
Suga
"Açelya?!! Açelya iyi misin?!!!"
Yaren
"Açelya!!"
Bağırışlarını duyuyordum ama bulanıktı.
Nick
"Bugün özel gücün bizim olucak Açelya Aydemir."
Suga
"Özel güç mü?"
Namjoon
"Ne özel gücü?"
Yavaşça ayağı kalktım ve onlara baktım.
Swan
"Bize karşı gücünü kullanmamakta ısrarcısın yani. Peki."
Yine hızla yere itip karnıma tekme geçirdi. Diğerleri ise bağırıyorlardı.
Swan denen adam yanıma gelip boynumdan tuttu ve yerden fazla olmayacak şekilde kaldırdı ve tekrardan kafamı yere vurdu. İşte bu canım fena halde acıtmıştı.
Ben
"Bırak beni!!!"
Sinirle bağırdığımda kahkaha atmıştı.
Swan
"Bize karşılık verirsen neden olmasın?"
Ben
"Siktir git!!"
Kafamı tekrar yere vurduğunda acıyla inlemiştim.
O sırada yukarıdan inen mavi ışığı gördüğümde kaşlarım çatılmıştı.
Herkesin bakışları benim gibi oraya döndüğünde Swan'ın beni bırakmasını fırsat bilerek sırtımı duvara yasladım ve oturur pozisyona geldim.
Mavi ışığa baktığımda bunun Oliks olduğunu görmüştüm. Ama bu nasıl olurdu? O ruhtu. Bende dahil herkes şaşkınlık içinde Oliks'in insan bedenine bakıyordu.
Oliks onları özel rüzgar gücüyle geriye itip yanıma geldi.
Oliks
"Neden karşılık vermedin aptal. Ayağı kalk ve karşılık ver."
Yavaşça ayağı kalkıp onlara döndüm. Birkaç- hatta baya fazla olmuşlardı.
Bize doğru hızla gelene bakıp rüzgar kalkanı yaptım.
Daha sonra hızla geriye doğru ittim.
Oliks
"Açelya yukarı."
Dediği yere baktığımda bayan Darbus'u görmüştüm. Daha uçamıyordum. Bu yüzden kenardaki demirleri kullanmak yukarı çıkmaya başladım.
Sonunda yukarı çıktığımda kötü ruh bana sırıtarak bakıyordu.
Yaren
"Açelya dikkatli ol."
Ona kısa bir bakış atıp yürümeye devam ettim.
Kötü ruh
"Artık herşey bitecek. Sende öleceksin ve özel gücün bizim olacak."
Birşey demeden yürümeye devam ettiğim sırada biranda bayan Darbus'la beraber ortadan kayboldu.
Esra
"Aşağıda."
Aşağı baktığımda ordaydı. Hemen demirliklere ilerledim ama özel büyülü bir kapı yapılmıştı ve ben geçemiyordum. Burda kalmıştım yani.
Derin bir nefes aldım ve bakışlarımı aşağıda gezdirmeye başladım. Çok fazla yüksekti ve burdan atlasam yüksek olasılık geçberirdim. Aklıma gelen şeyle durdum ve bakışlarımı tem karşıya odakladım.
Vakit gelmişti.
Kollarımı iki yana açıp gözlerimi kapattım.
Yap şunu Açelya.
Vakit geldi artık.
Yaren
"Açelya ne yapıyorsun?"
Aslı
"Açelya yapma."
Suga
"Lütfen yapma Açelya."
Hepside durmam için birşeyler söylüyordu. Ama onları duymuyordum.
Bunu yapmak zorundaydım.
Benim görevim insanları korumaktı sonuçta.
En sonunda derin bir nefes alıp kendimi aşağı bıraktım. Hızla aşağı düşerken rüzgar olduğumu düşünmüştüm.
Lütfen
Lütfen işe yarasın.
Saniyeler sonra kendimi dünyadan soyutlanmış gibi hissetmemle gözlerimi açtım.
Olmuştu.
Oliks'in rüzgarına dönüşmüştüm.
Hemen kötü ruha doğru ilerleyip etrafında hızla dönerek kasırga yaptım.
Bayan Darbus kasırganın içinden çıktığında ben hala dönmeye devam ediyordum. En sonunda ölmesiyle durup insana dönüştüm.
Dolunay
"Sen.....başardın!!"
Hepsi gülümsediğinde bende onlara hafif gülümsedim.
Adam
"Öldürün şunu."
Bana doğru hızla gelen adamla havaya sıçrayıp onu aşağıda bıraktım. Daha sonra aşağı inip tek elimle yakasından tuttum ve kenara fırlattım.
Yaren
"Açelya arkanda!!"
Arkama dönüp rüzgar kalkanını oluşturdum. Bu arada bayan Darbus ve Oliks'te diğerlerini hallediyordu.
Tam kızlara ve Suga'ya doğru ilerleyecekken aniden gelen acıyla dizlerimin üzerine çöktüm.
Bu acıda neydi böyle? Sanki ruhum çekiliyormuş gibi hissediyordum.
Duru
"Açelya!!!"
Suga
"Açelya!!!!"
Elimi kalbimin üzerine götürdüm.
Oliks
"Açelya'nın gücünü alıyorlar!!!!"
Biraz sonra bütünün acının gitmesiyle güçsüz bedenimi yere bıraktım.
Binwoo
"İşte bu kadar."
Yaren
"Adi pislik!!"
Yazar'dan
Oliks karşısında sırıtarak elindeki tüpe bakan Binwoo'ya doğru ilerledi. Herşey ortaya çıkmıştı işte. Kötü ruhların elebaşı Binwoo'ydu.
Jungkook'un dosyasını çalan kişide oydu. Ve en önemlisi kızların görevini değiştiren de oydu.
Binwoo
"Herşey bitti gençler. Bu artık benim."
Diyerek elindeki tüpü gösterdi Binwoo.
Oliks'in rüzgarı artık ondaydı.
Açelya'dan
Gücüm kalmamıştı. Ayağı kalkmaya çalışıyordum ama olmuyordu.
Suga
"Açelya!!"
Suga'nın bağırışlarını duyuyordum ama birşey söyleyemiyordum.
En sonunda denemeyi bırakıp öylece yerde yatmaya başlamıştım.
Kendi kendime gülümsedim.
Bugün ölmezsem
Bir daha hiç ölmem...
O sırada Oliks yanıma gelip bana bakmaya başlamıştı.
Oliks
"Burda bekle. Tüpü alıp gelicem."
Hızla yanımdan gittiğinde bakışlarımı Suga'ya çevirmiştim. Gözlerinden akan yaşlarla bana bakıyordu.
Birşey diyemiyordum. Ağlama, bak ben iyiyim diyemiyordum.
Biraz sonra iyice kendime gelmiş, rahatlıkla ayakta durabiliyordum.
Oliks
"Açelya!!!! Yakala!!!"
Bana doğru gelen tüpü zor bela kolumu kaldırarak tuttum ve kapağını açıp ağzını kalbime bastırdım. Tam o anda vücuduma yayılan enerji çok ama çok fazlaydı.
Tüpün içi tamamen boşaldığın da bütün kötü ruhlar bana korkuyla bakıyordu.
İşte şimdi bittiler.
Yavaşça ayağı kalktım.
Yaren
"Yüzündeki yaralar iyileşiyor."
Jimin
"Bu...bu kadar hızlı mı?"
Oliks
"Güç yenilenmesi."
Kollarımı önüme getirip dirseklerimi kırdım ve çapraz hale getirip pozisyonumu aldım.
(🙅Bu işaretten bahsediyor. Bu işareti yüzün hizasına yapıyorlar ama siz göğsünün hizasına yaptığını düşünün.)
Vücudumun etrafında mavi bir rüzgar vardı ve daha önce hiç hissetmediğim bir soğuk hissediyordum. Bu çok farklıydı. Daha soğuktu. Öncekiler gibi değildi.
Esra
"Ne oluyor?"
Aslı
"Bu soğukta ne?"
Biraz sonra kollarımı hızla çapraz bir şekilde indirdiğimde kötü ruhların hepsi geriye doğru uçmuştu. Bakışlarımı yerden tavana kadar uzanan mavi büyük buz parçasına çevirdim. Bunu cidden ben mi yapmıştım?
Oliks
"Açelya'nın gücü çok ileri bir seviyede. Soğuk havayı buza çevirecek kadar güçlü."
Bakışlarımı Oliks'ten çekip can çekişen kötü ruhlara çevirdim.
Sanırım bu sefer herşey bitmişti.