Koruyucu Melekler¹ || Min Yoo...

By Kimalvina

38K 2.8K 647

|Tamamlandı| Ölüme adım adım yaklaşan bir grup. Kimi sigara, kimi içki bağımlısı. Kimise hayatında yaşadıklar... More

Tanıtım
1. Bölüm
2. Bölüm
4. Bölüm
5. Bölüm
6. Bölüm
7. Bölüm
8. Bölüm
9. Bölüm
10. Bölüm
11. Bölüm
12. Bölüm
13. Bölüm
14. Bölüm
15. Bölüm
16. Bölüm
17. Bölüm
18. Bölüm
19. Bölüm
20. Bölüm
21. Bölüm
22. Bölüm
23. Bölüm
24. Bölüm
25. Bölüm
26. Bölüm
27. Bölüm
28. Bölüm
29. Bölüm
30. Bölüm
31. Bölüm
32. Bölüm
33. Bölüm
34. Bölüm
35. Bölüm
36. Bölüm
37. Bölüm
38. Bölüm
39. Bölüm
40. Bölüm
41. Bölüm
42. Bölüm
43. Bölüm
44. Bölüm
45. Bölüm
46. Bölüm
47. Bölüm
48. Bölüm
49. Bölüm
50. Bölüm
51. Bölüm
52. Bölüm
53. Bölüm
54. Bölüm
55. Bölüm
56. Bölüm
57. Bölüm Sezon Finali

3. Bölüm

909 64 42
By Kimalvina

Ciddiyim. Bu adam da, tuhaf birşeyler vardı. Ama bir türlü çözememiştim.

Hangi adam mı?

Şu Binwoo denen. Öğlen vakitlerinde, hepimizi ayağı kaldırmıştı. Babamın arkadaşı diye birşey demiyorum ama, neyse.

Şimdi de, toplantı odasındaydık ve karşımıza dikilmiş, bize şartlarını söylemeye hazırlanıyordu. Hayır, neye hazırlanıyorsa?

Altı üstü, şartın neyse onu söyleyeceksin.

Binwoo
"Şimdi kızlar, öncelikle ilk şartım. Eğer, gün içinde, yani onların yanında karşılaşırsanız birbirinizi tanımıyormuş gibi yapacaksınız. Diğer şartım, onlara sakın ama sakın aşık olmayın. Zaten olursanız, ne olacağını hepiniz biliyorsunuz."

Ah! Cidden mi yani? Bize bu saçma şeyleri söylemek için mi uykumuzdan uyandırdın.

Binwoo
"Son olarak, onlar iyileştiğinde, onlara hiçbir açıklama yapmadan, ortadan kaybolacaksınız. Anlaşıldı mı?"

Hepimiz
"Anlaşıldı."

Binwoo
"Tamam, bu kadar. Yarın sabah erkenden hazır olun. Unutmayın, onlarla tesadüfmüş gibi karşılaşacaksınız."

Bıkkınca onayladığımızda, gülümseyip odadan çıkmıştı.

Ben
"Bu adam da garip birşeyler var."

Yaren
"Al benden de o kadar."

Dolunay
"Bu adam, ciddiyim çok garip. Onda garip birşeyler var."

Ben
"Kötü birşeyler."

Duru
"Ama ne?"

Aslı
"Of neyse, boşverin şu manyağı. Ben açım. Kahvaltıda etmedik zaten."

Ben
"O zaman hadi mutfağa."

Odadan çıkıp, üst kata çıkarken ne yiyeceğimizi de konuşuyorduk. Hepimizde kalktığımız gibi, soluğu toplantı odasına almıştık.
Herneyse.

Mutfağa geldiğimizde dolabı açtım ve içinden krep malzemelerini çıkardım. Kızlar yemek yapmazdı. Aslında yemek yapabiliyorlar ama üşendikleri  için genelde yemekleri Yaren'le birlikte hazırlardık.

Esra
"Dün şu Jimin denilen çocuğa baktım."

Yaren
"Ah! evet. Bende Jin denilene. Aslında, dıştan bakıldığında da oldukça kibar gözüküyor."

Esra
"Jimin'de aynı."

Dolunay
"Namjoon, o kadar da kötü değil ama sarhoşken nasıl olur bilemiyorum. Ama dışardan resmen ben iyi biriyim diye haykırıyor."

Ben
"Suga denilen herif kesinlikle, ben manyağım diye haykırıyor."

Aslı
"Nasıl biri ki?"

Ben
"Böyle, nasıl diyim? Hastalıklı bir tipi var. Saçları sarı olduğundan olabilir heralde."

Dolunay
"Kesin ondandır. Sarı saç, insanı solgun gösterirmiş."

Bu söylediğine gülüp, tavadaki krepi tabağa koydum. Tavaya yeniden hamuru döktüğüm de, kapının çalmasıyla herkes Rüya'ya bakmıştı.
Evde kapı açma görevlimiz Rüya. Kendisi bu görevi çok sever(!)

Biraz sonra içeri babam girdiğinde bakışlarım ona dönmüştü.

Babam
"Günaydın kızlar."

Kızlar
"Günaydın."

Babam
"Nasılsınız?"

Ben
"İyiyiz baba. Sen?"

Babam
"Bende iyiyim. Yarın sabah erken kalkın tamam mı?"

Hepimiz
"Tamam."

Ben
"Baba?"

Babam
"Efendim kızım?"

Ben
"Şu Binwoo, nerde tanıştınız?"

Babam
"Biliyorsun ki, 5 sene önce iş için durmadan buraya geliyordum. Bana birkaç şeyde çok yardım etti. Şirkette tanıştık."

Ben
"Yani 5 senedir arkadaşsınız?"

Babam
"Evet. Neden?"

Ben
"Bana hiç bahsetmedin de o yüzden dedim."

Babam
"Unutmuş olmalıyım."

O sırada telefonunun çalmasıyla mutfaktan çıkmıştı, bende son krepleride yapıp kahvaltı masasını hazırlamaya koyuldum.

O sırada babam elinde telefonuyla mutfağa girmişti.

Babam
"Kızım ben çıkıyorum. Şirkette önemli bir işim çıktı."

Gelip her zaman ki gibi alnımdan öpüp gülümsemişti.

Ben
"Kendine dikkat et."

Babam
"Sizde."

Ardından hızlı hareketlerle evden çıktığında, bende masada yerimi almıştım.

••••••••••••••••••••••••

Yemeğimizi yedikten sonra, alıştırma için bahçeye çıkmıştık.

Şu rüzgara dönüşme özelliğini çok istiyordum. Ama bir türlü yapamıyordum.

Rüzgar hızlandırma veya yavaşlatmayı dün öğrenmiştim. Onu başarılı bir şekilde yapıyordum. Aynı şekilde kasırgayıda. Ama rüzgara dönüşme ve rüzgar kalkanını bir türlü yapamıyordum.

Rüya'nın çığlığıyla bakışlarımı oraya çevirdim. Aslı, alıştırma yaparken olsa gerek çimenin bir kısmı yanıyordu.

Yaren
"Duru söndür şunu!"

Duru
"B-ben nasıl yapacağımı
b-bilmiyorum."

Olduğum yerde ellerimi -biri yukarıda diğeri aşağıda olacak şekilde- kaldırıp, birbirine ters yönde döndürerek havada daire oluşturdum. Oluşturduğum daire, mavi, soğuk ve hızlı bir rüzgar olduğunda, yavaşça ateşin olduğu kısma doğru itekledim.

Ateş hızla sönerken, bakışlar bana dönmüştü.

Yaren
"Tabi ya! Hava."

Yanlarına gidip, gözlerimi teker teker üzerlerinde gezdirdim.

Ben
"İyi misiniz?"

Hepside onayladığında Duru'ya baktım.

Dolunay
"Duru, bu gibi durumlarda biraz daha sakin ol. Kendini baskı altında hissedersen, yapamazsın."

Duru
"Haklısın. Biraz heycan yaptım sanırım."

Yaren
"Neyse, çalışmalara geri dönelim."

Onaylayıp eski yerime gittim.

Şimdi Açelya, rüzgara dönüşmeyi bir kenara bırakıp, rüzgar kalkanına çalış. En çok ihtiyacın olan şey.

Babam, kalkanı nasıl yapacağımı anlatmıştı. Sadece derin bir nefes alıp, karşımda rüzgardan bir duvar oluşturmam gerekiyordu.

Kollarımı ileri doğru uzattım, sağ ve sol dirseğimi kırıp, avuçlarım karşıya bakacak şekilde, altlı üstlü birleştirdim. Yavaşça kollarımı dışa doğru açıp etrafımda bir duvar oluşturmaya çalıştım.

Gözlerimi kapatıp biraz daha yoğunlaşmaya çalıştım.

Dakikalar sonra, vücudumun havayla olan teması kesildiğinde gözlerimi açtım. Rüzgarı hissediyordum ama.........ama bu benim oluşturduğum kalkanın rüzgarıydı.

Gülümseyip, yavaşça kollarımı aşağı indirdim.

Aslı
"Birileri kalkan mı yapmış ne?"

Gülüp onaylanmıştım. Geriye rüzgara dönüşmek kalmıştı. Babam en zorunun rüzgara dönüşmek olduğunu söylemişti. Bunu bende biliyordum. Sadece o özelliği çok merak ediyordum.

Rüya
"Ah ben yoruldum. Bu elektrik şeysi ne kadar değişik birşeymiş."

Rüya'ya döndüğümde kendini çimenlere bırakmış olduğunu gördüm. Ah şu kız.

Esra yanına gidip yavaşça dokunmasıyla, hızla çekmesi bir olmuştu.

Rüya
"Dokunma bana, çarparım seni."

Esra
"Of tamam be! Altı üstü şaka yapalım dedik, içine ettin yani."

Biz onların bu haline gülerken, aklımın bir köşesinde yarın ne olacağı vardı.
Umarım herhangi bir sorun çıkmazdı.

Ertesi Gün

Sabah, gözüme gelen güneş ışığıyla kalkmıştım.

Banyoya gidip, rutin işlerimi hallettim ve aşağı indim.

Yaren
"Günaydın."

Bir Yaren'e birde hazır masaya baktım.

Ben
"Beraber hazırlardık."

Yaren
"Aman boşver, ben hazırladım işte. Neyse, otur hadi. Ben kızları uyandırıyorum."

Onaylayıp yanağını öptüm ve masadaki yerimi aldım. Dakikalar sonra kızlarda gelince, kahvaltıya başlamıştık.

Aslı
"Kardeşiniz bugün hırsızlık yapıcak."

Duru
"Ne?"

Dolunay
"Ne saçmalıyorsun gene?"

Aslı
"Tae denen çocukla tanışmak için, bir markette hırsızlık yapıcam."

Yaren
"Hatırlattığın iyi oldu bak."

Ben
"Neyi?"

Yaren
"Binwoo, üyelerle tanışmamız için birkaç şey ayarlamış. Aslında sadece bize. Yani sen direk çocuğun evine gidiyorsun."

Ben
"İyide, ben nasıl tanışıcam?"

Dolunay
"Kendin yaparsın."

Derin bir nefes alıp, önüme döndüm. Hayır, ben daha çocuğun kim olduğunu bilmiyorum. Yetmemiş gibi, birde evine mi gidecektim?
Hadi diyelim gittim, nasıl tanışıcam ki? Kapısını çalıp, "Selam ben Koruyucu Melek" diyerek mi?

Neyse, yaparız birşeyler. Yani, umarım.

••••••••••••••••••••••

Yemeğimi yedikten sonra odama çıkıp, üzerimi değiştirdim.

Ayakkabılarımı da giyip, makyaj masama oturdum. Yok denecek kadar hafif bir makyaj yapıp, şapkamı da kafama geçirdim.
Saçlarım zaten doğuştan dalgalı olduğu için hiç dokunmadım.
Tamamen hazır olduktan sonra, komidinin üzerindeki telefonumu alıp aşağı indim.

Ben
"Kızlar, ben çıkıyorum!!!"

Onlara seslenirken beni duymaları için dua ediyordum. Lütfen beni duyun!

Yaren
"Tamam!!!"

Cevabımı aldığımda, arabamın anahtarını alıp, evden çıktım.

Arabama binip, telefonumu yan koltuğa attım. Binwoo, birazdan bana konum atıcaktı.

Saniyeler sonra, bildirim sesi kulaklarıma geldiğinde, hemen telefonu alıp mesajı açtım.
Buraya ne çok yakın, ne de çok uzaktı.

Okey, gidelim o zaman. Bakalım karışımıza neler çıkacak.

Continue Reading

You'll Also Like

68.6K 8.4K 26
Jeon Jungkook, Lalisa'ya platonik aşıktır. Aşkı yılları aştığı için artık dayanamaz ve blog üzerinden yazılar yazmaya başlar bilmediği tek şey ise Li...
110K 8.7K 38
sadece erkeklerin olduğu bir üniversitede gay yönelimin odağı ve tüm dikkati üzerine çeken Jungkook, bu durumdan sıkılan ve onu bu rahatsızlıktan ko...
182K 10K 28
TAMAMLANDI ✔ Yere düştüm, acıyor. .. MAGIC SERİSİNİN 1. KİTABIDIR.
35.2K 2.7K 24
jkeon: Happy Birthday My Love! I Love You 💖 © 11 Mart 2021 | belijuforsea to imloraguys's Birthday