BUM MOMMY

By pupilaf

327K 20.2K 7.5K

Sabıkalı Sokak serserisi Oh Sehun,KWAN Entertainment CEO'su Kim Jongin'den hamile kalınca işler karışık bir h... More

TANITIM
Bölüm 1-Tesadüfler
Bölüm 2-İnlemeler (M)
Bölüm 3-Test
Bölüm 4-Vicdan
Bölüm 5-Ürperti
Bölüm 6-Şiddet
Bölüm 7-Deneyim
Bölüm 8-Eğreti
Bölüm 9-Tanışma
Bölüm 10-Habersiz
Bölüm 11-Şans
Bölüm 12-Hediye
Bölüm 13-Yağmur
Bölüm 14-Bebeğimiz
Bölüm 15-Vurgun
Bölüm 16-Açgözlü (M)
Bölüm 17-Teklif
Bölüm 18-Yenilik
Bölüm 19-İyi
Bölüm 20-Kıskançlık
Bölüm 21-İncelik
Bölüm 22-Kriz
Bölüm 23-Doğum
Bölüm 24-Koku
Bölüm 25-Öğrenci
Bölüm 26-Yemin
Bölüm 27-Trip
Bölüm 29-Vahşi (M)
Bölüm 30-Okul
Bölüm 31-Kar
Bölüm 32-Diploma
Bölüm 33-Sevinç
Bölüm 34-Mezun
Bölüm 35-Sancılar (The End)
Special Show-Yuvadan Kaçış

Bölüm 28-Sorumsuz

6.3K 455 277
By pupilaf

Akşam yemeği sonrası Jongin,henüz 3 aylık bebeğe baba demeyi öğretmeye çalışırken onları izliyordum.Yuil ona öylece bakıyordu.Bir tepki verse Jongin çocuğu üstün zekalı ilan ediyordu ama bizden çıkan çocuk için bunlar zor ihtimallerdi.

"Yordun çocuğu." dedim. "Bak sanki 'ba' gibi bir şey çıktı ağzından."

"Dalga geçiyorsun." diye söylendi Jongin. "İlk defa baba oldum ben.Bir an önce benimle konuşsun istiyorum.Ne var bunda?"

"Yok bir şey." dedim. "Devam et."

Jongin Yuil'i kucağına alıp koltuğa uzanınca,"Çocuğa bir şeyler yedirelim." diye konuştum. "Senin elinden iyi yiyor."

Sonrası vakit geceyi bulana kadar Jongin'in sabırlı çabaları devam etti.Yatağa uzandığımızda başını göğsüme gömerek ona sıkıca sarıldım.

"Ee," diye sessizce konuştu Jongin. "Yarın çocukları halan alıyor mu?"

"İşi varmış." diye konuştum. "Mesaiye kalıyormuş bu hafta." Jongin güzel yüzünü asarken,"Nasıl olur?" dedi. "Kendimi nasıl hazırladığımdan haberin var mı?"

Jongin ve ben yalnız kalmaktan bahsediyorduk.Hafta ortası yaptığımız planlara göre,halam çocukları 1 gece evinde misafir edecekti biz de ateşli ve kesintisiz bir gece geçirecektik.Yuil ve Heun'la geçirdiğimiz zamanların keyfini biraz da yanlız kalarak değerlendirmek istiyorduk.

"Çocukları halamdan başka kimseye bırakamam Jongin.İçim rahat etmez."

Jongin burnunu göğsüme sürterken,"Haklısın." dedi. "Ne yapalım?Biz de çocuklar odalarına çekildikten sonra saldırırız biribirimize."

Dudaklarımı saçlarına bastırarak,"Seni sevmeye doyamıyorum." dedim. "Sorun değil Jongin,bir gün de şirketine gelirim ofis fantazisi yaparız."

Bu Jongin'i yatıştırmaya yetti.Dudaklarını boynumda gezdirirken uyuya kalınca onu uzun uzun seyre daldım.Yakın bir zamanda 34. yaşına girmişti ama hâlâ çocuk gibi bir kalbi vardı.Ne dersem enine boyuna düşünür,kimseyi kırmamak için çabalardı.Sözü sözdü,dilinden dökülen kelimeler yeterliydi.Herkese yardım etmeye çalışıyordu ve öyle güvenilir biriydi ki henüz onun kocam oluşuna alışmak çok zordu.

Ertesi sabah Jongin işe gittiği vakit,Heun telefonda halamla konuşuyordu ve bana seslendiğinde yanına çoktan gitmiştim.Halam işlerinin yoluna girdiğini,bugün çocukları alabileceğini söylediğinde Heun mutlulukla çığlık attı.

"O zaman onları almaya gel." dedim. "Ne zaman burada olursun."

"Öğle sonu gelirim." diye yanıtladı halam. "Sen çocuklara üst baş bir şeyler hazırla.Bir de diyordun ki,çocuklarımı sana asla bırakmam."

Sanki o görüyormuş gibi,yüzümü buruşturdum.

"Evine ses gelsin diye sana evlatlarımı gönderiyorum,sen hâlâ laf yapıyorsun."

"Benim güzel Sehun'um,ne düzenbazsın.."

Gülerek,"Kapat kapat." diye söylendim.Ardından halam Heun'a eğlenceli saatler vaad ettikten sonra telefonu kapattı.

Öğle sonuna kadar Heun yanımda uzanan Yuil'i gülümsetirken,biraz araştırma yaptım.Jongin akşam eve geldiğinde iyi bir masa görsün istiyordum.Adamı yatağa hazırlayayım,beni güzel gülüşleriyle neşelendirsin istiyordum.Mutfakta çalıştığım zamanlardan ötürü yemek konusunda çok da cahil değildim.Bu gece de ince ruhlu tarafımı gözler önüne serecektim ve bu yine ikinizin arasında kalacaktı.Jongin'i bu konular da sıkça uyarıyorum.Her şey ikimizin arasındaydı.Yakın arkadaşlara anlatmak yoktu.Belki ben biraz Lay'e bir şeyler söyleyebilirdim.O da inek sevgilisine.Bu kadardı.

Öğle sonu kapı çaldığında ona ilk koşan Heun'du.Buna biraz bozuldum.Sabahtan beri sanki bu evden kaçmak için can atıyor gibiydi.

"Güzellerim.." diye bağırarak yere çöken halama gülümseyerek baktım.

"Hava nefis.Gelin çocuklarım."

Ona sarılırken,"İçeri geçemeyecek misin?" diye sordum. "Onca yol geldin.İçeri geç."

"Pek suratsızsın." diye konuştu halam.Elleri yanaklarımı okşarken,"Gidelim biz Sehun." dedi. "Şehirde işim var,hava kararmadan kasabada olalım.Bir günümüz boşa gitmesin."

"Gece Yuil uyumazsa ne yapacaksın?"

"Çok ağlar mı?Neyse,sen endişe etme.Lay'i çağırırım o çenesiyle uyutur onu."

Gülmeye çalışarak,"Biraz gerildim." dedim. "Seni gece ararım.Telefonunu yanından ayırma."

"Benim uçarı Sehun'um büyümüş,çocuğu için endişelenir olmuş."

Halama bir defa daha sıkıca sarılırken,"Yuil'i getireyim." dedim. "Gelip çantalarını falan alsana."

Böylece onlara şehirden ayrılana kadar eşlik ettim.Bebekten ayrı kalmayı deneyimlemek pek de hoş bir şey değildi ama halam hayatımdaki en güvenilir kişiydi.Bir gece evde Jongin'le başbaşa kalmak için yaptığım bu davranışla,kendi kendimi telkin ettim.Sorun yok Sehun,sen Jongin bağımlısı falan değilsin.

Eve dönerken biraz markette oyalanıyordum,ve yanımda ne Heun vardı ne de Yuil.Çikolata reyonunda eksikliklerini hissettiğim an,kalbim acıdı.S*keyim ya dedim.Çocuklarımdan ayrı kaldığım gün için Jongin tüm gece benimle sevişmezse onu şişlerdim.

Ben dondurulmuş yiyeceklere bakarken bir kaç genç kız yanıma sokulunca da istifimi bozmadım.Neye böyle kıkırdıyorlardı anlamadım ama neşeleri beni de güldürdü.

"Oh Sehun?" dedi biri başını bana doğru uzatmışken.

İşimi bırakıp onlara dönünce de birbirlerine vurmaya başladılar.Ne tatlılardı.

"Ay cidden o.Sizi çok seviyoruz." dedi aralarından biri. "Çok şekersiniz."

Şeker miyiz?Gülerek,"Size kahve ısmarlayayım mı kızlar?" diye sordum.Bu aralarındaki şiddetin boyutunu arttırdı.Öndeki gülerek,"Evet,evet lütfen!" diye konuşunca,"Aldıklarımı ödeyip geleyim." dedim.5 kız dışarıdaki masalarda benimle buluşunca gülerek onları dinlemeye başladım.Jongin'i seviyorlardı.Onun şirketindeki grupları seviyorlardı ve kendi aralarında bir dilleri vardı.Onları anlamaya çalışırken zorlanmadım desem yalan olurdu.

"Bebeğiniz çok tatlı.Düğün töreninizi takip ederken hastanelik olduk.Bizimle aynı masada oturmanız da büyük incelik.Sizin için zorba diyorlardı birde."

Kahvemi yudumlarken,"Benim için zorba mı diyorlar?" diye sordum. "İnanın kızlar,bu bana söyledikleri en zarif söz.Sizce öyle miyim?"

Hepsi beni başlarıyla reddederek itiraz ettiler.

"Çok yakışıklısınız!"

"Ve kibarsınız!"

"Üstelik bonkörsünüz!"

Bakın bu bildiğiniz yalan.

"Jongin'in size baktığı fotoğraflardan bir albümüm var.Birbirinize çok yakışıyorsunuz.Delireceğim!"

İşte bu manyaklıktı.Sırıtarak onları izledim.

"Sizin gibi bir ailem olsun istiyorum.Lütfen bir program çekin.Evinizi merak ediyoruz!"

Bu mümkün değildi ama onları kırmak istemedim.Konuşmaktan içmeyi unuttukları kahvelerine ben hüzünle bakarken onlar takmadı bile.Yeni nesil fazla müsrifti.

Uzun saçlı olanlardan teki fotoğraf sevdasından konuyu açınca hapı yuttum.Hepsiyle tek tek ardından topluca poz verince biraz sıkıldım.Sohbet yine de güzeldi.Kafam dağıldı.O saçma internet yorumlarının aralarında,güzel olanların da bulunduğunu bilmek iyiydi.Kızlar bana Jongin'in fan siteleriyle ilgili bir şeyler anlatırken onları keyifle dinledim.Kelimeleri ne güzel seçiyorlardı.Edepliydiler ve sınırı aştıkları falan da yoktu.Benim için de sahiden iyi olmuştu.

Ellerimde poşetlerle eve vardığımda kapı açıktı.Bir şeyler olduğu belliydi.Poşetleri sağ elime yığıp yavaş yavaş içeri ilerlerken ulan dedim hangi hırsız cesaret ederde benim evime girer?Ne vardı ki etrafta hırsız olduğu falan yoktu.Kapıyı içeri doğru ittirince Jongin kulağına yasladığı telefonla hızla bana döndü.Ceketi üstünde değildi,gömleğinin birkaç düğmesi açıktı ve gözleri ateş ediyordu.

"Kapat." dedi telefona gözlerini benden ayırmadan. "Sorun yok.Kapat."

Etraf buz kesti.Ne olduğunu anlayamadım ama elimdeki poşetleri yavaşça yere bırakınca,Jongin ellerini beline yerleştirip bana baktı.

"Öğle sonundan beri sana ulaşmaya çalışıyorum.Arıyorum,açmıyorsun.Eve birilerini gönderdim evde yoksun.S*ktiğimin toplantısında aklımı kaybedeceğim sandım.Eve gelene kadar ne terler döktüm biliyor musun?Yuil yok,Heun yok.Sen yoksun!Lanet olsun Sehun sen bu telefonu ne diye taşıyorsun?!"

Gözüm saate ilişince 9'a geldiğini gördüm.Telefonu evde unutmuştum.Cebimde olmadığını da o an farkettim.

"Bağırma." dedim. "Belli ki kızmışsın ama benim suçum falan yok.Telefonu evde unutmuşum."

"En büyük suç senin!Seni günde 10 defa arıyorum ben.Senden gelen tek mesajla günüm gün oluyor.Seul'de yol bilmezsin iz bilmezsin.Kendini bir benim yerine koysana.Saatlerdir senden haber alamıyorum,bu sorumsuzluk Sehun!"

O sinirliyse ben ondan sinirliydim.Ona bir adım atınca Jongin'de bana yaklaştı.

"Bana bağırmandan nefret ediyorum.Geldiğimden beri azar işitiyorum.Neredeydin diye sorsana.S*keyim halam aradı sabah,çocukları alabileceğini söyledi.Bir gece birlikte olalım istedim.Onları uğurladıktan sonra bir şeyler aldım ama gerek yokmuş,hevesimin içine ettin bok herif."

Jongin başını iki yana sallarken,"Abarttığım falan yok." dedi. "Bir daha olmayacak Sehun.Aradığımda sana ulaşacağım."

Bu tavrına öyle şaşırdım ki,ellerimle yakasını sıkıca kavrayınca Jongin dişlerini sıkarak bana baktı.

"Bana emir verme.Pişman olacağın şeyler de söyleme Jongin.Çeneni kırmamak için kendimi zor tutuyorum."

Jongin elleriyle bileklerimi kavrarken,"Yerimde olsaydın,emin ol çenemi kırardın." diye konuştu.Bir süre ona öylece baktım.Sanki benim hamileyken yaptığım hatalara verdiği tepkilerden daha büyüktü bu.

Bir süre sonra başını iki yana sallayarak,"Tanrı şahit,Lay'i bile aradım." diye konuştu. "Bana abarttığımı söyleyemezsin."

"Sesin hâlâ beni azarlar gibi.Bu gece benden uzak dur Jongin."

Jongin ben geri çekilirken izin vermedi.Elleriyle yüzümü kavrayınca ona baktım.Gözlerim doldu.İçine ettiğimin gecesini böyle planlamamıştım.

"Şarap aldım.Tıpasını bir yerlerine sokmamı istemiyorsan,uzak dur benden."

"Suçlu sensin,sinirli olan da sensin!"

"Bana sanki cinayet işlemişim gibi davranma be!"

"Oğlum kocanım ben senin!Bağırma bana!"

"Gelme odaya!Defol git!"

"Sensiz girmeyeceğim o yatağa!Sehun!"

Onu dinlemedim.Kurutulmuş meyvelerle dolu poşeti kucaklayıp odaya doğru çıkarken Jongin bana yaklaşmaya çalıştı ama,"Sakın." dedim. "Bir adım daha yaklaşırsan saçlarını yolarım."

Bu onu durdurdu ama bana dağılmış gömleğiyle kedi gibi bakışlarına kanmadım.Başımı çevirip yoluma giderken başımı eğdim.İt herif,her şeyi bok etmişti.












































Continue Reading

You'll Also Like

43.1K 3.4K 47
Şuanda bir odanın içinde bir sandalyeye bağlanmıştım. Gözlerim bağlı olduğu için hiçbir şey görmüyordum. Birazdan bir adam içeri girip kapıyı kapat...
73K 5.1K 27
Ünlü bir rapper, nasıl baba olabilir? Kapısına bırakılan bir bebeğe ne kadar alışabilir? Evindeki yabancı bakıcıya ne kadar aşık olabililir? He...
12.2M 590K 87
18 yaşında genç bir kızın yolu çıkmaz bir sokakta hiç kesişmemesi gereken bir adamla kesişti. Adam hayata ve mavi renge küskündü. Genç kızla beraber...
409K 37.5K 33
Kore'nin nesillerdir düşman olan iki sürüsü; Kim'ler ve Jeon'lar aynı davete katılır. Beklemedikleri şey ise attığı yumruk ile ruh eşi oldukları orta...