UYUMSUZ PRENSES(Düzenleniyor...

Od nigrum_margarita

426K 22.2K 1.6K

Tehlikelisin,tehlikedesin Seni korumamız gerek Yapma Yapmamalısın Şuna bir son ver artık. Hayal kurma, bu sen... Viac

GİRİŞ BÖLÜMÜ
Vampir Okulu
Demek Adı Dylan...
'Tanışma Partisi!'
Tek Değilim
Kaçırılma(!)
'Yanlız Değilsin Ben Varım'
-İlerlemek -
Vampir Güçlerim Yok
Kabus
'Ben seni bekliyor olacağım'
'Hepsi Geçecek '
Kamp
'Sapık'
Oyun
FOTOĞRAF
Dikişler
'Mutluyum Çünkü'
'Atlatacağım'
Plan
DUR
Sipiritus malus
'Eninde sonunda öğreniceğim'
Birşey Yapmalıyım
Korkuyorum
Prenses-ler
Gabriel
Kısa Yol
'İpler'
Aklıma gelirse söylerim
Gelemiyoruz .
'Herşey yeni başlıyor '
Dönüyorsun.
Güvenmek
Kim?!
Yaklaştık !
Savaş!
Komşunun kızı !
Merak et o zaman!
KAYIT
Yeni Düşman ?!
Sen Benimsin
DÖVME
Doktor olmak ister miydin ?
Saklanbaç
Golll !!!
'Bitsin artık şu gece . '
Duyuru !!
"Tek insan dahi kalmaz!"
'Tek insan dahi kalmaz ! " - Devamı-
Arkadaşlık ♡
-Kız Milleti -
Hissetmemek
"Peki ya ne zaman? "
HANGİSİ?!
Sen ne yaptın ?!
"İyileşecek değil mi ? "
Üşüyorum?!
"Hepsi benim yüzümden !"
'Hepsi benim yüzümden '-devamı
'Tek başına !'
Sinir Krizi
Suçluluk Duygusu
"Cidden sinir bozucu !"
'Sen artık benim düşmanımsın !'
'Farklı bir gelecek ?'
- G E Ç M İ Ş -

Cevaplanması Gereken Sorular

654 40 5
Od nigrum_margarita

“Sen burada ne halt yiyorsun ?”dedim . Dylan onu bıraktı.

“Şey ben …”dediğinde bir anda Profesör yanımızda belirdi . “Neler oluyor ,Carlın burada ne işi var ?”dedi .

“Biz de tam kendisine bunu soruyorduk Profesör .”dedi Dylan ve Carl'a döndü .

“Sadece dolaşmaya çıkmıştım.”dediğinde ,”Bizi takip ediyordun yalan söyleme!”dedim.

“Saat gece yarısını geçiyor Carl . Bu saatte dışarı çıkman yasak.”dedi Profesör .

“Peki Dylan ile Bella neden dışarıda o zaman ?”dedi Carl .

“Onlar buradayken böyle bir kural yoktu ve ben onlara bu kuralı söylemedim. “dedi Profesör .

“Evet biz böyle bir şey bilmiyorduk.” dedi Dylan . “Aynen .”diye destekledim .

“Yalan söylediğini anlayabilirim Carl biliyorsun değil mi ? Büyücü olduğumu unutma .”dedi Profesör .

“Unutmam Profesör .”diyip yanımızdan ayrılmaya yeltendiğinde ,”Spor salonunda bizi duydun değil mi ? “dedim .

Carl yavaşça bize döndü ve”Neyden bahsediyorsunuz ?”dedi .

“ Hiç sadece soruyorum . “dedim .

“Carl öyle mi bizi dinledin mi ?”dedi Profesör .

“Hayır !”dedi Carl .

“Yalan söylüyorsun !”diye bağırdı Profesör . Carl bir an ürperdi . Hepinize tek tek baktıktan sonra kafasını öne eğip ,”Evet duydum .”dedi .

“Ne planlıyordun ? Sofia’ya söylemeyi mi ?”dedi Dylan .

“Hayır tabi ki  ,o bu gece gitti . “dedi .

“Aranızda birşeyler var gibiydi . Belki geri dönmesini istiyorsundur ,nereden bilebiliriz ?!”dedim .

“Daha bir gündür buradayım . “ dedi .

“O zaman neden peşimize takıldın ?! Doğru dürüst cevap versene ! Belki seni onlar göndermiştir ! “ dedi Dylan .

“Onlar da kim ? Ne diyorsunuz ya ? Sadece Sofia ile konuşurken Alex diye birinin adı geçmişti bende merak ettim . Onun öldüğünü sanmıştım.  “dedi .

“Ölü zaten .”dedim .

“Carl bu senin karışmayacağın ve uzak duran gereken bir konu . Bu seni uzaktan, yakından alakadar etmez . Sen ilk günlerini burada ki kişilerle iyi geçinerek harca . Bir daha bu konu ile ilgili tek bir kelime söylediğini işitmek istemiyorum yoksa anında okuldan atılırsın . Daha ilk günden işlediğin suçlara bak . Bunların cezasını alacaksın . Şimdi herkes dağılsın . Çok geç oldu .”dedi Profesör .

“Biz de mi ?”dedi Dylan .

“Evet sizde hadi acele edin ! Bugünlük yeterince baş ağrısı çektim . ”dedi. Carl önden giderken bizde arkasından ilerledik . Herşey mahvolmuştu . Sinirle hızla ilerledim ve Carl’ın omzundan tutup duvara yapıştırdım .

“Eğer bir daha karşıma çıkarsan seni bırakmam Carl anlıyor musun ? Bu iki oldu . “dedim .

Dylan “  Boşver ,eğer akıllıysa çıkmaz zaten .”dediğinde Carl'ı arkamızda bırakıp yola devam ettik . Odamın önüne geldiğimizde Dylan'a döndüm .” Biliyorum sinirlerime hakim olmam gerek . “dedim .

“Evet bu yolda gidersen canın yanabilir . “dedi Dylan .

“Son zamanlarda çoğu kişi sinirlerimi zıplatmayı başarıyor . “dedim .

“Belki bunun kurt tarafınla bir alakası vardır . “dedi .

“Belki .”dedim . “Ama cidden Carl bu sefer hakketti.”

“Biliyorum .”diyip yüzümü kavradı ve anlımdan öptü . Gülümseyip ona sarıldım . “Yarın sabah görüşürüz .”dedi .

“Bilemiyorum belki uzun bir süre uyurum .”dedim . Dylan benden ayrılıp ,”Nasıl yani ?”dedi .

“Nasıl olsa derslere girmeyeceğim . Zamanın hızlı geçmesini anca uyuyarak sağlarım . “dedim .

“Kendini tamamiyle bırakma .”dedi .Kafamı sallayıp anahtarla kapıyı açtım ve son kez Dylan el sallayıp içeriye girdim .

“Erkencisin .”dedi Brenda karanlığın içinden . Kaşlarımı çatıp ışığı yaktım. Yatağında uzanmış bana bakıyordu . Garipserce ,“Ne yapıyorsun ?”dedim .

“Uyumaya çalışıyorum .” dedi . “Ee sizin nasıl geçti ?”dedi .

“Geçmedi .”diyip somurttum ve Brenda'nın yatağının yanına oturdum .

Brenda dikilip , “Neden ? “dedi .

“Yeni gelen çocuk , yani Carl’ın bizi takip etmesi sonucu Profesör planı iptal etti .”dedim .

“Ne ? Neden ? Hem o vampir zübbettesi  neden sizi takip etmiş ki ?”dedi .

“Meraktan diyor ki ben inanamıyorum . Artık kimseye inanmıyorum . Bu okulda ki , dünyada ki kimseye . Ona da . Bu yüzden sürekli gözüm onun üzerinde olacak . “dedim .

“Ay o çocuğu baştan beri gözüm tutmamıştı. Ama bir sevinçli haber var bugün . “dedi .

“Ne ?”dedim .

“Ee Sofia gitmiş ! Sonunda kurtulduk .”dedi .

Gülümseyip ,”Sonunda .”dedim “Neyse ben üzerimi değiştireyim . Yatacağım .”dedikten kısa bir süre sonra yatağın içinde uykuya dalmıştım bile .

***

Kafamın dibinde durmadan çalan telefon yüzünden sabahın köründe gözlerimi güne açmıştım . Güneş bile tam doğmamıştı . Elimle yanımda duran sehpanın üzerinde telefonumu yokladım ve elim ile telefonum bir araya geldikten sonra durmadan çalan telefonumu kim olduğuna bakmadan açıp kulağıma getirdim .

“He ?”dedim boğuk bir sesle .

“Bella ? Odana gelmek üzereyim neredesin sen ? Bana kalkmadığını söyleme !”dedi Dylan . Yaptığım yerden sıçradım .

“Off ya tamam hazırlanıyorum hemen sen gelene kadar hazır olurum . Oyalama beni öptüm görüşürüz .”diyip telefonu kapattım ve hızla yataktan kalkıp giysi dolabından üzerime siyah bir t-shirtle ile siyah bir pantolon geçirdim ve siyah spor ayakkabılarımı da giydikten sonra hızla kapının önüne çıktım . Odamın kapısına yaklaşan Dylan kıkırdayarak yanıma geldi .

“Ne oldu ?”dedim .

“Gel buraya ,saçın başın darmadağın .”dedi ve saçlarımı elleriyle taramaya başladı.

Dudak büküp ,”Uyuyakalmışım .”dedim .

“Belli .”diyip saçlarımı düzeltmeyi bıraktı ve kolunu omuzuma atarak yürümeye başladı .

“Gece de gayet mantıklıydı . Sabahın köründe burada olmamın ne anlamı var ki ?”dedim . En son ki Alex'in yanına gitme çabası boşa çıkınca Profesör bir sonra ki buluşmayı bir hafta sonraya almıştı . Maksat Carl tarafından dikkat çekmemekti . Sabahın bilmem kaçında kalkmamızın sebebi de buydu . Tabi ben bütün haftayı gece gündüz odamda uyuyarak geçirdiğim için bana bir kaç gün geçmiş gibi geldi ama bugünden  sonra benim de çalışmalarım sonunda başlıyordu .Dylan sürekli uyumamdan şikâyetçi olsa da tamamiyle iyi olmama seviniyordu . Şuanlık işimiz Alex'i konuşturmaktı . Zor mu olacak kolay mı bilmiyorum ama cevapları eninde sonunda alacaktık .

“Öyle gerektiğini biliyorsun .”dedi .

Göz devirip ,”Umarım geç kalmamışızdır .”dedim .

“Merak etme geç kalmadık .”dedi.

“Off yüzümü bile yıkamadım ya !”dedim.

“Ben seni böylede seviyorum .”dedi . Gülümseyip kolumu beline sardım . Alexin olduğu ağaçlık alana geldiğimizde bizi Profesör karşıladı .

Esneyip ,“Sabah sabah birbirinize sarılacak gücü nerede buluyorsunuz ?”dedi .

“İnanın bana hala uyuyormuş gibi hissediyorum .”dedim .

“Ee bütün hafta yataktan çıkmazsan böyle olur Bella . Bak Dylan'a ne kadar da dinç duruyor . Tamam neyse zaman kaybetmeyelim .”dedi Profesör ve kapıyı açıp içeriye girdi . Arkasından da biz girdik . Alex'in hapishanesinin önüne geldiğimizde ,Alex bir köşede başını duvara yaslamış uyuyordu.  Dylan sesli bir şekilde öksürdüğünde yerinden sıçradı ve etrafa bakındı daha sonra gözleri bizimkiyle buluştuğunda göz devirdi . “Hoşgeldiniz ama ziyaret edeceğiniz zamanı iyi seçerseniz sevinirim . “dedi

“Senin keyfine göre hareket edeceğimizi sanmıyorum .”dedim . Ardımdan Profesör ,”Ziyarete gelmedik .”dedi .

“O zaman amaç ne ? “dedi Alex .

“Biz soru soracağız sende cevap vereceksin. “dedim .

“Başka emirin var mı abiciğim ?”

“Simdilik hayır .”dedi Dylan . Alex , benim bile yeni farkettiğim Profesörün elindeki siyah çantaya gözlerini dikti . “Onun içinde ne var ?”dedi .

“Senin seveceğin bir kaç oyuncak var .”dedi Profesör . Alex de kafa sallamak ile yetindi .

“Hiç zorluk çıkartmadan başlayalım . Haydutlar şuan nerede ?”dedi Dylan .

Alex susup bir şey demedi ve yavaşça ayağa kalktı ve demirliklerle arasında biraz mesafe kalacak şekilde durdu .

“Nasılsın Bella seni iyi gördüm ?”dedi bana bakıp .

“Bu beni ilk görüşün değil Alex . Konudan sapmayalım istersen .”dedim .

Oda göz devirip ,”Aynı yerindedir büyük bir ihtimalle .”dedi .

“Bence yalan söylüyor .”dedi Dylan sakince .

“Sen bana ne zaman inandın ki zaten ?”dedi .

“Bir zamanlar inanırdım .”dedi Dylan . O sıra Profesör cebinden çıkarttığı bir anahtar ile Alex'in kapısını açmaya yeltendiğinde ,”Profesör ne yapıyorsun ?”dedim .

“Herşey kontrolüm altında Bella . Yalan söylemediğini ancak bir yolla anlayabiliriz . “dedi . Profesör kapıyı açtığında Alex bir adım geriledi .”Yalan söylemiyorum ben !”

“Bella Dylan , Alex'i tutar mısınız ?”dedi . Dylanla birbirimize bakıp Alex'in yanına ilerledik . Alex biz yaklaştıkça geri geri yürüyordu . Sonunda duvara dayandığında omuzlarından tuttuk Profesör Alex’in karşısına geçip gözlerini kapattı ve anlamını bilmediğim bir kaç kelime sarf ettikten sonra baş parmağını Alex'in anlına bastırdı . Profesörün batırdığı yerden ufak bir ışık çıkınca Alex yüzünü buruşturdu.  Profesör baş parmağını çektiğinde Alex ,”Tahmin ettiğim kadar acıtmadı. “dedi .

“Yalan söylemeyi dene bakalım .”dedi Profesör .

“Pekala Profesör bana karşı bir büyü deneyip beni deney faresi olarak kullandığın için teşekkür ederim . Seni ne kadar çok sevdiğimi söylemek için çırpınıyorum.  .” dediği anda Alex saçlarından tutup bağırmaya başladı. Profesör sakinliğini korurken Dylanla Alex şaşkınlıkla baktık. Alex bir süre sonra sustuğunda nefes nefese bize baktı .

Profesör, “Teşekkür ederim Alex . İşe yarıyor sanırım .”dedi .

Kendimi toparlayıp ,”Baba'nın barındığı yer neresi ?”dedim .

“Söyledim ya !”diye bağırdı .

“Yani Haydutların yerini bilmemize rağmen onların yerini dahi değiştirmediğini mi söylüyorsun ? “dedi Profesör .

“Evet! O bunu öngörmüştü . Yani böyle düşüneceğinizi, o yüzden yerini değiştirmedi . “dedi . Dylan'a baktım . Duygusuzca Alex'e bakıyordu . Alex şuan yalan söylüyor olamazdı . Sorduğumuz ilk soruya doğru cevap vermesi beni oldukça şaşırtmıştı .

“Baba'nın tam olarak planı ne ?”dedi Profesör .

“Benim güçlerimi ele geçirdikten sonra sadece bize değil bütün dünyaya hükmetmek istiyor . Yanılıyor muyum Alex ?”dedim .

“Sen bunları nereden … neyse ne işte!”dedi .

Profesör , “Peki Alex,Arthur konusuna gelirsek-”dediğinde Alex lafını bölüp ,”Eninde sonunda bu konunun geleceğini biliyordum . Yılışık çocuk , biz onu hiçbir şekilde zorlamadık . O babama hizmet etmek için çırpınıyordu . “dedi .

“İyi de neden ?”dedi Profesör .

“Haksızlığa uğradığını söyledi . Büyük ihtimalle Bella ile Dylan'nın güçlerini kıskandı . Ki bu bir büyücü için normal bir şey . “dedi . Çoğu büyücünün element güçleri yoktu . Ama sırf bu yüzden bizim karşımızda durması çok saçma ve çocukça . Bunun için ruhunu feda etmesi de cabası .   

Profesör dişlerini sıktı .” Bu kadar saçma bir neden yüzünden mi yani ? Daha fazlası olması lazım . Bunun için ruhunu satmış olamaz .”

“ Varsa da bilmiyorum tamam mı ? Duyduğum bu !”dedi .

Profesör duvara yumruk atarak ,”Kahretsin . Ailesi hala onu kayıp sanıyor ve onun yaptıklarına bak . “dedi .

“Sakin ol Profesör .”dedi Dylan .”Bella güçlerini on sekiz yıl boyunca sakladı . Sırf bu yüzden babası onu saraya hapsetti ve siz nasıl onun bu güçlerini fark ettiniz ? “

“Saraydaki herkesin sizin tarafınızda olduğunu mu sanıyorsunuz? Hem Bella neden bu güçlerin sende olduğu konusunda bir fikrin var mı ?”dediğinde kaşlarımı çattım . Sarayda casusların bulunması konusunda ayrı bir dert edinirken . Yıllardır merakım içinde kayıp giden bu büyü güçlerimin neden bende olduğu konusu şimdi daha çok merak ettiğim bir konu haline gelmişti . Alex'in bu sorusu karşısında afallamıştım ama cevaplamak zorunda olduğum bir konu değildi . Bu yüzden omuz silktim .”Ve abi senin gücünün neden tek elementle sınırlı olduğunu biliyor musun ? Asıl bunlar cevaplanması gereken sorular . Öyle değil mi Profesör ?”dedi . Dylan ile ikimiz aynı anda Profesöre döndük .

“ Alex sadece sorduğumuz soruları cevapla! “ dedi Profesör .

“Profesör bilmemiz gereken bir çok şey var gibi görünüyor . “dedi Dylan . ....

***

Pokračovať v čítaní

You'll Also Like

25.6K 636 23
"Oyun oynamayacaksak ne yapacağız?" "Ben seni sikeceğim o kadar. İstediğin bir sex türü varmı kedicik?"
1.2M 98.7K 47
Gelecekten, geçmişe engebeli bir serüven! 27 yaşında olan Feride gittiği Topkapı Sarayında esrarengiz bir şekilde ortadan kaybolur. Gözünü açtığında...
723K 16.9K 56
"Madem çok ısrar ettiniz, o zaman artık bey diyebilirim." deyip gülümsedim, bandı yapıştırdıktan sonra yutkundu. "Boşver beyi." deyip dudaklarıma yap...
7.3M 278K 49
Fantastik #1 Siz hiç bir ruha aşık oldunuz mu? Gülüşünden bihaberken ya da öfkelendiginde nasıl baktığı bilemeden sonsuz bir melankoninin içine düştü...