let me tell you a secret ര yo...

De tullyskatie

289K 24.1K 3.2K

yoons: Jimin? Chimmie: Hyung? ::::::::: Yoonmin kurgusudur. Rahatsız olacakların okumaması önerilir. Mais

intro
secret 1
secret 2
secret 3
secret 4
secret 5
secret 6
secret 7
secret 8
secret 9
secret 10
secret 11
secret 12
secret 13
secret 14
secret 15
secrets from jimin 1
secrets from jimin 2
secrets from jimin 3
secrets from jimin 4
secrets from jimin 5
secrets from jimin 6
secrets from jimin 7
secrets from jimin 8
secrets from jimin 9
secrets from jimin 10
secrets from jimin 11
from us to us 1
from us to us 2
from us to us 3
from us to us 4
from us to us 5
from us to us 6
bu bir sır değil

end

7.9K 566 181
De tullyskatie


Hava güzeldi.

Yanyana oturmuş çiftin arasından usulca esen meltemler sıcak olan havayı daha çekilebilir kılıyordu ve bu güzeldi işte.

Jimin başını geriye doğru attığında taktığı güneş gözlükleri sayesinde yüzüne vuran güneş ışınları onu bir nebze olsun rahat bırakıyordu.

Yoongi ise bu durumdan pek memnun sayılmazdı.

Güneş gözlükleri oldukça büyüktü ve bu Jimin'in güzel yüzünü görmeyi zorlaştırıyordu. 'Ne kadar garip' diye düşündü, Yoongi.

Aylarca kaçtığı kişinin şimdi tam yanında oturuyordu. Canı acıyor ama bunu hissettirmeyecek şekilde mutluluğu giderek artıyordu ve özlemi her daim onunlaydı. Jimin yanındayken bile onu özlemesine engel olamıyordu.

"Buraya eskiden çok gelirdik, hatırlıyor musun?" Yoongi, Jimin'in sorusuyla istemsizce tebessüm etti.

"Anılar-" 

"-çok fazlalar." Diyerek Jimin'in sözünü kestiği yerden tamamladı.

Anılar gerçekten çok fazlaydı. Sarılmalar, ağlamalar ve kaçışlar. İkisi de en çok birbirine güvenmiş ve en çok birbirlerine yalan söylemişlerdi. Biri severken gizlemiş diğeri severken bilememişti. 

Böyle, böyle hayatlarında ve birbirlerinde bir çok şeyi kaçırmışlardı.

Yoongi, Jimin her kalp kırıklığı yaşadığında ona destek olmuş ve kendi canını binlerce kez acıtmıştı ama Yoongi zaten Jimin'i karşılıksız seviyordu. Jimin onun canının acısı olmuşken, canının acıması hiçti. Destek olmuştu ona, defalarca kez. Kendi duygularını, onca yıllık sevgisini hiçe saymış ve onu başkaları için ağlarken kollarında teselli etmişti.

Jimin ise önünde ve kalbinde duran aşkı  görmezden gelmiş başkalarına sığınmıştı. Yoongi için içinde dolup taşan sevgiyi, yıllarca, aptal gibi çok fazla değer vermeye yormuştu. Kalbini bile bile kendisi kırmıştı. Sevgisini onca birlikte olduğu kişiye verememişti çünkü zaten sevgisi sadece bir kişiye aitti. Min Yoongi'ye.

"Konuşmak istemiştin, ne konuşacağız?" Jimin, gelen soru ile birlikte Yoongi'ye döndüğünde gülüşünü tutmaya çalıştı.

Yüz ifadesini düz tutmaya çalıştıysa bile merakı oldukça belliydi.

"Geçen konuştuğumuz sefer cevap vermemiştin, seni ikna etmek için daha fazla ne yapabilirim onu merak ediyorum." 

İkisinin de tavırlarından oldukça belliydi aslında geçen sefere göre daha rahat oldukları. Olanlar hala olmuş olsa bile eskisi gibi birbirlerinin yakınına oturup güzel havanın tadını birlikte çıkarmak güzeldi. 

Keşke, diye düşündü Yoongi. Keşke şu lanet güneş gözlüklerini çıkarsa. 

En sonunda dayanamayarak ellerini gözlüğe uzattığında Jimin ne olduğunu anlamayarak bir an şaşırmış bir şekilde Yoongi'ye döndü.

"Yoongi..ne yapıyorsun?" Elbette tepkisi bu tarz bir yakınlaşmayı istemediğinden değildi. Sadece şaşırmıştı.

Yoongi dürüst davranarak, "Gözlüklüklerin yüzünden seni göremiyorum." dedikten sonra gözlükleri çıkararak bir kenara koydu. Jimin bu sefer kendini tutmadı ve gülümsedi. Zaten biraz daha kendine engel olursa çatlayacaktı.

Jimin fırsatı değerlendirerek yüzlerini yaklaştırdı. 

"Ne yani, beni mi görmek istiyorsun?" Yoongi alaycı bir gülüş bıraktı.

"Biriyle konuşurken yüzünü görmek isterim, Jimin." Jimin yüzünü buruşturdu ve eski pozisyonuna döndü.

"Sinir bozucusun." Yoongi şirince gülümseyerek ondan tarafa döndü.

"Biliyorum." Birlikte güldüler.

Kendilerini oldukça yoran konu hakkında konuşmayı erteleyerek başka şeylerden bahsettiler. Birlikte yaptıkları güzel şeylerden ve tatlı günlerden. Asla unutamadıkları anılarından konuştular, bolca güldüler. Geriye doğru yaslanarak, yeşil çimenlerin üzerine serdikleri örtüye uzandılar. Ufak bir meltem geçti üzerlerinden. Geldiklerinden beri olduça zaman geçmiş ve bu sürenin nasıl geçtiğini anlamamışlardı. 

Uzun konuşmalarının ardından oluşan kısa sessizliği Jimin bozdu. Gözlerini açarak yanında uzanmış olan Yoongi'ye döndü.

"Yoongi?"

"Hm?" 

"Mesajlaşmalarımız sırasında bana bir şey söylemiştin..şu ben seni tanımadan önce bile beni tanıdığın ve benden hoşlanman ile ilgili olan."

Büyük olan gözlerini açmadan kafasını sallarcasına onayladı. 

"Nasıl?" 

Jimin'in sorusuyla Yoongi gözlerini açtı ve küçüğüne döndü.

Jimin biraz yerinde kıpırdandı, heyecanlıydı, sorunun cevabını merak ediyordu.

"Çok klasik. Duymak istediğine emin misin?" 

Küçük olan hızlı hızlı kafasını salladı. 

Yoongi düşünür gibi yapsa bile aslında hepsini hatırlıyordu.

"Tanışmamızdan bir kaç ay önceydi, ikimiz de onlu yaşlardaydık. Mahalleye yeni taşınmıştık ve ailem beni hemen Jin ile tanıştırmış ve arkadaş olmamız için dışarı yollamışlardı, ki işe yaradı..neyse, mahallede gezinirken bir iki kişiye daha rastladık. Sıcak davranıp oyunlarına davet ettiler. Onlarla oynarken köşede bir arkadaş grubu daha oynuyordu ama daha sonra birden onların olduğu tarafta hafif bir hareketlenme oldu. Merakımızdan biraz yaklaştık.

Arkadaş grubundan bir-iki kişi dönmüş birini azarlıyor o kişiyle oynamak istemediklerini bizzat ine o kişiye söylüyorlardı. Çocuk fazlasıyla üzgün duruyordu-"

"-Taehyung.." Diyerek hatırladığı anı ile birlikte sözünü böldü Jimin, Yoongi'nin.

"-Evet, Taehyung. Affet ilk başta seni fark edememiştim. Diğerlerine kıyasla daha geride duruyordun ama seni fark ettiğim an.." Yoongi hatırladığı görüntüyle gülerek Jimin'in eskisi kadar tombul olmayan yanaklarını sıktı.

"..o kadar tatlıydın ki! Dudaklarını büzmüş Taehyung'a üzgün bir şekilde bakıyordun. Çocuklar Tae'yi aralarına almadan gittiği zaman onlarla gittikten bir kaç dakika sonra koşarak geri gelişini hatırlıyorum. Ondan özür diledin ve biraz oturup konuştunuz. Neşelendirmek için sergilediğin tavırlardan sonra o güldüğünde elinden tutup kaldırdın az ileride olan parkı gördüğünde koşarak oraya gittiniz. Bütün gün güldün tatlı tatlı.  Oynadınız orada ikiniz. Ama ben oyun boyunca seni izlemekten başka bir şey yapamamıştım."

Derin bir iç çekti. O zaman hissettiği duyguları hatırlıyordu.

Jimin, Yoongi'nin kendisi hakkında konuşurken böyle içten gülümsemesini seviyordu. Sevilmeyecek gibi değildi gerçi.

Gerçekten ikinci bir şans istiyordu. Her şeyi düzeltmek ve onu şu ana kadar tüm sevemeyişlerinin özrünü dilercesine sevgisini göstermek istiyordu ona.

Umutla büyük olana baktı. "Cevap verecek misin?"

Yoongi anlamayarak küçük olana baktı. "Cevap verdim ya." 

"İlk sorumdan bahsediyorum..seni ikna etmek için ne yapabilirim?" 

Doğrusu Yoongi için çok büyük şeylere ihtiyaç yoktu artık. Sadece çok uzun zamandır istediği ve Jimin tarafından yapılırsa nasıl hissetireceğini öğrenmeyi arzuladığı bir şey vardı.

Yüzlerini yaklaştırdı. Şimdi burunları birbirlerine değiyordu. Kalplerinin atışları göğüs kafeslerini zorluyordu. Jimin heyecandan öleceğini hissetti.

Yoongi en sonunda cevap verdi.

"Beni..öper misin?" 

Evet, kesinlikle Jimin heyecandan ölecekti. Yüzleri bu kadar yakınken ve dudaklar tam dibindeyken fazla beklemenin bir anlamı olmadığını biliyordu.

Yaklaştı ve dudaklarını ince dudaklarla birleştirdi. 

Uzun bir öpücük değildi. Kısa sürmüştü, belki on saniye kadar. Eğer Jimin sayıları o anın heyecanıyla karıştırmadıysa, evet, on saniye kadar sürmüştü.

Kısa bir öpücüktü ama ne Yoongi, ne Jimin bu saniyeleri başka hiç bir şeye değişmezler gibi hissediyorlardı. 

Sıcacıktı ve sevgi doluydu. Yıllar ve mutlu, üzgün anılar doluydu.

Bu öpücük birbirlerine verdikleri ikinci bir şanstı.

___________________

Ve bitti..

Umarım final bölümünü sevmişsinizdir.

Açıkçası bu kitabın bitmiş olduğu gerçeğini kabul edemiyorum çünkü her ne kadar acemice bile olsa benim sevdiğim bir kurgu oldu en başından beri.

Gösterdiğiniz ilgi için size çokça teşekkür ederim.

Sizi seviyorum~♡

Başka Yoonmin kurgularında görüşmek üzere~

Yoonmin ile kalın~~

Continue lendo

Você também vai gostar

1.6K 207 7
Nükleer patlama sonrası sığınakta yaşamlarını sürdürmeye çalışan bir grup çocuk
200K 21K 34
taehyung kırmızı defterini kaybeder 290423, tk ☁️
62.1K 5.4K 35
"Hey pretty girl what's your name, what's your number?" 02.03.19
220K 15.8K 25
"Sana Jiminsshi diyen çocuk sinirlerimi bozuyor." ✧Texting✧ 28.06.2018 ✤ Tamamlandı ✓