Önsöz yazmayı pek sevmem ama bu sefer ki önemli.
10,000 olmuşuz. Ve bu beni çok mutlu etti. Yanımda olan herkese çok teşekkür ederim.
Okuyucularımı gerçekten çok seviyorum <3
Bu bölüm;
pinkmarshmellow,
semanur_1907,
quennofmilkshake,
-LittleBlackStar-,
KartaliceTutku,
CansuMalik7,
elifnur2013,
bradfordbadgirl2000,
elifzayn2000,
Guvvce
Ve
jbmine'a
İthatır.
İyi Okumalar...
***&***
Bu da ne böyle! Tanrı aşkına! Bu -J denilen kişi benim burada olduğumu nereden biliyor? Lavoboda ne yapacak bana? Düşünmesi bile korkunç.
"Bir sorun mu var, sevgilim?" Başımı telaşla Zayn'e doğru kaldırıp olumsuz anlamda salladım. İlk başta kaşları çatılsa da sonradan gülümseyip önüne döndü.
Umarım bir şey anlamaz. O'na söylemeli miyim acaba? Söylersem olacakları düşünsenize bir. Kesin Jonat'ı sikerek öldürür. Ya da öldürmez. İşkence eder. Ölüm Jonat için kolay yol olur.
Gitsem; Lavoboda bana neler yapar, neler.
Gitmesem; Beni başka bir zaman bulup sikerek gebertir.
Sizce hangisini yapmam daha iyi olur?
Git Ell. Ne olacak ki? Eğlenmiş olursun biraz.
Öyle olmuyor o işler küçük hanım. Gidersem ve eğer orada bir şeyler olursa Zayn bunu anladığı an beni öldürür.
Her şekilde öleceksin zaten.
Sende haklısın be sürtük. Her türlü ölecem yani.
Telefonumun yeniden titreşme sesiyle tekradan telefonuma döndüm.
'Son 1 dakika, bebeğim -J'
Zaman ne çabuk geçti öyle? Bir dakika kalmış. Gitsem mi? Gitmesem mi?
"Zayn benim bir lavoboya gitmem lazım." Başıyla beni onayladığında ayağa kalkmış çoktan lavoboya yönelmiştim bile.
Nasıl biri acaba? Jonat mı ki?
Lavoboya girdiğim anda sırtım duvarla buluştu ve kapı sertçe kapatıldı.
"Geleceğini biliyordum." Refleks olarak kapanan gözlerimi açıp suratına baktım.
Kar maskesi mi? Kaçıncı yüz yılda yaşıyoruz biz?
Gözler ne renk? Oradan tanırsın belki.
Haklı. Gözleri Ihm... Yeşil mi? Ama Jonat'ın gözleri kahverengiydi. Yani sen Jonat değil misin?
Gözlerimi korkuyla büyülttüm.
Sen Jonat değilsen kimsin?
"Zayn yatakta nasıl?" Ne güzel ya! Sesi de boğuk geliyor. O şansımı da kaybettim. Yani sesinden de tanıyamıycam.
Analizci oldun çıktın başıma. Bırakta çocuk işini yapsın.
Zayn'e söyliyim de bir ara benim iç sesimi siksin. Gerçekten diyorum. Çünkü çok meraklı.
"Tadına baksam mı senin?" Başımı hızla olumsuz anlamda salladım. Beni becermekten mi bahsediyordu acaba?
O'nu boşverin de Zayn bizi böyle görürse?
"Bence fena olmaz." En iyisi çığlık atmak.
Ağzımı açıp çığlık atacağım sırada elini ağzıma bastırdı.
"Eğer ki ağzını açarsan seni ağlatarak sikerim." Sesimi kestim. Bu durum da bağırmak çözüm değildi.
Her hangi bir kız kızlar tuvaletine gelemez mi? Kimsenin mi çişi gelmiyor? Ya da makyajınızı tazeleyin? İyi tamam, yapmayın.
"Sesini çıkartmıyacaksın. Duydun mu?" Başımı olumlu anlamda salladım. Elini ağzımdan çekip başını boynuma gömdü ve ufak ısırıklar bırakmaya başladı. Midem bulanıyor sanırım.
"Bırak beni." Sesim olduğundan kısık çıkmıştı. O'ndan korkuyor muydum? Kesinlikle. Zayn bulursa neler yapacağını bilmiyor sanırım kendisine.
"Ihm.. Zayn ile her gece birlikte oluyor musunuz? Umarım seni iyi değerlendiriyordur." Her gece birlikte olmuyoruz. Zayn istediği zamanlar. Ya da canımız istediğinde. Çoğunlukla Zayn'in istediği zamanlar.
Ama bundan sana ne? Biz birlikte oluyorsak oluyoruz. Sana ne oluyor acaba? Adi piç.
"Zamanımız kısıtlı sanırım. Sevgilin seni bekliyor." Ne zaman kapattığımı bilmediğim gözlerimi yavaşça açtım.
Gitmişti. Ne kadar çabuk. En azından bir yüzünü görseydim. Aynanın karşısına geçip yüzüme su çarptım. Daha iyiydim sanırım.
Telefonumu elimden bırakıp yüzümü havluyla sildim. Aynadan boynuma baktığım da pek bir şey yoktu. Anlamazdı büyük ihtimalle. Yani öyle olmasını umuyorum.
Su ve sabunla boynumu temizledikten sonra kağıt peçete ile kuruladım. Görmezd artık.
Lavobodan çıkıp Zayn ile oturduğumuz masaya doğru ilerledim. Oturup Zayn'e gülümsedim.
"Geç kaldın. İyi misin?" Başımla onayladım. Sizce de orada yaşananlar aramızda kalmalı değil mi? Kesinlikle öyle. Zayn ya da bir başkası bilmemeli. Ashley hariç. O her şeyi bilir. Yani o'ndan saklayamayız.
Çatalı elime aldım ve önümde ki yemekle uğraşmaya başladım. Aklım hala -J'deydi. Jonat değilse kim olabilirdi ki? Ben o diye düşünmüştüm. Bana zarar verirdi. Verebilirdi.
"Bir sorun mu var, Elena?" Başımı Zayn'e kaldırdım. Beni izliyordu. Ne diyebiilirim ki? Hiçbir şey diyemem.
"Hayır, sevgilim. Ben iyiyim." Gülümseyip suyundan bir yudum aldı. Jonat'ı ya da -J'yi sonra düşünebilirdim. Şu anda Zayn beni ilk defa yemeğe götürüyordu ve ben bunun keyfini çıkartmalıydım. Kesinlikle öyle yapmalıydım.
"Yemeğini bitir, öyleyse." Çocuk muyum ben? Bitiririm elbette bir gün. Önümdeki tabaktan bir kaşık alıp ağzıma koydum. Zayn'e baktığım da telefonu ile birine mesaj atıyordu.
"Kim o?" Telefonuna bakarak kaşlarımı kaldırdım.
"Kim, kim?" Başını bana kaldırıp telefonunu masaya koydu. Kim sence?
"Mesajlaştığın kişi." Sırıttı ama cevap vermedi. Cevap vermedi! Kesin kız biriyle mesajlaşıyordu. Kesin. Ve benden saklıyor.
"Cevap ver, Zayn!" Telefonunu bana uzattı. Ne yapıyım ben o'nunla?
"Bak." Telefonu sertçe elinden alıp açtım. Tuş kilidi mi? Ne olabilir ki? 'Elena' yazayım. Olmadı.
Annesi Trisha? Değil.
Kardeşi Safaa? Onu sever hem. O da değil.
"Tuş kilidin ne Zayn?"
"Marie." Cidden bunu mu koymuştu? Marie kim derseniz. Kızımıza koyacağımız ad. Çok tartışmıştık o ad için.
**Geçmiş**
"Daicy olsun bence." Derin bir nefes alıp bana döndü.
"Seni sadece öptüm, Ell. Bir bebeğimiz olmayacak." Sen öyle san! Aptal Malik!
"Ya olursa?" Sırıtıp bana döndü.
"O zaman adı Darcy olur." Yapma!
"Ama Darcy erkek ismi." Sırıtması büyüdü. Erkek mi istiyordu yani?
"Evet, sevgilim. Bebeğimiz olursa adı Darcy olacak." Çok beklersin. Kız olacak.
"Ama ben kız istiyordum. Ve adı da Amy olsun." Amy? Çok kadınca biliyorum ama hoş bir isim.
"Olmaz." Saatine bakıp ayağa kalktı.
"Benim gitmem lazım." Yanağıma minik bir öpücük kondurdu. "Ve adı da Marie olsun. Severim bu ismi."
**Geçmiş'in Sonu**
Aslında bakarsak çokta tartışmamışız. Ve gerçekten hamile olabilirdim! İlk defa beni dudağımdan öpmüştü. Daha 12 yaşındaydım. Ne yapmamı bekliyordunuz ki?
Zaman kaybetmeden şifreyi girdim ve
Bingo!
Açıldı.
Önümde ise bizim resimlerimiz var. Ne yani? Bizim resimlerimize mi bakıyordu? Çok tatlı.
Gülğmseyip başımı Zayn'e kaldırdım.
"Seni seviyorum, Zayn."
"Beni herkes sever, güzelim."
Sen zaten 'Bende seni' deme! Romantik bir an hazırlamaya çalışıyorum. Sen içine sıç zaten. KendiniBeğenmişMalik. Ya da eskiden dediğim gibi AptalMalik!
İkisi de uyuyor.
"Kalkalım mı artık?" Başımı olumlu anlamda sallayıp ayağa kalktım. Saat kaçtı acaba. Saatim yok. Telefonumdan bakabilirim. Ama bir dakika telefonum nerede benim?
Lavoboya giderken yanımdaydı. O adam yanımdayken de.
Yüzümü yıkamak için bırakmıştım. Yani lavoboda.
Hızlı adımlarla lavoboya girdim. Telefonum bıraktığım yerdeydi. Elime alıp içine baktım. Kimse açmamıştı. Açsalar ne yapacaklar ki? Zaten pek bir şey yok içerisinde. Ama resimler ve müziklerim önemli.
Diğerleriyle istediklerini yapabilirler.
Derin bir nefes verip lavobodan çıktım. Çıktığım gibi geri girmem bir oldu.
Çöpte gördüğüm şey lens mi? Eğilip içinden aldım.
Evet, lens. Kutunun içerisini açıp rengine baktım.
Kulanılmış yeşil renkte sahte lens!
Dediğim kadar uzun olmadı farkındayım. Geçte geldi. Ve geçen bölüme gelen vote sayısı? Siz harikasınız Fuckiers..
Umarım bu bölüme de bol uzun yorum yaparsınız..
Unutmayın; ne kadar uzun yorum o kadar erken ve uzun gelen yeni bölüm..