Sevgili arkadaşlar herkes okumaya başladığı tarihi yazabilir mi?
İlk bölüm olduğundan varsa yazım yanlışları maruz görün😊
İyi okumalar size canlar!!
Multimedya:Beyza,Hatice ve Sude:)
"Bizimkisi bir aşk hikayesi değildi! Bizimki AŞKTI gerisi hikayeydi!!"
HATİCE KORKMAZ
'Gözlerimi açtığımda yatağımın üstünde bir adet kahvaltı tepsisi gördüm. Balından reçeline her şey vardı. Bende işte o zengin, şımarık, her şeyi elde eden o tikican kızlardandım. Yatağımdan doğruldum ve güne her zamanki gibi zinde başladım.'
Demek isterdim ama maalesef öyle zengin tikican kızlardan değilim ki yatağıma yemekler gelsin. Kalkıp kendim gidiyorum kahvaltıya. Normalide bu zaten. Ama kim bilir belki bir gün benim ayağıma da gelir kahvaltı.
Kahvaltıyı geçtim, cici kızlar gibi uyuyup öyle kalksam o bana yeter. Yemin ediyorum kamyoncu koca göbek dayılar gibi yatıp kalkıyorum. Bir horlamam eksik anasını.
Ama elimde değil uyuyunca kendimden geçiyorum kendimden geçince de kıçım başım başka alemlerde. Deli yatarım da ben:)
Yine ve yine en son ben kalkmış ve geç kalmıştım. Ilk işim lavaboya gidip bir takım işlerimi halletmekti. Anladınız siz. Lan işte çişimi yapıcam.
Işim bittikten sonra mutfağa benim can Arkadaşlarımın yanına gittim. Geç kalmanın tek iyi yönü kahvaltıyı senin hazırlamaman yoksa hiç iyi yanı yok.
Arkadaşlarım kalkmış, beni beklemeden kahvaltıya bile başlamışlar.
-ooo hanımlar insan bir kaldırır.Üvey evlatmıyız biz?
Diye sordum sitemle
-Kusura bakma hanımefendi! Kulağında fil tepişse uyanmassın.
Dedi her gün beni uyandırmakla yarı ömrü geçen beyza.
-Aynen Hatice seni uyandırmak doktora yapmaktan daha zor kusura bakma derse geç kalcam.
Hemen arkasından ailemizin gururu geleceğin avukatı da laf sokmuştu bana. Bu Havva Sude oluyor.
Sude cümleyi bitirince ikisine gülmeye başladılar.
"Tamam arkadaşım azıcık derin dalıyor olabilirim ama sonuçta uyuyorum ölmüyorum ya."
Sinirle bende söylenmeye başladım.
-Söyleyene bak yaa.yanında top patlasa uyanmaz,seni bizim sokağın davulcusu uyandırmıyor be adam senin için 5 tur yapıyor.
-Abartma sende ne o kadar değil.Neyse saat kaç oldu bak yine geç kaldık.Cabuk hazırlanın.
Dedi Havva. Evet biraz abarttım ama gerçekten küçükken ramazan davulcusunu duymazdı.
10 dk sonra arabadaydık pardon tospik'te malum Beyza kızıyor, O araba değil tospik. Beyza küçüken 'bir arabamız olacak ve adını da tospik koyacağız' demişti. Ve oldu. Küçükken hayal ettiğimiz her şey olmuştu.Aynı şehirde okumak, aynı evde kalmak vs. Ama sadece tek bir hayalimiz gerçekleşmedi. Oda çok yakında gerçekleşecek.
*******
10 yıldan beri emir verme huyu vardır bende. Ne yapayım emir vermeyi seviyorum. onu yerine getirmeden olmaz.
Havvaya dönüp en ponçik sırıtışımı yolladım. Havvaysa kitap okumaktan beni fark etmiyordu. Az daha oku Havva şimdi yanaklarım gerilmekten yırtılacak.
-Havva bi çay kap gel be kuzum .
Ikinci derse girmemize yirmi dk vardı. O yüzden çay getirmesini istedim havvadan. Havva kalisini bozmadan kitaptan başını kaldırdı ve bana baktı.Avcunu yalarsın der gibi bir hava veriyordu.
-oldu canım başka emrin hanımefendi??
Deyiverdi. Aslında yanında tatlı olsa fena olmaz ama şimdi diğerini isterken birinden vazgeçmek olmaz biri yeterli.
-yok yok başka bir şey istemem canım .çay kafi .
Dedim dalga geçercesine o ise sinirle dişlerini sıktı ve tekrar kitabına döndü. Bende galiba göt gibi kaldım. Göt olmak buydu herhalde.
-Vicdansız arkadaş ne olacak?
Dedim sahte bir sinirle oflayarak.
-Ne var canın kankana çay alıp gelsen? Sen anca kitap oku. Sanki okuyup filozof olacan da iki günde koca kitap bitiriyor. Gereksiz şey.
Evet gerekli ama tövbe yarabbim kitap okumayı anadan doğma sevmem. Kusura bakmayın kitap kurtları.
Konuşmam bitince Havva kitabını hızlı bir şekilde kapattı ve çantasına sokuşturuyordu. Hem bir şeyler söyleniyordu.
- Bekle iki dakika Allahın cezası hemen alıp geliyorum. Ayrıca kitap okumak katolog ve magazin dergileri okumaktan daha faydalı. Bir kitap okusan diyorum.
Dedi ayağa kalkarak havva. Bilmiş bilmiş konuşuyor birde.
Tamam haklı olabilir biraz katalog biraz magazin dergisi okuyor olabilirim. Ama genelde siyasi makaleler okuyorum. Tarih kitaplarını severim ama okumam.
Nasıl bir çelişki yarabbi?:)
-Kızım ben gündem takip ediyorum.
Havva inanmıyorum dercesine kafa salladı.
-Ha ha öyledir.
Dedi.Arkasına dönüp Soylene soylene gidiyordu . bu kizin tavirlarina bayiliyorum doğrusu.
HAVVA SUDE AKÇAY
Bu kız dünyada iş olduğunu bilseymis doğmazmış bu nasıl bir üşengeçliktir yaa. Ama kıramıyorum da bu kızı ya kalk kendin al demek var ama bu seferde küsüyor bir saat barışmak için dil döküyorum ki zaman kaybı hiç de işime yaramaz. Baktım ki konuşa konuşa tabi kendi kendime konuşuyorum kantine gelmişim.hemen iki çay alıp bahçeye yürümeye başladım.koridorda yururken birde ne goreyim?? gözlüklü marul kafa bir çocuk.Bu çocuk tam hayallerimdeki damat adayıydı .Allahım nasıl bir yakışıklılık böyle? O kıvırcık marul kafanı yerim ben. Ben cocuğa hulyalı hülyalı bakarken ... Bir carpisma sesi hayir hayir ama ben onunla carpışamam ki o tam karsımda cunku . elimde bir sıcaklık ve cam kırıkları hayirr yaa çocuğa dökmüş olamam dimi?
Allahım yardım et diye önüme döndüm ve ne göreyim.Bu üniversitenin en gıcık hocası Tahir Hoca değil mı? Daha kötüsü elinde son sınıfların projesi,ve daha kötüsü üstünde cam kırıkları...
Öldün kızım sen hiç yaşama umudun yok artık.
-Hocam çok özür dilerim.gercekten görmedim.
Dedim telaşla. Ruhuma fatiha.
-Kör müsün kızım kocaman beni görmeyecek kadar?
Diye bağırdı. Şu dakika gulebilirim çünkü adam bir altmış. Birde kalkmış kocaman ben diyor. Hoca vallahi güldürdün beni.
Ben gülmemek için zor tutuyordum kendimi. Ama başardım.gülmedim.
Hoca öfkeyle bana bakıyordu. Marul kafanın bana olan bakışlarını o karmaşada fark edince bende marul kafaya baktım. Hoca benim bakışlarımı takip edince marul kafada kitlendi. Ve aynı can alıcı bakışları marul kafaya yöneltti.
-sisst delikanlı gel buraya bakiyim.
Dedi eliyle gel işareti yaparak marul kafaya.Marul kafa şaşkın şaşkın buraya yaklaştı.
-Buyrun hocam bi sıkıntı mı var?
-Evet var delikanlı.Senden âlâ sıkıntı mı olur?
Hoca bunları söylerken marul kafa tabiri caizse öküzün trene baktığı gibi bakıyordu ve aşırı komikti.Bu durumda bile gülebilirdim yani.
-Siz ikiniz beni iyi dinleyin.Bu proje yüzünden son sınıflar iki aydır uğraşıyor.ve şuan onların yaptığı proje ortada yok!neden? Sizin flörtmeşinize kurban gitti!! O yüzden iki günde bu proje bitecek ve günün sonunda önümde olacak.Hee eğer biz yapamayız derseniz benim için nasıl okuldan öğrenci atılır araştırabilirsiniz.anlatabildim mı?
Dedi.O sırada marul kafa
-Ama hocam ben bir şey yapmadım ki.
Diye itiraz edecek oldu ama edemedi.
-kes! Asıl suç senin sen orda olmasaydın bu kız sana bakmayacaktı, eğer bakmasaydı benim projem şuan yaşıyor olacaktı,yani delikanlı bütün problem sensin.
Deyiverdi hoca.Ben endişe dolu gozlerle bir hocaya birde marul kafaya bakiyordum .konuşma sırası bendeydi. Fazla uzar bu konu.
-hocam siz hiç merak etmeyin 2 gun sonra elinizde olacak.
Dedim alelacele.Hoca memnun olmuş bir bakısla basını sallayıp gitti. Bende ne yapıcagımı sasırmış bakiyordum.
Bu hocaya deli diyorlardı da inanmiyordum.Gercekten deliymiş.neler söyledi öyle ya bir an asıl suçlu annen ve baban diyecek diye korktum valla.
Evet eğer buradan başka bir neden sonuç ilişkisi çıkarırsak gerçek suçlu Hatice o olmasaydı ben çay getirmeyecektim getirmeseydim buraya gelmeyecektim ve çayı dökmeyecektim.Ben hayal dünyam da Hatice'yi suçlarken marul kafa konuşmaya başladı.
-Hayır sen neden bana bakıyorsun ki ?
Bana neden mi bakıyorsun dedi o?
-Aa ne sana bakıcakmışım ben be?.
Ben ben etrafa bakıyordum.
Dedim alelacele.Pekte inandırıcı olmamıştı sanırım.
-Ha öyledir.Bana bak kızım ben elimi bile sürmem,sen yaparsın ben teslim ederim haberin olsun.
Ay birde gıcık.Hem kıvırcık hem de gıcık.
Espuruk seviyemi bende seviyremm canlar.
-başka bir arzunuz efendim?.Ha bide zaten ben yapacaktım senin söylenene bile gerek yok.
Dedim umursamazca.
Marul kafaya bak sen çakal.Ben yakışıklı dedim kibar dedim öküz hanzo çıktı.Neymiş efendim bundan sonra dış görüşten karar vermicekmisiz.
- iyi madem sen numaranı ver de güme gitmeyelim.kizlara güven olmaz zaten.
Dedi gıcık bir sesle.
Bu marul kafa hala konuşuyormuydu ya!?
-Bana bak marul kafa senin hangi kız güvenini sarstı bilmiyorum ama ben o sandığın kızlardan değilim.Ben söz verdin mi sözümü tutar o projeyi ikimizin adına hocaya veririm.Adını söyle sen yeter o.
Sinirle bağırmıştım hızlı konuşurum birde sinirlenince.
Marul kafa afallasada elini uzattı.
-iyi peki madem .ayrıca ben marul kafa değilim. Furkan DEMİR im
Dedi düz bir sesle.Tabiki elini sıkmadım çünkü el sıkışmaktan nefret ederim ama ben yanlış mı duydum o Furkan DEMİR mı dedi? Saçmalama kızım her Furkan DEMİR senin sandığın mı olacak ? Ama ona çok benziyordu ona.neyse olur öyle yaa her insan insana benzer.Hem Mahmut demedi ki sonuçta
-Senin ne ?
Diye soru yöneltti.Benim adım neydi yaa? He şeydi ama bir saniye eğer söylersem tanır tanırsa iyice gömer beni o yüzden değiştir adını..
-sey Sude AKÇA
Dedim.
-Memnun oldum.
Dedi.Ama sanki bişeylere bozulmuş gibiydi. Tabi yaa elini sıkmadım çocuğun hemen bozuntuya vermeden elimi uzattım.Sinir olsam da yapmak zorundayım çünkü kendim bitiremezsem bu çocuğa ihtiyacım olacak.
Biraz şaşırdı ama tamı tamına gözlerimin içine bakarak elini elime değdirdi.kısa süre öyle kalmış olsak bile bana asra bedel gibi kaldı ve ben hala saf gibi gözlerine bakıyordum.hemen kafamı eğip görüşürüz deyip bahçeye doğru yürümeye başladım.Eminim ki yüzüm kıpkırmızı olmuştu ve eminim ki bu benim çocukluk aşkım olan Furkan DEMİR'di.
Az sonra Hatice'nin yanına geldim.yüzümden ve telaşımdan anlamış olacak ki
-noldu kızım bi çay al gel dedim,Rize'den Çay topla demedim ki.
Dedi panikle.Masaya ve elime baktı ve çayın olmadığını anladı.Tam bir şeyler diyecekti
-Çayı mayı boşver.
dedim yanına hızlıca oturarak oda şaşırmış olacak ki benim bir seyler soylememi bekliyordu . baktı ki konuşmayacağım konuşmaya çalışmaya başladı. e benim arkadaşım konuştu mu susmak ta bilmez.
-bi sus Hatice,kapa çeneni Hatice.
Ona fırsat vermeden ben susturdum.
-Lan daha ağzımı açmadım. Aman neyse yine de sustum.
Dedi eliyle ağzına fermuar yaparken.Bende fırsattan istifade söze başladım. Hayret şaşırtmıştı beni ilk kez sustu.
-Aslında çok şey oldu ama bence en önemlisinden başlamak gerek.Haticem ben mf'yi gördüm.
Dedim hüzünle.
-mf kim kız?
Dedi şaşkınca.Yuz ifadesi cok komikti ben hemen ciddiyetimi takınıp
-Hani şu ortaokulda benim aşık olduğum kıvırcık marul varya MF diyorduk hani...
Dedim. Lütfen hatırla...
-aaa aa! Bir dakika mahmut Furkan olan mi?! İyide kızım onun burada ne işi olur?
Ilk başta şaşırsada sonradan düz bir ses söyledi cümleleri.
Ben haticeyi aldırış etmeden hatırladığına sevindim ve
-hihh üstüne bastın ayağını kaldır.
Dedim. O ise yine umursamaz bir ses tonuyla
-Senin yanlış görmüşundur.
Dedi.Oflayarak
-Hayır kanka yanlış görmedim.Carpıştık.
Dedim.İnanmayan gözlerle bana bakıyordu.tamam benim kimseyle çarpıştığıma inanmıyor olabilir ama neyse.
-sey çarptım da hocaya çarptım e ona çarpınca projeleri döküldü.yani çay projelere döküldü.
Ben böyle saçmalarken yüzümde yavaş değil baya sert bir acı hissettim.
-Kizim ne diyorsun sen?Ne Mf'si bitti,o artık yok o,unut onu.
Deyiverdi Hatice.
-Ya kızım çarpıştık diyorum gerci onla çarpışmadım . çarptımda hocaya , hoca bana çarptı .çay projeye döküldü . mf bana baktı ama bana çarpmadı
derken yuzume bir çarpma . meğer bizim akıllı çarpmış yani hatice.
Ben elimle yüzüme tutarken
-Kız manyadın mı sen ne saçmalıyorsun? dün yediğin balık , balık akıllı mı etti seni yoksa?.
Dedi sahte çatık kaşlariyla. Benzetmelerine bayılıyordum doğrusu.
-yaa of be hatice sana bir sey anlatmak olmuyor simdi derse gidiyorum evde beyzala ikinize anlatırım.
Çantamı alıp koluma takıp okulun girişine doğru yurumeye basladim. Hatice de arkamdan bakakaldı. Boyle onu tek başina birakip gidenleri hiç sevmemiştir.
-Artiste bak git sen tabi ben sorcam sana aksam.
Umursamazca omuz silkip arkama dondum bunu yapmadan olmazdı dil çıkardım ona. Sinirlenmişti tabi.
**********
ders bitmiş haticeyi arabanın önünde onu bekliyordum . bu kizin beni sinir eden çok huyu vardı hep bekletirdi bizi.
O sırada Beyza geldi kız taa bilmem nerden bilmem nereye gelmiş bizim kız sınıftan çıkamıyordu. Aaa! Bu arada ben ne okuduğumuzu söylemedim dimi? Ben hukuk okuyorum . 11 yaşımdan beri avukat olma hevesi sardi beni o yuzden kizlar beni avukat diye çağırır.Beyzaya gelince o başka universitede tasarım okuyor muthiş elbiseler diker hatta en gozdeymiş okulda öyle diyor. Hatta size bir sır vereyim mi ? Beyza nın tasarlayıp diktiği kıyafetleri bile giyiyoruz. Ev, ev değil moda yeri mubarek. Hep bir kumaş tasarı.tasarıları Kaybedince olan bize oluyor . Gelelim bizim komik kıza yani valimize . evet hatice vali tarzı bir sey olmak istiyor ama henuz kararlaştıramadı. Az cok tamin etmişsinizdir ne okuduğunu. Siyasal bilimleri okuyor arkadaş. Aslında onun komik yapısı bir yana iyi bir siyasetçidir kucuklukten beri hep siyasi şeyler hatta okuldaki şeyma diye bir arkadaşımızla ülkenin durumuyla ilgili yorum yapıyorlardı. Turkiye icin elinden geleni yapıcağını söylüyordu. Ve yaparda inanıyorum ben arkadaşıma.neyse artık bizim kız gelmişti
-Eh sonunda be kızım nerdeydin sen.
-Nerde olucam hocanın yanındaydım . biliyorsun ki gözde bir oğrenciyim.
Bizim yanımızda kendini övmeyi pek severdi.
-Ee hadi sen bi şey anlatiyordun hem beyza da gelmiş. Kardeşim hoş geldin.
Beyza hoş buldum deyip arabaya atladık.
bende anlatmaktan vazgeçip evde anlatmaya karar verdim.Hepsi onaylayinca tosbik'e binip eve gittik.
Eve gelince başımdan geçenleri bir bir anlattım.Tabi bitirince bana hayretle bakıyorlardı.
-Acaba bana bu bir işaret mı?
Beyza ordan çıkıştı
-Başlarım işaretine kızım iki günde nasıl biter bu proje ara şu Furkan'ı da buluşun yapın şu belayı.
Masum masum
-Tamam abla.
Deyip telefonu elime aldım ama arayamadım. Arıyamam tabi çünkü çoçuğun telefon numarası yoktu ki bende. Şimdi diri diri dogruyacaklardı beni.
- şey ben.seyy bu sorun var.
-yine ney sen havva sude.
Evet bu hatice'ydi
-Imm nasıl desem.Bir saniye sartim var üzerime atlamak veya şiddet yok tamam? Ben ama yani kızmayacaksınız yada kaba kuvvet uygulamak ta yok tamam mı?
-Sen şöyle biz bişey yapamayız merak etme öldürecek değiliz ya.
Dedi beyza. Azda olsa içime bir ferahlık geldi. Ama öldürebilirlerdi.gerim gerim gerilirken ellerimin terlediğini hissettim.
-of tamam söylüyorum. Ben onun telefon numarasıni almadım ki..
Oradan bı ses 'iyi b*k yedin' dedi ama kim olduğu anlamadım ama o saniye üzerimde Hatice'yi buldum.
-bana şaka yaptığını söyle .dedi
Ben susmuş bir vaziyette ona bakarken o bir elini beline diğer elini de cenesine koyarak
-havva saçmalama. Hayır yani dövmeyeyim dövmeyeyim diyorum ama hak ediyor beyza.
Üstüme atlayıp beni savurmaya başladı.
-Kız sen gerizekalı mısın?. Eline gelen fırsatı neden değerlendirmiyorsun.Aptal aşık.
Beyza bir yandan haticeyi üstümden almaya calışıyor bir yandan da bana bakıyordu , galiba oda kızdı bana...
-Ya haklısın hatice hemde çok... Ama deymez , elini kana bulama gel . hem ne yaparsın havva bu ?
Sinirlenmiştim onlara hatice üstümden inip" haklısın havva bu"dedi.
Bende oturduğum yerden kalkıp üstümü duzeltiyordum. Konuşma sırası bendeydi. acındır kendini havva...
-yaa ! Ben istemezmiydim telefon numarasını almayı?orda beni yerin dibine soktu(gerçektende yerin dibine sokmuştu)bide alsamıydım.
Dokunsalar ağlayacaktım resmen. Sonki iki kelime daha acı cıkmıştı agzımdan.
Haticeyle beyza birbirine bakıp donakalmışlardı
Hatice
-İyi o zaman kardeşim. Planımız ne?
Dudağımı büküp"bilmiyorum" dedim hatice beyzaya donunce yine beyzadan da aynı tepkiyi aldı. oturup ne yapcaz diye düşünmeye başladık hayır hayır sadece ben düşünüyordum.Hatice yine Beyza'ya iş emretmiş onu bekliyor,ben ise telefonun ekranına boş boş bakıyordum.
Biz boş boş otururken telefon çalmaya başladı.bi dakka yaa yabancı numara bu dedi iç sesim ve Hatice arti Beyza yanıma dolustu.
Telefonu açtım ve efendim dedim kalın bi erkek sesi geldi telefondan.Tabi ki garip gelmişti ben bu telefondan bir babam ,iki mal kardeşim mesutun sesini duyuyorum. Baska bir erkekle konuşmamıştım hiç . yani yabancı olarak. Ama furksn yabancı degil ki...of havva ne diyorsun telefonu aç.
-Alo Sude AKÇA'yi aramıştım.Ben Furkan.
Evet evet evet ben bunu bekliyordum.simdi taşlar yerini almaya başladı.Ama bir taş geçmedi yerine çünkü ben ona numaramı vermedim ki.Nerden buldu bu? .
-Alo ordamisin?
Hatice ordan kızdı,
-Cevap versene çocuğa,ne yeni gelin gibi nazlaniyon?
İçimden benzetmen bı harika dostum deyip Furkan'a döndüm,yani telefona
-evet burdayım bı sorun mu var? Ama bi sn sen nerden buldun benim numarami? hayır yani verdiğimi hatırlamıyorum.
-sey ben okuldan aldım yani Tahir hoca sordu numaranı bende yok dedim ee tabi kızdı.Bende numaranı idareden aldık.Yanlış anlama yani.
-hmm tmm.Bir şey mı diyecektin?
-ha evet şu projeyi biran önce bitirelim diyorum.Nerdesin?
Yasadigim ani şokla ayağa kalktım,kolanya dökmelerini istedim.bir erkek bana nerdesin mı demişti? Onu bırak Furkan bana nerdesin mi demişti?
-Alo Sude ordamisin?
Bu çocuk beni çok şaşırtıyordu yaa sabah dagdan inen ayı şimdi ayıcık.
-Evet burdayım yani şey evde.
-Tamam o zaman alayım ben seni bir yerlere gideriz.
Beyza ve hatice furkanın dediklerini dinlemeye çalışıyorlardı.
-Ama çok geç oldu . ben evden çıkamam malesef.
Bunu dememle beraber furkan dan çıt çıkmamıştı.
Haticede masanın uzerinden kağıt kalem almış kağıda bişey yazmıştı ne yapmaya çalıştığını anlamadan kağıdı havaya kaldırdı"eve çağır" evet bunu okudum .eve çagır mı denir vicdansız . anam duysa bunu kulaklarımdan asar beni valla.
-OHAaa
Evet aynen bunu dedim.kizlar yerde gülmekten ölurken ben hangi oda da yerin dibine girsem diye düşünüyordum.
-Ne ohası bir şey mı oldu?
-yok bir şey olmadı sana demedim.
-yaninda bir mı var?
-hayir.
-eee
-eee şey şey oldu da...
Diye zirvalarken Hatice hem bana saydiriyor hem televizyonu gösteriyordu.tabi yaa benim akıllı kardeşim.
-sey televizyon açıkta zenci kadın beyaz çocuk doğurdu ona dedim.senlik bir şey yok yani
Beyza ve Hatice ne diyor bu deli gibi bana bakarken ben telefonuma baktım. Ne zenci cocuğu Allah aşkına başka bir şey gelmediki hiç aklıma yalnız efsane ... Zenci kadın beyaz bebek.neyse ya boşver
-ne zenci kadın beyaz bebek mi doğurdu. kizim sen ne tür film izliyorsun yarım guluş attı sanki.e tabi komikti ben komiktim yani.bende
tebessüm ettim ama fazla uzun sürmedi bu tebessüm
-hem sen proje yapmıyor TV mı izliyorsun? hatırlatırım bizim iki ayımiz yok iki günümüz var!
Şuan haklı çocuk ben neden TV izliyorum. ben TV izlemiyorum ki amaann iyice saçmaladın bı sus artık Havva.
-Biliyorum iki günümüz var.ee şey o zaman bize gel.
Hatice ellerini ses çıkartmadan çarparken Beyza sanırım bana saydiriyordu..evet kesinlikle onu yapıyordu.
-Tamam konum at 15 dakkaya ordaydim.
Tamam deyip telefonu kapattım.
Beyza
-Oha adama bak sen ya ? Ev deyince 15 dk ya ordayım diyor. Mal sapık .ben bu çoçuğu gelince boğarım biliyorsunuz beni(kesinlikle boğardı)
beyza bir tane ya böyle nasıl diyim. Her eve lazım lardan. Ne bir erkeğe ihtiyaç vardı nede bir anneye . korur kollardık birbirimizi. Yemek desen o yapar yani biz super üçlüydük. Gerek yoktu kimseye.
-Hayir yaa bu Mf olamaz bizim tanıdığımız mf sessiz sakin uyuz,etkiye sütlüye karışmayan biriydi. İnsan bi olur mu öyle şey evde de kimse yok geç oldu yarin yapalım der.
-Bırak onu sen Beyza ben kabul etmez sanıyorum.Cocuk atladı hemen.Nerden biliyim ben.
Hatice girdi araya
-kizim onu birakta bu senin 6 yıldır hayalin tabiki gidicegiz ve siz baş başa kalacaksınız.waaww çok romantik.!.
-Baslarım romantikliğine Hatice. bu güzelim kızı yanlız mı birakcaz burda?
Evet bu Beyza'ydı
Beklediğim gibi hiç kimseden ses çıkmadı. Beni yalnız bırakmayacaklarını biliyordum canlarım be.Hatice koltuğa oturup
-E o zaman ne yapmayı planlıyorsunuz bayan zekiler.
Beyza evi turlayarak volta atmaya başladı.düşündü düşündü ve "Buldum"diye bağırdı.
-ne buldum deyip ayağa kalktık.
-Simdi biz senle bulunan tek odamız olan yatak odasında saklancaz,elimizde sopalarla birlikte tabiki.Sonra Havva bişey olduğunda yani Furkan ona sapıklık yaptığında hemen bağıracak ve biz odaya girip çocuğa dalacaz.tamam?? Sonra polisi ararız.
Hatice mantıklı bir fikir aslında derken Tabiki ben karşı çıktım.
-oha ama abartmayın. Ne sapıklığı Ya ?sacmalıyorsunuz şuan.
Hatice elime vurarak.
-Sus kız ne saçmalaması? Cok dogru soyluyor aferin kız beyza.
Elini sıktı ve teşekkur etti beyza.
-Pardon da siz ne tür Türk filmi izliyorsunuz yaa ? O-NAY-LA-MI-YOR-UM dedim hece ile ayırarak. Üstüne basıyordum resmen kelimenin.
Hatice de bir siyasetçi olarak.e ona da bu yakısır.
-KABUL EDENLER ?
Her ikiside on parmağını kaldırmış gülüyorlardı, ellerinden gelse ayak parmaklarını da kaldıracaklar galiba.
Sonra da KABUL ETMEYENLER dedi e bende durumuyum bende kaldırdım 10 parmağımı .ardından
"KABUL EDİLMİŞTİR" mosmor kalmıştım adalet bunun neresindeydi?kaşlarım istem dışı düşerek
Where is the adalet ??? Diye bağıryordum.
Bunu en iyi senin bilmen lazım avukat hanım dedi beyza gülerek. O sırada zil çaldı.Tam zamanında.kizlar hemen mutfağa koştu ve ne buldularsa ellerine aldılar ve yatak odasına gectiler.
Bende hemen kapıya kostum ve kapıyı açtım.Karsimda güzelim papatyalar,evet gerçekten Furkan yerine papatyalar vardı.Furkan hemen papatyaları yüzünden çekti ve sürpriz dedi.ay inanmıyorum Allah'ım kalbim sana emanet ya rabbim.
- Bugün sabah sanırım çok kabalık ettim.özür dilerim.
Ben saskaloz bir şekilde Furkan'a bakarken su anlarin rüya olmadığını anladım ve içeri buyur ettim.Hayir uyuz Havva insan bir önemli değil
der.neyse geç oldu artık gerek yok.
Oda sanki içeri davet etmemi bekliyordu, hemen girdi.
-seyy ben şunları bir vazoya koyup geliyorum. Sen geç otur .dedim elimle salonu işaret ederek. Ayakkabılarını çıkartıp girdi içeri bende terlik
koydum önüne pembiş pembişti gülmemek için zor tuttum kendimi bir bana bakıyor birde terliklere bakıyordu.
-Başka terlik yokmuydu. Dedi allahım gülücem simdi e güldüm de
-Malesef evde üç kızız erkek olmayınca terlik olmuyor tabi. Hala gülüyordum.
-Peki ne biliyim başka renkte mi yok ??
siyah da vardı ama ben siyah vermek istemiyordum çünkü böyle cok guzeldi.
Olumsuz anlamında başımı salladım.
-E ne yapalım başa gelen çekilir .
deyip besmele ceki ve giydi. O hali gorulmeye degerdi ve ben bunu hic unutmayacaktım. Pembe terlikli marul kafam benim.tebessum ederek Çiçekleri vazoya koymaya gittim . cicekleri vazoya koyunca odaya gitmeden önce kızlara bir bakiyim dedim.
Kapıyı açar açmaz, önce Beyza sonra Hatice noldu kız? Dedi evet ikisinde aynı anda dedi.
-papatya almış onlari vazoya koydum.
-ayyy ne romantik.
Beyzanın güvenini kazanmıstı galiba. Cok sever di o boyle şeyleri ama hatice . dediğim gibi değişik biri o.
- ne romantigi bee!! Ben 20 yıldır bekliyorum Allahın bir kulu almadı ki iyiki almadı kafasında paralarım ben o cicegi .hem bu ne demek oluyor ?avukat hanim daha sevgili bile değil ,ama çiçek alınıyor.Sorarim size avukat hanım Where iş Adalet?
Çocuk bu Hatice diye geçirdim içimden .kaç yaşına gelmiş hala Where is adalet diyor.
-Ben ne yapayım kızım butun erkekleri korkutursan tabi cicek almazlar .
-aman iyiki de korkmuşlar onlara mı kaldım ben?
hatice bir çok kişiye aşık olmuştur hatta aşk maceraları efsane dir bir ara anlatırım. Ama aşık oldukları ona aşık olmamıştı o da o gun bugundur aşık olmaz olsa bile bize soylemiyor . gerci şunu unuttum bizim sevgililerimiz yok . yani baya baya sapız papatya sapı gibi.. Aa az kalsın furkanı unutuyordum.
-Neyse kardeşim ben sana bir ara çiçek alırım. Çiçek senin köpeğin olsun.
Bana öpücük gönderip sessizce -bir tanesin -diyordu tabi bir taneyim kaç tane olacaktım saçma düşüncelerden ayrılıp odadan ciktim.Furkanin yanına geldim ve projeyi yapmaya başladık. Malzemleri almış bana hiçbir sey bırakmamıstı canım ya.
Biraz süre sonra canım sıkılmışti.kafami kaldırdığında Furkan'a bakarken buldum kendimi.ne güzel yazıyordu.sanki kendi projesi gibi.o sirada Furkan
-yine aynı şey yapıyorsun. Dedi bana bakmıyordu . yanağındaki tebessüm beni gülüşüne gömüyordu.GÜLÜŞÜNDE ASK VAR derler ya aynen ondandı . benim çocukluk aşkım...
-yine neyi yapıyorum yaa?
Dedim doğrularak. Bakalım simdi ne yapmıştım guzel guzel bakıyordum işte ona.
O da biraz yaklaşarak,
-yine bana bakıyorsun.
Nefesi nefesime deydi sanki .bu kadar yaklaşılırmı ya bünyeme fazla bunlar .Oha deme yaa ben yine sana mı bakıyorum?
- Niye sana bakıcakmışım ben yaa?Hem göz benim sanane ?
-Ama baktığın kişi de benim.
Tamam doğru söylüyordu da bakamadan yapamıyordum işte.
'Tamam olabilirsin ama ben 6 yılın özlemini saklıyorum icimde'
Tabiki bunu diyemedim. Çünkü korkuyorum işte,beni tekrar sevmemesinden,dalga geçmesinden..bilmiyorum işte korkuyorum.
Bişey söylemedim.Her zamanki gibi alıştığım şeyi yaptım.sessiz kaldım..
Şimdiden kalbim açılmıştı aslında.tekrar onu bulmuşken kaybetmek kolay mıydı?
İç sesim bana tokat atarken 'kendine gel Havva' diye de birşeyler saçmalıyordu.Ben ne zaman kendime geldim ki?
Ama proje o kadar güzel olmuştu ki her şeyi en ince ayrıntısına kadar yapmıştık ve sanırım iki saati geçiyordu.
-Tamam artık çok yorulduk,Yarın devam ederiz olur mu? Zaten Çok az bir şey kaldı.
Saat gerçekten cok gec olmuştu bizim kizlar uyuyakaldı heralde yoksa simdiye gurultu olurdu.
-Tamam deyip ayağa kalkarken pencereden bir köpek havlaması,bir kedi miyavlaması geldi ki beni benden aldı. Bu pencereyi kim açmıştı ya??
Tabiki sesler saolsun ondan önce ben Kalkım ve avazim çıktığı kadar bağırmaya başladım.
HATİCE KORKMAZ
-off yaa ne yapıyorlar bunlar.Yoksa kızı bayıltıp bir şey mı ya..
Cümlemi tamamlayamadım çünkü beyzanin tırnakları kolumu çoktan bulmuştu.
-Ne yapacak kıza be saçmalama!oldu olacak bir de öldürdü de tam olsun.Sesler geliyo duymuyor musun?
Biz yine başımızı birbirine dayadik ve saf saf oturmaya devam ettik.
O sırada anı bir ses geldi.evet bu Havva'nın sesi..
Eyvah Havva deyip elimizde tava ve oklavayla odaya koştuk.bir de ne görelim Havva Furkan'a sarılmış pencereye bakıyorlardi ama biz gelince bize bakmak zorunda kaldılar.Ama bı saniye burda Furkan'ın Havva'ya sarılması gerekmiyor mu ya?
Pis sapık bırak kızı dayan sude dayan ben tavayla koşarken beyza durdurdu beni.
Havva şaşkın şaşkın bize bakarken Furkan korkudan ellerini önüne siper almış karete yapmaya çalışıyordu.o kadar cok mu bağırdık ne?
Sonra hepimiz kendimize gelince yaptığım ilk iş Havva'yı furkan'dan uzaklaştırmak oldu.Hatta denedim desem daha mantıklı çünkü çekemedim.Havva kendini silkeleyip
-ne yapıyorsunuz siz yaa.Ne sapığı cam acıkmış.Kediler de birden ses çıkarınca korktum ondan bağırdım.
Dedi.
Ben Beyza'ya Beyza bana aynı anda bakınca bir 10 sn falan saf saf bakıştık.Ya sanırım biz çok kötü bişey yaptık.
-yani saldırma falan yok?
ve Havva ikisi aynı anda
-Hayir diye bağırdı.Bunlar gerçekten çok romantik yaa diye geçirdim içimden.
O sırada Furkan
-Sude kim bunlar? Hani hiç kimse yoktu? Hem o ellerindeki tava ne oluyor?
Havva kara kara düşünürken ben araya girdim.
-Biz Sude'nin ev arkadaşlarıyız.Yanimdaki Beyza ben Hatice,akşam sen arayınca bizde nereye gideceğimizi bilemedik yüzden burda kaldık.Sonra çığlık da duyunca bişey oldu sandık.o yüzden yani.
Sanırım çok masum olmuştum.ve o ne derse haklıydı.
HAVVA SUDE AKÇAY
Furkan bişey demeden kapıya doğru yürüdü,bende onu takip ettim ama sesi onlara duyuluyordu galiba.
-sana ne yapacağımı düşündun Sude? Arkadaşlarım burda deseydin ben kabul etmiyecektim yani?Sen beni çok yanlış tanımışsin ben o bildiğin, tanıdığın erkeklerden değilim.
Dedi ozellikle basa basa soyledi bunu ne nasil erkek biliyormuşum ki ben . tabi dur sabah ben senin bildiğin kizlardan degilim deyince oda bana bunu soyledi . pis iftiracı ben hic erkek tanımazken bana bunu demesi kalbimi kırmıstı. Pis fırsatcı. Ben dokunsa ağayacaktım o sustu ve devam etti , hani bir gulme vardir ya aci gulme yada sahte gulme işte ondan atarak.
-Daha doğrusu sen beni tanımıyorsun ki! Proje zaten çok az kaldı sen tamamlar verirsin hocaya.
Bizim kızlar gelmişlerdi orda kalsalar olmaz sanki . bizim kizlara dönüp
- kusura bakmayın sizide rahatsız ettim. İyi akşamlar .
Benim kadar olmasada onların yuzlerinde bir solukkuk vardı. Kapıyı çarpıp gitti . yine gitmişti ....oysa ona yeni kavuşmustum. Gozyaşlarım firar etti artik dayanmamıstım.yuzüm aşırı beyaz olduğu icin hemen kızarırdım . ve bunu hiç sevmezdim
Sanırım kalbim ağrıyordu.yeniden buldum dediğim çocuk bir daha beni yanlız bırakmıştı Sanki.
Hatice yanıma gelip
-ne oluyor, kendine gel yaa?!
Beyza da gelip yanıma oturdu.
-Bana bu çocuğa aşık olduğunu söyleme lütfen?daha göreli bir gün olmadı yaa.
Hatice sessiz olmaya çalışarak
-Hatirlatirim 6 yıldır aşık bu kız bu çocuğa.
Haklıydı ve ben birşey diyemiyordum.aglamaktan sanki nefesim kesiliyordu.ama susamıyordum.Ve şuan çaresizlik neymiş onu çok iyi anlamıştım.
Beyza düşüncelerimi kesip
-Olabilir hem unuttum diyordun hani.Tamam unutmamış olabilirsin yarın okula gider bir güzel özür dilersin olur mu?
Zorla sesimi çıkartıp
-Bu kadar kolay mı Beyza yaa ?Ben imkansız olduğunu biliyordum ama o 6 yıl sonra tekrar karşıma çıktı.Bu sefer olur dedim, çünkü gördüm imkansız diye bir şey olmadığını...
Dedim ve odama gidip yatağıma girdim. Unutmuştum aslında . yada ben öyle sanıyormuşum meger. Ama ben havva sude akçaysam bu cocuğu bir daha bırakmayacaktım. Benden kurtulusun yok furkan efendi. Bir daha kaybetmiyecegim seni....
10 dk falan sonra 2 cadı yorganımı açıp yanıma girdiler ve özür dilediler.
Sanırım ben ne bunlardan ne de Furkan dan vazgeçemeyeceğim....
Arkadaşlar bu ilk bölümümüz umarım çok beğenmişsinizdir. Diğer bölümler için lütfen takipte kalın ve güzel yorum &beğenilerinizi eksik etmeyin. Yeni bölümler daha komik ve heyecanlı olacak. Yeter ki siz okumaktan vazgeçmeyin. Gerçek okuyucularıma çok teşekkür ederim. İnşallah hızlı hızlı geçmiyorsunuzdur ya da sadece konuşmaları okumuyorsunuzdur!😁 yazım hatalarını görmezden geliniz malum ilk bölüm. Diğer bölümler daha dikkatli bir şekilde olacak. Şuan kitap hakkında ne düsünüyorsanız buyrun size yorumlara alalım😂
Kücük bir not...
Arkadaşlar ana karakter 6 kişiden oluşmakta. şuan 4 kişiyi tanımış oldunuz... Hatice beyza havva ve furkan... Kaldı iki kişi😀 acaba kim bunlar??😀😁 yeni bölümlerde anlayacaksınız. Yeterki takipte kalın.
Küçük bir not yazmamın asıl amacı. Her karakterin ağzından olaylar yazacağım olmasından. Yani sadece iki tane ana karakter yok! Küçük bir ipucu. 3 ciftin heyecan dolu ve komik aşk maceraları sizi bekliyor.
Bu hikaye 3 deli kızın hayal ürünüdür.