İyi Okumalar :)
Tam ayağa kalkar giderken bir anda bileğin burkulur ve Taehyung'un kucağına düşersin...
Neler oluyordu daha dün tanıştığın çocuğun bugün kucağına düşmüştün nasıl olabiliyordu peki
bu... Kafan karışıktı...
Taehyung'un üstünden kalkarsın koşarak içeri girersin yılbaşı kutlaması bitmişti.
Gözün Danbi'yi arar ama bulamaz. Min Jung'a bakarsın ve onuda bulmazsın, ev boştu yalnızca sen vardın.
Sadece sen ve Taehyung...
"Kimse yok mu?"
Arkadan bir ses gelir sadece
"Ben buradayım ama..."
Arkanı hızlıca dönersin ama kimse yoktur. Kafan gittikçe karışır, karışır... Acaba içkiyi mi çok
kaçırmıştın? Hayır sen içmezdin bile!
Bu saçmalığa artık anlam vermen gerekliydi. Bir an önce.
Evi turlarsın üst katı, alt katı ama yok kimse yok sonra dışarı çıkmak için kapıya yönelirsin kapının kolunu kavrarsın ve bir el beline dolanır. Korkarak arkanı dönersin ve bebeksi bir cilt altın orana sahip bir yüz... Bunlar bir insana ait olamazdı ki... Mükemmel bir şeydi... Dona kalırsın...
"T-ta-taehyung ne yapıyorsun sen? Uzaklaş benden lütfen!!"
Ama Taehyung gittikçe yaklaştı, onun kokusu senin bütün bedenini sarana dek yaklaştı... Kullandığı şey parfüm değildi.
"Neden benden kaçıyorsun bunu gerektirecek bir durum yok ki. Beni istiyorsun beni
hissediyorsun ama neden almıyorsun"
Evet onu hissetmiştin onu istiyordun ama ..
Bunu Mert de söylemişti değişen neydi ki Taehyung'a engel olamıyordun.
Peki Mertte neden aynı şey olmamıştı ? Onu neden istememiştin? Hayalindeki erkek tiplemesi
zamanla değişmişti evet bu doğruydu ama her şey çok saçmaydı.
"Taehyung her şey çok saçma değil mi çok saçma benim buraya gelmem sen ... Hele sen, anlam veremiyorum."
"Aslında bana verdiğin anlamı sende bende biliyoruz . Peki buraya gelişin beni buluşun tesadüf değil (adın) bir şey var ama senin bunu hissedip artık uyanman gerek... Ve hadi artık uyan be güzelim"
"Ne anlam yüklemişim anlamıyorum. Her şey karışık saçma anlamsız neye uyanmam gerek Taehyung neyeeee?! Danbi nerde Min Jung nerde Jungkook nerde Jimin nerde?!!! Bana cevap ver nerdeler? Susuyorsun... Çünkü sende bilmiyorsun . Bedenlerimiz... Bedenlerimiz neden birbirine yapışık ve sen neden bu kadar başımı döndürüyorsun? "
"Asıl saçmalığın farkında değilsin hiçbir şeyi anlamıyorsun değil mi? Baban sana nasıl çabucak izin verdi? Onca parayı bulup hemen şıp diye nasıl geldin buraya asıl saçma olanlar bunlar. Bedenlerimizin yapışmış olması ise gerçek olanlar... Çünkü ben senin ruhunum sen benim bedenimsin.."
Taehyung'un bedeni yavaşça bedeninden ayrıldı ve Taehyung'un bedeni,ayrılması ile yavaşça yok oldu...
İşte şeridin koptuğu yerdeydin. Her şey rüya gibi bir anda olup bitmişti senin buraya gelişin Taehyung'u tanıyışın...
"Tae, Taehyung nereye gittin Tae ?! Anne korkuyorum... Tanrım bana yardım et ben nasıl bir bokun içine düştüm neredeyim?! Çok saçma!''
Hızlı bir biçimde kapıyı açarsın bu sizin evin çıkışı gibiydi sizin binanın kapısından çıkmış gibiydin. Hatta gibi ile anlatılamayacak bir benzerlikti bu, aynıydı ama
Danbi'nin evindeydin. En iyisi şu anlık uyumaktı çünkü her yer, her kişi saçmaydı...
Ve Danbi'nin sana ayırdığı odaya gittin yanında Taehyung bembeyaz bir pijamayla uzanmıştı. Onda tanıdık olan anıların vardı sanki, ona seni çeken bir şey, bir his bir tutku... Bunları, evet bunları yaşamıştın dejavuydu sanki... Taehyung yanına uzanırsın ve o müthiş koku... Yine sarmıştı bedenini... Biri seni kurtarmalıydı hemde hemen!...
"Kang Dae bu isim tanıdık geldi mi?"
"Hayır ama... (hıçkırarak ağlamaya başlarsın) kurtulmak istiyorum bundan beni sıkan bir şey var anlıyor musun? Beni kurtar lütfen Taehyung, sana ihtiyacım var. Sadece nedenini bilmesem de sana güveniyorum..."
"Eskiden de böyleydin tutkulu, güvenilir, güzel, başarılı ve en iyisi de iyi bir eş ve iyi bir anne ... Şimdi gidiyor gibisin hayatımızdan. Olsun biraz kırgınım ama... Bana bıraktığın emaneti.. Her şeyden daha çok koruyacağım. Benim için her şeyi göze aldın aileni, evini, en önemlisi de doğduğun yeri, bunca büyük şeyi sadece benim için... teşekkürler (adın). Her şey için... Şimdi bana sıkıca sarıl ve Kang Dae'yi hatırla. Onu getirmedim çünkü o daha çok küçük ve bu anıları hatırlamasını istemiyorum... Evet böyle sıkıca sarıl."
Evet rahatlıyorsun, hiç olmadığın kadar içindeki parçalar yavaşça yukarı yükseliyor...
"Artık her şeyi anladım. Kang Dae biricik oğlum bir tanem canım bensiz ne yaparsın bilemiyorum ama artık ben gidiyorum... Ve sen eşim, canım, ömrüm, olayların yetersiz kaldığı noktam... Oğlumuza iyi bak ben hep burada göğsünün içinde sadece bana adamış olduğun yerde kalacağım... Hoşça kalın ailem... Buraya kadar yapabildim ancak... Sizi seviyorum ve artık
uçuyorum..."
10 yıl önce ailenin gönlü olmadan Kore'ye taşındın. Hayallerinin uğruna aileni terk edip gittin. Orada dünyalar yakışıklısı Taehyung ile tanışıp evlendin, her zaman birbirinize tutkulu âşıktınız sadece birbirini gören iki deli aşık...
Taehuyng'un ailesi seni hiç bir zaman kabul etmedi, çünkü yabancı gelin istemiyorlardı. Ama bunu Taehyung'a hiç yansıtmadılar. Sende çok şey çektin ama Taehyung'a yansıtmadın...
Her şeye rağmen birlikteliğimizi korudunuz. Her türlü derde göğüs gerdiniz, iyi günleriniz de oldu (tabii ki eğlenceli fantastik romantik ;))
Ve en güzel gününüz ise Kang Dae'yi kucağınıza aldığınız zamandı... Taehyung bambaşka hissediyordu... Kendisi bir baba, sen ise bir anne. Onunla birlikte oynuyor, onunla birlikte gülüyordunuz, onunla tekrar büyüyordunuz, canınızdan bir candı... Karar verip tekrar Türkiye'ye aileni ziyarete gittiniz.
İlk başta zorluk yaşadınız ama gönüllerinde taht kurmayı da başardınız. Taehyung'un ailesi Kang'dan sonra daha bir iyi olmuşlardı. Bu güzel hayatın noktasına gelmiştin . Kansere yakalanmıştın, gittikçe zayıflıyor ve eriyordun...
(Safra yolu kanseri: Hastalık kendisini şişkinlik, iştahsızlık, kilo kaybı, karnın sağ üst kadranında ağrı ve sarılık ile belli ediyor. Bu şikayetlerle doktora giden kişiye yapılan fizik muayene ve kan testleri hastalık hakkında şüphe uyandırırsa, tanı ultrasonografi veya MR (magnetik rezonans) ile konuluyor. Rutin bir tarama yöntemi bulunmuyor)
Ve ilerliyor... Hastalığının son evrelerinde artık yoğun bakım ünitesine bağlıydın ve uyuyordun... Bu gördüklerin ise bir rüyaydı sadece... Ve artık göklere uçarsın....
Taehyung göz yaşlarına boğulur ve kendini parçalar. Hıçkırarak ağlar sanki artık hayat onun için bitmişti...E haklıydı da, otuzunda bir kadın sadece 5 yıl evli kalabilmişti, o 5 yıla ömrünü sığdırmıştı adeta. Ve bir de 3 yaşındaki Kang'ı, Taehung'un hayalleri vardı. Sana Türkiye de (yaşadığın şehirde) sana yazlık alacaktı. Kang, sen ve Taehyung birlikte yaz günlerinde orada gülüp eğlenecektiniz. Ve bir de kızınız olacaktı Taehyung'un hayallerinde....
Odadan çıkartılırsın. Sen Türk öldüğün için hasta olmadan önce vasiyetin şudur;
"Ne kadar pahalı olursa olsun beni gömün, sakın yakmayın sizden tek ricam budur..."
Ve Taehyung da bu dileğini gerçekleştirir... Cenaze işlemleri tamamlanır sakin bir törenle uğurlanırsın...
3 yıl sonra Kang Dae artık 6 yaşındadır, aynı Taehyung gibi yakışıklı, senin gibi güzel ruhludur... Taehyung ise 36 yaşındadır. Senin emanetin olan Kang'ı koruyabilmek, ona daha iyi baba olabilmek için hayata tutunur ve daha da güçlenir... Bu gün seni ziyarete geleceklerdir. En güzel kıyafetlerini giyerler...
İki saat yolculuğun ardından yanına gelirler.
"Geldik bir tanem, artık yanındayız korkma demeyeceğim çünkü sen güçlü bir kadınsın
korkmazsın. Kang kocaman oldu annesi aynı benim gibi yakışıklı... (güler) Sana benzemeyecek demiştim. Aynı babası"
Ve kafasını mezarın üzerine koyarak ağlamaya başlar. Kang mezara daha çok yaklaşır.
"Anne ben geldim. Yüzünü unutmaya başladım artık ama gökyüzüne bakınca
hatırlar gibi oluyorum. Senin kokunu da unutur gibi oluyorum ama babama sarılınca hatırlıyorum. Sen hep babamın koynunda uyurmuşsun hani şu kalbinin olduğu yer var ya, bende orada uyuyorum. Artık rüyalarıma gir diye, anne seni çok seviyorum."
Ve Taehyung'a sarılır. Taehyung başını okşar ve ona kocaman sarılır, konuyu değiştirmek için
"Kang toprağı hiç kokladın mı?"
"Hayır baba"
Taehyung toprağı avuçlar ve Kang'a koklatır.
"Kokla. Güzel kokuyor mu? Bence çok güzel."
"Evet baba, çok güzel kokuyor... "
Eve giderler ama Kang çok düşüncelidir, masada Taehyung ona sorar.
"Kang, bir sorun mu var babacım?"
"Evet baba, çok merak ediyorum. Sorabilir miyim?''
Gülümseyerek , "Tabi ki"
"Baba, toprak sevdiklerimizi aldığı için mi bu kadar güzel kokuyor?"
Ve Son
Yazar: Danbi
İlk defa böyle duygusal bir son ile bitiyor. Gerçekleri söyleyeyim, ilk okuduğumda duygulanmıştım, az daha ağlıyordum. Fakat bölümü düzenlerken ağladım. Gerçekten...
Neyse, duygusal havayı dağıtalım. Okul başlıyor... :(
Oy vermeyi, yorum yapmayı ve Nochhim'i önermeyi unutmayın...
Kendinize İyi Bakın, Bir Sonraki Hayal Et'te Görüşmek Üzere.
#Nochhim #BTS♪