KOYU KIRMIZI |Anlaşmalı Aşkla...

By Russilexa

1.4M 67.4K 9.4K

/Tamamlandı/ Hiç yapmayacak bir şeyi yapsanız , düşünün... Boşansanız mesela. Delice aşık olduğunuz adamdan. ... More

AR/Koyu Kırmızı /Tanıtım
AR/1
AR/2
AR/3
AR/4
AR/5
AR/6
AR/7
AR/8
AR/9
AR/10
AR/11
AR/12
AR/13
AR/14
AR/15
AR /16
AR /17
AR/18
AR/19
AR/20
AR/21
AR/22
AR/23
AR /24
AR /25
AR/26
AR/27
Sözleşme Artık Raflarda 🍃
AR/29
AR/30
AR /31
AR/32
AR/33
AR/34
AR/35
AR/36
AR/37
AR/38
AR/39
AR/40
Finalden Alıntılar, Duyuru Ve Etkinlik!
AR/41 (FİNAL.)
Sözleşme /İnternet sitesi indirimleri/

AR/28

23.8K 1.4K 251
By Russilexa

" Biz neden gitmedik ki? "  İlay'ın, belkide bu gün içinde sorduğu yüzüncü soru ile yüzünü ekşitti Merve.

" Çünkü sevgililer günü iki kişi arasında olur, evliler arasında yani. " Elinde ki kumandayı bıraktı kucağına.

" Anladım, ama çok sıkılıyorum. " Küçük kız ilk defa dudaklarını büzüp Merve'ye yaklaşırken genç kadın gülümsedi.

Tam ağzını açmıştı ki mutfak kapısında içeri gümbür ile giren ikili ortalığı ayağa kaldırdı.

" Ben yendim oğlum! "

" Hadi be oradan! Top kafama geldi kafama! Şikeci öküz! "

Yiğit buzluğa açıp bir kaç tane buz kalıbı aldı. Topu ve üzerinde ki kapüşonluyu bırakıp salona geçti küçük çocuk ile.

" Mervecim, senin bu kocan beni hasta edecek. " Ömer ellerini başına koyup kendini koltuğa attığında Merve endişe ile kalkıp çocuğun üzerinde ki ıslak kıyafetlere baktı.

" Cidden hasta olacaksın! İlay bana bir kaç kıyafet getirir misin bavuldan? Sende buzları bırak bir yere örtü getir! Kar yağarken top oynanır mı Yiğit! Deli ni edeceksin sen beni? "

İlay salondan toz olurken, Yiğit elindeki buzları bırakıp bir örtü bulmaya yeltendi. Merve küçük çocuğun üzerinde eki ıslak kıyafetleri çıkarırken ayakta durmaya  mecali kalmayan çocuğa baktı.

" Üşüyor musun? "

" Azcık üşüyorum. "

" Şimdi üzerini giydiririm,birde çorba yapayım hasta olma. Oynayacağız dedi bu öküz ağabeyin, nereden bileyim ben karda top oynayacağını. "

Merve hala söylenirken İlay'ın getirdiği bir kaç kıyafeti alıp küçük çocuğa giydirdi. El çubuklu ile bir kaç yastık aldı, ve Ömer'i kafasının altına koydu. Yiğit'in getirdiği örtüyü küçük çocuğun üzerine örterek dudaklarını küçük çocuğun alnına koydu.

"Ateşin yok ama çıkarsa diye biraz kal böyle, ben çorba yapayım. "

Merve ayağa kalkarken koltuktan destek aldı. Yiğit'in ona baka kalmasıyla kafasını ne var anlamında salladı.

" Öpeceğim seni Ammar. "

Yiğit kulağına gelen bir kaç hayali mırıltıdan sonra kafasını iki yana salladı. Ona göre Merve'nin bu sözleri söyleme olasılığı bile yoktu.

"Yok yok bir şey. Ben üzerimi giyineyim, İlay gel sen abicim saçlarımı kurut."

Yiğit odadan kaçarken Merve gülümseyip mutfağa yol aldı. Apar topar yapacağı çorba için bir kaç malzeme koydu tezgaha. Ceren Hanım’ın önceden getirdiği tarhanayı ocağa koyup pişirdi. Mutfak mis gibi kokarken o tezgaha yaslanarak elini karnına koydu.

"En sevdiğin çorba bu olsun olur mu kızım?"

Merve gülümserken hâlâ aşağıya inmemiş olan Yiğit'in yanına çıkmak istedi. Yavaşça merdivenlerden çıkarken odanın Aralık olan kapısında bir kaç kelime duydu.

"Merve'yi seviyorsun yani? "

" Seviyorum İlay. O benim karım. " Yiğit elinde ki lastiği ördüğü bir tutam saça sabitlerken yanda açık olan saçları eline aldı. Parmakları ile saçı tatar gibi yaptı. Merve'den habersiz kızın saçlarına ufak bir öpücük koydu.

" Saç ölmeyi biliyor mu? "

" Bilir tabi. Neden bilmesin? "

" Balıkçık gibi olanı ama. Sen öremiyorsun, kafam acıyor. "

" Sen istersen bilmese bile öğrenir. Aşk olsun, acıdığı zaman söyleseydin ya. "

Yiğit'in gözleri hafif aralıktı. Ciddi bir iş yaparmış gibi çattı kaşlarını kaldırmadı. Merve onları dinlerken sanki bambaşka bir hayattaydı.

" Aslında, onu severim. Yani çilleri çok güzel her arkadaşımda var ama bende yoklar. Merve'de neden var? "

" Sen çilsizde güzelsin. Kalk hadi. " Yiğit kızın başına bir öpücük kondurduktan sonra küçük kızın kalkmasını bekledi. İlay kapıdan çıkarken ağabeyine ufak bir öpücük gönderip gülümsedi.

Merve hiç bir şey olmamış gibi merdivenlerden inerken elini yorulmuş gibi beline koydu. Arkasından gelen küçük kız ona yaklaştı.

"Yoruldun mu? "

" Hemde çok! Elimi tutsan belki aşağıya rahat inerim. " İlay kafasını sallarken Merve'nin elini tuttu. Genç kadın ise kendi boyundan aşağıda olan kızın kafasına baktı. Onaylamaz bir şekilde söylenirken sesini yükseltti.

" Kafan kuş yuvası gibi olmuş. Saçını örmemi ister misin? "

" Balıkçık gibi örebilir misin? " Küçük kızın gözleri parlarken Merve kıkırdadı. Kafasını sallarken, arkasından ona bakan adamın farkında bile değildi.

Adam, çok seviyordu.

Kadın ise farkında bile değildi.

O kurdukları ateşte, belkide yıllarca habersiz yanacaklardı.

🍃

Merve önünde oturan kızın güzelliğine baktı. Muhtemelen büyüdüğü zaman erkeklere kök söktürecek bir genç kız olacaktı.

"Bitti hayatım. " İlay küçük parmaklarını saçlarında dolaştığını Merve adeta geleceği görür gibi oldu. Kızını, bacaklarının atasına alıp saçlarını örecek, belki de hayatının en güzel anlarından birini geçirecekti.

" Şey, çok teşekkür ederim. "

" Ne demek. " Küçük kızın yanağını öpüp yanında çorba içen Ömer'e baktı.

" Daha iyi misin Ömer? "

" Çok iyiyim hemde Mervecim. Bu çorba beni çok iyi yaptı. Eline sağlık. " Merve kelimeler sonrasında kıkırdayarak Ömer'i saçlarını karıştırdı. Küçük çocuktan isyan dolu bir ses gelince kahkaha attı.

" Karı koca aynısınız! Saçlarımı bırakın be! "

"Bağırma velet. Hatun televizyonu açsana."

Koltuğa, kendini Ömer'i yanına attı Yiğit. Küçük bir çocuk gibi koltuğa zıplarken yan gözle baktı Merve'ye. Genç kadın yan tarafında ki kumandayı alıp kanallara bakmaya başladı. Bir haber kanalında durup yayınlanan habere baktı.

Gecenin serin sularına bırakmış kendini. Yaşlı adam, muhtemelen gece atmış kendini denize. Yanında sadece genç bir adam görülmüş denize beraber atlamışlar ama sadece bir ceset çıkmış.

"Hassiktir. "Yiğit ulu orta dudaklarına sahip çıkamazsın dün yaşadığı onca olaydan bir kaç perde daha geldi gözlerine.

'Aşk bitiyor genç adam, '

' Karım öldü. Atlasam şu denize kimsenin haberi olmaz. Bende sevdiğim kadının yanına giderim. Atlasak mı? Ayılırız da! '

' Atlayalım babalık! '

"Ne oldu? "

Merve merakla sorarken Yiğit kumandayı genç kadının elinden çekip aldı. Merve şaşırma da bir şey söylemeyerek arkasına yasladı. Kollarını önünde birleştirerek somurtmasına kaldığı yerden devam etti.

" Başka kanal açalım canım, ne gerek var çocukların aklını bulandırmaya?" Eline aldığı kumanda ile kanalları dolaşırken başka bir haber kanalına geçti. Merve'nin ona bakışıyla omuz silkerken televizyona odaklandı.

Yılın ilk eriği! Tanesi resmen bir servet oldu sayın seyirciler. Kilosu ise şuanlık 750Tl civarında. Erik, bu sene erken gelse de yine sulu sulu ve kütür kütür!

"Bak ne güzel erik var burada. Ev mi alıyorsun erik mi şu paraya bak. " Yiğit sözlerini bitirdikten sonra dudaklarını dinleyen kadına döndü. İlay ve Ömer ağzılarında ki suyu akıta akıta televizyonu izlerken Merve'nin iç çekmesi ile televizyonu kapattı.

"Merve son aylarındasın, aşermedin değil mi?"

Merve ağlayacak gibi olup omuzlarını silkerken kuruyan dudaklarını yaladı. Canı deli gibi Erik istiyordu. Hemde Şubat ayının ortasında.

"Bir kilo yeter mi? "

🍃

" Ömer beş tane sana, altı daha İlay'a bir tane ise Ammar'a." Merve önünde ki  erikleri bakınırken yanda ki tuz kasesine daldırdığı eriği attı ağzına.

"Sana neden bir poşet? "

" Çünkü ben hamile bir kadınım. "Ağzında ki erik parçaları kucağına dökülse bile aldırış etmeden elinde ki erik poşetini kapattı ve arkasına yaslandı Merve.

" İlay'a neden altı bana beş? "

" Çünkü oda bir kadın adayı. "

" Ben işin içinden çıkamıyorum. " Ömer ellerini iki yana sallayarak cebine koyduğu beş erik ile birlikte koltuktan kalktı. Onları izleyen abisine dönerken dil çıkarmayı ihmal etmedi.

" İlay sende çık yukarı haydi. Annemler gelir birazdan. "

" Tamam abi. "

İlay yavaşça odadan çıkarken esnemek ihmal etmedi. Yiğit ise kızarmış burnu ile oturdu koltuğa. Evden çıkmadan önce nerede erik bulacağını, daha doğrusu nasıl bulacağını biraz araştırmış sonra çıkmıştı evden. Buna rağmen tam iki saat erik aramıştı.

Merve ağzında ki erik çekirdeğini çıkarıp gülümsedi.

"Yine, teşekkür ederim. İlk defa böyle hissediyorum kendimi, sanırım doğumdan sonra daha da fena olacağım. "

Yiğit gülümserken aslında aklı tamamen başka yerdeydi. Merve'nin kucağında ki erik poşetinde.

" Nereye bakıyorsun sen? "

" Bana vermeyecek misin? "

" Ha erik tabii. " Merve iki parmağının ucuna aldığı eriği tuza bağırmadan önce adamdan onay aldı. Yiğit'in hevesle başını sallamasının ardından parmaklarının ucunda ki eriği adama uzattı. Yiğit'in dudaklarını aralamasıyla gülümseyip parmaklarını genç adamın ellerinin  yerine dudaklarının arasına koydu.

'Yarın hatırlamayacağım. Yemin ediyorum hatırlamayacağım öp beni Merve. '

Yiğit dudaklarına dayanan eriği ağzına aldı. Merve'nin titreyen sesini hissederken yüzünde ki sertliği korudu.

"Sanki rüyamda bir şey gördüm. " Yiğit yavaşça eriği yerken dudaklarından çekilen ellerin soğukluğunu hissetti. Merve boğazını temizleyip arkasına yaslanırken poşette ki eriklere baktı.

" Kıçın açıkta kalmıştır. "

Yiğit söylenen kadına bakarken cevaptan memnun olmamıştı. Daha çok o rüyanın içeriğini merak etmesini istemişti. Fakat Merve tam tersi, hiç bir şeyi anlamamış gibi yaparak terlemeyi tercih etmişti.

" Kapıya baksana"

Yiğit kafasını sallayarak ağzında dönüp duran çekirdeği parmak uçlarına aldı. Kapıya doğru ilerlerken az önce buz tutan uvuzlarının ısındığını hissediyordu. Hatta alev alev yanıyordu.

"Hoş geldiniz. "

Yiğit kenara çekilirken bir elinde  kırmızı balonlar, diğer elinde ise çiçekler olan annesine baktı. Ceren Hanım önce, Necmi Bey ise arada gülerek içeri giriyordu. Yiğit'i fark etmemiş gibi içeri geçerlerken kahkahaları durmamıştı.

" E kapatayım bari kapıyı. "

" Ha, şey kapat kapat. Hadi çıkın siz. "

Yiğit'in adeta iğrendim bakışları altında yukarı çıktı yaşlı çift. Gülüş sesleri evde yankılanırken Yiğit kapıyı kapatıp salonda erik yiyen kadına baktı.

"Çıkalım mı?"

"Geliyorum." Genç kadın elinde ki erik poşetinde ile ayağa kalktı. Yavaşça tek elini beline koydu ve derin bir nefes verdi. Yiğit'in aksine yavaşça yukarı çıktı.

Odasına girince erik poşetini dolabının en ücra köşesine koydu. Ona şimdilik olan tek elbisesini aldı dolabından. Yiğit'in aldığı, onun ise kısalttığı mavi elbiseyi aldı. Yavaşça üzerine giyerken yeni yıkadım saçlarını açıp aynaya baktı. Nefes nefese kalmış haline gülümsedi. Koca karnı ile gecenin soğuğunda dışarı çıkmayı asla istemiyordu.

Makyaj dolabının çekmecesinde olan rimelin alıp bir kaç kez sürdü kirpiklerine. Yaptığı tek hareket ise bu oldu. Saçlarını geriye iderken nefeslerini tutmakta artık zorlanıyordu. Üzerine giyeceği kalanını kapının arkasından alırken çalınan kapıyla geri çekildi.

Onun komutu ile içeri girdi Yiğit. Merve'nin aksine siyah takımını giymiş, sanki ilk günkü karşılaşma anı  gibi bakıyordu kadına. Elinde ki büyük kırmızı kutuyu kadına uzattı. Merve kaşlarını çatarak kutuyu yavaşça açtı.

"Ne ki bu? " Mırıldanırken dudaklarını yaladı. Kırmızı kutudan çıkan tek şey büyük bir kolye oldu. Kocaman taşları olan bir kolye.

" Ilgın almıştı. Hani şu zengin kadınların taktığı gibi. Güzel, koca taşlı. Ama boynumda sadece beş dakika kalabildi. "

" Yakışacak. Annem, vermemi istedi. " Yalan söylüyordu. Hemde kocaman bir yalan.

" Takarım. Geliyorum hemen. "

Yiğit kapıdan çıkar çıkmaz kapının arkasına yaslandı. Merve ise kapıya yasladı alnını. Dudaklarından minik bir gülümseme kaçarken bu minik hediyenin asıl sahibinin Yiğit olduğunu biliyordu. Ve yanılmıyordu.

" Bana ne yapıyorsun be kadın?"

Merve o an sadece gülümsedi. Gözlerini silerken kapının ardında ki adamın aksine onun  duymayacağı şekilde mırıldandı.

"Ah bir bilsem adam. "

Hay May beybis

Nabersiniz 😏

Ben iyiyim. Hatta harikayım!

Oylar ve   yorumlar az geliyor haberiniz ola 🙁

Bir ay bekletirim he bölüm için  😂😂

Sorularınızı alayım:

Kötü son mu, yoksa mutlu son mu? Cevaplarsanız sevinirim ay löv yu❤️😍🍃

Continue Reading

You'll Also Like

1.8M 94.3K 33
Çilekli lolipop grubuna eklendiniz. ••• (texting - tamamlandı) YN: Küfür ve argo var, rahatsız olanlar geri tuşuna basıp çıkabilirler. Lütfen, karakt...
2M 108K 42
*Wattys2021 Romantizm Kazananı* Çağlar 27 yaşında, sorumluluk almayı sevmeyen bir adamdı. Abisi ve yengesinin ölümünün ardından hem yetim hem de öksü...
1.4M 51.9K 60
Kar taneleri genç adamın boynunu sıvazladı. Tüm ayaz gökyüzünün soğuk esintisiyle kavisli çenesine sinmiş gibi irkildi. "Çalı bile itmiyor kendine sı...