SAPLANTI

By bayansalvatorre

1.2M 42.3K 13.2K

More

~1~
~2~
~3~
~4~
~5~
~6~
~7~
~8~
~9~
~10~
~11~
~12~
~13~
~14~
~15~
~16~
~17~
~19~
~20~
~21~
~22~
~23~
~24~
~25~
~26~
~27~
~28~
~29~
~30~
~31~
~32~
~33~
~34~
~Instagram Sayfası~
~35~
~36~
~37~
*38*
SAPLANTI 2!
!CEHENNEM MELEĞİ!

~18~

23.9K 913 144
By bayansalvatorre


Gerçekten çok şık bir restaurantı. İçeri girer girmez elinde bir defter olan bir çalışan yanımızda bitti

"Hoşgeldiniz Aras Bey, 14'üncü masa, değil mi?"

Aras başıyla onayladı ve adamın arkasından hala elimi bırakmayarak ilerlemeye başladı. Etrafa göz gezdirdiğimde bir sürü aile ve bir kaç çift daha görmem kendimi güvende hissettirdi. Adam masamızı gösterdikten sonra "afiyet olsun" diyerek yanımızdan ayrıldı.

Masadakiler gerçekten çok lezzetli görünüyordu. Moralim yerine gelmişti.
Aras benim sandalyemi oturmam için çekti ve ben oturduktan sonra nazik bir şekilde ittirdi.

"Daha iyi misin? Kusura bakma, hatırlatmak istememiştim"

"Önemli değil,gerçekten." Dedim ve ekledim,

"Sen beni gittiğim yerlere kadar mı takip ediyordun?"

"Haa,ben,tesadüftü desem inanmayacaksın değil mi?" Diyerek sırıttı. Tabi ki inanmayacaktım!

"İnanmam" diyerek gülümsemeye çalıştım.

"Pekala,takip ediyordum. Ama o gün Tuğçe diye bir arkadaşın seni aramıştı ve seninle yakın bir arkadaşını tanıştırmak istemişti belki hoşlanırsın diye. Sen istemedin ama o kadar ısrar etti ki en sonunda kabul ettin ve hoşlanma ihtimalin bile beni o kadar sinirlendiriyordu ki... Dayanamadım takip ettim ve eğer hoşlansaydın bile o çocukla güzelce konuşup onun senden hoşlanmasına engel olacaktım."

"Güzelce konuşmak?" Diyerek kaşlarımı imalı bir şekilde kaldırdım.

"Evet"

"Ya sen niye benim kısmetimi kapatıyorsun ya! " Diye ciddi olmayarak kaşlarımı çattım.

"Senin tek kısmetin benim"

"Ne yani ben şimdi senden ayrılsam sen yine de hala takip etmeye devam mı edeceksin? Cidden mi?! "

"Benden ayrılacak mısın?" Dedi şüpheli bakışlarla. Kahretsin! Niye doğru düzgün rol yapamıyordum ben?!

"Hayır, öyle demek istemedim" diyerek bakışlarımı başka bir tarafa kaydırdım.
Daha sonra bundan şüphelendiğini hatırlayarak tekrar ona baktım.

"Öyle olsun bakalım" diyerek yemek yemeye koyuldu..

Kahvaltımızı ettikten sonra kalktık ve arabaya doğru ilerledik. Arabaya binip emniyet kemerimi taktıktan sonra yolculuğun sessiz geçmesini diledim.

"Ee...Nereye gitmek istersin"

"Eve" dedim net bir şekilde. Daha sonra bunun kaba bir hareket olduğunu düşünerek telafi etmeye çalıştım,

"Yani belki biraz daha takılırız, sen nereye istersen." Diyerek zoraki bir şekilde gülümsedim. Rol yapmaktan ve yalan söylemekten yorulmuştum.

"Madem eve gitmek istiyorsun ve biraz daha takılmak istiyorsun... O zaman sizin eve gideriz. Benim evime gitmekten korktuğunun farkındayım o yüzden size gidebiliriz?" Diyerek gülümsedi. Ciddi miydi bu?! O ve bizim evdekileri düşünemiyordum!

Yani düşünsene Aras ve Kuzey aynı evdeler! Kedi köpek gibi birbirlerini kovalarlardı! Selin'de var bir de, Aras'ı zaten sevmiyor! Emir desen eve gelen her erkek arkadaşımı dövmemek için kendini zor tutuyor. Kaan hariç tabi onunla çok iyi anlaşıyorlar. Ben Kaan'ı nasıl kardeşim gibi görüyorsam o da öyle görüyordu.

"Seni eve atacağım yani?" Diyerek gelmemesi için işi dalgaya vurdum.

"Ne, olamaz mı? Batuhan'da sizin eve geliyordu."

"Olamaz. Batuhan farklı, ailem onu tanıyor ve ayrıca onunla ayrıldığımızı bile bilmezlerken seni görmeleri..!"

"Aileyi bahane etme Delfin, gerekirse tanışırız. Sorun Kuzey, öyle değil mi?"
Dediğinde yutkundum. Ee tamam o da vardı yani şimdi ama ailede önemli!

"Tek sorun Kuzey değil. Ayrıca Selin'de var ve ne yalan söyliyeyim senden nefret ediyor." Dediğimde gülümsedi.

"İnsanları kendimden nefret ettirmek bırakamadığım bir alışkanlık haline gelmeye başladı."

Burada sevgilisi olarak onu sevdiğimi söylemem gerekirdi öyle değil mi?

"Ben seni seviyorum, yetmez mi?" Diyerek gülümsedim. O da karşılık verdi,

"Öyledir" dediğinde ısrarla,

"Öyle." Dedim. Bana inanmıyordu, haklıydı da. Ben bile inanmıyordum kendime!

"Seni evine bırakayım, benimde bir kaç işim var onları hallederim o zaman."

Yaa kıyamam, ses tonunda kırgınlık vardı. Onu istemediğimi ve sevmediğimi düşünüyordu ama aslında seviyordum en azından nefret etmiyordum, sanırım.

"Tamam sende gel, ben bir şekilde evdekileri halledeceğim." Dediğim anda dediğime pişman olmuştum.
Nasıl halledecektim?!

"Seni zora sokmak istemiyorum Delfin"
Diyerek evin önünde durdu ve inmem için bekledi.

"Aslında şimdi geldi aklıma annemler yok. Babam zaten şirkette. Kuzey benim için bir sorun değil, Selin ise anlayış gösterecektir. Emir... Belki şansına evde yoktur"

"Kuzey senin için sorun değil,ha?" Dedi kaşlarını kaldırarak.

"Evet" dedim kısaca.

"Ama benim için bir sorun, o herifin tipini bile görmek midemi bulandırıyor"

Ne yani? Yakışıklı çocuk. Yalan mı?
Tabi ki bunları sadece içimden geçirmekle yetinmiştim. Aras'a diyeceğimi düşünmüyorsunuz herhalde...

"Ne yapıyım Aras? Kuzey'i mi ortadan kaldırayım, öldüreyim mi?!" Dedim dalga geçercesine.

"Fena fikir değil ama o zevk bana ait"

"Çevremdeki insanlara dokunma Aras.
Hatta insanlara dokunma,öldürme!
Onlar senin baban değiller! Kafana göre insanları öldüremezsin..." Diyerek arabadan indim ve kapısını sertçe kapattım. Arkamdan gelen ayak seslerine aldırmadan yürümeye devam ettim.

"Delfin!"diye bağırdıktan sonra yineledi

"Delfin! Dur bi dakika,dinle!" Sesi gittikçe daha çok yaklaşıyordu. Adımlarımı hızlandırdım, tam o sırada elleri kolumu sıkıca kavrayarak beni kendine doğru çevirdi.

"Dinlemek istemiyorum! Adam öldürmenin bir gerekçesi olmaz..!"

"Şaka yaptım,cidden. Adam öldürmem ben. Öldüresiye döverim ve kendi kendine depoda ölür. Yani ben öldürmemiş olurum. Senin sevgilin Azraili trollüyor " Diyerek göz kırptı.

"Hastasın sen."

"Hayır, değilim"

"Evet,öylesin. Manyaksın sen. Bütün manyaklar beni bulur zaten hep!" Dediğimde sinirlenmişti. Ellerini sıkmış ve yumruk yapmıştı. Gözlerinden adeta çıkan alevleri hissediyordum. İlk defa onu böyle görüyordum ve korkumdan arkamı dönüp gidecekken bu sefer beklemediğin şekilde saçımdan tuttu ve kıpırdayamadım.

"Bırak beni Aras."

"Dediklerinde ciddi miydin?!"

Yutkundum.

"Ha?! Söylesene! Cevap versene!"
Diyerek kükredi. Kulağımın dibinde o kadar çok bağırıyordu ki korkumdan ağlamamak için kendimi zor tuttum.

"Delfin!!" Ağzımı açıp evet diyecekken Kuzey engel oldu.

"Ne işin var lan senin burada!" Diye bağırdı ve bu tarafa doğru hızlı adımlarla yürümeye başladı. Aras'ın ellerini üzerimden çektikten sonra derin bir nefes aldım.

"Hah, tam isabet!" Dedi Aras.

"Bir daha bu kıza dokunacak olursan senin sikerim Aras Barkın."

"Sen her seferinde karşıma çıkmak zorundamısın yavşak! Her fırsatta burnumun dibinde bitiyorsun amına koyıyım! "

"Siktir git bu evden Aras. Burada da  şansını zorlama. Malum, bir sürü adam var kapıda." Aras onu dinlemeyerek buz gibi olan bakışlarını benim üzerime doğru yöneltti.

"Az önce dediklerinin hesabını vereceksin Delfin, bu burada bitmedi"
Diyen Aras'a kısık bir ses tonuyla,

"Allah belanı versin." Dedikten sonra eve doğru ilerledim ve Aras'la Kuzey'inde bir süre sonra sesi kesildi ve Kuzey arkamdan eve doğru yürümeye başladı...

Continue Reading

You'll Also Like

194K 1.1K 19
Hikayede sık sık +18 ve şiddete yer verilecektir! Yaş sınırını göz önünde bulunduralım.
1.3M 17.2K 6
Diğerleri kendi aralarında konuşmaya başladığında çıplak bacağımda soğuk ve sert olan Karan ın elini hissettim. Eli yavaş yavaş elbisemin eteğinin iç...
1.6M 49.6K 39
Üzerime doğru yürümeye devam etti. Gelip tam karşımda durdu. Gözünü kırpmadan yüzümü inceliyordu. Gözlerini gözlerime dikti. Soru dolu bakışlarla y...
707K 29.5K 47
30-50k izlenen Yağız her gün yayın açar, Sohbet eder ve korku oyunları oynar. Işıl ise o yayıncıya aşık bir kızdır. Işıl habire yağıza Instagramdan y...