ZEHR-İ VİRAN

By AsiMavera

738K 30.6K 20.4K

Yasak olanın verdiği haz mıydı; bizi günaha iten? Ya da aşk mıydı; yasak olmasına rağmen günahını göze aldır... More

ZEHR-İ VİRAN
❦1❦ ↑ ENKAZ ↓
❦2❦ ↑Gece Gözlü↓
❦3❦ ↑Samira SANCHEZ ↓
❦5❦ ↑O BENİM KARIM!↓
❦6❦ ↑AFFET BENİ ARAP KIZI..↓
❦7❦ ↑BEN HEP SENİN YANINDA OLDUM..↓
❦8❦ ↑ZEHR-İ VİRAN↓
❦9❦ ↑İZİN VERİR MİSİN?↓
❦10❦ ↑GEÇ KALMAK İSTEMİYORUM!↓
❦11❦ ↑SEN VE BEN, BİZ OLDUK MU Kİ ?↓
❦12❦ ↑SENİ TANIMAYACAĞIMI MI SANDIN ARAP KIZI..↓
❦13❦ ↑SENİNLE OLMAYACAĞIM↓
❦14❦ ↑BİZ TEHLİKELİYİZ↓
KARANLIK OKYANUS
❦15❦ ↑GECENİN SEVGİLİSİ↓
❦16❦ ↑BİR SON - BİR BAŞLANGIÇ↓
WhatsApp Grubu
❦17❦ ↑ACI VE TATLI↓
❦18❦ ↑DEĞERSİZ↓
DESTİNA
❦19❦ ↑MAZİNİN YARALI İZLERİ↓
❦20❦ ↑ M E Y U S ↓
❦21❦ ↑UFAK DOKUNUŞLAR↓
❦22❦ ↑ RİYAKAR GECE ↓
❦23❦ ↑ KELEPÇE ↓
❦24❦ ↑MEZARLIK↓
❦25❦ ↑ İDAM ↓
❦26❦ ↑ ÖFKENİN YANKISI ↓
❦27❦ ↑ DÜĞÜN ↓
❦28❦ ↑ İNTİHAR VE GÖZYAŞI ↓
❦29❦ ↑YERLE BİR↓
❦30❦ ↑ GECENDE BENİM GÜNDÜZÜNDE ↓
❦31❦ ↑ HAKİKATLER ↓
❦32❦ ↑ ZİHNİN MECRUH TUTSAKLIĞI ↓
❦33❦ ↑KIRILAN ZİNCİRLER↓
❦34❦ ↑ İLK TEMAS ↓

❦4❦ ↑İÇİNDE KALAN↓

25.1K 1.3K 737
By AsiMavera

4. BÖLÜM: "İÇİNDE KALAN."

Genç kız gözlerini yavaş yavaş aralarken yabancısı olduğu bir odada yattığını fark etti. Haddinden fazla büyük bir odada üç kişinin sığabileceği bir yatağın üzerindeydi.

Olduğu yerden doğrulurken açılan kapı ile içeriye uzun boylu son derece seksi bir kadının kendisine baktığını gördü.

"Bay SANCHEZ aşağıda sizi bekliyor efendim."

Bozuk bir aksanla konuştuğu ingilizceyle yüzünü buruşturdu Samira. Dedikleri zorla anlaşılıyordu. Büyük ihtimalle farklı bir ırkın vatandaşlığına sahipti.

"Önce banyoyu kullanabilir miyim?"

Hizmetli kız eliyle yerini gösterirken "Hemen geliyorum." diyerek banyoya girmiş kısa sürede işini hallederek kendisini bekleyen kızla onun yönlendirdiği yere doğru gidiyorlardı.

Alabildiğine uzayan koridor altın detaylarla işlenmiş geniş alana göz yormayacak şekilde boy aynaları ve momidinlerle döşenmişti.

Bu durum normal birinin ağzı açık bakacağı bir görüntü sergilerken Samira için çok fazla sadeydi. Çünkü o bir Şeyh kızıydı. Tüm lüksün ortasında büyüyüp her şeyden mahrum kalan kızı..

"Günaydın.."

Samira içeriye sızan ışıktan kendi ülkesiyle olan saat farkından kaynaklandığını anlamıştı.

"Günaydın."

Çekingen bir sesle söylediği sözlerle Araz başını tabletinin başından kaldırarak Samira' yı süzdü.

"Otursana."

Samira dediğini yapmış ve hemen karşısındaki koltuğa yerleşmişti.

Gözleri Araz' a kaydığında saçlarının önüne düşmüş bal sarısı gözleriyle mükemmel bir uyum içerisinde olduğunu gördü.

Düşük bel eşofman ve vücuduna oturan dar tişörtle onu ilk defa böyle görüyordu genç kız.

Araz SANCHEZ..

O kesinlikle yer yüzündeki en yakışıklı adamlardan biriydi.

"Bugün işlerimi halletmem gerek. İstersen sende Aury ile dışarı çıkıp gezebilirsin. Hem kendi zevkine göre birşeyler alırsın kendine."

Aury derken gözleriyle hemen yanımda duran kadını işaret etmişti.

"Ben daha önce hiç dışarıya çıkmadım ki." dedi Samira korkusunu bastırmaya çalışmış bir sesle.

"O zaman bugün evde takıl. Yarın beraber çıkarız. Uygun mu?"

Genç kız onaylarcasına başını salladığında içini kaplayan mutluluğa engel olamadı.

Araz kendisine verdiği sözü tutuyordu. Ona özgürlüğünü veriyordu. Kendisine insancıl davrandığı zamanlarda daha bir yakın hissediyordu onu kendisine.

Araz, gece gözlü adamla kendisini gördükten sonra agresif ve ukala tavırlarından kurtulmuş bambaşka bir adama dönüşmüştü. Her ne kadar sebebini bilmese de bu durumun böyle devam etmesi için dua ediyordu içten içe.

"Kahvaltınız hazır Samira hanım."

Aury' in sesini duyunca istemsizce Araz' buldu bakışları.

"Seni odana bıraktıktan sonra yedim ben bir şeyler. Keyfine bak."

Samira duyduğu gerçekte hayrete düşmüştü. Onu odasına Araz mı taşımıştı yani?

Kahvaltı için oturduğu yerden kalkarken biz kez daha duyduğu cümlelerle sarsıldığını hisseti.

"Unutma. Burası artık seninde evin."

Doğruydu. Artık burada yaşayacaktı. Esir hayatı son bulmuştu genç kızın.

Aury' i takip ederek tek kişilik için haddinden fazla çeşit olan kahvaltı masasında rahatsız olsa da alışmaya çalışıyordu.

Evindeyken de çeşit boldu fakat odasına geldiği için her şeyden makul miktarda olurdu.

"Afiyet olsun efendim."

Gözlerini Aury' e çevirdiğinde sevecenlikle kendisine baktığını gördü.

İnsanları Araz sayesinde tanıyordu ve kimin gerçek kimin sahte olduğunu çözmesi için zaman gerekiyordu.

Bu nedenle kimseyle samimi olmayacaktı Samira. Herkesle arasına gereken mesafeyi koyacaktı.

"Sağol Aury."

Karnını fazlasıyla duyurduğu sofradan kalkarken salona geçti. Araz' ı görememiş sormaya da cesaret edememişti.

"Bay SANCHEZ' in acil işi çıktığından dolayı evden ayrıldı." deyip elindeli tableti bana uzattı Aury.

"Bunuda size bırakmamı istedi."

Gülümseyerek aldı tableti elinden Samira. Yüzüne karşı bir ton hakaret eden adam bu kadar kısa bur süre de nasıl böyle bir değişime uğramıştı hayret ediyordu.

Fakat detaylı düşündüğünde onu toplasan birkaç saat görmüştü. Sinirli bir anına denk gelmiş olması muhtemel bir olaydı.

Eline aldığı tabletle bulunduğu ülkeyi araştırmaya başladı Samira. Her şeyiyle kendi ülkesinden bambaşkaydı Kanada.

Alışması büyük zaman alacağa benziyordu.

Geçen saatlerin arkasından sıkıldığını hissederek oturduğu yerden kalktı. Gözüne ilk olarak büyük camın arkasında duran cennetten koparılmış gibi duran bahçe ilişti.

Bir kaç adımda tam camın önünde durduğu sıra da Aury' in geldiğini gördü.

"Sizi gezdirebilirim isterseniz?"

Nazik sorunu kibarca reddetmiş yalnız olmak istediğini belirttiğinde kilitli olan bahçe kapısını açarak yanından ayrılmıştı.

Çimenlerle süslenmiş toprağa adım attığı sıra da ciğerlerie dolan oksijenle yüzünü kocaman bir gülümseme ele geçirmişti.

Hiç şüphesiz Samira ona sunduğu güzellikler için minnettardı.

Gözüne ilişen minderli salıncakla yüzüne yayılan gülümsemeye mani olamadı genç kız. Küçükken pencereden hep sallanan kardeşlerini görür ve kendisine izin verilmediği için gecelere kadar ağlardı.

Bir kaç adımda vararak minderli salıncağa oturup çocuk gibi eğlendi.

Geçen saatlerin ardından sürekli odasında oturmaya alışmış olduğu için bu fazla hareketli gün kendisini yormuştu.

Uzun camı açarak içeriye girdiği sırada hazırlanan masayı görünce Araz' ın gelmiş olduğunu düşünerek heyecanlanmış kapıyı kapatarak içeriye geçmişti.

"Masa hazır Samira Hanım."

"Bay SANCHEZ geldi mi?"

"Gelmedi efendim. İşinin bitmediğini iletmemi istedi."

Genç kız başını sallayarak masaya oturdu. Kendisi için hazırlanan yiyeceklerle karnını doldurduktan sonra sabah gözlerini açtığı odaya geçerek yatağına uzandı.

Aklına üşüşen düşüncelerle gülümsedi Samira.

Araz ona özgürlüğünü verdiğini söylemişti. Yaşayamadığı hayatını ona sunacak eski esir hayatından tamamen kurtaracaktı.

"Bay SANCHEZ hazırlanarak gelmenizi istedi."

Aury' e gülümseyerek başını salladı. Onun çıkmasıyla makyaj masasının başına giderek peçesini indirmiş ve abartılı olmayan bir göz makyajı yapmıştı.

Amıne düğünden sonra peçesini açabileceğini söylemişti fakat nedensizce korkuyordu genç kız. Üzerine diz kapağında biten dümdüz siyah bir elbise ve siyah peçeyle gayet sade gözükse de Kanada' da fazlaca dikkat çekeceğinden bir haberdi.

Merdivenlerden inerken görüş alanına giren sözde kocasını görmesiyle heyecanlanmıştı Samira.

Bacaklarını saran beyaz pantalonunun üstüne siyah bir tişört ile fazla yakışıklı gözüküyordu.

Sarı saçlarını geriye taramış yeni çıkan sakalları onu olduğundan daha da ağır göstermişti.

"Günaydın bayan SANCHEZ."

Araz' ın sesi kulaklarıma ulaşmasıyla gözlerimi ona dikmiştim ki Aury' in elindeki tepsiyi olduğu gibi yere bırakmasıyla ikimizde ona döndük.

"Be.. Ben çok özür dilerim bay SANCHEZ."

Araz sinirle kıza bakarken Samira durduğu merdivenlerde takrar ilerlemeye başladı.

"Kahvaltımızı yapıp çıkalım."

Hazır olan masaya oturup güzel bir sohbet eşliğinde kahvaltılarını ettiler karı koca.

Birlikte oldukça lüks bir mağazaya girdiklerinde Samira hayretle etrafı izliyordu. Buradaki kadar açık kıyafetleri giyebileceğini düşünmüyordu zira.

"Beğendiklerin olursa söyle."

Birlikte mağazayı gezerlerken Araz hoşuna gidenleri göstererek görevliye Samira' nın denemesi için aldırmıştı.

Gözüne değen kırmızı diz kapağında biten sırt dekolteli elbiseyi gördüğünde onun uzun ve ince yapısına yarışacağını düşünerek onu da aldırmıştı.

"Ben buarada denemesem?" diye sordu Samira çekingen bir tavırla.

Zira beğendiği tüm kıyafetlerin en az bie bölgesinde derin dekolte mevcuttu. Daha yüzünü gösteremezken vücudunu sergilemesi hoş bir görüntü olmazdı.

"Tabi olur." deyip görevliye döndü.

"Hepsini paketleyin. Olmayanları sonra göndeririz."

Elini sözde karısının beline koyarak mağazanın çıkışına yöneldi.

"Acıkmış olmalısın?"

"Evet. Biraz acıkmış olabilirim."

Araz onun bu haline gülerek sık sık gittiği bir restoranın önünde durdu.

Samira' ya yemek çeşitlerini söylemiş ve seçtiğini sipariş ederek gelmesini bekliyorlardı.

"Ben. Teşekkür ederim."

Araz ani gelen bu teşekkür karşısında şaşırmıştı.

"Neden?"

Samira çekingen bir tavırla gözlerini karşısında tüm yakışıklılığıyla duran Araz' a çevirdi.

"Yanımda olduğun, ilgilendiğin için."

Araz' ın yüzü aydınlandı. Samira düşündüğünden de ince düşünceli bir kızdı.

"Söz verdiğim gibi. Her zaman yanında olacağım. Düğünden sonra tamamen özgür kalacaksın."

Samira ona minnetle bakmıştı. Araz düşündüğünden daha olgun ve düşünceli bir adam çıkmıştı.

"O adam.." diye sordu Samira utanarak.

"Seni aradığım zaman yanında olduğun kişiden mi bahsediyorsun?"

"Evet."

"Kim o?"

Araz elindeki çatalı masaya bırakıp olduğu yere biraz daha yerleşti. Samira' nın onunla ilgilenmesi pek te umursaması gereken bir durum değildi. Sonuçta ikisi bir arkadaş olarak kalacak, kendisinin olduğu gibi elbet olda kalbini birine kaptıracaktı.

"Babandan biliyorsundur. O nasıl Arabistan' ın en tanınmış silah satıcısıysa bende o şekilde Kanada' nın başlıca gelenlerindenim. O adama gelecek olursak. Adı Cesar.

Cesar MASSİMİLİANO. Kendisi Italyandır. Onunla ilişkimiz eskilere dayanır. Çok yakın dostum olur kendileri. Oda aynı şekilde Italya' nın başlıca ihracat lideri."

Samira duyduklarına gerçekten şaşırmıştı. Hayatında olan herkes bir ülkenin silah ticaretini yapan liderleriydi.

"Biliyor musun hayatım boyunca ilk defa biriyle bu şekilde konuşuyorum. Ah! Tabi üvey annem Amıne' yi saymassak."

Genç kızın gözleri üzgünce önüne düştü. İlk defa biriyle konuştuğu yetmiyormuş gibi birde derdini anlatıyordu.

"Doğduğumdan bu yana babamla ilk defa senen sayende konuştum.

Her gece sabahlara kadar ağlardım camdan diğer çocuklarıyla eğlenirken onları nasıl sevdiğini görünce. Hiç bir zaman anlayamadım nedenini."

Gözleri dolmuştu Samira' nın o günler aklına düşünce. Cama bile çıkamaz olmuştu sırf diğer evlatlarını sevişini görmesin diye.

"Annemle büyük bir aşk sonucu evlenmişken onun hatırasını nasıl umursamaz bir insan anlayamıyorum."

Ama ağlamıyordu. Yemin etmişti yıllar önce. Bir daha kendisini umursamayan o adam için alamayacağına dair.

"Hiç bir şey sebepsiz yere değildir Samira."

Genç kız aniden başını kaldırdı. Nedensiz yere onun bunun sebebini bildiğini düşünmüştü.

"Sen bir şey biliyorsun." dedi gözlerinin içine bakarken.

Araz sıkılarak başını başka bir yere çevirip sıkı bir nefes bıraktı dışarıya.

"Evet. Biliyorum fakat bunu sana ben söyleyemem. Zamanı geldiğinde öğreneceksin."

Samira öylece karşısındaki adama bakmaya devam edince Araz hesabı isteyerek kalkmışlardı.

Arabaya geçtikleri sırada genç kız Araz' a döndü. Güneşin yüzüne vurmasıyla gölgelenen yüzü hatlarını keskinleştirmiş onu daha fazla erkeksi göstermişti.

İzlenildildiğini fark eden adam karısına fark ettirmeden gülümsemişti.

Dudakları kıvrılan adamı gören Samira ister istemez oda gülümsemişti. Onu ilk defa böyle görüyordu. Genelde düz bir suratla izlerdi etrafı.

Araz Samira' ya döndüğü sıra da genç kız utanarak önüne döndü. Ondan ister istemez çekiniyordu.

Eve vardıklarında görevliye arabanın anahtarını vermiş beklemeden eve geçmişlerdi.

"Ben bir duş alıp geliyorum. Keyfine bak sende."

Samira kafasını sallayarak görevlinin taşıdığı paketlerin bur kaçını alarak koltuğun üzerine oturdu. Birini açıp incelediği sıra da duyduğu ses ister istemez sinirlerini bozmuştu.

"Taşıyın şu paketleri odasına. Görmemişler gibi sermişsiniz ortalığa!"

Arkasını döndüğü sıra da gözleri kısılmıştı Samira' nın. Onu incelerken onunla ne kadar farklı olduklarını düşündü bir an.

Giydiği mini elbise yukarı sıyrılmış en ufak hareketinde gelecek olan bir frikiğe fazla müsaitti. Karakterleri de farklıydı. Onunla ilk konuşması ne kadar çirkin olduğu ile başlamıştı. Tutmasalar üzerine dahi saldırabilirdi.

"Odanda yap ne yapacaksan. Burası bir mağaza değil."

Samira sinirle kalktı yerinden. Ne zannediyordu bu kadın kendisini?

"Ne yapmam gerektiğini sana sormam gerektiğini bilmiyordum. Kusura bakma."

Elly ağır adımlarla kızın yanına gelerek tam karşısında durdu. Omuzuna düşen sarı saçları ve yüzündeki makyajla oldukça seksi bir kadın olduğu su götürmez bir gerçekti. Bir kadın olduğu halde kendisinin bile dikkatini çekiyordu.

"Soracaksın! Bu evde yaşıyorsan kurallarıma uyacaksın!"

Sinirle parmağını sallıyordu kendisine. Fakat bilmediği bir gerçek vardıysa oda şüphesiz el hahareketlerinden kızın nefret ediyor oluşuydu.

"İndir o elini!" diuerek parmağını tuttuğu sıra da eli aniden çekilmişti.

Birden kolunu kavrayan eller canını almak istercesine sıkarken göz yaşlarına haki olmaya çalıştı.

Bal sarısı gözler kendisine saf bir nefret ve öfkeyle bakarken kalbi acıyor yoğun bir üzüntüyle sarsılıyordu.

"Haddini ve yerini bil! O benim sevdiğim kadın! Eğer bir daha sınırını aşacak olursan bunu çok ağır ödersin Samira!"

Araz evi sallayan bir kükremeyle kolunu sıkarken hiddetle kurtuldu ellerinden.

Gözüm sevgilisi Elly' e kaydığında tüm sinsiliğiyle yüzüne oturttuğu gülümseme kızı delirtecek cinstendi.
Daha fazla tahammül edemediğimden Araz' a döndü.

"Asıl siz haddinizi bilin! Benim kim olduğumu unuttun sanırım!"

Söylediği kelimler ile yüzü alayla gülümsedi.

"Unuturmuyum. Ünlü Arap Şeyhimizin evcil bir hayan gibi odaya kapattığı kızısın sen."

İşte bu dayanabileceği türden cümleler değildi. Duyduklarıyla eş zamanlı tuzla buz olan yüreği daha fazla dayanamamış gözünden yaşların düşmesine izin vermişti.

Onu ne olursa olsun asla affetmeyecekti. Ona güvenerek konuştuğu anlattığım ne varsa hepsini bir kerede savurmuştu işte yüzüne. İlk kez güvendiğim kişi kimseye güvenilmeyeceğini acı bir şekilde öğretmişti Samira' ya.

Gözünden düşen yaşla birlikte bir adım geriledi.

"Samira.."

Bal sarısı gözler pişmanlıkla bakarken başını onaylamazca salladı genç kız. Bu olmamalıydı. Ona güvenmenin bedeli bu kadar ağır olamamalıydı.

"Samira benimle geliyor!"

Evi dolduran sesle üçümüzde kapıya döndük.

Gece karası gözler öfkeyle parlarken doğrudan Araz' a bakıyordu.

Araz öfkeyle arkasını döndü. Cesar MASSİMİLİANO tüm heybetiyle karşısında dikiliyordu.

"Onu tam olarak hangi sıfatla götüreceksin evine?"

"Bu seni hiç ilgilendimez SANCHEZ. Seni uyardım. Ve sen beni dinlemedin. Bunun bedelini ödeyeceksin." deyip ilerleyerek Samira' nın yanına kavuştu.

"Önemli bir şeyin var mı?" diye sordu şefkat dolu bir sesle.

Gözünden düşen yaşla birlikte kafasını salladı olumsuzca.

"Gidelim hadi." deyip nazikçe kolunu tutmak istediği sıra da Samira irkilerek geri çekildi. Ne yapmalıydı şimdi?

Onunla gitmeli miydi?

--Araz SANCHEZ diyenler?

--Cesar MASSİMİLİANO.
Nam- ı değer Gece gözlü ??

--Elly hakkında düşünceleriniz..?

-- Samira ne yapmalı?

--Bölüm nasıldı?

Bu arada atılan 'yeni bölüm' yorumları yerine bölümün nasıl bulduğunuzu söylerseniz bölüm daha hızlı gelir.

Seviliyorsunuz..😍💕

Continue Reading

You'll Also Like

2.9M 102K 63
"Hiç boşuna çabalama sen benimsin!" diye tıslayınca utanmasam oturup ağlayacaktım. Neden bu bana aşık oldu ve başıma bela oldu. "İstemiyorum anlamıy...
86.2K 4.5K 25
Annemin ölmediğini, üstüne üstlük abilerimin ve ablamın olduğunu 20 yaşında öğreniyordum!! Şaka gibi! *. : 。✿ * ゚ * .: 。 ✿ * ゚ * . : 。 ✿ * (Düzenli...
96.6K 10.2K 35
053*: Senin kedin mi bu? Doğuhan: Evet, rica etsem atacağım konuma getirebilir misin? Ya da sen at ben geleyim. 053*: İşte o imkansız. Doğuhan: Ne...
735K 39.3K 52
En candan gördüğün insanlar en çok canını yakanlardır...🥀🍂 -Mübrem ●●●Ferman Miroğlu ve Jiyan Miroğlu'nun hikayesine hoş geldiniz:)●●● Çoğu sahne...