GİRİFT : Yöneticiler

By rosarkness

735K 51.2K 7.4K

Dünya'nın bilinen bir dengesi vardı. Yöneticiler zekaları ve farklı renkteki gözleriyle ayrılan varyeteleriyl... More

Tanıtım
1.bölüm | Kaplan
2.bölüm | Sınav
3.bölüm | Uçurum
4.bölüm | Akrepol
5.bölüm | El
6.bölüm | Yanılsama
7.bölüm | İşaret
8.bölüm | Hedef
9.bölüm | Hançer
10.bölüm | Masumiyet
11.bölüm | Öfke
12.bölüm | Albina
13.bölüm | Uyku
14.bölüm | Düğün
15.bölüm | His
16.bölüm | Yardım Çığlığı
17.bölüm | İntikam Duygusu
18.bölüm | Neden
Tanıtım
19.bölüm | Ceza
20.bölüm | Dokunuş
21.bölüm | Karanlık
22.bölüm | Ateş
23.bölüm | Yıldızlar
24.bölüm | Had
25.bölüm | Kanlı Kürk
26.bölüm | Yansıma
27.bölüm | Fırtına Damlaları
28.bölüm | Bedel
29.bölüm | Üç Taht
30.bölüm | Kararlılık
31.bölüm | Savaş Kıyafeti
32.bölüm | Zincirli Kukla
33.bölüm | Şeytanın Gülüşü
34.bölüm | Ceza Vakti
35.Bölüm | Nefes Kesen
36.bölüm | Kayıp Cennet
37.bölüm | Pelerin
38.bölüm | Korns Kanı
39.bölüm | Düello
40.bölüm | Ölüme Yolculuk
41.bölüm | Plan
43.bölüm | İlk Kar
44.bölüm | Kalbe Dizilen
45.bölüm | Haber
46.bölüm | Son Haykırış
47.bölüm | Zehir
48.bölüm | Ölene Kadar
49.bölüm | Savaş
50.bölüm | Renklerin Savaşı
51.bölüm | Kaybeden
52.bölüm | Başa Dönüş
53.bölüm | Parkur
54.bölüm | Ölüm Oyunu
55.bölüm | Görü
56.bölüm | Söz
57.bölüm | Arayış
58.bölüm | Veda
59.bölüm | Katiller
60.bölüm | Koruyucular
Final Açıklaması
2.kitap

42.bölüm | Haberci

8.9K 688 33
By rosarkness

  Jone eğitim alanına ilerlerken kalbi hızla atıyordu. Yanlış bir şey yapmaktan korkuyordu. Geldiği yerde gördüğü şiddet çok fazlaydı. Ona edilen tehditler sanki şu an karşısında onu bekliyordu. Katillere ihanet etmişti. Bu hafife alabileceği bir durum değildi. Vazgeçmekten kendini alıkoyabilmek için adımlarını gittikçe hızlandırdı. Sonunda bir çocuğun yanına gelince durdu ve omzuna dokundu. "Logan?"

  Logan Jone'a döndüğünde Jone derin bir nefes aldı. Her an hançeri çıkartıp boğazına savuracak gibi duruyordu. O aralarında hep en güçlüsü ve fark edileni olmuştu. Daha küçücükken katillerin ellerine düşen bir avuç köle ailelerin cocuklarından biriydi o da. Logan'ın büyücü kanından geldiği çok belliydi. Adeta onları temsil ediyordu görünüşüyle. Sarı saçları ve buz mavisi gözleri vardı. Çok güzel bir yüze sahipti. Saçlarını katiller defalarca kesmiş, eziyet etmişlerdi. Logan kendisini ön plandan alabilmek için beyaz tenini kapatmaya çalışmış ve her yerini siyahla boyamak için savaşmıştı. Sonunda onların arasında en saygın ve en güçlü kişi olmuştu. Yine en önde o vardı fakat bu sefer onların yanındaydı. Bizzat katillerden eğitim almıştı ve ona hiç acımamışlardı. Güzel yüzünden kimse şüphelenmezdi ama o katillerin en iyi eserlerinden biriydi. Habercileri o izler ve yönetirdi. İhanetini gördüğünü öldürür, bütün haberler onda toplanır katillere de o gönderirdi.

Jone ondan korkuyordu. İşini eksiksiz ve kusursuz yapıyordu. Eğer onu ikna edebilirler ise haberleri kesebilirlerdi ya da her şeyi söyleyebilir ve Albina'nın hayatı yeniden tehlikeye girebilirdi. Jone onunla daha önce kısa bir konuşma yapmıştı ve o konuşmaya güveniyordu sadece.

  Merkeze gemi ile götürülürken yan yana gidiyorlardı. "Korkuyor musun?" diye sormuştu Jone. Logan cevap vermemişti bir süre. Ardından bakışlarını Jone'a çevirmişti: "Sadece doğru olduğunu düşünmediğim bir şey yapmaktan korkuyorum."

  Jone bu sözlere dayanarak kendi doğrusunu takip etmiş ve Albina'yı bulmuştu. Bir köle iken bu görev için ailesinin yanından zorla alınmıştı. Ailesi ile tehdit edilmişti. Zor bir eğitimden geçmişti. Nihayetinde Akrepol'e gönderilecekti. Son kez ailesini görmek için gizlice evine gitmişti fakat ailesi yoktu. Sadece kanlı bir yazıyla karşılaşmıştı: "Katiller de ölmeli."

  Büyücüler katillerin yanında kalıyorlardı ve köleler öldürülüyordu. Jone o gün intikam için yemin etmişti ve alacağını biliyordu. Adaletin geleceğini biliyordu. Albina'ya inanıyordu.

  "Sana bir haber getirdim." Logan başıyla onaylayıp Jone'u takip etmeye başladı. Jone'un kalbi hızla atarken Logan kaşlarını çattı. "Bu haber çok önemli olmalı. Gerginsin."

  Jone titrediğini fark ettiğinde ellerini sıktı ve derin nefesler almaya başladı. "Oldukça..." Jone Albina'yı gördüğünde durdu. Logan'ın ise ilk yaptığı Jone'u kollarının arasına alıp boğazına hançeri dayamak olmuştu. Çekmek üzereyken Albina bağırdı: "Bir insanı bu kadar kolay öldürme kararı alamazsın! Ben sizin için almadım."

  Logan hançeri daha sıkı kavradı. Albina'nın Jone'a değer verdiği belliydi. Bunu kullanacaktı. "Silahlarını bırak yoksa öldürürüm."

  Albina hiç düşünmeden silahlarını bıraktı. Logan kollarında titreyen Jonu bırakmadı ve çevirdi. "Okçu okunu indirsin." Albina Logan'ın dikkatine şaşırmıştı. Her ihtimale karşı onu uzaktan koruyan Rodrigo okunu indirdi ve beklemeye başladı.

  "Kimsin sen?"

  "Ben Albina Erom. Aradığınız kişi benim."

  "Neden beni öldürmeye çalışmadın? Neden benimle konuşuyorsun?"

  "Çünkü yanımda olmanızı istiyorum. Sizi öldürmek gibi bir niyetim yok."

  "Yanında olmazsak zaten öldürürsün. Kendini iyi gösterme çabalarını bırak. Derdin ne?"

  Rodrigo durduğu yerden inip Albina'nın arkasında yerini aldı. "Bu çocuğu sevdim."

  Logan'ın Jone'u tutan kolları biraz gevşedi. "Gens bölgesini yanına almışsın, Albina Erom. Sanırım dedikodular doğru. İki veliahtı da yanında tutuyorsun. Acaba nasıl?"

  Albina sinirlenirken Rodrigo tebessüm etmişti. "Katillerden ne gibi bir çıkarın var, Logan? Neden onların yanında duruyorsun? Bizim yanımızda olman için ne istersin?"

  "Bu size ne kazandıracak?"

  "İstediğimiz haberleri göndereceksin."

  "Ailem onlarla beraber. Yanlış yapmayacağım."

  Jone boynunu tutan kolları sardı. "Ailemi öldürdüler, Logan. Onlara güvenemeyiz. Bunu sen de çok iyi biliyorsun. Ailenden en son ne zaman haber aldın?"

  Logan Jone'u tutup bir ağaca vurdu ve yüzüne hançeriyle birlikte eğildi. "Yalan söyleme. Ailemize dokunmayacaklar. Hepimiz bunun sözünü aldık. Katiller sözlerine sadıktır."

  Logan tüm bunları ailesi için yapıyordu. Kralların duyurularını, törenleri, sarayın boş olduğu zamanları... Hepsini bildiriyordu sonucunu düşünmeden çünkü görevini yapmazsa ailesini öldürüleceklerdi. Bütün çocuklar köle ailelerden seçiliyordu. Bu sayede alınan çocuklar mecburen görevlerini yerine getiriyorlardı, ailelerinin güvende olması için.

  "Sen yalanları en iyi yakalayan kişisin. Yalan söylemediğimi biliyorsun."

  Logan Jone'un gözlerinde o an görmediği başka bir şey görmüştü; kendisini. Yüzünün aldığı hal kendisini bile korkutmuştu. Tam bir katil gibiydi. Bu onda geri adım atmasına sebep olacak bir şey olmalıydı. Sonuç olarak onlardan nefret ediyordu fakat bu olmamıştı. Onlara benzemek hoşuna gitmişti.

  Eğitim gördüğü zamanlar başlarında hep bir büyücü olurdu. O da emirleri Toprak'dan alırdı. Büyücülerin başında Toprak diye biri vardı ve çok güçlüydü. Başlarındaki büyücüye emrettiği şeylere katiller dahi uyardı. Bu Logan'ın dikkatini çekmişti. Büyücü olduğu için kendisine yapılan onca eziyeti o da görmeliydi ama görmüyordu. Sessiz bir dayanışma vardı ve biliyordu ki katiller bunu sevmiyordu ama ihanet de etmiyorlardı. Büyücüleri de katilleri de iyi tanıyordu. Büyücüler genel olarak yalan söylerdi ama katillerden hiç duymamıştı. Ailesine dokunmayacaklarını söylemişlerdi ve onlara inanıyordu. Jone ise ona yalan söylemişti. Onun sözüne bunlar yüzden inanmıyordu. Onun bile doğru sandığı yanlışlar vardı. Ailesini katillerin öldürmediğine emindi.

  Jone bir gün yanına gelmiş ve Albina Erom'u bulduğunu söylemişti. Eşkâlini anlatmıştı: "Kahverengi saçlı, mavi gözlü..." Logan yalan olduklarını biliyordu ama ses çıkarmamıştı. Kime hizmet ettiğini bulmalıydı. Haberi katillere gönderdi ve neler olacağını izledi. Bir kaç hafta sonra bir kız ölmüştü. Eşkale uyuyordu.

  Haber taşımak onların göreviydi fakat bu yüzden birinin ölmesini beklememişti. Kahverengi saçları kızıl renge boyanmıştı, mavi gözleri artık boş bakıyordu. Ne kadar direndiğini yaraları kanıtlar niteliğindeydi. Kendisi yüzünden öldüğünü fark ettiğinde suçluluk duygusu onu ilk defa bu kadar çok sarsmıştı. Masum bir kız olduğunu ve hiçbir suçu olmadığını biliyordu. O kişi ise Lia'dan başkası değildi.

  Bu olay onu şaşırtmıştı çünkü katillerin Erom soyuna yeminli olduklarını biliyordu. Büyücülerin katillerin arkasından iş çevirdiği açıktı. Bu yüzden Jone'a dokunmamış ve ona hizmet ettiği kişiye götürene kadar ellememişti. Tahminleri doğru çıkmıştı. Albina Erom yaşıyordu. Jone bir yönden haklıydı. Onlara güvenemezdi; katillere değil büyücülere fakat aynı saftaydılar.

  Logan hançerini yavaşça çekti. Jone'un dediği gibi ailesinden uzun zamandır haber almıyordu. Eskiden az da olsa haberleşebiliyorlardı. Rodrigo'ya baktı. Orada en güvenebileceği kişi oydu. Onu yakından izliyordu ve tanıyordu. Ona doğru konuştu: "Şimdi gidiyorum. Ailemden haber almalıyım. Döndüğümde bir masaya oturmak isterim."

  Rodrigo başıyla onayladı. "Haber bekliyor olacağız."

  Albina şüpheliydi. Onu öylece salamazdı fakat Rodrigo ona uyararırcasına baktı. Her şeyi mahvetmeden dur dedi zihnine. Albina'nın adımı yarıda kaldı ve durdu. Rodrigo'nun yanlış bir adım atmayacağını biliyordu. Bu yüzden onu izleyecekti, her ne kadar hiç hoşuna gitmese de.

  Logan yanlarından ayrılıp hızlı adımlarla saraydan çıktı. Uzun ve gerginlikle geçen bir yürüyüşten sonra limana geldi. Gemilerin arasında yürürken bir geminin önünde durdu ve aradığı adamı buldu. Adam Logan'ı görür görmez yanına gelirken Logan yakalanmayı umursamadan adamın kolunu tuttu ve bir köşeye çekti. Sinirle bakıyordu. "Bana ailemden haber getirmiyorsun artık. Neler olduğunu hemen söyle. Eğer yalan söylersen seni öldürürüm. Beni anlamışsındır umarım."

  Adam kaşlarını çatarken göz ucuyla bakışlarını gemiye yöneltti. Bir adım attığında Logan adamın ne yaptığını anladı. Kaçmasını engelleyip onu denize doğru itti ve peşine kendi de atladı. Gözlerini açtığında berrak suda hemen adamı yakaladı ve ellerinin arasına alıp zorla kıyıya çekti. Soğuk su adamı direnemeyecek hale getirmişti. Logan ise soğuktan etkilenmeyecek kadar sinirliydi. "Cevap ver!"

  Logan adamın başını suya doğru eğmişti. Adam konuşmayınca başını suya soktu ve uzun süre bekledi. Suyun üstüne kabarcıklar çıkıyor ve adamın çırpınışları artıyordu. Logan adamı biraz daha suyun altında tuttu ve başını geri çıkardı. "Sana cevap ver dedim!" Adam hızla öksürüyor ve kesik nefesler alıyordu. Adam soğuk suyla titrerken konuşmaya çalıştı: "Öldüler... Benim bu işte bir parmağım yok. Lütfen, bırak beni." Logan adamın başını titreyen elleriyle kaldırdı. "Kim öldürdü?" Gözleri dolmuş, sesi titremişti. İçinde küçücük kalan umut da yok olmuştu.

  "Büyücüler öldürmüş. Yük gördükleri her şeyi yok ediyorlar."

  Logan adamı sinirle tutup suya geri soktu ve adamın çaresiz çabaları eşliğinde onu boğarak öldürdü. Öğrendikleri kendinde kalacaktı. "Artık köle değilim."

  Logan adamın cesedini sürükleyerek sessiz bir yere çekti ve öylece bıraktı. İnsanlara karşı duygusuz büyütülmüştü ama ailesini hep çok sevmişti. Merkeze geldiği anda öldürüleceklerini bilmeliydi. Hata yapmıştı. Şimdi ise bu hatadan geri dönecekti.

∆∆∆

  Albina eşyalarını hazırlarken içeriye Jone girdi. Yüzünde heyecanlı bir gülümseme vardı. Albina ne olduğunu hemen anlarken o da gülmeye başladı. Hazırladığı çantasını bir yardımcısına verirken Jone'un peşinden gitti. Jeamar ile buluştukları sessiz yerde tekrar buluşacaklardı. Logan, Hena, Riga, Jeamar ve Rodrigo çoktan gelmiş onu bekliyorlardı. Albina ve Jone da aralarına katıldıklarında Albina, ilk Jeamar'a döndü. Jeamar olumlu anlamda başını sallarken gülümseyerek konuştu: "Babam zor da olsa kabul etti." Albina derin bir nefes verirken hepsinin gözlerine teker teker baktı. "Asıl zor kısmı yeni başlıyor."

  Albina bakışlarını Rodrigo'da durdurdu. "İstediklerimi getirdin mi?" Rodrigo onaylarcasına başını sallarken sanki yapmaması için yalvarır da gibiydi. Kırmızı gözlerinin duvarlarının ardındaki endişe çatlaklar arasından sızıyor ve Albina'ya ulaşıyordu. Albina umursamadı. Yapması gerekenin bu olduğunu biliyordu. Başka çaresinin olmadığını biliyordu.

  Rodrigo'nun kırmızı gözlerine kararla baktı: "En çok sen merak ediyordun değil mi ne olacağını?" Rodrigo başını olumsuz anlamında sallasa da gerçekten ne olacağını merak ediyordu. Aynı şekilde Albina ve diğerleri de neler olacağını merak ediyordu. Albina belindeki hançeri çıkardı ve eline derin bir kesik attı. "Hadi öğrenelim."

Continue Reading

You'll Also Like

194K 18.5K 53
Bu evrende varlığın bir şekilde kabul edilir. Mixta olduğunu herkesten sakla.
2.6M 257K 53
☆YAKINDA KALDIRILACAK☆ Bir yıldız kaydığında hep tek dilek dilerdim... 'Uzaylı istilası istiyorum.' Ve bir uzaylı gelip tüm kalbimi istila etti. O bi...
13.7K 2.3K 91
İstekler açık, buyrun gelin... Saygı ve şartlar çerçevesinde, kitaplarınızı daha ilgi çekici kılmak için buradayım.
412K 34.8K 80
Adaletsizlik neden her yerde? Güçlü olan zayıfı ezerken ne yapılabilir ki? Sadece sevdiklerini korumak yeterli mi? Aklımda bu sorular dolaşı...