Touchable | Harry Styles

By denizstylesx

58K 2.1K 1.1K

Dünya dinleri dersi amacıyla staj için Amerika'ya, bir rahibin evine misafir olan Harry kendisi için en büyük... More

part 1
part 3
part 4
part 5.
part 6.
part 7.
part 8.

part 2

9.6K 365 152
By denizstylesx

Ya çok güzel destekler verdiniz bana umarım kurguyu sevmişsinizdir. Hepinize iyi okumalar.

Harry'nin anlatımından,

"Memnun oldum, Rayse." Kekelememek için kendimi zor tutup, konuştuğumda avuç içlerimin terlediğini hissedebiliyordum. Tanrım, bakışlarımı bir türlü ondan alamıyordum. Rahip Abraham'ın sesini duymam bile beni bir türlü dizgine getirememişti.

"Ben de öyle." dedi Rayse biraz bekledikten sonra.

Ses tınısı yavaşça kulaklarıma işlerken, tüylerim diken diken olmuştu. Konuşması beni mest etmiş, silkelenip kendime gelmemi biraz geciktirmişti.

Terleyen ellerimi üstüme silerken, irislerimi rahibe çevirdim ve gülümsedim. Kızına bakışlarımı fark etmemesini umuyordum yoksa boka batardım.

"Yorulmuş olmalısın Harry, istersen odana geç." Marion konuştuğunda onu başımla onayladım ve gözlerimi ayaklarıma çevirdim. "Rayse, Harry'e odasını göster tatlım." 

Ensem yavaş yavaş terlerken, dudaklarımı ısırmıştım. Hiç olmadığım kadar değişik ve karışık hissediyordum. İnanın bu iğrenç bir histi.

Siktir. Derin bir nefes aldım ve gözlerimi yumup, açtım. Kendime gelmem lazımdı. On saatlik uçuştan olsa gerekti bu davranışlarım. Çünkü nedensiz yere böyle hissetmem normal değildi.

"Beni takip et." Rayse konuştu ve yavaşça ilerlemeye başladı. Bavulumu elime alıp, doğruldum ve yürümeye başladım.

Adımlarım hızla onu takip ederken, ellerimi sıkıyordum. Yakında nişanlanacağım kadın dışında birinin beni bu denli etkilemesine izin vermemeliydim. Bu yüzden olabildiğince kendime gelmek için silkindim ve derin bir nefes vererek, hızlı adımlarla Rayse'e yetiştim. 

"Burası," dedi kapının önünde durup, eliyle işaret ederken.

"Gösterdiğin için teşekkürler." Mırıldandım.

"Yardıma ihtiyacın olursa seslen, ben aşağıda olacağım. Sana evi bir saat sonra gezdiririm. Böylelikle nereye girip, giremeyeceğini öğrenmiş olursun." Gülümsedi.

Kalp atışlarım teklerken, cevap vermek amacıyla boğazımı temizledim ve konuşmaya başladım.

"Tamam, tekrardan teşekkür ederim." 

"Önemli değil, dikkatli olmaya çalış." dedi ve göz kırpıp merdivenlere yöneldi. 

Gözlerim yaptığı her hareketi teker teker izlerken, biraz dinlenmenin benim için en iyisi olacağını biliyordum. Kafamı toparlamaya ihtiyacım vardı ve uykumu iyi almalıydım. Lanet uçağın koltuğu beni derin bir uykuya sokacak kadar rahat değildi ne yazık ki...

Karşımdaki kapının kulpunu çekip, kendimi içeri attığımda hızla bavulumu da bir köşeye bırakmıştım. Acilen üzerimdeki bu rahatsız kıyafetlerden kurtulmalı ve duş almalıydım. Böylelikle üstüme sinmiş olan ter kokusunu yok edebilirdim.

Tişörtümü bir çırpıda çıkarıp, yerle buluşturduğumda ellerim direkt olarak pantolonumun düğmesine ilerlemişti. Onu da aynı şekilde baksırımla birlikte tişörtümün yanına fırlattım ve hızla odanın içinde bulunan banyoya yöneldim. 

Rahip Abraham'ın maddi durumu oldukça iyi olmalıydı. Evi saray yavrusundan farksızdı ve bir rahibin nasıl olur da bu denli para kastığını merak etmeden duramıyordum. Elinde olsa banyo dolaplarını altından yaptıracak derecede gibiydi. Çünkü tanrım, bu lanet olası banyo harikaydı. İçinde bir jakuzi eksikti bile diyebilirim.

Daha önce duş almak için hiç bu kadar heyecanlı hissetmemiştim. Kendimi duş başlığının altına atıp saatlerce buharlı havanın arasında kalmak istiyordum. Gerçekten delirmeye başlıyordum.

Genişçe gülümsedim ve hızla suyu ayarlayarak, kendimi duş kabinine attım. Ilık su tenime deyip, kaslarımı yumuşatmaya başlarken rahatladığımı hissediyordum. Başımda kendisini sızlatmaya yavaşça başlayan ağrı, bir nebzede olsa kesilmişti. Sanırım ağrılarıma iyi geldiği için duş almayı seviyordum. Çünkü bazen yorgunken bile sizi inanılmaz rahatlatıyordu.

Silkindim ve kendimi şampuanlayıp, durulayarak hızla kabinden çıkıp bir havlu kaptım. Oyalanmamalıydım. Çünkü kendimi karşımdaki geniş yatağa atmamak için zor duruyordum.

Bavulumdan kıyafetlerimi çıkarıp, odanın içinde bulunan koltuğa bıraktığımda üstümdeki havlunun yeri boylamasını sağlamıştım. Seri bir şekilde siyah baksırı altıma geçirdim ve ellerimle saçlarımı biraz dağıttım. Akan suların tenime değmesinden nefret ederdim. Bu yüzden acil bir toka bulup, saçımı topuz yapmam gerekiyordu. Ancak uçaktayken kullandığım saç tokasını bir türlü bulamıyordum. Derin bir nefes alıp, nereye koyduğumu düşünmeye başladığımda kapının çalması bir olmuştu. 

"Harry?" Bu Rayse'in sesiydi.

Adımlarımı kapıya yönlendirdim ve hızla kulpu çekip açtım. Rayse'in büyük kahverengi irisleri suratımdan vücuduma kaydığında, üstümde sadece bir baksır olduğunu tamamen unutmuştum. Lanet olsun! 

Bedenimi kapının arkasına saklarken, başımı görebileceği şekilde uzattım ve şirin olmasını umarak gülümsedim.

"Yeni duş almıştım da, üstümde ne olduğu tamamen aklımdan çıkmış."

"Ah, şey sorun değil. Ben sadece yemeğin hazır olduğunu, uyumayacaksan inebileceğini söylemek için gelmiştim." dedi gülüşüme karşılık verirken. 

Nefeslerimi kesik kesik haline dönüşmeye başladığında, bir süreliğine dilimi yutmuş gibiydim. Tanrım, gerçekten bana bir şeyler oluyordu ve duş almak aklımı başıma getirememişti. Hemen uyumalıydım.

"Ben, ben uyusam iyi olacak. Siz beni beklemeyin." dedim ve nefesimi dışarı saldım.

"Pekala," diye yanıtladı ve sırtını bana dönerek, gitmek için hazırlandı.

"Şey, Rayse." Durması için konuştuğumda, bakışlarını bana çevirmiş, sorar gözlerle bakmaya başlamıştı.. "Saç tokan varsa verebilir misin? İhtiyacım varda." 

"Evet, tabii." Dudaklarını ısırdı ve hızla saçındaki tokayı çıkarıp saçlarının omuzlarına değmesini sağladı. Bunu yapmamalıydı bunu kesinlikle yapmamalıydı.

Saçlarından yayılan koku burnuma dolmaya başlarken, içimin kıpır kıpır olmasına engel olamamıştım. Gerçekten bu kadar etkili kokusu olan bir şampuanı nerede buldu merak ediyordum ve siktir, bu gerçekten tahrik ediciydi.

"İşte," dedi elindeki tokayı bana doğru uzatırken. "Umarım, saçımdakini vermemin senin için bir sakıncası yoktur." 

"Hayır, yok." Gülümsemeye çalıştım ve gözlerimi ondan zorla alarak, elindeki tokayı kaptım. "Teşekkürler."

"Rica ederim. Sana iyi uykular." dedi el sallayarak, aşağı koşmadan hemen önce.

Onun bu çocuksu haline gülümsemeden edemezken, üstüme bir şey geçirmem gerektiğininde farkına varmıştım. Kapıyı arkamdan kapadım ve odanın içine doğru ilerlemeye başladım. Koltukta bulunan kıyafetlerimi alıp, üstüme geçirince saçlarımı da bağlamıştım.

Şimdi ise uyumamam için hiçbir neden kalmamıştı. Bu yatakta güzel bir uyku çekeceğimden oldukça emindim.

Telefonumu baş ucumda bulunan komodine koydum ve vücudumu yatak örtüsünün altına bırakarak, gözlerimi kapayıp kendimi uykuya teslim ettim...

Bedenim oldukça terliydi ve hızlı nefeslerim, kalp atışlarımın yükseldiğini gösteriyordu. Çıplaktım. Aynı zamanda Rahip Abraham'ın evindeki odamda hatunun tekini düzüyordum. İnleme sesleri tüm odayı doldurmaktaydı. Hareketlerim sertti ve acımasızca daha da hızlanıyordum. Kimi becerdiğim hakkında hiçbir fikrim yoktu ama zevkten inlediği sesi ilahi bir şekilde kulağıma doluyordu. Tanrım, kendimi kaybetmek üzereydim. Altımdaki beden kime aitti bilmiyordum. Gördüğüm tek şey; kahverengi saçlar, açık bir ten ve düzmekte olduğum popoydu. Kadının yüzünü göremiyordum, bedeni yüz üstü yatıyordu ve kalçası havada bir şekilde onu düzmeme izin veriyordu. 

Beynim bulamaç halindeydi. Başım dönüyor ve olanları kavramakta güçlük çekiyordum. Bu şey nasıl gerçekleşmişti ve ben daha kim olduğunu bilmediğim bir kadını neden yatağa atıyordum? Tüm bunları bir de onu becerirken düşünüyordum. Ancak yine de durmadım. Şimdilik kim olduğu önemli değildi ve önemsemekte istemiyordum. Lanet derecede zevk almaya başlamıştım. Bu kadın kimse gerçekten işini iyi biliyordu. Ona her çarpışımda bedenlerimiz arasından çıkan ses hırıltılı nefeslerimle birlikte karışıyordu ve bu da ortaya daha tahrik edici bir şey sunuyordu. 

"Devam et, Harry." diye konuştu kadın. Sesi bir yerden tanıdık geliyordu ve içimi saran merak duygusu beni hırçınlaştırıyordu.

"Evet, işte böyle." diye sesini yükseltti ve onun kim olduğunu anlamamı sağladı.

Bu Rayse'di. Rahip Abraham'ın biricik kızı Rayse...

Sevdiğiniz bir bölüm olmuştur umarım. Profilimden istediğiniz kurguya bakabilirsiniz. Seviliyorsunuz.

Continue Reading

You'll Also Like

205K 21.5K 34
taehyung kırmızı defterini kaybeder 290423, tk ☁️
25.9K 5.5K 33
+82 10 1311 5960: Hamileyim. JJK: Kimsin?
62.2K 3.1K 42
Komşunuz Barış Alper Yılmaz olursa ne mi olur?
878K 70.4K 14
arkadaşlarıyla birlikte orduya katılan jungkook, ilk görüşte etkilendiği komutan kim taehyung'a cinsel içerikli mesajlar atmaya başlar. taekook, tex...