TESADÜF MÜ ? ( TAMAMLANDI )

By Nill20Keskin

8.9K 621 246

Zehra ve Kutayın mini hikayesi .. More

TESADÜF MÜ ?

8.9K 621 246
By Nill20Keskin

Eğer bu hikayeyi wattpad harici bir platformda okuyorsan , kötü amaçlı yazılım saldırısı riskinde olabilirsin. Eğer bu hikayeyi orijinal halinde ve güvenli bir şekilde okumak istiyorsan lütfen , wattpad'deki   " Nill20Keskin " İsimli profilimden oku. Teşekkür ederim.

Geç kalmıştı işte. Ne vardı sabaha kadar dedikodu yapacak. Sadece bir saati kalmıştı ve zehra evden yeni çıkıyordu. ''bu toplantıyı kaçırırsam halil bey bu sefer beni kovar ''

Genç kız söylene söylene iş yerine gitmeye çalışıyordu. Aksi gibi trafikte durma noktasındaydı. Sabırsız bir şekilde önündeki aracın ilerlemesini beklerken telefonu çaldı. Dudaklarını ısırarak arayan kişiye baktı.

''Al işte Halil Bey arıyor. ''

Önce açmamayı düşündüysede saçmaladığını fark etmesi uzun sürmedi.

'' Adam patronun yahu kimden kaçıyorsun ''

Trafiğin biraz açılması ile gaza bastı. Susan telefonu tekrar çalmaya başlayınca derin bir nefes alarak açma düğmesine bastı. Kaçış yoktu.

" Efendim Halil Bey"

"Nerdesin sen zehra. Müşteriler birazdan gelecek. Slaytlar hazır değil. Sunumu sen yapacaksın ortada yoksun. "

Zehra sıkıntı ile bir yandan araba kullanıyor bir yandan sinirli olduğu belli olan patronuna cevap veriyordu. Adamı sakinleştirmesi ve durumu kurtarması gerekiyordu.

"Halil Bey trafik biraz sıkışık ama merak etmeyin yetişeceğim."

Halil Bey bir süre homurdandıktan sonra telefonu zehranın yüzüne kapattı. Zehra sinirle kapanan telefona baktı. Sanki duyabilecekmiş gibi '' Yaşlı Bunak '' diye söylenirken önündeki aracın durduğunu fark etmedi ve arkasından çarptı. Çarpmanın etkisi ile başını hafif bir şekilde direksiyona vurdu. Vurduğu yeri ovalarken bu seferde kendine sövmeye başlamıştı.

" Allahım daha başıma ne gelebilir acaba "

Çarptığı araca bakarken yutkunmadan edemedi. Pahalı birşeye benziyordu. Yavaşça aracından çıktı. Zarar var mı diye bakmaya çalışıyordu. Kendi aracında fazla birşey yoktu ama çarptığı aracın arka tampon bildiğin yamulmuştu. Oflayarak arabasından inen adama çevirdi bakışlarını. '' Şimdi genç ve yakışıklı biri çıksa. Beni görür görmez aşık olsa. ' Arabanın durumu hiç önemli değil siz iyisiniz ya ? dese. Film gibi olurdu be ''

Zehra yine zamansız hayallerine daldığıní fark ettiğinde kafasını hemen sağa sola salladı. Bu huyu bir an önce bırakması gerekiyordu.

Kendisine yaklaşan sinirli mavi gözleri gördüğünde bir adım gerilediğini son anda anladı. Evet tam da hayalindeki gibi genç ve yakışıklı hatta çok yakışıklı bir adamdı. '' O mavi gözlerde boğulurum ben be ''

Zehra yanına gelen ve arabasının durumunu inceleyen adamın hareketlerini hiç kaçırmadan izledi. Şimdi adam ona dönecek ve '' İyi misiniz hanım efendi ? '' diye soracaktı. O mavi gözler sonunda kendisine döndü ve konuşmaya başladı.

"Kör müsün be kadın Kırmızı Işık yanıyor? "

Zehra gözlerini kocaman açarak kendine bağıran adama baktı. Ama hayalinde böyle olmamıştı ki. '' Odun ne olacak. "

Yine de cevap vermedi zehra. Çünkü duran arabaya çarpan kendisiydi. Dudaklarını büzerek konuşmaya başladı.

" Özür dilerim benim biraz acelem vardı. "

Kutay karşısında dudaklarını büzerek konuşan kızın ne kadar itici olduğunu düşünüyordu o sırada. Dış görünüş güzeldi evet ama içi boş diyordu içinden. Tıpkı diğer kızlar gibi.

Arabasına döndürdüğü bakışları üzüntülüydü. Alalı daha bir hafta olmuştu. Ayrıca gideceği yere de geç kalmıştı. İyice sinirlendiğini hissettiğinde ellerini sarı saçlarından geçirdi hızla. Zehra adamın sinirli halinden biraz korkmaya başlamıştı.
Bir şekilde telafi etmeliydi hatasını.

" Bakın zararınız neyse öderim. "

Kutay karşısındaki kıza alaylı gözlerle baktı. 'Nasıl ödeyecekti acaba. Bu arabanın fiyatından haberi var mı ki '

"Tabiki ödeyeceksin."

Zehra adamın verdiği ukalaca cevaptan sonra bütün çekiciliğinin kaybolduğunu hissetti. " Ukala odun "

Zehra hemen çantasından kağıt, kalem çıkardı. Evinin adresini ve adını yazıp adamın eline tutuşturdu.

"Masrafları bu adrese gönderin. Şimdi acelem var Üzgünüm. "

Genç kız hızla aracına bindi ve trafiğe karıştı. Kutay ise elinde kağıtla giden kızın ardından bakakaldı.

"Kıza bak resmen kaçtı. Şaka gibi "

Bakışlarını elindeki kağıda çevirdi. Üstünde yazan ismi okudu. Zehra ARAL

&&&&&

Zehra toplantıya 5 dakika kala şirkete gelebildi. Halil Bey sinirden kuduruyordu. Müşteriler gelmiş herkes onu bekliyordu. Hemen piyasaya yeni çıkacak olan ürün için hazırladığı reklam önerilerini anlatmaya başladı. Yaklaşık bir saatlik bir sunum ve konuşmalarının ardından zehranın fikirleri beğenilmedi. Müşteriler yeni fikirler için bir hafta süre verip şirketten ayrıldılar.

Şimdi ise patronun karşısında ayakta duruyor, adamın söyleyeceklerini bekliyordu.

"Olmuyor zehra hanım
İşe başlayalı 3 ay oldu en az 7 kere geç geldiniz. Verdiğiniz 5 fikirden 4'ü beğenilmiyor. Sizinle bu şartlar altında daha fazla çalışamayız."

Zehra anlayışla kafasını salladı ve odadan çıktı. " Reklamcılık serüveni de buraya kadarmış "

Çabuk bir şekilde eşyalarını topladı. Arkadaşları ile vedalaştı ve şirketten çıktı. Acelece çıktığı evine yavaş yavaş geri dönmüştü. Kapıdan girdiğinde kendini televizyonun karşısındaki koltuğa attı resmen. Para durumundan sıkışık değildi. İzmirde yaşayan ailesi her ay düzenli olarak para gönderiyordu zaten. Ama zehra kendi ayaklarının üstünde durmak istediği için çalışmak istemişti. Okulunu geçen sene bitirmiş ve istanbulda yaşamaya karar vermişti. İşletme okumasına rağmen babasının bir tanıdığı sayesinde reklamcılık sektöründe bir iş bulmuş o da 3 ay sürmüştü. Şimdi yeni iş arayacaktı. Ama önce biraz tatil yapmayı hak ediyordu. Gülümseyerek oturduğu yerden kalktı.

&&&&&&&&

Zehra bir hafta gezmiş tozmuş tatil yapmıştı. Her gün geç uyanmış öğle saatinde kahvaltısını yapmış geceleri sabahlara kadar arkadaşlarıyla vakit geçirmişti.
Şimdi ise elindeki zarfla oturmuş boş boş karşıya bakıyordu. Bu gün gelen postada  geçen hafta yaptığı kazanın masrafları vardı. Ve sigorta bu parayı ödemiyordu. "50 Bin nedir yahu. Ben o parayla yeni araba alırım be. "

Tamam maddi durumu kötü değildi. Ama bu kadar parayı bir hafta içinde bulması imkansızdı. Hele ailesi bu kazayı duysa bırak yardım etmeyi hemen İzmire geri çağırırlardı. Zaten babası işten kovulduğu için bir ton laf etmişti. Telefonda babasının azarlamalarını dinlerken ecel yerleri dönmüştü resmen. Sinirle oturduğu yerden kalktı. Elindeki kağıdın üstünde yazan isme baktı. Kutay AKMAN. O adamla konuşacaktı. Durumu anlatacak ve süre isteyecekti. Elbet anlayış gösterirdi.

&&&&&&&&

Zehra kağıtta yazan adrese geldiğinde seslice yutkundu. 20 katlı binanın üstünde yazan AKMAN HOLDING A.Ş yazısını okudu. " Bu adam ne kadar zengin böyle be "
İçinden dua okuyarak korkak adımlarla kapıdan girdi.

Zehra nefes nefese Kutay Beyin odasının önünde duruyordu şimdi. 15 katı merdivenlerden çıkmıştı. Asansör fobisinden nefret ediyordu. Bunun için artık yardım alsa iyi olacaktı. Nefeslerini sonunda  düzene sokabildiğinde kapıyı tıklatıp odaya girdi.

Masasında oturan adam kapının açılması ile başını kaldırıp giren kişiye baktı. Geçen hafta arabasına çarpan kızı görünce sırıtmak geldi içinden.

Zehra ise oturan adamı görünce nefesini tutmuştu. " Yahu bu adam bu kadar karizmatik miydi. Şu gözlere bak ne mavisi bu böyle "

Zehra adama beğeni ile bakarken kutay bunu fark etmişti tek kaşını havaya kaldırmıştı.

"Sizi dinliyorum Zehra hanım."

Zehra ne durumda olduğunu anlayıp hemen toparlanmaya çalıştı ama rezil olmuştu bir kere. İçinden kendine söverek masanın önündeki koltuklardan birine oturdu.

"Öncelikle size de merhaba Kutay Bey. Konumuza gelirsekte arabanızın zararı 50 bin tutmuş ve bir hafta içinde ödememi istemişsiniz. Bu süre de o kadar parayı bulmam mümkün değil. "

Kutay sakince arkasına yaslandı. Karşısında oturan kızı inceledi bi süre. Gözlerinde takılı kaldı. Daha önce fark etmemişti. Ne renkti o gözler öyle. Menekşe gibi. Yakından baktığında ilk gördüğünden daha  güzel olduğunu fark etti. Kaç yaşındaydı acaba.

" Kaç yaşındasın ? "

Zehra birden gelen alakasız soru ile şaşırsada cevapladı.

" 23 "

" Üniversite okumuşsundur diye tahmin ediyorum. "

Zehra evet dercesine başını salladı. " Allah Allah bu adam niye soruyor bunları. "

"Ne üzerine okudun ? "

Zehra bu sorulardan kullanmaya başlasada cevap vermeyi ihmal etmedi.

"İşletme."

Kutay gülümseyerek başını salladı. Zehra ise bu gülümsemede takılı kalmıştı bir süre. Adamın konuşması ile kendine geldi hemen. Tabi düşüncelerine lanet etmeyi de unutmamıştı.

"Madem parayı ödeyemeyeceksin bir hafta boyunca benim kişisel Asistanlığımı yaparsan borcunu silerim. "

" Ha ne dedi bu adam ? "

&&&&&&&

Zehra yine nefes nefese kalmış Kutay Beyin odasının önünde duruyordu. Tam 305 basamak çıkmıştı. Bir hafta boyunca da çıkacaktı. Evet Kutayın teklifini kabul etmişti. Kabul etmek zorunda kalmıştı. Yoksa Kutay dava açacaktı ve bunun ailesinin kulağına gitmesine izin veremezdi. Bir hafta bu adama katlanmaktan başka şansı yoktu. En azından gözleri için görsel şov olacaktı. Adam mankenlere taş çıkarıyordu be.
Hemen kendini toparlayıp kapıyı tıklattı ve odaya girdi.

&&&

Kutay kapının açılıp kapanması ile kafasını kaldırdı. Karşısında gördüğü kız ile donduğunu hissetti. Üzerine giydiği ve bütün kıvrımlarını gösteren pantolon gömlek takımı birini bu kadar seksi gösterebilir miydi ?

Açık bıraktığı açık kahve dalgalı saçları beline kadar inmiş çok güzel görünüyordu. Daha önceki görüşmelerinde hep topluydu ve bu hali daha çok hoşuna gitmişti. Kutay neler düşündüğünü fark edip kendini topladı ve boğazını temizledi.

"Geç kaldın"

Bu bir tespit değil soruydu. Sesinden kızgın mı meraklı mı olduğu anlaşılmıyordu.

" 15 katı merdivenlerden çıkmak biraz zamanımı aldı Kutay Bey. "

"Asansör fobin mi var , Neden ? "

Zehra omzunu silkti sadece anlatmak istediği bir konu değildi. Zaten kutayda üstlememişti ve isteklerini sıralamaya başlamıştı bile.

"Özel asistanım olacaksın. Aynı odayı kullanacağız. Karşımdaki masayı kullanacaksın. Her dediğimi yapacaksın. Sözümün ikiletilmesinden hoşlanmam. İtiraz edilmesinden haz etmem. "

Zehra kocaman açtığı gözleri ile beynindeki çarklar çalışmaya başlamış neye bulaştığını yeni fark etmişti. Bu adam ondan arabası için intikam alacaktı. Bir haftayı ona zehir edecekti.

&&&&&&

Daha öğle olmadan zehra kafayı yeme aşamasına gelmişti.

" Zehra kahve getir. Bu soğuk bir daha getir. Bu sıcak soğut getir. Bu dosyayı düzenle. Olmamış bir daha düzenle. Onu getir zehra. Bunu götür zehra. Zehra zehra zehra.."

Çığlık atmak üzereydi.

"Zehra !"

Derin nefes alarak ayaktaki adama baktı. Sakin olmaya çalışarak konuştu.

"Buyurun Kutay Bey"

"Yemeğe gidelim"

Bu sefer sevinçten çığlık atabilirdi çünkü midesi zil çalıyordu. Ama  sakince başını sallayıp yerinden kalkmakla yetinmişti.

Beraber yemeğe inmişler tepsilerini alıp aynı masaya oturmuşlardı. Bir tuhaflık vardı çünkü herkes onlara bakıyordu. Zehra rahatsız olmaya başlamıştı.

"Kutay Bey neden herkes bize bakıyor?"

Kutay ona bakıp ilk defa içten bir şekilde gülümsediğinde Zehranın kalbi teklemişti.

"Benimle aynı masada oturan ilk çalışansın çünkü. "
Aldığı cevap ise ayrı bir şok olmasına neden olmuştu. Ne diyeceğini bilemeden yemeğine geri dönmekte bulmuştu çareyi.

Yemekleri bittiğinde ise Zehra çıkacağı 305 basamağı düşünüyordu. 

Oflayarak çıkmaya başladı.Günün geri kalanı da aynı yogunlukta geçmişti. Kutay en saçma işleri bile ona yaptırıyordu. Katlar arasındaki koşuşturması başlarda herkese komik gelsede sonradan kıza acımaya başlamışlardı. Gün bittiğinde zehrada bitmişti. Eve nasıl geldi, kendini yatağa nasıl attı hatırlamıyordu. Tek bildiği hemen uykuya daldığıydı.

&&&

Ertesi gün alarmın sesi ile uyanan zehra bütün Eklemlerinin ağrıdığıní hissediyordu. Hızlıca hazırlanıp evden çıktı. Kapının önünde kendine çeki düzen verdi. Bu gün bacaklarının güzelliğini gösteren bir etek giymişti. Kendiyle barışık biriydi ve vücudunu da seviyordu. Özellikle de güzel giyinmeyi çok seviyordu. Yüzünde gülümsemesi ile yollara döküldü.

Şirkete geldiğinde yine söve söve merdivenleri çıkmıştı.
Kutay nefes nefese odaya giren kıza baktı. Kendisine selam verip masasına oturmuştu. Bu kızın fiziğinin farkındaydı ama bu gün ayrı bir güzel görünüyordu sanki. 25 yıllık hayatında bir kızdan bu kadar çok etkileneceğini hiç düşünmemişti. İlk karşılaştıkları gün geldi birden aklına. Zehrayı itici bulmuştu birde. Gözlerini aşağıya kaydırdı. Genç kız ayağındaki topukluları çıkarmış farkında olmadan ayaklarını oynatıyordu. Zehranın yüzüne baktığında kızın önündeki işine kendini kaptırmış çalıştığını gördü. Tekrar gözlerini o ufacık ayaklara çevirdi. Kutay o ayakları kucağına alıp masaj yaptığını hayal etti. Birden kaşları çatıldı. Neler düşünüyordu böyle. Zehradan en sevdiği arabasına çarptığı için intikam istemiş ve bu işi düşünmüştü. Şimdi ise daha ikinci günden kızla ilgili hayaller kurmaya başlamıştı. Kafasını sağa sola sallayıp işine konsantre olmaya çalıştı. Yoksa bu işin sonu kötüydü.

Zehra elindeki işi bitirdiğinde garip bir şekilde sessiz olan patronuna bakmak için başını kaldırdığında adamın kendisine kesintisiz olarak baktığını gördü. " Neden bana böyle bakıyor bu adam. Hem gözleri nasıl bu kadar koyulaşmış onun. Of ne kadar seksi göründüğünü biliyor mu acaba."

Kutay dayanamayıp tekrar karşısına bakması ile resmen şoka girmişti. Bu kız bilerek mi yapıyordu bunu. Giymiş eteği açmış bacaklarını, öyle bir oturuyordu ki sergilediği manzara kutayın taş kesilmesine neden oluyordu. Ard arda yutkundu. Sakinleşmeye çalıştı. Ama gözlerini ondan ayıramıyordu. Pantolonunu zorlayan sertliği bir türlü sakinleşmiyordu. Sesinin sert çıktığını bilerek konuştu.

"Düzgün otur."

Zehra adamın dediği şeyle hemen toparlandı. Ayak parmaklarına kadar kızardığını hissetti. Etek giydiğini unutmuş rahat rahat oturuyordu. Utançla kafasını eğmişti. Öğle yemeğine kadar kafasını kaldırmadan çalışacaktı.

Kutay karşısında utanıp kızaran kıza baktı. Demek ki bilerek kendisini tahrik etmiyordu.

Sekreteri Aysel hanım bile açık saçık giyinir önünde eğilip onu tahrik etmeye çalışırdı. Ama Kutayın ilgisini hiç bir zaman çekmemişti. Karşısındaki kızın yanlışlıkla verdiği firikikte ise neredeyse inleyecekti. İki gündür tanıdığı kızdan bu kadar etkilenmemeliydi.

İkiside yemek saatine kadar sessizce çalışmıştı. Öğle olduğunda beraber yemeğe indiler. Zehra yine merdivenlere lanet ederek inmişti. Bu sefer ki yemekte ufak tefek sohbet etmişlerdi. Bu kadar ilerleme bile Zehrayı sevindirmişti.

Akşama kadar ise dünkü olay tekrarlanmıştı. Kutay Zehrayı canı çıkana kadar çalıştırmıştı zaten.

3. güne biraz daha dinlenmiş olarak uyanmıştı. En azından deliksiz uyumuştu.

Ofise girdiğinde elindeki kahvenin birini Kutayın masasına bırakmış başı ile selam vermiş yerine geçmişti. Dünden akıllanmış bu gün pantolon giymişti. Ama üzerinde içini belli eden beyaz gömleklerden vardı. İçindeki siyah iç çamaşırı belli oluyordu. Zehra ne giyse kutay tahrik oluyordu. İnkar etmeye gerek yoktu. Daha 3 gündür tanıdığı bu kızı deli gibi arzuluyordu işte.

Yemeğe kadar genç kıza sorular sormuş onu tanımaya çalışmıştı. Zehra da Kutayın bu atağından memnun her soruyu cevaplamıştı.

Öğle yemeğinde de sohbete devam etmiş birbirlerini tanımaya devam etmişlerdi.

Kutay Zehrayı bu sefer fazla yormamıştı. Zehra ne olduğunu anlamasada bu durumdan memnun olmuştu. Akşam olduğunda vedalaşarak ayrılmışlarfı ilk defa.
İki gündür kendisine aksi davranan adam bu gün ona melek gibi davranmıştı. " Ne değişti acaba "

&&&&&&

4. Gün işe geldiğinde daha iyi hissetmişti kendini zehra.

"Günaydın Kutay Bey"

Kutay da onu görünce gülümsemiş ve karşılık vermişti.

" Günaydın zehra "

Bu gün daha sakin geçiyordu. Sürekli sohbet etmiş birbirlerine sataşmışlardı. Öğleye doğru kapı tıklatıldığında ikiside girene baktı. Kutayın sekreteri Aysel kalçalarını sallayarak  Kutayın masasına kadar geldi.

"Kutay Bey kardeşiniz Esra Hanım aradı. Gelecek hafta Türkiye ye dönüyormuş."

Kutay duyduğu haber ile çok sevinmişti. Iki yıldır görmüyordu kardeşini. Deli gibi özlemişti o cadıyı.

Zehra ise kutayın gülen gözlerinde takılı kalmıştı yine.
O sırada Aysel elindeki küçük not deftetini yere düşürdü. Abartılı bir şekilde Kutayın önünde eğildi. Amacını uzaktan gören herkes anladı.  Kadının göğüsleri resmen ortadaydı. Ama kutay sadece zehranın gözlerine bakıyordu. Aysel bu durumu fark ettiğinde sinir olarak hızla doğruldu. Iki yıldır bu şirketteydi. Bu Kız ise 4 gündür burdaydı. Ama Kutay Bey bir kere bile ona baktığı gibi bakmamıştı Aysele. Saçlarını savurarak odadan çıkacakken birden topuğu kıvrıldı ve kendini yerde buldu. Zehra ise hemen ona yardım etmeye geldi ancak aysel onu itip kendi kalktı ve bir hışımla odadan çıktı. Zehra hayretle kutaya döndüğünde onun gülmemek için kendisini zor tuttuğunu görünce kendi de kahkasını koyverdi.

Günün geri kalanı da sohbet ve kahkaha ile geçmişti. Akşam olduğunda ise vedalaşarak ayrıldılar. Yarın son gündü. Sonunda borcundan kurtuluyordu. O zaman bu içinde ki sıkıntı nerden çıkmıştı.

&&&&&&

5 . Güne zorla hazırlanarak evden çıkmıştı.  İçi sıkılıyordu. Şirkete vardığında hemen odaya çıktı. İçeriye girdiğinde kendisine gülen ama gözlerinde hüzün olan adama baktı. " Acaba olabilir mi ? Ben gidiyorum diye üzülüyor olabilir mi?

Ara ara sohbet ederek, gülerek çalışmışlardı. Ama bu gülüşler ikisininde gözlerine ulaşmamıştı hiç.

Öğle yemeğine giderken merdivenlere yönelen zehra, kutay tarafından durduruldu. Asansöre doğru götürüldüğünü anladığında ise  panikle karşı çıkmaya başladı.

"Kutay Bey lütfen. Olmaz fobim var. Korkuyorum. Bayılırım ben nefessizlikten. "

Onu zorla asansöre sokan kutay düğmeye basıp kapıların kapanmasını sağlamıştı bile.

"Korkularını üstüne giderek yenebilirsin zehra."

Asansör hareket ettiğinde zehra kutayın koluna yapışmıştı. Alnında boncuk boncuk terler oluşmuştu hemen. Gözlerin katları gösteren küçük ekrandaydı. "18 , 17 , 16 çok mu yavaş gidiyor bu asansör "

Kutay gülerek zehraya bakarken asansör 11. Kat ve 10. Kat arasında birden durdu ve etraf karardı. Zehra çığlık atarak olduğu yere çökerken kutay şansına küfretti. Asansörun acil durumlar için olan telefonunu kullanarak durumlarını anlattı ve hemen zehranın yanına diz çöktü. Telefonunun ışığını açarak etrafın biraz aydınlanmasını sağlamıştı ama zehra için yeterli değildi. Gözlerini sımsıkı kapatmış öne arkaya sallanıyordu. Kutay ne yapacağını şaşırmıştı. İyilik yapmak istemiş eline yüzüne bulaştırmıştı. Bayılmak üzere olan kıza baktı tekrar.

"Zehra aç gözlerini. Korkacak bir şey yok. Ben burdayım. Birazdan da çıkacağız burdan."

Zehra kutayı duyuyor ama içindeki korkuyu yok edemiyordu işte. Kutayın ona sarılması ile sallanmayı kesmişti. Onun kolları arasında biraz da olsa rahatladığını hissetti. Gözlerini açtığında karşılaştığı karanlık ile tekrar içine korku dolarken boğulduğunu hissetmeye başladı. Kendini  zorlayarak konuşmaya çalıştı.

"Ne..nef..nefes ala..alamı..yorum."

Kutay korkuyla panik atak geçiren kıza baktı. Ne yapacaktı şimdi. Bu sahneyi bir filmde görmüştü. Bir kızla oğlan asansöre kalıyordu. Kız panik atak geçiriyor, oğlan kızı öpüyor, kız kendine geliyordu. " Aynısını yapsam işe yarar mı ki "

Zehra iyice nefesinin kesildiğini hissediyordu. Ne düşünürse düşünsün sakinleşmiyordu. O sırada kutayın kendine doğru eğildiğini son anda gördü.

Kutay Yavaşça kıza yaklaşıp dudaklarını onun küçük ama dolgun dudaklarına bastırdı. Zehra şokla kalırken önce hiç tepki vermedi. Veremedi. Kutay ise öylece duruyordu. Bir anlık cesaretle yaptığı şeyin devamını getirmeye korkuyordu. Sonunda kızın kendisini itmemesinden cesaretlenerek dudaklarını hareket ettirdi ve yavaşça ürkütmeden öpmeye başladı.

Zehra kendisini öpen dudaklarla içindeki korkunun azaldığını, yerini farklı duyguların aldığını hissetti. Daha ne olduğunu anlamadan kendiside karşılık vermeye başlamıştı. Kutay kızın dudaklarını aralaması ile inlemesini tutamadı ve öpüşmeyi daha da derinleştirdi. Kızı belinden tutup kucağına çektiğinin farkında bile değildi. Zehra da kollarını kutayın boynuna dolamıştı  hemen.

Masum bir niyetle başlayan öpücük amacını aşmış gittikçe büyümüştü.
Hiç ara vermeden öpüşüyorlarken birden ışıklar gelmesi ve asansörün çalışması ile ikiside irkilmişti. İlk kutay kendini geri çektiğinde kızın renk gelmiş yüzüne bakmış ve gülümsemişti.

" İşe yaradı."

Zehra önce anlamamışsa da aklını toparladığında kutayın sözleri beyninde yankılandı. Onu sadece panik atağını geçirmek için mi öpmüştü. Belki de bayılıp başına iş açılmasın diye düşünmüştü. Aklına gelenlere iyice morali bozulan kız kaşlarını çatarak karşısındaki adama baktı. Yazdıkça yazıyordu kafasında.

Zehranın kaşları çatık, asık bir yüzle kendisine baktığını gören  Kutayın canı sıkılmıştı. Onu öptüğü için mi kızmıştı. Ama o da karşılık vermişti. O zaman neden şimdi böyle bakıyordu bu kız. Yine de pişman değildi kutay. Kaç gündür kendini zor tutmuştu zaten. O dudakların tadına bakmalıydı. Ama belli ki zehra hanım istememişti onu. Anın büyüsü ile karşılık vermişti belki de. Düşündükçe siniri bozulan kutay asansörden çıkar çıkmaz uzaklaşmıştı.

Yüzüne bile bakmadan giden adamın arkasından bakan zehra ağlamamak için kendisini zor tutmuştu. Pişman mı olmuştu. Yoksa iğrenmişmiydi zehradan. Genç kız kafasında kurdukça daha kötü oldu ve hemen kendini tuvalete attı. Biraz toparlanıp karşısına öyle çıkacaktı. Gururunu daha fazla incitemezdi.

Günün kalanında hiç konuşmadılar. Birbirlerinin yüzüne bile bakmadılar. Çıkış saati geldiğinde ise  zehra eşyalarını toplamış ve kapıya yönelmişti.

" Hoşçakalın Kutay Bey"

Kutay giden kıza kafasını çevirdi. Gözlerinden hiç bir duygu belli olmuyordu.

"Güle güle zehra hanım"

Zehra son kez başı ile selam verdi ve odadan çıktı. Nerdeyse ağlamak üzereydi. Ama burda olmazdı. Eve kadar dayanacak sonrada yatağa girip bir haftada bu adama tutulduğu için ağlayacaktı.

&&&&&&

Bir Ay Sonra

Zehra o günden beri depresyondaydı. Evden hiç çıkmamıştı. Sadece genel ihtiyaçlarını görüyor, yiyor , içiyor, uyuyordu. Arkadaşları artık isyan ediyor ama Zehrayı kendine getiremiyorlardı. Bu gün de aynı geçmiş hiç yataktan çıkmamıştı. Neredeyse akşam olmak üzereydi. Çalan kapı zili ile sinirleri bozulmuştu. Hemen kalktı ve kapıyı açtı. Bu sefer gelen hangi arkadaşı ise fena haşlayacaktı. Ancak kapıda gördüğü kişi kesinlikle beklediği biri değildi.

Kutay üstünde kalpli pijamaları, topuz yapılmış saçları, belki ağlamaktan belki uyumaktan şişmiş gözleri ile kendisine şaşkınca bakan kıza gülümsedi.

"Beni içeriye almayacak mısın? "

Zehra özlediği sesi duyduğunda hemen kendini toparladı ve kapıyı ardına kadar açtı.

" Tabi buyrun Kutay Bey. "

Şimdi karşılıklı oturmuşlar sessizce birbirlerine bakıyorlardı. Zehra mavi gözlerde kaybolduğunu hissettiğinde bir aydır olduğu gibi tekrar canı yandı. Ağlamak istedi. Sadece bir hafta zaman geçirdiği bu adama aşıktı. Dudaklarını ısırarak sırtını dikleştirdi.

"Yanlış anlamayın ama neden gelmiştiniz Kutay Bey? "

Kutay da oturduğu yerde dikleşti ve yanında getirdiği dosyayı uzattı.

"Anlaşmamızı imzalamadan çıkmışsın. Hâlâ bana borçlu görünüyorsun."

Zehra dosyayı alarak başını sallamış ve gerekli yerleri imzalamıştı.

"Teşekkür ederim. Buraya kadar getirmenize gerek yoktu. Kahve alır mıydınız ? "

Kutay gülümseyerek kabul etmiş Zehra da hemen mutfağa gidip hazırlamaya başlamıştı. Bir an önce onu yollamalıydı. Yoksa adamın önünde ağlayacaktı. Sıcak basmıştı resmen. Bir bardak su doldurdu ve içecekken arkasından omzuna dokunan elle birden irkildi ve küçük bir çığlıkla elindeki bardağı yere düşürdü. Cam parçaları yere dağılınca hemen  eğilip toplamaya başladı. Küçük bir parça eline baktığında ise  kutay titreyen kızı tutup kaldırdı.

"Sakin ol artık. Seni korkutmak istememiştim. Özür dilerim. "

Zehra önemli olmadığını söylesede burnuna kadar giren adamın erkeksi kokusu ile aklı gitmişti bile. Kutayda bu yakınlıkta aynı durumda , gözlerini kızın dudaklarını bulmuştu.
Zehranın heyecandan kuruyan dudaklarını yalaması ile kilit kırılmış kutay inleyerek kıza yapışmıştı. İkisi hırsla birbirini öpüyor ayrı kaldıkları bir ayın acısını çıkarıyordu sanki.  Nefessiz kalana kadar birbirinin tadında kaybolmuşlardı. Sonunda kutay geri çekildiğinde hemen konuşmaya başladı.

" Seni çok özledim zehra. Nasıl oldu Ne zaman oldu bilmiyorum. Ama seni seviyorum ben. O gün seni öptüğümde beni istemediğin için kahroldum. Dayanmaya çalıştım. Yapamadım. Sonunda burda buldum kendimi."

Zehra ise duydukları ile kalakalmıştı. Ne diyordu bu adam . İçinde havai fişekler patlıyordu sanki.

"Ama beni korktuğum için öptüğünü sanmıştım. "

Kutay gülümseyerek konuştu bu sefer.

"Aptal kız. Elbette onunda etkisi vardı. Ama ben seni istediğim için öptüm. "

Zehra mutluluktan ne yapacağını bilemedi bir an. Sonra ona hevesle ve soru işaretleri ile bakan adama cevap vermediğini fark etti.

" Bende ne zaman nasıl oldu bilmiyorum ama seni seviyorum kutay. "

Kutay yüzünde gülümsemesi ile doyamadığı dudaklara tekrar eğilmiş Zehra da sevdiğini memnuniyetle karşılamıştı. Bir aylık depresyon bitmişti. Artık mutlu olacaktı. Sevdiği adamla mutlu olacaktı.

&&&&&&&&

Continue Reading

You'll Also Like

1.6M 66.6K 71
18 yaşında ölmüştü genç kız. Şimdilerde 30'una yaklaşıyordu. Sağlıklı ama ölü bir kadının yeniden doğuşuna şahitlik etti fırtına. Ve bu mezardan çık...
53.9K 2.2K 27
Köyden özel yetenekle bir kolejde burs kazanan kız, okulun playboyu aşka inanmayan serseri züppe bir adamı nasıl değiştirebilir? ...
1.9K 379 14
Bir kaza sonucu anne babasını kaybeden genç bir kızın kendine aile kurma çabasının en acı verici hikayesi... Kimsesiz kalan ve bunu hayatının gerçeğ...
ANKA By ㅤ

Short Story

136K 10.4K 16
❝Fakat anladım ki ben aslında seninle değil, kendimle bir savaş içindeymişim. Çünkü sevgilim, ben sana zaten seni ilk gördüğüm gün yenilmişim.❞