FIRTINA

By fatmaandac

2.6M 94.7K 17.4K

Kız güzeldi. Ama çocuğun çirkini... Çocuk geceydi. Ama kızın sabahı... Çocuk kıza yangındı. Kız ise kendi içi... More

BÖLÜM 1: "9 SANİYE"
BÖLÜM 2: "İLK"
BÖLÜM 3: "ÇİRKİN"
Yazardan...
BÖLÜM 4: "ERKEK EVİ"
BÖLÜM 5: "ETKİ"
BÖLÜM 6: "KADEH"
BÖLÜM 7: "MIKNATIS"
BÖLÜM 8: "SAVAŞ"
BÖLÜM 9: "TİŞÖRT"
BÖLÜM 10: "KORNA"
BÖLÜM 11: "İLAÇ"
BÖLÜM 12: "MİGREN"
BÖLÜM 13: "PORTRE"
BÖLÜM 14: "SİGARA"
Hey Millet!
BÖLÜM 15: "DEPO"
BÖLÜM 16: "YARA"
BÖLÜM 17: "İZ"
Bilgilendirme Bölümü
BÖLÜM 19: "KÂBUS" part1
BÖLÜM 19: "KÂBUS" part2
BÖLÜM 20: "GECE"
BÖLÜM 21: "CEZA"
BÖLÜM 22: "FOTOĞRAF"
BÖLÜM 23: "KİLİTLİ KUTU"
BÖLÜM 24: "SİS"
BÖLÜM 25: "SİYAH" part1
BÖLÜM 25: "SİYAH" part2
BÖLÜM 26: "NEFHA"
Kitap Teklifi
BÖLÜM 27: "FIRTINA"
NOT
BÖLÜM 28-kesit
NOT
BÖLÜM 28: "SABAH"
BÖLÜM 29: "KASKLI" part1
BÖLÜM 29: "KASKLI" part2
Kitap Adı Değişiyor!
BÖLÜM 30: "YEMEK"
BÖLÜM 31: "YABANCI"
BÖLÜM 32: "FOTOĞRAF MAKİNESİ"
Facebook Grubu
BÖLÜM 33: "BANYO"
HEY!
BÖLÜM 34: "KİLİTLİ KASA"
Wattys 2016
BÖLÜM 35: "KAN"
YENİ BÖLÜM HAKKINDA DUYURU
BÖLÜM 36: "KARARMIŞ RUHLAR" part1
BÖLÜM 36: "KARARMIŞ RUHLAR" part2

BÖLÜM 18: "ANNE"

49.3K 2.1K 266
By fatmaandac

İthaf: bayanyazarokur

Gözlerim dolu dolu olurken, Rüzgar'ın adımı seslenmesiyle irkildim.

"Sara!"

Gözlerimi, belli olmasın diye ellerimle silip burnumu çekerek yüzüme gülümsememi takındım ve Rüzgar'a döndüm.

"Efendim?"

Kolumdan tutarak "Bir sorun mu var?" diye sordu. Kaşları her zamanki gibi çatıktı. Dudaklarını öne doğru uzatarak, boşta duran eliyle çenesini kaşıdı. Bu hareketin ona çok yakıştığını söylemek isterdim, fakat şu an dokunmasalar 10 saat kesintisiz ağlardım. Ruh halim bomboktu.

"Ha... Yok ya, ne sorunu?"

İç sesim "Ne sorunu canıım, sadece gizli numara tarafından mesaj yağmuruna tutuluyorum." diye dalga geçerken daha da gülümsemeye çalışarak gözlerimi kısıp dişlerimi gösterdim.

Rüzgar, gözlerini devirip yüzünü buruşturdu ve cebinden çıkardığı anahtarla kapıyı açarken "Çirkin ördek yavrusu," diye fısıldadı.

Soktuğu lafı geri tıkamak istedim, fakat derimin altında bir kazı çalışması vardı sanki. Vücudumu titretiyordu. Nedenini biliyordum; gerçekten odamada mıydı? Yoksa sadece göz dağı mı vermek istemişti? Eğer ki öyleyse boşuna stres yapıyordum.

Ama kim canını tehlikeye atmak isterdi ki? Odama çıktığımda onu göreceğim ne malumdu? Gördüğümde ya bana bir şey yapmaya kalkarsa ne yapacaktım?

Düşüncelerimden Rüzgar'ın tekrardan adımı söylemesiyle sıyrıldım. Kafamı yavaşça ona çevirirken "Ha...? Ne!" diye sersemce konuştum.

"İçeri girmeyi düşünmüyor musun?"

Kafamı tutarken yere bakıp aptalca ofladım.

"Çekil!"

Omuzundan ittirip içeri girdiğimde kapıyı kapattı. Annemle Kenan amca muhtemelen nöbettelerdi. Annem hemşire, Kenan amca da Türkiye'de adı duyulmuş kalp cerrahlarından birisiydi. Rüzgargilin ne şirketi vardı, ne jeti, ne villası... Fakat dedesinden kalma oldukça büyük bir mirası vardı. Dedesi bizzat "Bu para Rüzgar'ın."demiş. Adam, nasıl bir çocuğa miras bıraktığını bilse var ya... Herhalde hortlar gelir öteki dünyadan.

Annemle Kenan amca ise hastanede tanışmışlardı, sonrasında bu kocaman bir aşka dönüştü. Evlendiklerinde ise Rüzgar düğüne gelmemişti. O zaman çok farklı bir çocuktu... Ne bileyim, çökmüş gibi. Birkaç defa sormuştum, fakat beni terslemişti, her zamanki gibi...

***

-3 Sene Önce, Rüzgar 15 yaşında-

"Merhaba anne! Bak, oğlun geldi," dedi Rüzgar.

Annesi tek kelime etmedi, edemedi.

"Özledin mi beni?"

Annesi hiç konuşamadı.

"Ben özledim ama... Sana sarılmayı özledim,"

Rüzgar'ın yanaklarından iki iri gözyaşı damlası süzüldü. Beyaz mermer Rüzgar'ın oturmasıyla sarsılırken, gözyaşları nemli kahverengi toprağa karıştı.

"Sigara içme dedin bana. Asla içme oğlum... Bak anne! Haline bak!"

Bir hıçkırık yükseldi dudaklarından. Yüzü seğirdi ağlayışı karşısında.

"Sigara seni bitirdi. Mutlu musun, ha!" Güçsüz elleriyle beyaz mermere vurdu. "Şimdi bana mutluyum de! Hadi! Desene!"

Cebinden sinirle sigara paketini çıkardı ve içinden bir tane çıkarıp yaktı. Sigara dudaklarının arasında hayat bulurken, külü kahverengi toprağın üstüne düştü.

"Canım acıyor be! Sen kurtuldun, ben?" Boşta duran ayağı beyaz mermere bir tekme geçirdi. "Söylesene! Sigarayla ölebilir miyim?"

Sigara kokar olmuştu elleri, gül kokması gereken bu yaşında.

"Babam evleniyor anne."

Sigarasını bitirmeden söndürüp fırlattığında, hıçkırıklarla ağlamaya başladı. Sağ elinin tersiyle gözlerini sildiğinde kalbini tuttu.

"Bana son kez Rüzgar'ım de, yalvarırım."

***

Sara'dan

-Günümüz-

Üzerimdeki montu çıkarıp vestiyerin kapağını kaydırdım ve montumu gelişigüzel fırlattım.

"Kötü kız,"

Sinir hücrelerim kulağımda toplanırken, ağır çekimle arkama döndüm. Kaşlarım çoktan çatılmıştı.

"Bir daha bana öyle seslenme!"

Kolları alayla göğsünde birleşirken, dudakları yukarı doğru kıvrıldı ve alaycı bir ifadeyle güldü.

"Asla öyle biri olamayacağın için, bu sıfatı kaldıramaman çok normal, güzelim,"

Yüz ifadesi, durmaksızın yerde tepinme isteği uyandırıyordu. Sinirimi anca öyle çıkarırdım.

"Gerçekten benim hakkımda böyle mi düşünüyorsun?"

Sesim hayal kırıklığı barındırıyordu. Kendime kızdım. Sesime, çatallaşarak çıkan lanet sesime... Niye kırılıyordum ki!? Kendimi ezik gibi gösteren bendim. Ama bundan sonra benden korksa iyi olurdu.

"Aynen,"deyip göz devirdiğinde merdivenleri çıkmak için adımını attı, fakat büyük bir sinirle kolundan tuttum ve kendime çevirmeye çalıştım. Birkaç defa denedikten sonra 'ne var' bakışlarını atarak kendisi benden tarafa döndü.

"Gerçekten benim saf, hiçbir boku anlayamayan ve ezik kızlardan olduğumu mu düşünüyorsun?"

Bu çok klişeydi! Ayrıca iğrenç bir durum...

Bağırarak konuşmuştum. Kolunu tuttuğum ellerimi, tiksintiyle çözdükten sonra gözlerindeki kahverengi yavaş yavaş kaybolup, kırmızılaştı.

"1, bana bağırma! 2, senin hakkında ne düşündüğüm seni ilgilendirmez!"

Bu sefer o, elini benim koluma sabitlemişti. Sıkı sıkı kavraması ve bedenimi hızlıca bedenine çarpması canımı acıtsa da kaşlarımı çattım.

"Canım acıyor,"

Dudaklarımı büzerek suratımı astığımda, kolumu sıkan eli yavaşça gevşedi ve omzuma doğru küçük bir gezintiye çıktı. Eli ensemde son bulurken, nefesimi tuttuğumu fark edip yavaşça bıraktım.

Yüzüme doğru eğildiğinde, boğazımdaki düğüm yutkunmama sebep oldu. "Çekil!" diye fısıldadım daha rahat duyabilsin diye. Çünkü şu an bunu düşünemezdim. Odamdaki psikopat kafamı istila etmişti.

"Yetinmeyeceğim demiştim,"

Dudakları çenemi sürterek geçti. Gözlerimi kapattım, kulağımın bitiş noktasına ufak bir buse kondurduğunda, beyin damarlarım aşırı kandan dolayı patlama düzeyine geldiler. Kulaklarımdan çeneme doğru sıcak bir dalga yayıldı.

Bu çocuk dengesiz herifin tekiydi!

***

Saat gece yarısını çoktan geçmişti. Sonunda odama girecek cesareti bulduğumda, tünediğim merdivenden kalkıp korkuluktan tutunarak yukarı çıkmaya başladım. Korkuyor muydum?

Kötü kızlar korkmazdı!

Bu fikri de beynime kazıyarak odamın önüne geçtim ve kulbu çevirerek beyaz kapımı yavaşça araladım. Kimse beni korkutamazdı. Hem Rüzgar vardı evde. Her ne kadar bana bağırsa da, yardım ederdi.

Balkonumun açık camından dolayı, içeriyi buz gibi bir hava kaplamıştı. Omuzlarımı ellerimle ısıtmaya çalışırken, odada kimse olmadığı için şaşkınca etrafıma bakınıyordum.

Çalışma masamın üzerinde duran küre, kaşlarımın çatılmasına sebep olurken, kalbimi tutarak balkonun kapısını kapatmak için yürüdüm. Balkonun kapısını titreyerek kapattığımda, koşar adımlarla çalışma masamın yanına gittim.

Kaşlarımı çatıp kafamı eğerek küreye baktım. Bir erkek ve bir kız minyatürü, sarılmış bir şekilde bankın üstünde oturuyorlardı. Yerde ve kafalarında kar taneleri vardı. Küreyi elime alıp salladığımda, kar taneleri havaya uçtu.

Kürenin büyüsüne kapılmışken, cebimde titreyen telefonumu elime alıp mesajlara girdim. Biliyordum, yine oydu. Benim iyiliğim için mi uğraşıyordu, kötülüğüm için mi pek çözemiyordum, fakat bana zarar verecek birisi neden benim hakkımda endişelenirdi ya da bana hediye alırdı ki?

Kimden: Gizli Numara

● Gitmem gerekiyordu. Hediyen orada, minyatür biz. Mumlara üflerken bizim için iyi dileklerde bulunmayı ihmal etme, sevgilim.

Telefonum elimden kayıp düşerken, ellerimi saçlarımın arasına daldırıp ağlamaya başladım. Bugün doğum günüm olduğunu nereden biliyordu?

Bu gizli olma ayakları fena halde canımı sıkıyordu! Aniden kapı Rüzgar tarafından açılınca, ne yapacağımı bilemeden ağlamaya devam ettim.

"Ama bıktım valla! Şimdi neden ağlıyorsun!"

Bu kadar acımasız olmak zorunda mıydı?

En zoru, Rüzgar'a olan biteni nasıl anlatırdım?

Instagram: fatmandacx

Continue Reading

You'll Also Like

ALACAKAN By Yazal

Teen Fiction

382K 26K 9
Kalbini savaş meydanında bırakmış bir asker, o intikamı elbet bir gün alır. ... Alakurt lakâbıyla bilinen Kurter Alacakan, ülkesinin en başarılı aske...
198K 8.5K 58
Köyde geçen bir aşk hikayesi... O bir inci tanesiydi; Dışı dillere destan bir güzel... Naîf kırılgan ve nârin... Köy kurgusu ve abimin arkadasşı konu...
379K 21.9K 44
Staj yaptığım hastanede karışan o kız çocuğu bensem?
738K 39.4K 52
En candan gördüğün insanlar en çok canını yakanlardır...🥀🍂 -Mübrem ●●●Ferman Miroğlu ve Jiyan Miroğlu'nun hikayesine hoş geldiniz:)●●● Çoğu sahne...