KAPIŞMA (TAMAMLANDI)

By eda12361

134K 6.2K 407

Havada süzülürken "Seni seviyorum!" diye bağırdım. Aynı anda kahkahalar atıyordum. "Sana aşığım!" diye bağır... More

Bölüm 1 - İnek gibi çalıştım
Bölüm 2 - Onun Burada Ne İşi var?!
Bölüm 3 - Yüzme Bilmiyor mu?!
Bölüm 4 - Büyük İddia!
Bölüm 5 - Antreman
Bölüm 6 - İlk Yenilgi
Bölüm 7 - Kapışma Başlasın!
Bölüm 8 - Özür Dilerim
Bölüm 9 - Alt Tarafı Bir Öpücük
Bölüm 10 - Sevgilim?!
Bölüm 11 - Köy Macerası (Part 1)
Bölüm 12 - Köy Macerası (Part 2)
Bölüm 13 - Samanlık
Bölüm 14 - Her İkiside
Bölüm 15 - Gelin Kaçırıyoruz
Bölüm 16 - Güven
Bölüm 17 - "Siz çoktan...Olmuşsunuz"
Bölüm 18 - "Öpücük?"
Bölüm 19 - "Senin Yüzünden İçtim"
Bölüm 20 - "Benimsin..."
Bölüm 21 - Tuğba~Volkan
Bölüm 22 - "Buse!"
Bölüm 23 - "Pink"
Bölüm 25 - Kaçırılma
Bölüm 26 - Patron?
Bölüm 27 - Gerçekler
Bölüm 28 - İlk Aşk
Bölüm 29 - OÇAB
Bölüm 30-Dağ Evi
Bölüm 31 - Canımı Yakıyorsun
Bölüm 32 - Aşık Olduğum İt
Bölüm 33 - Cinayet mi?
Bölüm 34- Nutella
Bölüm 35-Dileğim
Bölüm 36 - Bal Dudak
Bölüm 37 - "Lanet olsun!"
FİNAL

Bölüm 24 - "Kaçta Biter?"

2.9K 141 9
By eda12361

Multi; Aras...

Bu bölümde de farklı bakış açıları var...


~~Ela'nın Ağzından~


"Onlar yarın izinli." sesini duyduğum anda olduğum yerde durdum ve arkamı döndüm.Duvara yaslanmış,ellerini göğsünün altında bağlamıştı ve o benimle alay eden surat ifadesini takınmıştı.Tabii ki de sırıtıyordu.Benimle alay ederken hep olduğu gibi...

"Sen nasıl böyle bir şey yaparsın?!" diyerek yanına yaklaşmaya başladım.Ama O hiç istifini bozmamıştı.

"Cezalısın." demekle yetindi.

"Senin ceza anlayışın bu mu? Daha yaratıcı olamazdın gerçekten!" bağırdığımda kolumu tutup beni duvara yasladı ve üzerime eğildi.

~Emir'in Ağzından~


Çikolata rengindeki gözlerine baktım.Elimi yumruk yaparak kafasının yanına, duvara yasladım.Kafamı boyun girintisine yaklaştırdım ve kokusunu içime çektim.Neden yaptığımı bilmiyordum ama bu koku kendimden geçmemi sağlıyordu.

Kokusunu içime çekerek, boyun girintisinden başladım ve kulağına doğru çıktım.Nefes alış verişi hızlanmıştı.Bu hoşuma gidiyordu.Kulağına burnumu sürttüm.

"Ne kadar yaratıcı olduğumu bilemezsin." diye fısıldadım kulağına.Nefesim tenine değince ürperdi.Yavaşça geri çekilip dudaklarına baktım.Benim dudaklarına baktığımı fark ettiğinde,dudaklarını aralayıp bir kere yaladı.Dudaklarını yaladığında o kiraz rengi dudakları daha çok parlamaya başladı ve benim dikkatimi artık hiç kimse buradan başka yere yönlendiremezdi.

Tam dudaklarımızı birleştireceğim sırada bir öksürük sesiyle sinirle gözlerimi yumdum.Açtığımda Ela'nın şaşkınlıktan büyümüş gözleri ve aralanmış dudaklarına gülesim geldi ama öpüşmemizi yarıda kesen kişi tekrar öksürünce öfkem baskın geldi, hızla arkamı döndüm.Müdürün bize attığı uyarıcı bakışlara karşılık Ela'nın kolundan tuttum ve yürümeye başladım.Merdivenlerden çıkıp boş kolidara adımımı attığım anda tekrar duvara yasladım ve dudaklarımı yaladım.

"Nerde kalmıştık?" dediğimde gülümsedi.Dudaklarına eğildiğimde yüzünün girmiş olduğu şekle kaşlarımı çattım.Bakışları bende değildi.Arkamdaki bir şeye ya da kişiye sabitlenmişti.Yavaşça arkama döndüm ve karşımızda ki sarışın çocuğa baktım.

"Aras?" Ela'ya baktığımda yanakları utançtan kızardığını gördüm.Aras denilen çocuk kaşlarını çatmış ve ellerini yumruk yapmıştı.

Aras üzerime yürümeye başlayınca bende yumruğumu sıktım üzerine gitmeye başladım.Tam yumruğumu kaldırdığım sırada Ela aramıza girdi ve bizi ayırdı.Aramızda bir metre kadar mesafe vardı ama Ela sanki heran kavga çıkabilir ihtimaline karşı ortamızda durmaya devam etti.

"Ne yapıyorsunuz?!" diye bağırınca bakışlarım Ela ve Aras arasında gitmeye başladı.

"Seni zorla öpmeye çalıştı!" demesine karşılık dişlerimi sıktım.Ela ve bu çocuk nereden tanışıyorlar,nasıl bir yakınlıkları var ama hepsini öğrenecektim.

Tam ağzımı açmış ,ağzıma gelen küfürü veya hakareti edicektim ama Ela'nın "Hayır." demesiyle dudaklarımı birbirine bastırdım.Aras'ın çatık kaşları yavaşça eski halini alırken bir adım Ela'ya yaklaştı.

Ben de ne olur ne olmaz diye bir adım yaklaştım."Nasıl yani?" diyerek bir adım daha atınca,Ela'nın yanına gittim ve belinden kavrayarak kendime çektim.

"Beni zorlamadı." deyip belindeki elimini tuttu.Aras'a baktığımda ani bir çöküş yaşadığını görebiliyordum.Nedenini bilmiyordum ama bunları duymak Ona ağır gelmişti.Bunu hissedebiliyordum.

"Biz sevgiliyiz." deyip bana bakıp gülümsedi.Bende gülümsediğimde tekrar Aras'a baktı.Ela'nın açıklamasına karşılık dudaklarını birbirine bastırdı ve kafasını salladı.

"Anlıyorum."

~Tuğba'nın Ağzından~


Volkan'a kaş göz işaretleriyle artık bana bakmaması gerektiğini anlatırken O sırıtıyordu.Matematikçinin sesini duyduğumda yerimde sıçradım.

"Volkan!" dudaklarımı birbirine bastırıp Volkan'ın tepkisini izledim.Hiçbir şey olmamış gibi "Hocam." dediğinde kıkırdadım.

Hoca gözleriyle beni uyardığında yalancıktan öksürdüm ve önüme döndüm.

"Tahtadaki soruyu çöz." dediğinde Volkan soruya baktı.Sonra bana bakıp göz kırptı.Bu Onun biraz sonra olucakları izle bakışıydı.

"Çözdüm." dediğinde bende şaşırmıştım.İşlem bile yapmamıştı nasıl-

"130K" dediğinde kahkahamı bastırmak için elimle ağzımı kapadım.Sınıf kahkahalara boğuldunda bende dayanamayıp gülmeye başladım.Matematikçinin renkten renge girmiş suratını gördüğümüzde Volkan memnun bir şekilde gülümsedi ve ayağa kalktı.

Konuşarak matematikçinin yanına ilerliyordu."Siz söylemeden ben sınıftan çıkayım hocam." deyip matematikçinin yanında durdu.Matematikçinin kıpkırmızı suratını gördüğünde sırıttı."Size kırmızı çok yakışıyor." deyip sınıftan hızlıca çıktığında hep birlikte gülüyorduk.Matematikçinin bir-iki bağırmasından sonra herkes sustu ve derse devam ettik ama ben hala içten içe gülüyordum.

~Buse'nin Ağzından~


Volkan'ın matematik dersinde yaptığı '130K yani BOK' espirisiyle saçmalıklarından sonra bahçeye çıkmıştık.Ela'nın dersin ortasında Emir'le birlikte girmesiyle bütün dikkatler onlara kaymıştı.Ela'nın sinirli haline karşılık,Emir gayet keyifli görünüyordu.Gülümsedim, bunlar kedi köpek gibiydi.

Ela'nın yanımda somurtmasıyla Ona döndüm.

~Ela'nın Ağzından~


Buse'nin bana dönmesiyle sorucağı soruyu tahmin edebiliyordum.Aras'ın bizim okula başlaması da cabasıydı.En azından farklı sınıflardaydık.Ve üstelik yarın okul da çöp toplayacaktım.Esmer bir kızın yere çikolata paketini atmasıyla kaşlarımı çattım.Buse tam ağzını aralamış bana sorusunu yönlendirecekti ki ayağa kalkıp esmer kızın yanına koştum.Arkamdan Buse'nin geldiğini biliyordum.

"Çabuk o çöpü al." dediğimde benden bir yaş küçük görünen kız bana baktı.

"Sen de kimsin?" demesiyle tam cevabı yapıştıracaktım ki o beni benden alan erkeksi ses "Karşındaki kız OÇAB." dediğinde kafamı sola çevirdim.Emir bize yaklaşırken iki elinide ensesinde birleştirmiş gayet cool bir şeklide yanımıza geliyordu.Esmer kız Emir'i gördüğünde asık suratı gülümsemeye başladı.Ama ben O suratını dağıtırım senin.

Kendince şirin gibi görünen ama bana shreek gülümsemesi gibi gelen bir şekil yaptı suratında.Yüzümü buruşturup Emir'e baktım ama Emir kıza değil bana bakıyordu.İster istemez gülümsedim.Bana göz kırpınca aramıza giren shreek gülüşlü kızın sesi doldu kulaklarıma.

"Açılımı ne?" dedi saçlarını geriye atarak.Senin o saçlarını yolar eline veririm ben de neyse sakin ol kızım.

"Okulu çöplerden arındırma başkanı." dedi sırıtarak.Kızın kahkasını duyduğumda gözlerimi kısıp 'seni keserim' bakışımı yolladım.Buse'nin "Ne?! Ela mı?" deyip kahkayı basmasıyla benim o mükemmel bakışlarımdan birini de kendisi aldı ve gördüğünde dudaklarını birbirine bastırarak susmak zorunda kaldı.

Shreek gülüşlü kız Emir'e yaklaşıp elini kaslı kollarının üzerinde gezdirdiğinde bu benim için son damlaydı.Kızın üzerine zıplarken Emir beni belimden yakaladı ve geri geri giderek kızdan uzaklaştırdı.Tek koluyla beni idare etmeye çalışırken ayaklarımı havada rastgele savuruyordum.Havada debelenip dururken kızın duyabileceği-bütün okulun duyabileceği-şekilde bağırmayı ihmal etmedim.

"Seni sürtük! Vermeye meraklısın anlaşılan seni shreek gülüşlü paçoz! Bıraksana Emir!" diyerek elim havada kıza bağırıyordum.Okulun içine girdiğimizde Emir beni yere bıraktı.Bıraktığı anda geri yanlarına gitmek için hamle yapmıştım ama Emir bunu yapıcağımı önceden tahmin etmiş olmalıydı ki beni kollarımdan yakalayıp sürüklemeye başladı.Saçlarımı bugün toplamadığım için yüzümün önüne düşmüştü ve burnumu kaşındırıyordu.Kollarımın ikisini de Emir tuttuğu için saçlarımı yüzümden çekmek maksadıyla,saçlarıma üflemeye başladım.

Boş bir sınıfa girdiğimizde Emir kollarımı bıraktı ve kapıyı kapattı.Bense saçlarımı yüzümden çektim ve kaşınan burnumu işaret parmağımla kaşımaya başladım.Emir yaptığım şeyi görünce sırıttı ve yanıma gelerek elimi tutup çekti ve burnumu kendisi kaşımaya başladı.Yaptığı hareketle yüzüm kızardığı için kafamı başka tarafa çevirdim.

"Utangaç judocu." dediğinde Ona baktım.Gülümsediğinde istemsizce bende gülümsedim.Sonra Ona kızgın olmam gerektiğini hatırlayarak somurttum.Yanından geçip gitmek için hareket ettiğimde kolumdan tutup eski konumuma geri getirdi.

"Bunu yapmanı tavsiye etmem." dediğinde kaşlarımı çattım.

"Benim de tavsiye etmeyeceğim konular var." dediğinde dudaklarını yalayıp üzerime gelmeye başladı.Pencerenin önüne kadar böyle geldiğimizde durdu.

"Mesela..." dediğinde gözlerine baktım.Sonra biraz düşündüm.

"Mesela beni sinirlendirmemelisin." dediğimde kolunu duvara yasladı ve biraz eğildi.Bu hareketiyle bende kafamı geriye çekmek zorunda kaldım böylece başım duvara yaslanmış oldu.

"Sen de bana böyle bakmamalısın." dediğinde durdum ve biran da koyulaşan gözlerine baktım.

"Sonra arada bir beni dinlemelisin." dediğimde kafasını biraz daha eğdi."Bak dikkatini çekmek istiyorum her zaman değil arada bir.Bu ikimiz için de gayet makul." diye devam ettirdim ve söyleyeceği şeyi bekleyerek dudağımı ısırdım.

"Nasıl başarıyorsun bilmiyorum ama dikkatimi dudaklarına çekmeyi başarıyorsun." Biraz daha yaklaştı.Kalbim yine halay çekmeye başlamıştı ve nefes almak zorlaşıyordu.

"Benimle sürekli alay etmemelisin." dediğimde "Kokun bu kadar cazip olmamalı." Başını boyun girintime yaklaştırdı ve kokumu içine çekerek burnunu yanağıma sürttü.

Söyleyecek o kadar cümle vardı ama bu konumdayken hiçbirini hatırlayamıyordum.Yanağıma küçük öpücükler kondurmaya başladığında dudaklarının hareketiyle oluşan küçük tatlı meltem huylanmama sebep olmuştu.

"Emir?" dediğimde beni takmayıp devam etti.Ellerimi saçlarına götürüp parmaklarımın arasından geçirdim.

"Emir.." dediğimde "Hımm" diye mırıltılar çıkarttı.Artık öpmeyi bırakmış saçlarımın kokusunu içime çekiyordu.

"Gidelim mi?" dediğimde kafasını biraz geriye çekti."Olmaz."

"Niye?"

"Sabahtan beri seni öpmeye çalışıyorum ama hep bir bokluk çıkıyor." dediğinde sırıttım.

"Sen beni çok öpmeye başladın." dediğimde O da sırıttı.

"Bilmem.Öyle mi?" diyerek dudaklarıma eğildiğinde sınıfın kapısının yüksek sesle açılmasıyla Emir'i ittim.Sınıfa giren öğrencilere baktığımda Emir bıkkın surat ifadesiyle somurtuyordu.

"Al işte bende bundan bahsediyordum." dediğinde gülümsedim.Çocuk gibiydi...

Sınıfa giren onuncu sınıflara "İki dakika sonra gelseydiniz çok şey mi kaybederdiniz?" diye kızdığında sınıfın kapısına ilerliyordum.Öğrencilerin bakışlarını umursamayarak kapıya geldiğimde "Kaç bakalım kaç.Daha nereye kadar kaçıcaksın çok merak ediyorum." dediğini duydum.Sırıtarak sınıftan çıkıp kendi sınıfıma ilerlemeye başladım.

****

Bir sonraki ders bedendi ve herkesin bunun için sabırsızlandığını biliyordum.Zil çaldığında Buse ve Tuğba ile spor salonuna gittik.Hocanın bizi boy sırasına geçirmesinden sonra serbest bırakmasıyla voleybol topu aldık.

~Volkan'ın Ağzından~


Biz basketbol oynarken kızlar da voleybol oynuyordu.Emir'in üçlük atmasıyla öne geçmiştik.Kızların tarafına baktığımda maç yaptıklarını gördüm.Sonra daha dikkatli bakınca maç yapanlar arasında erkeklerinde olduğunu fark ettim.Ama bunlar bizim sınıftan değildi.Kesin boş dersi olanlardı.Emir bana bakınca bizim kızları işaret ettim.Kafasını çevirip maç yapanların arasında erkeklerinde olduğunu görünce kaşları çatıldı.Bana kısa bir bakış atıp ilerlemeye başladığında bende kafamı salladım ve bizim kızların yanına yürümeye başladık.Emir'le erkeklerin bulunduğu takıma geçtiğimizde Tuğba,Ela ve Buse'nin karşı takımda oldukları için rahatladım.

Emir'in ne yapacağını biliyordum.En azından tahmin edebiliyordum.Ela smaçör yerine geçmişti.Tuğba pasördü,Buse'de pasör çaprazındaydı.

Biz takıma girdiğimizde hemen iki kişi çıktı Emir smaçöre geçerken ben de pasöre geçtim.Ela ve Tuğba birbirlerine kaş göz işareti yaparken biz Emir'le keyifli bir şekilde gülümsüyorduk.

~Ela'nın Ağzından~


Ne yapmaya çalışıyordu bu? Basketbol oynarken kızların ağzının suyu akıyordu şimdi de voleybol oynayarak mı hava atıcaktı?

Emir'in diğer sınıflarda olan çocuklara attığı bakışlardan sinirlendiğini anlayabiliyordum.Alt tarafı bizimle maç yapmak istemişlerdi.Ne olucaktı ki?

Daldığım düşüncelerle boğuşurken kafama gelen topla yeri boyladım.Alnımı tutarken yavaşça kalktım ve topu kimin attığına baktım.Ne diye bakınıyorsam?! Başka kim olabilirdi ki!

Tam karşımda sırıtan suratına bir topda ben atmak istedim ama derin bir nefes alıp topu karşıya geri gönderdim.Göz kırpmasıyla dudaklarımı yaladım ve gözlerimi kısıp kafamı salladım.Fileye aynı anda yaklaşmamızla bütün gözler bize çevrildi.

Tuğba ve ben bir tarafta ; Volkan ve Emir ise filenin diğer tarafındaydı.Buse ortamdaki gerginliği fark etmiş olucaktı ki arkamızda kalmayı tercih etmişti.

"Kaçta biter?" dediğimde Emir memnun bir şekilde gülümsedi.

"21." dedi.

Volkan "Kaybeden ne yapsın?" dediğinde ise Tuğba "Onu da kazandığımızda söyleriz." dedi.Emir'in tek kaşını kaldırmasıyla "Ne yani sizin kazanıcağınızı mı sandınız?" dedim.

Volkan ve Emir başlarını salladıklarında fileyi iki parmağımla tuttum ve Emir'in yüzüne yaklaştım.

"Çok yanılmışsınız."

Emir'in gülümsemesi yüzüne iyice yayılırken geri çekildim ve smaçörlüğe geri döndüm.Annesiyle yemeğe çıkıcağımız zaman beni elbise giymem için evime getirdiğinde ve anahtarımın olmadığını söylediğimde tel tokamla kapıyı açarken söylediği gibi:

"İzle ve öğren." dedim.

***

Şuan skor 20-19 'du.Ve öndelerdi.Emir'in bu kadar iyi voleybol oynadığını bilmiyordum.Smaçlarıyla attığı sayılar 10'u geçmişti ve smaçlarını karşılayamıyorduk.Üstelik topu diğer erkeklere göndermiyorlar sadece Volkan'la ikisi oynuyordu.Takımdakilerinde bundan bir şikayeti yokmuş gibi görünüyordu çünkü Onlara top geldiğinde hemen topu Emir ve Volkan'a gönderiyorlardı.

Topun Buse'ye gelmesiyle hemen Tuğba'ya göndermişti.Tuğba'da topu manşetle filenin önünde yükselttiğinde sıçradım ve smaç basmaya hazırlandım.Elim topla buluşmadan önce küçük bir boşluk aradım karşı tarafta.Bulduğumda bütün gücümü elime yükledim ve topu elimle buluşturdum.Elim topla buluşunca çıkan tok sesle beraber sayı bizim olmuştu.Tam hedeflediğim yere atabilmiştim ve skoru eşitlemiştim.Şimdi skor 20-20 olduğu için maç 22'de biticekti.

Buse,Tuğba ve ben beşlik çakarken Emir'e o çok bilmiş bakışımı gönderdim.Güldü.

Servis bizdeydi ve iki sayı kalmıştı.Başarılı bir servisten sonra tanımadığım çocuğun pasını karşılamıştık ve Tuğba'nın Buse'ye filenin önünde topu yükseltmesiyle nefesimi tuttum.Hadi Buse...

Buse'nin smacıyla yerimde sıçradım ve kocaman gülümsedim.Buse'yle birbirimize beşlik çakıp yerlerimize döndük.Skor 21-20'ydi.Bir sayı kalmıştı.

İsminin Merve olduğunu bildiğim ama o kadar samimi olmadığım kız servisi başarıyla karşıya geçirdi.Volkan'ın topu havaya kaldıraca yerde yanlışlıkla bizim tarafa göndermesiyle avantaj bize geçmişti.Tuğba'ya topu pas atarak bekledim.Tuğba tam istediğim gibi topu kaldırdığında smaç basmak için zıpladım ve elimi gerginleştirdim.Burnuma dolan vanilya kokusuyla gözlerim istemsizce kapandı ve gözlerimi açtığımda sayı atamamış olduğumu fark ettim.Emir'e baktığımda sırıtarak bana göz kırptı.

Tuğba ve Buse yanıma geldiklerinde "Az önce noldu?" dediğimde Buse kafasını yavaşça sağa sola salladı.

"Sen smaç basıcağın sırada Emir senden önce davrandı ve top filenin üstünde olduğu için haliyle blok yaptı.Sen orada topu çevirebilirdin ama ne olduysa hiçbir şey yapmadın." dediğinde ağzım açık bir şekilde kafamı salladım.

Tabii bir şey yapamam,ben orada Ona özel vanilya kokusuyla kendimden geçmiştim.

"Skor 21-21 oldu.23'e uzadı ne yapacağız?" diyen Tuğba'ya baktım.

"Kazanacağız." dedim en kararlı sesimle.Sonraki sayıyı Volkan'ın geriye pas atmasıyla kaybettik.Kimse böyle bir hareketi beklemiyordu anlaşılan.Ben bile Emir'in smacı için hazırlanmıştım ama Volkan herkesi şaşırtmayı başarmıştı.

"22-21." diye mırıldandım.Emir'in fileye yaklaşmasıyla bende yaklaştım.Sırıtarak gözlerime baktı ve benim yaptığım gibi iki parmağıyla fileyi tuttu.Yine kendimi rezil etmeyi başarmıştım ve eline benimle dalga geçmesi için bir yıllık malzeme vermiştim.

"İzle ve öğren." diyerek benim taklidimi yaptığında gözlerimi devirdim.Voleybol da bari kazanmama izin ver be adam!

Yerime geri döndüğümde maça odaklandım.Buna izin veremezdim.Bu sayıyı alamayacaklardı.Sarışın,mavi gözlü çocuğun servisi bizim tarafa ulaştığında merve manşetle Tuğba'ya pas attı.Tuğba'da Buse'ye gönderdi.Buse gayet cool bir hareketle topu karşıya gönderdiğinde heyecandan ellerim titremeye başlamıştı.

Volkan topu kaldırdığında dudağımı ısırdım.Ne olucaksa şimdi olucak.Emir'in zıplamasını ve gerginleşen vücuduna baktım.Sert bir smaç olucaktı.Bacaklarımı hafif kırıp manşet pozisyonunu aldım.Ama top beklediğim gibi yerden değil havadan gelmişti ve...gerisi karanlık...

Gözlerimi açtığımda başımda bekleyen Emir'e,Buse'ye,Tuğba'ya ve Volkan'a baktım.

"Kendine geldi." diyerek bir bardak su dolduran Buse'ye gülümsedim ve elinden bardağı alarak su içtim.

"İyi misin?" Tuğba'ya bakarak kafamı salladım ve "Noldu bana?" diye mırıldandım.

"Hatırlamıyor musun?" diyen Volkan'a baktım ve düşünmeye başladım.Hafızamı dolduran sözler ile elimi başıma koydum.Başım çok ağrıyordu.

Kazanacağız...

22-21...

İzle ve öğren...

Sert bir smaç olucak...

Gözlerimi sıkıca yumdum ve "Off hayır ya bir top yüzünden bayılmış olamam." diye mırıldandım.Elimi birinin tutmasıyla gözlerimi açtım.Emir'di.

Dudaklarını yaladı.Gözlerinde pişmanlık vardı...Bunu görebiliyordum.

"Özür dile-" derken sözünü kestim. "Dileme.Senin suçun değildi." dedim ve gülümsedim.O da burukça gülümsedi.Pişmanlığının hala sürdüğünü görebildiğim için ortamdaki gerginliği şakaya vurmak için "Maçı kaybettik anlaşılan.Ee ne isteyeceksiniz bizden?" dediğimde Volkan kahkaha attı.Tuğba,Onun omzuna yumruk attığında Volkan çok acımış gibi yaparak omzunu sıvazladı.Kıkırdadığımda Emir'de gülümsedi.Ne yapmaya çalıştığımı anlamıştı.

"Bu kadar iyi voleybol oynadığını bilmiyordum." dediğimde sırıtarak göz kırptı.

"Ben de daha ne cevherler var..." dediğinde imalı sözü yüzünden yanaklarım kızarmıştı.Kafamı başka tarafa çevirirken Tuğba'nın da, Volkan'ın imalı bakışları yüzünden utandığını ama Volkan'ın sırıttığını gördüm.Buse'de kıkırdadığında gözlerimi devirdim. Ne iyi arkadaşlarım vardı...


****

Yorumlarınızı ve votelerinizi bekliyorum...

Yeni bölüm yarın gelsin mi? Bu sizin kararınıza ve yorumlarınıza bağlı...Yeni bölümü ne zaman istediğinizi yorum yaparak belirtin :)

Continue Reading

You'll Also Like

2.3K 158 5
Ada ve okyanus ikiz kardeştir. Biri Annesinde diğeri babasında kalır. biri zenginken diğeri fakirdir. okyanus okuduğu kolejde ezilen bir genç kızdı...
433 87 18
Dans ediyorduk ama bu son dansımızdı biliyordum. Gözlerimi açtığımda bana bakan kahverengi gözlerinde takılı kaldım. Belki de kahvesine gömdü beni.Bi...
3.8M 67.9K 21
[Bir ömür uçsam ufkun ötesine, Bazen yalnız bazen birlikte] *Olamayan Hayalin Karekteri bu kitap senin için. "Aynı yeryüzünde değil,aynı gökyüzündeyi...
124K 8.6K 28
Tamamlandı // İlk yayınlanma tarihi 11 Mart 2017 Aşka inanırdım ama aşık olacağıma asla! Aşk bağlanmaktı ve ben birine sonsuza kadar bağlanacağımı hi...