Farklı bir yerdeydim. Hava turuncu renkteydi. Yek yaptığım şey etrafı izlemekti. Hayat durmuş. Herşey yavaşlamış gibiydi. Farklı sesler ve konuşmalar iç içe girmişti dediklerini anlayamıyordum. Yerler kırmızı topraktandı, binalar toprakran yapılmıştı.
Hissettim duygular vardı, öfkeliydim. buranın böyle olduğunu gördüğüm için üzülmüştüm ve öfkelenmiştim. Avuçlarımı sıkıyordum. Tırnaklarımın avcuma battığını hissediyordum. Canım acımıyordu.
Buranın eski hali nasıldı? Neden hatırlayamıyordum. Farklı bir ses tonuyla biri bana seslendi. Bir erkek sesi olmalıydı ses tonu kalındı.
" burası Senin, sana ait." Dedi
"burayı sen düzelticeksin burası sana ait" dedi.
Ellerimi neden bu kadar sıkıyordum? Elim acıyordu. Sinirimin nedeni neydi? Burayı ilk defa görüyordum. Neden bu kadar öfkeliydim? Canım yanıyordu elim acıyordu elimi açamıyordum orda durmuş sadece etrafı izliyordum elimin acısı fazlalaşsada umrumda değildi öfkem daha çoktu.
Uyanmıştım.
Herşey rüyaydı yine. Ellerimi sıkıyordum ve hala acıyordu ellerimi açtığımda şok olmuştum avcumun içi neden bu kadar morarmıştı.
Kendime sorduğum sorular şunlar olmuştu.
Bana verilen mesaj neydi?
Orası bir yer altı şehrimiydi?
Herzamanki gibi soru vardı ama cevap yoktu...