Barışa Ulaşmak (+21) BxGxB

By gullerveyaslari

710K 6K 1.7K

Zengin bir ailenin kızı olan Su, internetten tuttuğu iki jigoloyla yedi gün boyunca beraber olur. Asla hesap... More

TANITIM
BÖLÜM 1: ÇOK İYİYDİN
- KARAKTER KARTLARI -
BÖLÜM 2: BENDEN HABERİN BİLE OLMAZDI
BÖLÜM 3: CANINI ACITMAMAK İÇİN
BÖLÜM 4: ŞEVKATLİ DOKUNUŞLAR
BÖLÜM 5: VAHŞİ AMA ZEVKLİ
BÖLÜM 6: KAYBEDEN SEN OLACAKSIN
BÖLÜM 7: İTAATKÂR
(R) MANDALİNA KABUKLARI
G.K.1: Acılardan bir nefes çek içine, korkmadan
BÖLÜM 8: HALLEDECEĞİM
BÖLÜM 9: KAOS
ÖNEMLİ AÇIKLAMA
BÖLÜM 10: GÖKYÜZÜNE DUYULAN ÖZLEM
(R) GEÇ KALINAN +21
(R) TELDENKANT +21
BÖLÜM 11: BABA OLMAK İSTER MİYDİN?
BÖLÜM 12: BAŞKA GÖZLERDE ÇOK ARAMIŞTIM SENİ
BÖLÜM 13: BİZ DAHA FAZLASIYIZ
BÖLÜM 14: ASLA KAYBETMEYEN AVUKAT
BÖLÜM 16: DEHŞET
BÖLÜM 17: ABİ!
BÖLÜM 18: NAR SUYU

BÖLÜM 15: MÜSTAKBEL KOCAN

10.8K 237 131
By gullerveyaslari

"Senin amacın ne bilmiyorum ancak sen amacına ulaşamayacaksın Barış."dedim titreyen sesimi kontrol etmeye çalışarak. Gözlerime öyle bir bakıyordu ki, anlam veremiyordum. O keskin bakışları beni titretiyordu.

Eli belimde zarifçe dans ederken gözleri gözlerimden ayrılmıyordu. Aynı renge sahipti gözlerimiz. Yansımamı görür gibiydim gözlerinde.

"Ben amacıma çoktan ulaştım Eda."kaşlarımı çattım. 

"Bir planımı mahvetmiş olabilirsin ancak,"titreyen elim boynundan omzuna kaydı. Omzunda gezdi ellerim varlığımı tenine kazırcasına. "diğer planlarımı ne sen ne de Ferhat biliyor. Karşımda böyle alaylı duruyorsun ama bana verdiğin hiçbir zarar yok."

"Öyle mi?"dedi alayla gülümseyerek. Yüzüme yaklaştığında geri çekilmek adına etrafıma baktım. Bize gülerek bakan dedem ve Aral beyi görünce yutkundum. Barış gülerek yüzümün yakınındaydı ve bana delici gözleriyle bakıyordu.

"Hamile kalmak için evine çağırdığın jigolo planı elinde patladı. Ve karnında bir bebek taşıyorsun. O bebeğin babası olma ihtimalim olduğuna göre, amacıma çoktan ulaşmışım."

"Çekil,"dedim sertçe. Ancak bedenim titriyordu. Gülümsedi. "Neyse. Çok güzel olmuşsun. Kırmızı sana hep yakışıyor."

"Siktir git."kollarımı boynundan çekip hızla yanından ayrıldım ve dedemlere doğru ilerledim. "Dedeciğim, ben artık eve dönsem olur mu?"rolümü oynamıştım ve gitme vaktim geçiyordu bile. Magazine istediğimiz pozu vermiştik. İş ile alakam olmadığı için burada kalmama gerek yoktu.

"Seni Barış oğlum bıraksın Eda'm,"dedi dedem yanımıza yaklaşan Barış'a bakarak. Yok artık!

"Dedeciğim aslında..."

"Israr etme Eda'm."

"Dede..."

"Lütfen beni kırmayın Su Eda hanım."Barış'ın sesiyle ona döndüm. Abime baktığımda Selinay ile umursamaz ifadesi ile konuşuyordu. Nasıl, neden bizi izlemiyordu? 

"Peki."dedim ve Selinay'a veda ettikten sonra çıkışa ilerledik. Yan yana yürürken topuklu ayakkabılarımızın ritmik sesi zemini dövüyordu. 

Barış'ın birine el işareti yapmasıyla dışarı çıktığımızda bir araba önümüzdeydi. Önden ilerleyip kapıyı bana açtığında yüzüne ters ters baktım ve eteğimi toplayarak koltuğa bindim. İç çektiğimde yanıma yerleşti ve arabayı sürmeye başladı. Ciddi yüzüyle yola odaklanmışken ona bakıyordum dik dik.

"Ya Ulaş? O, nerede?"dedim boğazımdaki yumruyla. Dudakları yukarı kıvrıldı. "Yakında görürsün."

"Barış, neden böyle bir yalan-"

"Sorularına cevap vermeyeceğim."titrek bir nefes aldım. Cama çevirdim gözlerimi. Sinirden gözlerim yanmaya başlamıştı. Burnumu çektim hafifçe.

"Abin seni görseydi, tanıyamazdı. Bir miras için tanımadığın adamlarla beraber olduğunu bilse çok üzülürdü."kafamı ani bir hızla ona çevirdim. Gözü yine yoldaydı.

"Ne?"bana döndü. 

"Tunahan diyorum Su, seni görse tanıyamazdı."herkesten gizli olan abimi o tanıyor muydu? Adını bile biliyordu. Evet, bizim aileye yakınsa bilmesi olağandı ama yine de belki bilmez diye düşünmüştüm. Dedem ve amcam abimi asla sevmezdi.

"Abimi nereden tanıyorsun?"

"Abin benim liseden arkadaşımdı."gözlerim öyle bir doldu ki önümü gözyaşlarımdan göremiyordum.

"Ar...arkadaşın mıydı?"ağlayacaktım. Abim...

"Öyleydik. Çok yakındık."

"Yaşadıklarımız aramızda kalacak, değil mi?"dedim tedirgince. "Yaşanan güzel anılar hatrına-"

"Güzel anılar mı?"dedi alayla suratıma bakıp. "Seni kuzenimle beraber siktim. Bu güzel bir anı mı sence?"

"Ulaş senin kuzenin,"tıkanıp kaldım. "mi?"gülümsedi.

"Biliyor musun Su, aslında seni tebrik ediyorum."

"Neden?"dedim yaşlı gözlerimle.

"Sen yanlış kişiye aşık oldun. Bana olmalıydın. Ulaşılmaz, serseri ve seni ilgiye boğan bana aşık olmalıydın. Gittin ona aşık oldun."

"Sana aşık olsam ne olacaktı?"

"Çok şey olacaktı Su."yüzümü buruşturdum.

"Sana aşık olmamı istedin ama beni gelip kuzeninle siktin? Konuşmaya hakkın var mı sence? Konuştukça batıyorsun. Kes."

"Ben sana istediğini verdim. Sen iki erkek tarafından sikilmek istedin-"

"Yeter! Kes sesini! Durdur arabayı."emniyet kemerini hızla çözdüm. Arabaların geçtiği bir caddedeydik. "Durdur lan!"dedim delirmiş gibi. "Durdur ne bakıyorsun yüzüme?!"abi bir frenle durdu. Hızla kapıyı açıp indim. Benimle beraber o da indi.

"Sen orospu çocuğunun ta kendisisin Barış. Eline ne geçti bilmiyorum ama asla aklından geçirdiğin oyunların olmasına izin vermeyeceğim!"

"Dua et karnındaki bebek benden olmasın Su,"dedi dişleri arasından. "yoksa seni asla bırakmam."

Kapıyı kırarcasına sertçe kapattım. "Defol git."

Arabaya binip gözden kaybolduktan sonra hızla çantamdan telefonumu çıkardım ve tanıdık numarayı aradım. Birkaç saniye içinde telefon açıldı. "Alo Eda?"

"Agâh, konum atıyorum. Beni alabilir misin?"

...

"Evet Serdar bey, gayet iyi gidiyordu. Biliyorsunuz pazarlık işinde ustayım."salondan gelen kahkaha seslerini duyuyordum.

"Hoş geldiniz Su Eda hanım, dedeniz kahvaltı sofrasında. Yanlarında Aral bey ve ailesi var."evin yardımcısına bakarak tebessüm ettim. "Hoş buldum."yavaş adımlarla salona doğru ilerlerken ayakkabılarım zemini dövüyordu. Çok özenmiştim bugün için. Yanımda yürüyen bedenin yüzüne baktım. "Sen bekle, birazdan çağıracağım seni."kafasını salladı. Gülümseyerek salondan içeri girdim. Büyük yemek masasında bütün aile toplanmıştı. Barış'ı babasını ve onların yanındaki iki kadını gördüğümde yüzümdeki gülümsemem düşer gibi olsa da toparladım. 

"Dedeciğim,"dedim sahte bir coşkuyla. Yanına gidip arkadan boynuna sarıldım. Sesli bir şekilde güldü. "Torunum...Hoş geldin."

"Hoş buldum."yanağına öpücük kondurup doğruldum ve masada bana bakan yabancı yüzlere baktım.

"Eda'm misafirlerimizle tanış. Bu Ayda, Aral'ın kızı."simsiyah saçlı, Barış'a benzeyen kıza baktım. Samimi bir gülüşle bana bakıyordu. Ayağa kalktı. Uzun boyluydu. Yanına yaklaşıp elimi uzattım. "Merhaba."

"Merhaba Su."elimi tutmadan bana sarıld aniden. Kala kaldığımda yüzüme ciddi bakışlarla bakan Barış ile göz gözeydik. Gülümsemeye çalışarak sarılmasına karşılık verdim ve sonra ayrıldık.

"Merhaba güzelim, ben Serda. Aral'ın eşi ve de,"Barış'a döndü ayağa kalkan kızıl saçlı kadın. Saçları boyalıydı, ama çok güzel bir kadındı. "Barış'ın annesiyim."gülümsemeye çalıştım. Annem yok, kız kardeşime bakmak için bu işi yapıyorum diyen yalancı Barış'a üzüldüğüm zamanı hatırladım. Ne kadar aptaldım. "Merhaba."elimi uzattım. Ancak o da bana sarıldı. Sırtımı sıvazladıktan sonra dişleri gözükecek şekilde gülümsedi. "Artık daha sık karşılaşacağız canım."gülümsemeye çalıştım. Selinay'a baktığımda ciddi bakışlarıyla gözlerimin içine bakıyordu. Yüzünde gördüğüm ifadeyle gülüşüm söndü ve bana gülümseyerek bakan kadının gözlerinin içine anlamsız ifademle baktım.

Selinay'ın yüzünde gördüğüm ifade...

"Otursana torunum. Bir şeyler ye."

"Aç değilim dedeciğim."

"Lütfen otur Su. Seninle konuşalım biraz."Barış'ın babasına baktım. "Teşekkür ederim ancak ben dedemi biriyle tanıştırmak için gelmiştim."

"Kimle?"dedi amcam. Arkamı döndüm. "Agâh!"arkamı döndüğümde gördüğüm iki bedenle yüzümdeki gülüş silindi. "Kusura bakmayın geç kaldım. Trafik vardı da."mavi gözleriyle bana gülerek bakan Ulaş'a ve yanında her şeyden habersiz bana bakan Agâh'a bakıyordum. Gözlerim yavaşça dolduğunda o an burada olmamak istedim. Keşke olmasaydım.

Aslında, keşke ben de abim gibi ölseydim. Hiç bu yaşlara gelmeseydim.

Ulaş yanımdan geçip gittikten sonra Ayda'nın yanındaki boş sandalyeye oturdu. Dedemler ona baksa da dikkati tanıştıracağım kişideydi. 

"Kim bu delikanlı Su?"bakışlarımı zorlukla Ulaş'tan çektim ve hafifçe yutkundum. Gözlerimi birkaç kez kırpıştırdım. Agâh bana bakıyordu.

"Dedeciğim, bu benim sevdiğim adam Agâh. Biz, evlendik. Bu sabah nikah kıydık."abim şokla gözlerime baktıktan sonra sandalyesinden fırladı. Onun fırlamasıyla Selinay da ayağa fırladı ve abimin koluna dokundu. Gözlerini bana çevirdiğinde yüzünde zafer dolu bir gülümseme oluştu. 

Selinay, şimdi değil...

"Ne?"dedi amcam şokla bana ve yanımda dikilen Agâh'a bakıp. Dedemin tepkisini izliyordum. Keskin gözlerle bana bakarken yüzüne çok tanıdık olan o ifade geldi. Babamın ifadesi. Maskesini çoktan düşürmüştü yüzünden. Ulaş'a baktığımda ifadesizce beni izliyordu mavi gözleriyle. Kalbime batan ağırlıkla gözlerimi kaçırdım ve Barış'a baktım. Masanın üstündeki eli yumruk olmuş öfkeyle bana bakıyordu. Agâh'a ve bana bizi parçalamak ister gibi bakıyordu.

"Bu ne demek Su Eda?"dedi dedem sinirli bir sesle. "Bizden habersiz evlenmek ne demek?!"Evlenmeden çocuk sahibi oldum diyemem size, değil mi dedeciğim?

"Dedeciğim, ben Agâh'a aşığım. Neden bu kadar sinirlendin?"

"Bize haber vermeden nasıl evlenirsin sen?!"abim bağırdı. Gözleri yanıyordu öfke ateşiyle. "Niye abiciğim? Sen hiç aşık olmadın mı?"dedim kötü bakışlarımla ona bakarak. Gözlerimiz arasında meydan okuyan bakışlar birbiriyle savaştı.

"Bu hadsizlik fazla Su!"diye bağırdı amcam. "Büyüklerine danışman gerekirdi."

"Niye amca? Başka planlarınız mı vardı yoksa?"yaptığım imayı herkes anlamıştı. Eğer ben bugün burada evlendiğimi açıklamasaydım beni apaçık Barış ile evlendireceklerdi. Hem de fikrimi bile sormadan! Yaparlardı, abime ve Selinay'a yapmışlardı.

"Ne diyorsun sen?"dedi abim bir anda bana doğru gelerek. Üzerime yürürken ona baktım tiksinerek. "Sakın!"diye bağırdım. "Senin karşında küçük kardeşin yok!"dişlerini sıktı gözlerime bakarken. Amcam yanımıza gelip abimi kolundan sertçe geriye çekti. 

"Biraz sakinleşir misiniz lütfen?"Aral beyin konuşmasıyla hepimiz ona baktık. "Evliliğinizi tebrik ederim Su hanım."dedi ciddi bakışlarla yüzüme bakarak. Bu durumdan memnun olmadığı gözlerinden anlaşılıyordu. Ulken holding'in ceosu, oğlunu varis bir kızla evlendirmek isterken o kızın evlendiği haberini aniden almıştı. Nasıl memnun olurdu ki Allah aşkına?

"Madem evlendin,"dedi dedem ayağa kalkarak. "madem bize danışmadın...Peki...Şimdi içeri geçin. Sen ve müstakbel kocanla konuşmak istiyorum."başımı hay hay dercesine salladım.

Dedem önden çalışma odasına ilerlerken Agâh'a baktım. Kafasını hafifçe salladı. Dedemin arkasından gitmeden önce masadakilere döndüm. "Lütfen kusura bakmayın, sizi ailevi meselelerimize bulaştırmak istemezdim. Afiyet olsun."gülümsedim. Masadaki herkesin yüzü sirke satıyordu, ama Barış'ın yüzü...Ondan bir atak beklesem de sakince oturmuş beni delici bakışlarıyla izliyordu.

Ulaş...O ise...O ilgisizce etrafına bakıyordu. Umurunda bile değildim. Yutkunmaya çalıştım ve arkamı döndüm. Agâh elimi tuttuğunda beraber yürüyerek dedemin odasından içeri girdik.

...

HEEELLOO!!

NASIL GİDİYO HİKAYE?! GİDİŞAT HOŞUNUZA KAÇIYOR MU?

BEN COK SEVİYORUM TÜM KARAKTERLERİMİİİ

YENİ KARAKTERLERİMİZ KATILDI ARAMIZA, SİZCE BUNDAN SONRA NELER OLACAK?

OY VERMEYİ, BOL BOL YORUM YAPMAYI, DİĞER HİKAYELERİME GÖZ ATMAYI VE GELİŞMELER İÇİN BENİ TAKİP ETMEYİ UNUTMAYIN!

VİDEONUN 35. SANİYESİNDEN SONRAYI İZLERSENİZ BÖLÜMDEKİ SAHNENİN AYNISINI GÖRECEKSİNİZ. 

Continue Reading

You'll Also Like

22.3M 895K 115
İşte oradaydı... Muhtaç olduğum kadın korkuyla bana bakıyordu. Ona biraz daha dokunmazsam sanki ölecektim. Bu hastalıklı duygular beni resmen ele geç...
Bleu By doc

Fanfiction

14.6K 2.1K 20
❝ annesinin biricik kızı, 18'in kırık kanatları. ❞ bleu/fr.: mavi © kayipdoktor | 2021
1.1K 190 21
" Sen sadece şanssızlıkları üzerine çekiyorsun, Bayan Lombardi, bense günahların mıknatısıyım. "
385K 8.7K 20
Chars babası ölüp ailenin başına geçmek zorunda kaldığında bütün hayallerini yüreğinin en ücra köşesine gömdü... O artık İtalya'nın en ünlü mafya ail...