Full Moon Night

נכתב על ידי only_taekook708

244K 23.2K 11.2K

Jeon Jungkook, 20 yaşına gelen herkesin dolunay gecesi kurt cinsiyetini ôğrenmesi şerefine düzenlenen baloda... עוד

0
01
02
03
04
05
06
07
08
09
10
11
12
13
14
15
16
17
18
20
21
22
23
24

19

6.1K 564 361
נכתב על ידי only_taekook708

Hii!

Nasılsınız?

¤¤¤¤

Gerginlik...

Evet şu an ayakta ailelerinin karşısından el ele tutuşmuş ikilinin hissettikleri net duygu buydu.

Jimin avuç içleri ve ensesinden sırtına doğru giden ter damlasının rahatsızlığı ile yerinde kıpırdandığında Yoongi hala dik bir duruş sergileyerek gerçek duygularını yansıtmamaya çalışıyordu.Alacakları cevaptan korkarken korktuğu bir başka şey ise o cevaptan sonra olacaklardı.

Jungkook ve Taehyung da onların bu söyledikleri ile çokça şaşırmıştı. Tıpkı diğerleri gibi. Bay Kim söylenen sözleri hazmettiği sıralarda "Bak Oğlum..." Diyerek gelecek olan sözlerinin hazırlığını yapmıştı.

"Bir birinizi seviyorsunuz anlıyorum ama evlenmek çok ciddi bir karar. Evlendiğiniz zaman mühürleneceksiniz ve geri dönüşü olmayan bir yola gireceksiniz. Tabii ki eğleneceksiniz biz size engel olmuyoruz ama bu kadar erken olmasını istediğinizden emin misiniz?"

Yoongi her türlü tepkiyi beklerken Bay Kim'in dingin sesinden işittiği sözler karşısında içine su serpilmişti. Yüzünde engel olamadığı gülümseme ile tuttuğu eli biraz daha sıkarken feromonları bu defa gerginlikten çok rahatlamanın verdiği his ile usul usul salgılanmaya başladı.

"Eminiz. Biz çok düşündük ve birbirimizi çok seviyoruz. Kararımızdan eminiz ve pişman olmayacağız."

Hızlı hızlı sarf ettiği kelimeler ile kurabildiği cümle sonunda derin bir nefes almış, babasının "Peki, sizin hayatınız bize karışmak düşmez. En yakın zamandan hazırlıklara başlarız." Dediğini duyduğunda zaferle gülümseyip aile üyelerine tek tek sarılmıştı.

İçindeki bütün stres, kaygı, endişe ve korku tek bir cümle ile birden yok olmuş, kendini rahatlamaya bırakmıştı.

Delta ve omega ikilisinde o sırada bu görüntüyü yüzlerinde oluşan tebessüm ile izliyordu ama akıllarında bir sorun vardı.

Onlar ne zaman evlenecekti?

-----------

Genç çocuk arkadaşı ile beraber o geceden sonra kesinleştirdikleri nikah tarihî ile hazırlıklara başlamıştı. Nikah için gün sayıyor, içi içine sığmıyordu. Alfasının da ondan bir farkı yoktu. Yoongi her gece bunun heyecanı ile uyuyamıyor, sonunda diyordu. Sonunda evleneceğiz.

Kendilerine ait bir evleri, bir odaları belki ileride çocukları olacaktı. Bunun düşüncesi bile onun için tarif edilmez bir mutluluktu.

Çoğu şey hazırdı. Aileleri ile konuşup daha fazla beklemenin anlamı yok diyerek nikah tarihini erkene almışlar ve çocuğu hazırlığı bitirmişlerdi. Ne diye soracak olursanız size Bay Kim'in onlara düğün hediyesi olarak verdiği evden ya da Bay Jeon'un kiraladığı nikah salonundan bahsedebilirim. Tabii annelerde o sırada boş durmamış evlerini toparlamalarına ve süslemelerine küçük sohbetler ile yardım etmişti.

Taehyung ve Jungkook ikilisi de evi dekore etmelerine ve toparlamalarına yardım edip şu anda olduğu gibi evlenecek olan çiftin kıyafetlerini seçmelerinde onlara fikir verip yardımcı olurken sürekli flört edip birbirlerine -masum- öpücükler veriyorlardı.

İkisi de kendi duygularının farkında olması ile birlikte inkar etmiyor ve bunu konuşmaya gerek duymuyorlardı. Çünkü Jungkook, Taehyung'un kendisine olan baskılarından ve sizlerinden, Taehyung ise jungkook'un kendisine baktığında parlayan gözlerinden bunu net bir şekilde anlıyordu.

İkili arasında birbirine karşı artık bir çekingenlik yoktu. Hatta Jungkook Taehyung'a trip atıp şaka yapıyor, arada delta'yı fazlasıyla kışkırtıyordu. Evet evet bunların hepsini ilk başlarda gözlerine bakarken bile utanan çocuk yapıyordu.

"Jimin bence buna da bir bakmalısın." Dedi Jungkook elimdeki beyaz, yakaların da beyaz taşlar olan takım elbiseyi göstererek. Sarı saçlı omega önce baştan sona takımı incelemiş, beğenmediğini belli eden bakışlar gönderirken "Bu çok abartılı olmaz." Demişti.

Jimin haklıydı çok ağır bir takımdı. Oda böyle şeylerden hoşlanmazdı ama belki jimin beğenir diye göstermek istemişti. Arkadaşının düşüncesi ile daha sade bir şeyler aramaya başladı. Bu sırada Yoongi ve Taehyung siyah takım bakıyorlardı.

Genç çocuk bu defa başka bir takımı eline alıp arkadaşına gösterdiğinde jimin "Hmm, bunun ceketi çok uzun olmaz." Demiş, Jungkook'un gösterdiği daha bir sürü takıma da böyle eleştiriler yapmış, genç çocuğu çileden çıkarmıştı.

"Sende hiçbir bok beğenmiyorsun. Çıplak gidersin artık nikahına."

Elleri belinde çatık kaşları ile konuşan genç çocuk arkadaşından aldığı "Olur, zaten nikah sonunda o takım elbise üzerimde olmayacak." Yanıtı ve ardından gelen göz kırpma ile kaşları karşısındaki kişini arsızlığı yüzünden çatık hâlinden sıyrılmış, şaşkın bir yüz ifadesini tanınmasını sağlayarak havalanmıştı.

Jimin onun bu hâline kıkırdayıp yanından geçmiş ve kıyafet bakmaya devam etmişti. Jungkook'un dalgın halinden sıyrılmasını sağlayan şey ise arkasında beline sarılan kollar ve ensesine değen yumuşak dudaklar olmuştu.Hızla arkasının dönecekken aldığı feromonlar gelenin kim olduğunu anlamasını sağlamıştı.

"Ödümü kopardın Taehyung."

Delta omega'nın sitemine gülüp bu defa boynu ve omuzu arasındaki boşluğa bastırmıştı dudakalarını mis kokusunu içine çekerken. Jungkook gelen öpücükler ile gıdıklanıp omuzunu kaldırıp delta'nın kafasının sıkışmasına neden olmuştu.

"Taehyung dur herkes bize bakıyor."

"Baksın."

Küçük olan delta'nın kolları arasında dönmüş daha sonra göğüsünden itekleyerek onu uzaklaştırmaya çalışmıştı ama nafileydi. Taehyung onun bu hareketleri ile daha çok yaklaşıyordu ona ve hedefi ise küçük dudaklardı.

Kolları arasından kurtulamayacağını anlayan Jungkook "Taehyung" diye sızlanmıştı. Taehyung başkalarını dudaklarından ayırmadan "Bir kere öpmeme izin verirsen bırakırım." Demiş, omega'yı biraz daha kendine çekip bedenlerini birleştirmişti.

Genç çocuk iri kollardan kurtulamayacağını anladığında başını olumlu anlamda sallayıp delta'ya onay verdiğini gösterirken Taehyung sırıtarak ileri atılmış kirazlıkları kendi dudaklarının arasına almıştı.

Genç çocuk hissettiği sertlikle inlemek üzereyken kendini zor tutmuştu. Delta'nın bir kerecik öleceğinden kastının ufak bir öpücük olduğunu düşünüyordu ama yanılmıştı. Taehyung alt dudağını sıkıca emdiğinde omega'nın göğüsü üzerindeki elleri yumruk haline gelmiş oda fazla uzatmadan geri çekilip dili ile dudakları üstünde bir tur attıktan sonra gözlerini yavaşça açan çocuğu izlemişti.

Jungkook etrafına bakıldığında birkaç kişi ile göz göze gelince Taehyung'un göğüsün çimdiklemiş kolları arasından çıkarak arkasından sırıtarak gelen delta eşliğinde kaybolan çifti aramaya koyulmuştu.

--------

"Mmmh..."

Genç çocuk nefes alamadığını hissettiğinde avuçları içerisindeki yumuşak tutanakları sertçe çekiştirmiş, inleyerek zorlukla ayrılmıştı iri dudaklardan.

Biraz geriye dönecek olursak bugün beklenen gündü. Evet evet yanlış duymadınız bugün genç çiftin nikah günüydü. Onlar zamanın geçmeyeceğini düşünse de zaman su gibi geçmişti. Konuklar gelmişti. Her şey tamamdı. Eksik olan tek şey evlenecek olan çiftti.

Kalabalık olmayan, beyazın hakim olduğu açık alanda yapılacak düğün programı da hazırdı. Önce hafif bir müzik eşliğinde konuklara ikramlar dağıtılacak, bugünün baş rolü olan ikili gelecek, nikâh töreni yapılacak ardından herkesin dans etmesi ve eğlenmesi için seçilmiş müzikler çalınacak ve fazla uzatılmadan düğün sona erecekti.

Havanın akşam üstü olduğu için oluşturduğu tatlı görüntüsü, koşarak eğlenen bazı çocuklar, aralarında koyu sohbetlerin geçtiğine emin olduğumuz dolu masalar ve o masaları teker teker gezip hâllerini hatırlarını soran Kim ve Jeon aileleri.

Jimin ve Yoongi odalarında son hazırlıklarını yaparken Taehyung ve Jungkook boş buldukları bir odada öpüşmek ile meşgullerdi.

Delta bütün gün sabırsızca omega'yı beklemiş, gözleri sürekli özlem ile onu aramıştı. Henüz bomboş olan salonda Jeon ailesini görüp omega'yı görmeyince daha fazla sabırsızlanıp meraklanırken Bayan Jeon'un yanına gidecekti ki güzel gülümsemesi ile yeni gelen konuklar ile konuşan bedeni gördüğünde nefesi kesilmişti. Çünkü Jungkook şu anda üstüne giydiği siyah dar badisi, bej rengi ceketi ve aynı renk bol kumaş pantolonu ile tanrı gibi göründüğü yetmiyormuş gibi bir de kıvırcık yaptığı saçları, ince belini saran taşlı kemeri ve boyundaki kolyesi ile çıldırtacak bir güzelliğe bürünmüştü.

Taehyung büyülenmiş gibi izlediği çocukla göz göze geldiğinde kalbinde büyük bir acı hissetmişti jungkook'a da aynı şeyleri hissettirdiğinden habersiz. Öyle ki omega, delta'nın saçını iki taraftan ayırmış, esmer tenini açığa çıkaran ve kaslarını sıkı sıkıya saran simsiyah takım ve takımı süsleyen zincir detayları ile mükemmel göründüğünü düşünürken uzun ince parmaklarını dolduran yüzükler ile kendisi için günün baş rolünün evlenecek çiftten ziyade Taehyung olduğunu anlamıştı.

Aralarındaki bu bakışma Taehyung yanına vardığında da devam etmiş, omega burnuna dolan feromonlar ile derin nefes alırken içindeki heyecana engel olmadığı için dudaklarını dişleyip feromon salgılayarak delta'nın misafirler ile olan konuşmasını izliyor, sürekli yaptığı minikler ile ne kadar çekici göründüğünden bir haber olan esmerden gözlerini ayıramıyordu.

Karşısındakilere birkaç bir şey söyledikten sonra kendine dönen beden ile heyecanla kıpırdanırken kısa sürede delta'nın elini belinde hissetmişti. Taehyung'a eşlik ederek onun yönlendirmesi ile biraz ilerde jimin ve Yoongi'nin hazırladığı binaya doğru adımlamışlar ve binay vardıklarında ise Taehyung küçük olanın anlamayacağı bir harekette bulunarak çoğu odanın kapısını açıp kapatmıştı.

Son açtığı kapı ile yanı başında kendisine iri gözler ile bakan omega ile sabrının sınırında olduğunu bildiği için çabuk hareket ederek genç çocuğu içeri sokmuş, kapıyı kapatır kapatmaz hâlâ kendisine şaşkın bir şekilde bakan çocuğun hafif makyajın olduğu yüzüne ardından parlayan kırmızı küçük dudaklarına bir bakış attıktan sonra daha fazla kendini tutamayarak belinde olan elleri ile biraz daha küçük bedeni kendine çekmiş diğer eli ensesini bulurken omega ne olduğunu anlamadan dudaklarını sert bir şekilde buluşturmuştu.

Genç çocuğun beklemediği bu hamle karşısında dudaklarından delta'nın ağzına doğru bir inleme çıkarken elleri kırışmasını umursamadan büyük olanın yakalarını bulmuş ve kumaşı avucu içinde toplayarak sıkıca yumduğu gözleri ile şaşkınlığından kurtulup delta'yı kendine çekmişti.

Taehyung ile ilk öpüşmelerinden sonra sık sık öpüşür olmuşlardı. Ki bu ikisinin de rahatsız olacağı bir şey değildi.

Sonra ise her şey hızlı gelişmişti Taehyung, bir süre sonra küçük beden kalçalarından tutarak  kucağına almış ve sırtını kapattığı kapıya yaslarken bir sürede dudaklarındaki parlatıcıyı orada dağıtmış ve bunu yaparken de avuçlarından taşan kalça yanaklarını sıkmayı ve omega'yı kendine bastırmayı ihmal etmemişti.

Jungkook, yakalarında olan ellerinden birini saçlarına çıkarırken diğerini de ensesine yerleştirmiş, başını kapıya yaslarken delta'yı biraz daha kendine çekip iri dudakları tadına varmak ister gibi emdikten sonra kırmızılılarını biraz daha aralayıp dudaklarına dayanan dili ağzına kabul etmişti.

Delta'nın kıvrak dili önce yanaklarına vuruş yapmış ardından dili ile buluşmuş, genç çocuğun sızlanarak avuç içindeki tutanları sertçe çekmesine ve kendini biraz daha kalçalarında olan ellere itmesine neden olmuş, delta'nın yakaladığı dili sıkıca emmesi ile de tırnaklarını ensesine batırmıştı.

Şimdi ise nefes nefese ayrıldığı dudaklardan yüzünün farklı yerlerine küçük öpücükler alıyordu. Feromonları delta'nın feromonları ile karışınca oluşan o güzel kokuyu derince soluyup sızlayan dudaklarını ve çenesine kadar taşan ıslaklığı dili ile geçirmeye çalışmıştı.

"T-taehyung."

"Jungkook?"

Sesimi bulduğu ilk anda titrek nefeslerini düzene sokamadığı için kekeleyerek ona seslendiğinde oda sorar bir şekilde omega'ya karşılık vermişti. Burnunu yanağına sürtüp boynuna doğru yol alırken arada ıslak öpücükler bırakıyordu.

"Taehyung bizi bekliyorlardır." Diyip boynunu istemsiz bir şekilde onun olduğu tarafa doğru yaptırıp başını sıkıştırdığında bir kere daha öpüp geri çekilmişti.

Genç çocuk ayaklarının yer ile buluştuğunu hissettiğinde uyuşan bacakları ile delta'ya tutunma ihtiyacı hissederek ellerini omuzlarına bastırmış ve belindeki onu tutan ellere güvenmişti.

İkili bulundukları odada birbirlerine iltifat ederek biraz daha oyalandıktan sonra dağılmış bir şekilde oradan ayrılmış ve kimseye görünmemeye çalışarak lavaboya gidip kendilerine çeki düzen vermişlerdi. Her ikisi de kıyafetlerinin kırışmış yerlerini düzeltip, dudaklarına bulaşan renkli parlatıcının kalıntıları ile az önce deli gibi öpüşen onlar değillermiş gibi kıkırdıyorlardı.

---------

Kapı iki defa tıklatıldı.

Sarı saçlı omega, aynanın önünde son kez kendini süzerken gel diye bir komut verdi. Önce anne ve babası sonra abisi en son arkadaşından sonra bu defa feromonlarından kimin geldiğini anlamıştı.

Kapıyı açan genç alfa içeri girdiğinde omega'nın yüzünden büyükçe bir gülümseme oluşmuştu. İkili birbirini büyülenmiş gözler ile incelerken Yoongi içindeki garip duygular ile odanın ortasına doğru adımlayarak beyaz takım içindeki sevgilisinin ellerini tutup üst üste bir sürü öpücük konudurmuştu.

"Tanrım... Çok güzel olmuşsun."

Jimin, utangaç bir şekilde Yoongi'ye baktıktan sonra alt dudağını ısırarak gülümsemişti. Jimin de Yoongi'yi inceledi. Üzerinde siyah beyaz bir takım vardı. "Sende çok yakışıklı olmuşsun alfam." Omega'nın cilveli bir şekilde ellerini Yoongi'nin yakalarında gezdirirken söylediği şeyler ile alfa tam önündeki dudakları öpecekti ki kapı çalınmış, ikili aynı anda bıkkın bir nefes verip geri çekilirken jimin gel diye komut vermişti.

İçeri giren Jungkook ile Yoongi göz devirmiş, kapı girişindeki omega buna anlam veremezken "Herkes sizi bekliyor." Demişti.

Birazdan evlenecek olmaları düşüncesi sarı saçlı omega'nın kalbi kuş gibi çırpınırken elleri terlemenin etkisi ile nemlenmişti. Alfa'nın da ondan bir farkı yoktu. Her ne kadar belli etmek istemese de yüzden gülümsemesi eksik olmuyordu.

Genç çocuğun çoktan terk ettiği oda da jimin son kez aynaya bakmış daha sonra alfa'nın uzattığı elini tutarak parmaklarını iç içe geçirmesine izin vermişti. Odanın kapısından çıkıp uzun koridoru gerilerinde bıraktıkları saniyelerden sonra gülümseyerek açık alana doğru çocuğu kişinin çığlıkları, ve üzerlerine patlatılan confettiler ile masalarına varana kadar yürümeye devam etmişlerdi.

Havanın çoktan karardığı ve ortamın renkli ışıklar ile aydınlatıldığı açık alanda hava rüzgar serin bir şekilde eserken ikili nikah memurunun olduğu masada çoktan yerlerini almışlardı.

---------

Herkes dans pistinde eğleniyordu.

Nikah annelerin ağlaması ve babaların duygulu bakışları ile kıyılmış, jimin jungkook'un ısrarları ile Yoongi'nin ayağına basarken söylediği küfürlere gülmüş ve eğlence başlamıştı.

Düğünün son etkinliğiydi ve çoğu kişi çoktan gitmişti. Kalanlar ise çiftler şeklinde dans ediyorlardı. Delta oturduğu yerden kalktığında dejavu olmuş gibi hissediyordu çünkü Yoongi ve jimin dans ediyor, büyük ihtimalle birazdan o ve Jungkook da dans edecekti. Bu ona ister istemez balı gecesini hatırlatırken yüzünden bir gülümseme oluşturmuş aradan geçen zaman ile de iç çekmişti.

Genç çocuğun önüne vardığında sandalyesine doğru eğilip bir elini uzatırken "Bu dansı bana Lütfeder misiniz omega prens hazretleri?" Demişti. Genç çocuk onun bu haline kıkırdarken delta'ya nasıl bir manzara sunduğundan habersizdi. Öyle ki delta şu anda Kırşan burnu, kısılan gözleri ve güldüğünden dolayı şişen tombul yanakları ile gülen omega'yı ısırarak sertçe sevmemek için kendini zor tutuyordu.

Genç çocuk esmer olan kötü hissetmesin diye gülmeye son verirken bilmediği bir şey vardı o da delta'nın yoğun bakışları ve sıkılmadan sürekli gülüşünü izleyebileceği gerçeği. Bunları düşünmeden elini delta'nın elleri arasına bıraktığında ikili beraber pistin ortalarına doğru geçmişler bu sırada hala dans eden evli çifte gülmekten de geri durmamışlardı.

Genç adam ellerinden birini sıkıca omega'nın beline dolarken diğerini hiç ayırmadan şarkı ritmine göre dans etmeye başlamışlardı.

"Bu sana bir şey hatırlatıyor mu?"

"Balo gecesini mi?"

"Hı hım"

Omega ve delta arasında geçen ufak diyalog esmerin mırıldanması ile son bulurken Taehyung birkaç ay önce yapamadığı ama şu anda rahatça yapabileceği şeyi yaparak  omega'nın yanağına sert bir öpücük konudurmuş ve " O gece de şu an ki gibi çok güzeldin." Diyerek küçük olanın birkaç saniye beklemediği bu hamle karşısında şaşırmasına izin vermişti.

Jungkook gülümseyerek iç içe olan ellerini ayırıp delta'nın boynuna doladığında esmer ellerde beline dolanmış ve aralarındaki mesafeyi biraz daha azaltmıştı.

"Sende çok çekici görünüyordun."  Omega'nın fısıltısı ile Taehyung da gülümsemiş, alnına küçük bir buse konudurmuştu.

Diğer tarafta Yoongi ve Jimin resmiyette eş olmanın mutluluğunu yaşıyorlardı. Sürekli gülümsüyor ve hala inanamadıkları ile ilgili şeyler söylüyorlardı. Yanlarına tebrik eden herkese ise içten bir şekilde teşekkür ediyorlardı. 

-------

Islak sesler, inlemeler, arsız ikili ve fazlasıyla şehvet...

Jimin Yoongi'nin kucağında saçlarını çekiştirirken içinde mühürlenecek olmanın verdiği tatlı bir his vardı. Jungkook'un söylediğinin aksini hiç sevişmemişlerdi ve bunun heyecanı ise ayrı olarak onu sıkıştırıyordu.

Yoongi kucağındaki yarı çıplak beden ile çoktan odalarına vardığında omega'yı yatağa bırakmıştı. Jimin bütün vücudunu ürperten soğukluk ile sızlanmış, engel olmadığı feromonlarını salgılamaya devam etmişti. Bu sırada alfa omega'nın bacaklarını iki yana ayırıp oluşan boşluğa yerleşmiş ve direkt omega'nın boynuna yönelmişti.

Kuvvetlice emdiği yumuşacık eti dişleri arasında ezdiğinde genç çocuk başını geriye atıp inlemiş ve ellerini Yoongi'nin saçlarına çıkararak sertçe çekiştirmişti. Alfa izlerini beyaz boyuna bırakırken eli de omega'nın sağ iç bacağını okşayıp arada sıkıyordu.

Jimin boynundaki sıcacık dudaklar ile zevkten delireceğini düşündü. Çok güzel hissettiriyordu. Parmakları hiç acımadan alfa'nın saçlarını çekiyor, dudakları sürekli inlemek için açılıyor, ayak parmakları her ısırıkta içe bükülüyor, kalbi deli gibi atarken gözleri yaşatıyordu.

Evet vücudu biraz fazla tepkiler veriyor olabilirdi ama bu onun elinde değildi çünkü ilk defa bu tür bir ilişkiye giriyordu.

Yoongi beyaz tende sıradaki hedefi olan göğüslere öpücükler bırakarak indiğinde direkt göğüs ucunu ağzına almış, omega'nın sesli bir şekilde inlemesine eşlik ederek belinin havalanması, ellerinin sıkılaşması gibi şeylere neden olmuştu. Bu onu çıldırtmıştı.

"Ahh!"

Genç adam durmuyordu. Elleri sürekli çocuğun vücudunda bir gezinti içindeydi. Şimdi ise omega'nın cinsiyetinden dolayı hafif çıkıntılı göğüslerini avucu içerisine alarak yoğururcasına sıkmıştı.

"Siktir...Yoongi!"

Omega kafasını göğüsüne bastırırken bir kez daha sesli bir şekilde inlemişti.  Yoongi göğüsü ile işini bitirdikten sonra öpücüklerine devam ederek beline kadar gelip göbek deliğinin hemen yanındaki deriyi sıkıca emdi. Bir süre de orada oyalandıktan sonra çeri çekilip üstündeki gömleği yırtarcasına çıkardığında omega gözlerini arsız bir şekilde alfa'nın bedeninde gezintiye çıkardı.

Yoongi sırıtarak altındaki gözleri yaşlı, dudakları şişik, yanakları kızarık, hızlı hızlı nefesler alan bedene eğildi ve yarım ağız gülümserken kışkırtıcı bir tonda konuştu.

"Güzelim hemen böyle ağlayacak mısın? Hâlbuki gece daha yeni başlıyor."

Bunları söylerken amacı omega'yı kışkırtmaktı. Jimin derin nefesleri, pelte olmuş beyni ile ne olduğunu kavraması geç olurken Yoongi onun konuşmasına izin vermeden tekrar araladı dudaklarını.

"Yoksa dayanamayacak mısın?"

Jimin onun bu söylemeleri ile yerinden doğrulmuş, elini alfa'nın ensesine doladığı gibi kendini kanıtlamak ister gibi sert bir şekilde yapışmıştı dudaklarına.

Ve o gece gerçekten o öpücükten sonra Yoongi'nin jimin'i defalarca ağlattığı uzun bir gece olmuştu...

---------

1 Hafta Sonra

"Hyung, gittiler mi?"

Kapıda gördüğü beden ile geri çekilip içeri girmesi için Taehyung'a yol verdi jimin. O geceden sonra -birkaç- gün yürüyemese de şu an iyiydi. İki gün önce Jeon ve Kim ebeveynleri nikâhın onları çok yorduğunu ve tatil yapmak istediklerini söyleyerek hazırlık yapmışlardı.Gitmeden önce vedalaşıp Taehyun'a onları hava alanına bırakmasını istemişlerdi.

Taehyung başını az önce gelen soruya ithafen olumlu anlamda salladı ve beyaz rengin hakim olduğu ferah salonda Yoongi ile selamlaştıktan sonra tekli bir koltuğa kuruldu. İçinde ise garip bir his vardı. Deltası sürekli kıpırdanıp duruyor, onu rahat bırakmıyordu.

En önemlisi İçi yanıyordu.

"Jungkook neden gelmedi?"

Yoongi'nin sorusu ile delta zihnindekileri kısa bir süre kenara bıraktı ve ona döndü. Elleri ile saçlarını geriye atıp düzeltirken "Biraz halsiz olduğunu ve gelmek istemediğini söyledi." Dedi.

Jimin yerinden biraz doğrulurken "Hasta mı?" Diye endişe ile soludu. Bunun üzerine Taehyung başını olumsuz anlamda sallayıp "Dün uyuyamadığı için halsizimiş. Ben ateşine falan baktım bir şey yoktu. Yanında kalmak istedim ama beni gönderdi. Bende bir şey olursa beni aramasını söyleyip geldim." Dedikten sonra konuyu değiştirmişlerdi.

Yoongi izin süresinin bittiğinden bahsederken Taehyung şirket ile ilgili konuşmuştu. Jimin ise onlara ayak uydurarak arada sohbette dahil olmuştu ama genelde telefon ile ilgileniyordu.

Telefonu ile işi bitince "Hyung yeni bir tatlı yaptım denemek ister misin? Diye heyecanla soluyunca Taehyung reddedecekti ki onun bu heyecanını görünce kırmadı. Yoongi ise eşinin bu sevimli haline gülümsemek ile yetindi.

Delta'nın aklı evde tek bıraktığı küçüğünde kalırken telefonunu omega'ya mesaj atmak için çıkardı. Mesaj atmayı planladığı omega'yı çevrim içi görmeyince uyumuştur diyerekten telefonu geri yerine koydu.

Bu sırada jimin harika bir sunum ile hazırladığı tabaklarını Yoongi ve Taehyung ikilisine uzatmıştı. Taehyung onun bir kere daha mesleğinin hakkını verdiğini anladı.

Jimin o kadar güzel hazırlamıştı ki yemeye kıyamıyordunuz. Taehyung çatalı alıp ilk parçayı ağzına aldığında ağzına ilk tatlının üstündeki sos dağılmıştı. İkinci çatalı da aldığında kendisine beklenti ile bakan kardeşine "Çok güzel olmuş." Diyerek omega'nın rahatlamasına neden olmuştu.

"Evet bebeğim harika olmuş gerçekten."

Hemen ardından konuşan Yoongi ile omega iyice sevinirken "Afiyet olsun." Demişti.

Biraz daha o salonda oturup konuşmuşlar, aksiyon filmi izlemişler, tekrar konuşmalardı. Bunların hepsinin yaparken bir saniye olsun Jungkook Taehyung'un aklından çıkmamıştı. İçinde hep bir gariplik vardı ama bu kötü hissettirecek bir gariplik değildi.

Kahvelerini içip salonda herkesin sessiz olduğu ve telefonun ile oynadığı dakikalarda jimin'in telefonu çalmıştı. Bütün bakışlar sarı saçlıya döndüğünde "Jungkook arıyor." Diye kısaca konuşup o bakışlardan kurtulmak istemişti Taehyung'un odak noktası olduğundan habersiz.

Salondan çıkıp mutfağa doğru giderken elindeki kahve bardağını da kendi ile götürmüştü. Taehyung bunları pür dikkat izlerken kalbinin ve kurdunun omega'nın ismini duyması ile haraketlenmeye başlamasını artık garipsemiyordu. Çünkü küçük olan sadece kendisine baksa bile kalbi deli gibi atıyordu.

Aradan geçen birkaç dakikanın ardından hala gelemeyen sarı saçlı ile delta meraklanırken biraz daha beklemeye karar verdi. Bekledi de ama olmadı. Daha fazla kendini tutamayarak elindeki bardağı bahane edip ayaklandı.

Kalbi merak ile dolarken mutfağın kapısından girmişti. O sırada jimin de tamam diyerek telefonu kapatıyordu. Taehyung "Ne oldu? Bir sorun mu var?" Diye soluduğunda jimin derin bir nefes almıştı ama gerginlikten artan abisinin feromonları ile ciğerleri yanmıştı.

"Hyung şey..."

Nasıl söyleyeceğini bilmediği için biraz duraksarken karşısındaki delta'yı nasıl endişelendirdiğinden bir haberdi. Delta engel olamadan feromon yaymaya devam ettiğinden "Ney?" Demişti.

"Hyung Jungkook... Nasıl söylesem."

Delta iyice endişelenirken sabrının sınırındaydı. Aklına omega ile ilgili binbir türlü şey gelirken bazı düşünceler onu rahatsız ediyordu. Bundandır ki "Söyle işte jimin." Diye sertçe konuştu.

"Hyung, Jungkook kızgınlığa girmiş."

¤¤¤¤

Bölüm sonu

Nasıldı bölüm?

Dırırım dırırım çok kritik ldfjldjflfkfk

Bir dahaki bölüm bildiğiniz üzere smut.

1. Kişi ağızdan mı yoksa 3. Kişi ağzından mı yazayım?

Ayy çok heyecanlıyım ilk defa yazacağım.

Bir sürü ilki bu kurguda yaptım ve hepsi için içimde ayrı bir heyecan vardı ve galiba olmaya devam edecek.

Umarım siz okurken sıkılmıyorsunuzdur.

Bir daha galiba düz yazı yazmayacağım çünkü yorucu ve biraz da sıkıcı. yazarım büyük ihtimalle

Bu fıcı de bir an önce bitirmek istiyorum ve bende şöyle bir şey var dikkatim çok dağınık olduğu için yazarken çok sıkılıyorum.

Bir ilerleme kaydetmek için baya zaman kaybetmem gerekiyor sizin bu konuda bana önerebileceğiniz bir şeyler varsa yazın lütfen.

Bir sonraki bölümde görüşmek üzere kendinize iyi bakın vanilyalarımm 💋

Instagram: onl_ytaekook


Derin kaçar ~





































המשך קריאה

You'll Also Like

687K 51.4K 38
Taehyung,ilk birlikteliğinde hamile kalır. -Hamileyim _____ Semekook Uketae
57.6K 8.3K 31
[🥼🔬] [theoretically lab] kim taehyung, stajyer jeon jeongguk'un tam bir virüs olduğunu düşünüyordu.
331K 24K 59
Hiçbir adamın zehirli tenine, tutkudan başını döndürecek kadar uzun dokunmamıştım bile... Ama şu an başı dönen bendim. Bir şarkının notalarını kusan...
44K 2.3K 41
Komşunuz Barış Alper Yılmaz olursa ne mi olur?