Halk şaşkın gözlerle bizi izliyor kimse bu adamın yaptıklarına
Anlam veremiyordu
Bir anda durmasıyla sırtına çarptım
Başı geriye döndü ve sorgular bakışlarla gözlerime baktı
Normalden fazla yakındık
Çevredekiler bunu kınarcasına izlerlerken
Bu davranışların burada iyi karşılanmadığını anladım
Tam geri çekiliyordum ki izin vermedi
Ve bakışlarını askerler olmak üzere halkın üzerinde gezdirdi
Gür bir sesle
"Bu yabancı kadın artık burada yaşayıp askerlere hizmet edicek ona ne yapması gerktiğini öğretin" demesiyle olduğum yerde taş kestim ne saçmalıyordu bu
Cevap bekleyen bakışlarını içerisinde kadın askerlerinde
Bulunduğu bir yığın insana çevirdi
Ve hepsi bir ağızdan
"EMREDERSİNİZ KOMUTANIM"
ben uyandıktan sonra yanımda olan kız gözüme farklı göründü gri olan saçları sıkı bir at kuyruğuydu ve ona çok yakışmıştı kötü bir fiziği yoktu hatta benimkine kıyasla bayağ iyiydi az öncekine kıyasla asker iniformasıylaydı askermiş demek
Burda kadınlara da bu hak tanınıyordu
Az öncekine kıyasla soğuk bir çehresi vardı
Komutan olduğunu öğrendiğim kaba adam kıza bir bakış attı
Ve kız bana doğru gelmeye başladı
Beni götürmeden önce kulağıma doğru eğildi ve
"Beni bukadar düşünme istersen"
Ne demişti!
Ne , o benim söylediklerimi duymuşmuydu?
Yok ya daha neler zihinmi okuyor olamaz değilmi?
Kız bu sefer gülücek gibi oldu ve beni götürmek üzere kolumdan tuttu
Tuttuğu gibi de elini çekmesi bir oldu
Canı yanmış gibi acıyla inleyip bana dokunduği elini üfleyip sallıyordu
Herkes bu davranışını garipserken kendine kızdı ve kolumdan tekrar tutmaya çalıştı
Dokunur dokunmaz sertçe yere doğru düştü ve bayılıcak gibi oldu
Halk şaşkınlıkla bizi izlerken bana dokunamadıklarını yeni farketmiştim
Peki o komutan bunu nasıl becermişti
Gözlerim ona kaydığında yavaşça bana yaklaştı ve temkinli bir şekilde koluma elini koydu
Ve hiç bir şey olmadı
HARİKA NE OLURDU BUDA BANA DOKUNAMASAYDI
yüzündeki pişkin sırıtış sinirime dokunuyordu
Elini itmemle ondan uzaklaştım ve
"Herkes beni iyi dinlesin ben sizin o boldiğiniz kadınlara benzemem kimse bana burda zorla bir şey yaptıramaz "
Son cümleyi söylerken gözlerinin içine bakmıştım
Sinirlenmiş olucakki kaşlarını çatmış tı ve alnındaki izlerse
Belirginleşmişti
Bir anda elimi tutmasıyla ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalıştım
O ise parmağımdaki anneme ait olan yüzüğü parmağımın
Arasından çekip aldı
Neden şimdi böyle bir şey yaptı anlamaya çalışırken
Kendimi bir saniyeliğine güçsüz hissetsemde kendimi toparlayabilmiştim
gri saçlı kız komutana doğru yaklaşarak ona doğru eğildi ve
"Şimdi ne yapalım DEVRAN"Dedi
Bunu demesiyle adının Devran olduğunu öğrendiğim komutan
"Götürün bunu Sofya " demişti
Beni götürücekmkız tereddüt ederk beni izliyordu
Sanırım dokunmaktan korkuyordu
Devran komutan farketmiş olucakki "GÖTÜRÜN" diye sesini yükselterek tekrarlamıştı
Sofia yavaşça bana doğru yaklaştı
Ve elini dirseğime dayadı
Hiç bir şey olmadığını görünce elimdeki son şans da gitmişti
Artık sinirlerime engel olucak durumda değildim
Ve kendimi
Dizginleyemiyordum , bir anlık sinirle sofianı. Kolumdaki elini tutup kavradım ve ters çevirdim
Hafif bir şekilde acıyla inlemişti
Komutan Devran ise ne yapıcağımı merak eder gibi beni izliyordu
Hadi bakalım !
"BAŞLIYORUZ"
🍁🍁🍁🍁🍁🍀🍀🍀🍀🍀🍀🍀🍀🍀🍀🍀🍀🍀