Kara Dalya

Per Thebluespirit7

13.2K 1.5K 2K

*İnteraktif bir kurgudur.* Seçimleri direkt olarak okuyucusu yapar. Ablasının örtbas edilen cinayetinin peşin... Més

Bölüm 2 : Kıvanç Bey
Bölüm 3 : Edilgen
Bölüm 4 : Kirli Bardak
Bölüm 5 : Akşam Yemeği
Bölüm Altı : Eksik Kalan Şarkı
Bölüm 7 : Krema
Bölüm 8: Taklitler ve Asıllar
Bölüm 9 : Kuytu Saklı
Bölüm 10 : Sadakat Yağlı Bir Urgan

Bölüm 1 : Kolay Değildir

3.2K 203 147
Per Thebluespirit7

"Yüreğine ateş düşmüş, kara haber var.Gelen olmaz, giden olmaz, ah çeker ağlar..."

Soluk almak akciğerlerini hiç bu kadar zorlamamıştı. Nefesi adeta hançer gibi saplanıp kalıyordu.

Bu şehre gelmek konusunda  büyük hallere sahipti. Daha öncesinde buraya geleceğinin ihtimali bile onun kalbinin fazla çarpmasına neden oluyordu. Daha oraya varmadan ne giyeceğini ve valizine neleri tıkabileceğini hesaplayabilirdi. Ancak insan hayal kurarken tanrı onun için zarlar atıyordu. Çoğu zaman düşeş gelse de zar kıvrıktı. Nerede ne zaman duracağı belli olmuyor,altı rakamdan hangisinin denk geleceği kadere bağlı oluyordu.Yüreğine düşen yangınla zar zor nefesler alarak inmişti otogardan.

Kulaklarından süzülerek ciğerini dağlayan kelimeler bir yabancıya aitti. Telefonda sadece bir kaç saniyelik cümlede kendini tanıtarak başlamıştı.

"Cinayet şubeden Komiser Ali ben."diye başlamıştı cümleye. "Hazar Polatlı ile mi görüşüyorum?"

Hazar Polatlı bizzat kendisi oluyordu lakin cinayet şubeden aranacak ne yaptığı hakkında en ufak fikri dahi yoktu. Korkuyla telefona sarıldığında dili damağı birbirine yapışmıştı. Okuldan çıkmış ,arkadaşları ile birlikte küçük bir kafede sıcak çikolata içtiği vakitte denk gelmişti kara haber.

Ablasının son telefon konuşması kendisine aitti. 

"Hazal Polatlı."diye bahsetmişti adam. Kelimeleri bölük pörçük anımsıyordu lakin duyduğu kelimeleri ne ablasına yakıştıramıyordu. Ölüm ile yan yana anılamayacak kadar gençti. Sanki takvim yapraklarından çok erken kopartılmış gibi hissediyordu. Denilenleri anlayamasa da işin gerçeği ablasının faili meçhul bir cinayete kurban gitmesiydi.

Hazar hıçkırarak ağladığını,mekanın ortasında bayılıp kaldığını anımsıyordu lakin ablasına kimin böyle bir vahşeti yapacağını kestiremiyordu. Aklına ilk olarak kendi hemcinslerinden birinin yapmış olduğu gelse de ablasının görüştüğü kimse yoktu. Hazal hayatına kimseyi almıyordu. Bir erkek arkadaş cinayeti diye üstü kapatılabilecek nitelikte değildi.

Evinin ortasında onu öldürmeye kim niçin kana susamıştı bilmiyordu. Ancak bildiği tek şey varsa ablasının takvim yapraklarını kopartan kişi her kimse onun kodeslerde çürüdüğünü görmeden bu işin peşini bırakmayacaktı.

Yas ve matem içinde geçen yolculukta ilk otobüsle İstanbul'a gelmişti. O nedenle buraya gelişini hiç böyle hayal etmemişti. Buraya bir gün ablasının yanına yerleşmeye geleceğine dair o kadar hayal kurmuştu ki onun cesedinin boyadığı evine onsuz adım atmak otobüsün ortasında sessizce ağlamasına neden oluyordu. Evde gözü yaşlı annesi ve kalp krizi geçiren babası akrabalar tarafından telkin edinirken matem tutmaya değil,hesap sorulmaya lüzum olduğunu düşünen Hazar kendini yollara savurmuştu.

Böylece yeditepeli şehre ilk adımını kara bir haber ile atmıştı.

Ablasının yaşadığı apartmana baktığında dahi hıçkırığını dizginleyememişti. Apartman kapısının önüne set çekilmişti.Polisler küme küme hal alarak toplanmıştı. Saatler geçmiş olmasına rağmen mahalle ve apartman sakinlerinin şoku geçmemişti. Yaşlı ve gözlüklü bir kadın iki büklüm beliyle soğukta titreyerek ifade veriyor bir yandan da acı dolu gözlerle apartmana bakıyordu.

Bu ölü kendisinindi.

Bu ölü Hazar'a aitti.

Lakin hala zihni bazı şeyleri kavrayamıyordu. Kim İstanbul'a bir başına okumaya gelmiş bir çare zavallı bir kızı öldürmek isterdi ? Kız gündüzleri okuyordu,akşamları ise garsonluk yapıyor ailesine yardımcı oluyordu. Öyle ki kardeşi Hazar'ın eğitimi için bile destek oluyordu koca şehirde bir başına direnerek.Memlekete ailesinin yanına nice zamandır hiç uğrayamıyordu. İşten ve okuldan başını kaşıyacak vakti bile olmazdı.

Hazar sulanan gözleriyle birlikte polislerin eşliğinde yukarıya doğru adımladı.Kızın iki artı bir dairesi  klasik bir genç kadın eviydi. Onun etnik desenli yastıklarına,üzeri kandan kırmızıya boyanmış beyaz peluş halılarına hıçkırarak baktı.

Bu bir vahşetti.

Kızın ağzının ortası jiletle ikiye ayrılmıştı. Hazar derinden ,ciğerlerinin en dibinden bir avaz kopartarak savrulmuştu. Kolunu tutan polis memurları olmasa yerle bir olacak kadar yıkılmıştı.

Ablasının iri gözleri açıktı. Ağzının kenarlarında keçeleşmiş ve donmuş kan süzülerek saçlarına inmişti. Ağzının ortası iki yerinden yanaklarına doğru yukarı kıvrılarak kesik içindeydi. Bu onun "gülümsüyor" gibi bir ifadeyle tavana bakmasına neden oluyordu.


"Maktulenin tahmini ölüm saati gece yarısı on iki suları."dedi polis sessizce. "Maktulenin Hazal Polatlı olduğunu doğruluyor musunuz? Biliyorum sizin için çok zor ancak üzerinde kimlik çıkmadı. Daire kiracısı başkasının ismiyle belgelenmiş. Bu nedenle..."

"O."dedi Hazar polisin cümlesini bölerek. Sulanan kömür gözlerinden yaşlar akarken hıçkırdı. "Benim ablam. K-Kim yapmış ?"

Sarı bantlar çekilmişti. Etrafta beyazlar içerisinde memurlar geziniyordu. Evin her yerine çubuklar sürtüyor,DNA toplamaya çabalıyorlardı.Hazar ablasının cesedine sarılıp haykırarak ağlamak istese de bu bile yasaktı. Ölüsüne dokunup son kez vedalaşmak dahi imkansızdı zira DNA örneklerinde karmaşıklık çıkmaması adına apar topar dışarı alınmıştı.

Kızın ortadan iki ayrılmış "gülümser "suratıyla birlikte Hazar titreyerek ağlamayı sürdürüyordu. Apartmanın dışında duvara sırtını vermiş,caddeden geçen arabaların sabah telaşını izliyordu. İşlerine yetişmeye çalışan insanlar,okula giden çocuklar ve dahası...

Hayat diğer herkes için kaldığı yerden devam ediyordu.

Başında dikilen kumral,uzun boylu adamı fark etmesi zaman almıştı. Siyahlar içerisindeki uzun ince adam çatık kaşlarla oğlanı süzüyor ve duvar dibinde ağlayan oğlana doğru ilerliyordu. Omzuna elini koymuş ve ağır aksak bir ses tonuyla seslenmişti.

"Başınız sağolsun."diye yanıtladı adam.

Hazar ne demesi gerektiğini bilmiyordu. Titrek elleriyle sigarasından bir nefes alıp hıçkırarak boşluğa bakmayı sürdürmüştü.Cinayeti zaten canını yeterince yakarken kızın suratına bırakılmış "gülümseme" kesiğini asla ancak asla atlatamıyordu,zihninden silemiyordu. Mıhlanmış kalmıştı adeta.

"Bir kardeş için zor."dedi adam derin bir nefesle. "Can Ali ben."diye yanıtladı usulca.

Adam oğlanın yanına çökerken dudaklarını dişlemiş ve cebinden çıkardığı sigarayı alevlendirmişti. "Kaybın için üzgünüm çocuk ama böyle oturup kara kara düşündükçe zaman aleyhine akmaya devam eder sadece."

Hazar hüzün dolu bakışlarını adamın üzerinde gezdirmiş ve "Ne yapacağımı bilmiyorum bile."diye fısıldamıştı.

"Faili bulmak aylar,yıllar alabilir. İyi ihtimalle."dedi adam kaş çatarak. "Kötü ihtimal ise polis hiç bulamaz. Daha da kötüsü hukuk mücadelesinde sayısız avukat danışmanlığında maddi manevi yıprandığınız bir süreç olur. Ne yazık ki bir haber spikerinin bir kaç saniyeliğine anıp geçtiği bir akşam haberi olarak bile şans bulamaz kendine dosyanız."

Hazar titrek bir nefesle hıçkırırken adam sevecen bir tavırla omzuna dokunmuştu.

"Merak etme. Zaman aşımı ya da takipsizlik yiyecek bir dosya olarak kalmayacak ablanın ölümü."diye yanıtladı adam.

"Avukat mısınız?"dedi Hazar acıyla.

"Senin içine su serpecek ve ablanın cinayetini aydınlatabilecek bir adam tanıyorum diyelim."diye yanıtladı Can Ali denen otuzlu yaşlarındaki adam. 

"O avukat mı ?"

"Hayır."dedi Can Ali olumsuz anlamda. "Ama ablanı öldüren kişinin kim olduğunu çok iyi bilen biri."

"Bir polis mi ?"dedi Hazar kuşkuyla. "Neden gizemli konuşuyorsunuz?"

"Avukatlar ve polisler tarafında olan biri sayılmaz."dedi adam usulca. "Ama ondan habersiz buralarda kuş uçmaz,seni ona götürmemi istersen bunu görev bilirim. Sadece o sana bazı cevapları verebilir."

------İNTERAKTİF SEÇİM ------------

A) Can Ali ile birlikte gerçekleri bilen kişinin yanına yardım almaya git.

B) Şehirde kal ve iyi bir avukat araştırmaya çabala.

C) Memleketine geri dön ve ailenle yasını yaşamaya devam et.

--------

*Merhaba beybiler.❣️

Ben interaktif hikayeleri çok severim. Malesef hiç ama hiç tamamlanmış ve katılabileceğim bir interaktif hikayeye denk gelemedim.
Hepsi yarım bırakılmıştı ya da interaktif değil,karakter tanıtımı odaklıydı. O mu şu mu tarzında...

Bir yandan sevinçle bir yandan da üzülerek söylemek gerekirse TAMAMLANABİLMİŞ,tek interaktif hikaye bana ait malesef. 
Bxg de dahil yazılarak tamamlanabilmiş dizüstü edebiyat  yok.
Bxb üzerinde de benim deneyip bitirdiğim bir çalışma var ; Erberk.
Denenmemiş olduğu için denemek istemiştim. Bilirsiniz öyle garip takıntılarım vardır.
Hadi mizaha girelim hadi psikolojiye dadanalım hadi absürt alakasız bir evren işleyelim derseniz hemen atlarım biliyosunuz ahhaha.

Özellikle buraya veda edip gitmeden bxb literatürüne katabildiğim kadar kategori katmak ve sunmak istiyorum. Sonsuza dek burada kalmayacağım. Beni hatırlayabileceğiniz binlerce evren bıraktım ama yine de eksiklerimiz var. 
Polisiye, fantastik,tarihi,gerilim,korku ,distopya,ütopya veya psikolojik farklı kategorilere de bir şey eklemek istiyorum.

İnteraktif hikaye nedir ?

Ana temada yazar hikayeyi yazar fakat devamını ve olabilecekleri okuyucuların kendisi yazar.
Yazar inisiyatifi okuyucuya devreder.

Okuyucunun seçtiği seçenekler ile birlikte hikayenin akışını onların yazmasını sağlar.
Okuyucu seçimleri kitabın,karakterin ve evrenlerin akıbetini belirlemektedir.

Biz daha önce denemiştik tamamlanmış tek interaktif dizüstü kitabı olarak ; Erberk.
Ben daha sonra yazmaya heveslendim ancak o ara bir problemle karşılaştık.Herkes kitabın tamamlanmış halde okumasını bekliyordu.Bu nedenle final aşamasına kadar başlamayarak pişman oldular.

Ben defalarca kez uyarmıştım bu diğer kitaplar gibi kahve fincanı alıp okumalık bir evren türü değil,aktif katılım gerekli bölüm biriktirme işine girişilmemeli direkt siz söz sahibi oluyorsunuz çünkü.

O nedenle yorumda seçim belirtmekten çekinmemeniz + bölüm biriktiriyim finalleyince gelirim düşüncesinden sıyrılmanız gerekli.Bu nedenle interaktif bir çalışmada ikinci kez aynı durumu yaşamamak için uyarma ihtiyacı hissettim.

Kitap tamamlanmış halde geldiğinizde sıradan bir okuma etkinliğinden başka bir his vermiyor lakin interaktif tercihler yaparsanız bir nevi GHOST YAZAR siz oluyorsunuz.

Kalemi benden,mürekkepi sizden yani ❣️

Sizin tercihleriniz karakteri bok yoluna Niyazi de yapabilir vezir de rezil de edebilir.
Bunu unutmayın.

Hikayeyi sonradan keşfedecekler için de üzülmeyin ilerleyen vadelerde siz de denk gelebilirsiniz yine.Katılabildiğiniz bölümden katılmaya ve yakalamaya çabalayın.
Erberk kitabında sonradan benimle tanışan kişiler o kadar diretmişti ki beni yine interaktif olayına ikna ettiler.
Siz de edersiniz hahahaha ❣️

Başarılar dilerim kaleminize ve teorilerinize kuvvet.Kitabı siz yazıyorsunuz hızını da siz belirliyorsunuz ,direksiyon siz de.

Continua llegint

You'll Also Like

40.8K 1.6K 20
UYARI: Kitap içerisinde nude gönderme gibi olaylar var, etik kurallarınıza uymuyorsa okumanızı tavsiye etmem. Şahsıma edilen en ufak hakarette engell...
TUTKU (+18) Per Didem Göktaş

Literatura romàntica

303K 1.3K 44
seks hayatın bir parçası...
KONSER | TEXTİNG Per ∀.

Literatura romàntica

106K 5.7K 20
❝ Konserdeki Sevgilim: Mine, üç ay. Konserdeki Sevgilim: Sadece üç ay çıkıyormuş gibi davranacağız. Konserdeki Sevgilim: O kadar. Siz: Üç ayın sonun...
Esmerim | Yarı Texting Per ☆

Literatura romàntica

703K 29.2K 46
30-50k izlenen Yağız her gün yayın açar, Sohbet eder ve korku oyunları oynar. Işıl ise o yayıncıya aşık bir kızdır. Işıl habire yağıza Instagramdan y...