Fate [JİKOOK]

By uno_magnolia

13.5K 2.1K 3.9K

Jeon Jungkook,Park Jimin'in kaderini kendi elleriyle yazmıştı,acımasızca. "Harelerimdeki yıldızlar,yanaklarım... More

I
III
IV
V
VI
VII
VIII
IX

II

1.1K 240 169
By uno_magnolia

"Bay Jeon..yalvarıyorum."

Bayan Kim,yeğeninden cesaret alarak ensesindeki silaha rağmen öne atılıp azametli alfanın ayaklarına kapandı.Yaşına başına aldırış etmeden ağlayarak başını yere koyup alfanın kanlı ayakkabılarına ellerini koydu.Taehyung'un kan kustuğu ayakkabılardaki sıvı avuçlarına bulaştı.

"Size yalvarıyorum oğlumun canını bağışlayın,merhamet edin yalvarırım.."

Jungkook,kadını umursamadı bile.Yakıcı irisleri omeganın üstündeydi.Onu gözleriyle yakıp kül etmek istercesine inceliyordu.Yüzünü görmek istemese bile kurdu hasretle uluyordu,eşini bulmuştu.

Jimin,yaşadığı acıya anlam veremedi.Buna zamanını vermek yerine kuzenine uzanarak üstüne kapanmak istedi.

"Sakın!Düşünme bile!"

Alfa sesiyle kükredi uzun beden.Bunu yapan ilkel kurduydu.Omegasını bulmanın mutluluğunu yaşayamadan eşinin başka bir alfayı savunmaya çalışması onu ininden çıkarmış tüm baskınlığını yakut kırmızısı gözlerine iletmişti.

Jimin,hıçkırarak kuzenine uzanan ellerine kulaklarına kapattı.Alfanın evi bastığından beri bağırıp kükremesi yetmiyormuş gibi alfa sesini kullanması onu güçsüz kılmıştı.Tıpkı Yoongi ve Seokjin gibi.

"Bay Jeon.." korkarak mırıldandı Bay Kim.Başından beri yaptığı korkaklık hala damarlarındaki kanda gezinirken sesi içine kaçmışçasına konuştu.

Uzun beden hiddetle başını ona çevirdi.Gözleri alev alev yanıyordu,herkesi her şeyi ateşe verip yakmak istiyordu.Lanet olası basit bir omegaya bağlanmanın düşüncesi bile onu çıldırtmaya yetmişti.

"..anlaşabiliriz,lütfen merhamet edin." ellerini birleştirerek yalvardı,bir alfa değil gibiydi.Güçsüz korkak bir mahlukattı.

Jungkook,burnundan soludu.Kardeşinin gözyaşlarıyla ve alfasının kanıyla kirlenmiş yüzüklü elini burun kemerine götürüp sıktı.Önünde diz çökmüş kadın,yanındaki baygın alfanın başında duran ruh eşi,feryatla ağlayan kardeşi..

"Silahımı ver."

Elini hışımla yana uzattı ve ilk defa normal bir tınıyla konuştu.Adamı avucuna silahını ters bıraktığında sinirle soludu.Silahı kıvrak bir hareketle işaret parmağıyla döndürüp aynı parmağını tetiğe getirdi.

Namlunun ucunu yerdeki baygın beden çevirip ateş etti.

"Taehyung!"

Her şey o kadar hızlı gelişmişti ki kimse ne olduğunu anlamamış silah sesiyle irkilerek gerçekliği kavramışlardı.Yoongi,şokla çığlık atıp korkuyla kalkmaya çalışmıştı.Bedenine yüklenen aşırı korku onu kısacık mesafede defalarca tökezletmişti.Sonunda alfanın yanına ulaştığında çığırarak bedenine sarılmıştı.

"O-oğ..oğlum!"

Bayan Kim,ağlayarak feryat ettiğinde ayağa kalkmaya çalışmıştı ama ruhu çekilmiş gibi tekrar düşmüş oğlunun adını sayıklaya sayıklaya dizlerinin üzerinde ilerlemiş alfaya sarılmıştı.

Jimin,şoktaydı.Kulaklarından düşen ellerini ağzına kapatmış kaskatı kesilmişti.Genişlemiş gözleriyle kan kaybeden kuzenine bakıyordu.Omuzundan vurulmuştu.

Jungkook,cani bir yan sırıtmayla silahını döndürüp arkasına götürerek diğer elini de arkaya atıp kemerine sıkıştırdı,böylece daha geniş duran omuzlarıyla tam bir şeytanı andırıyordu.

Etten bir şeytan.

"Omega istiyorum." buz gibi sesiyle orta yaşlı adama dönerek konuştu.

Bay Kim put kesilmişti.İrileşmiş gözleriyle oğluna bakıyordu.Eşine,damadına...arkasında hüngür hüngür ağlayan oğlunu duyabiliyordu ama alfanın sesi kulaklarını doldurduğunda bedeni titremişti.

Yutkundu.Genzinden boğazına aşağı inen dikenli düğüm tüm bedenine ürperti gönderdi.Omegalardan nefret eden Jeon ailesinin varisi Jeon Jungkook ondan omega istiyordu,mantığını kavrayamıyordu.

Ailesindeki tek omega Seokjin'di.Oda beş aylık bir nişanlılık süreci içerisindeydi.Sorun büyüktü ama daha büyük bir sorun vardı.

"Ama..efendim-siz nişanlısınız.." yaprak gibi titriyordu.Yanlış bir kelime söyleme korkusu onu ele geçirmişti.

Jungkook,alayla ağzının içinden güldü.Gülüşü ezikleyici bir şekilde karşısındaki adamı aşağıladı.

Yanındaki kargaşadan uzaklaşarak birkaç adım attı.Erkek kardeşinin ve orta yaşlı kadının rahatsız edici seslerine ve ağlayışlarına meraklı değildi.Gözleri omegaya değmedi bile,değseydi omeganın bileğinden çözdüğü fularla kuzenine turnike yapmaya çalıştığını görür ikinci bir ilkellik dalgasıyla salonu yerle bir ederdi.

Orta yaşlı adama yaklaştığında keskin bakışları mutlak derecede aşağılayıcıydı.Kanlı elini omuz hizasına kaldırıp Bay Kim'in gözüne sokmak istercesine yüzüğünü gösterdi.Ardından diğer eliyle yüzük parmağının dibini tuttu.

Bay Kim,ona kocaman olmuş gözlerle bakıyordu.Karşısındaki adamın ne yapacağını anlamış gibi ecel terleri alnında toplanmış ensesinden aşağı korku dolu bir soğukluk akmıştı.

Jungkook,dudaklarındaki yan sırıtmayla ve gözlerine düşmüş birkaç perçemin ardındaki kırmızı irisleriyle bayık bayık adama baktı.Gözleriyle onu ezmek istiyordu.Yüzüğünü ağır ağır parmağından çekti ardından orta yaşlı adamın gömleğinin sol üstünde bulunan cebin kumaşını çekerek aralayıp kanlı yüzüğünü içine atarak cıkladı.

"Artık değilim."

Bay Kim,irkilmişti.Alfanın gömleğinden tutması bile onu dehşete düşürmüştü.Alnından şakağına ilerleyen terin verdiği soğukluğu hissediyordu.Oğlunun yaptığı hatayı Jeon Jungkook ondan karşılık alarak bedel ödeticekti,bu karşılık ya kan olacaktı ya da can.

"Ne..ne is-tiyorsunuz e-efendim?" endişe içerinde sordu.Dili dönmüyor kelimeler kırılarak veya titreyerek dudaklarından dökülüyordu.Alacağı cevaptan korkuyordu.Yaptığı ve yapabileceği tek tutum korkmaktı.Çünkü karşısında kana susamış cani bir alfa vardı,ona karşı baş kaldıramazdı.Bu canına hatta ailesinin canına mal olurdu.

Jungkook,memnuniyetle göğsünü şişirdi.İnsanların ondan korkması ve ona yalvarması gururunu okşuyordu.Sahte bir tavırla düşünür gibi yaparak başını yan çevirdi.Ağzından kısık bir mırıltı çıkarırken gözlerini kısarak duvara bakındı.

"Bu durumda atalarımızın yaptığını yapacağım.." hışımla başını çevirip karşısındaki adama baktığında Bay Kim'in ani hareketten omuzları yükselmişti.Jungkook,ona tiksinircesine baktı.

"..takas yapacağız." bariton sesiyle emretti.Öneri veya istek değildi,emirdi.Karşı çıkalmayacak bir komutaydı.

Orta yaşlı adam paniğin büyüttüğü göz bebekleriyle doğrudan onun gözlerine baktı.Kanı çekilmiş gibi bedeni hafiflemiş parmak uçlarına kadar buz kesmişti.Takas geleneği yıllar önce kanunlarla kaldırılmıştı ama gelenekçi Jeon ailesi için asla yok edilemezdi.

"Ama-ama efendim be-benim oğlum.."

"Kekeleme düzgün konuş!O çirkin gözlerini yere indir!"

Kükreyerek onun sözünü kesti.Gözlerine bakmaya utanmıyormuş gibi reddetmeye yelteniyordu.Damarlarındaki kanda hakim olan öfke körüklendi.

"Üzgünüm,üzgünüm affedin lütfen." gözlerini yere indirerek ellerini önünde bağladı orta yaşlı adam.Ölüm meleği ensesine çökmüş gibi çaresiz hissediyordu.

"Tek omega oğlum nişanlı-"

"Onu istemiyorum." gözleri ayakta ağlayan omegadayken adamın sözünü kesti.Küçümseyici bakışlarla Seokjin'i adeta olduğu yere gömüyordu.

Bay Kim,şokla parkelere baktı.Gerginlikle yutkunup kurumuş boğazını ıslattı.İki çocuğu vardı zaten,alfanın dediği takas geleneği iki ailenin alfa-omega kardeşleriyle çaprazlama gerçekleşirdi.

"Efendim nasıl-"

"Onu istiyorum."

Jungkook,arkasına doğru yan dönüp başıyla yerdeki omegayı gösterdi.Madem ruh eşiydi onu en kısa zamanda yanına almalıydı,oldukça planı vardı.Hayatına girecek herhangi bir omega için..

Bay Kim,şaşkınla Jimin'e baktı.Neredeyse küçük dilini yutacaktı,genişlemiş gözleri Jeon ile evindeki besleme arasında mekik dokuyordu.İçine yayılan rahatlama hissini inkar edemezdi.Jeon Jungkook'un onun ailesinden birinin canını almamasına sevindi,Jimin umrunda değildi.Ayağının bağı,evinin dış mandalıydı.

Bu yüzden kabul etmesi uzun sürmedi.Zaten reddetme gibi bir seçeneği yoktu ama bu seçeneği düşünmemişti bile.Tek gayesi o omegadan kurtulmaktı ve fırsat ayağına gelmişti.Başını üst üstte salladı.

"Tamam-nasıl isterseniz Bay Jeon.." sesindeki bariz sevinç karşısındaki bedenin çatık kaşlarının duruşunu derinleştirdi.Alayla ona baktı uzun beden,omegayı çabuk satmıştı.Ucuz basit bir mal gibi..hoş zaten öyleydi.Onun için bütün omegalar öyleydi.

Bay Kim'in kararı onu memnun etmişti,adamın omegaya karşı tutumu onu sevindirmişti.Dudakları iki yana ağır ağır kıvrıldı,karşıdan bakacak birinin fark etmeyeceği zafer sırıtmasıydı.Bıyık altından,gizlice.

"Baba hayır!Jimin olmaz!"

Seokjin,çığırarak ileri atıldı.Gözyaşları arasında karşı çıkmaya çalıştı.Kolundan tutulması onu engellese bile dili susmadı.Hoş..dilini de babası engelledi.

"Hayır baba-"

"Kes sesini Seokjin!" orta yaşlı adam başını çevirip oğluna uyarı dolu bir bakışla bağırdı.Seokjin,başını sağa sola sallayarak ona gözleriyle yalvardı ama etki etmedi.

"Takas yapılmıştır."

Jungkook,adamın sözleriyle başını kısaca aşağı salladı.Birkaç dakika içerisinde gerçekleşen ve karara bağlanan konuşma arkasındaki kargaşaya dönmesini sağladı.Bıraktığı gibiydi,tek farkla...omega kuzeninin başını dizine koymuş saçlarını geriye tarıyordu.

Bayan Jeon,oğlunun kanlı yüzünü silerken Yoongi çıkardığı pamuklu ceketi turnike yapılmış omuza bastırıyordu.

O kadar telaşlı ve korku içerisindeydiler ki alfaların arasında gerçekleşen konuşma kulaklarına ulaşmamıştı.Seslice ağlıyor,panikle Taehyung'la ilgileniyorlardı.

Sinirle burnundan soluyarak arkasını döndü ve birkaç adım attı.Omeganın bu tutumundan dolayı canını yakmak istiyordu.Kurdu öfkeyle içini döverken günücü yanı korkunç bir tavırla ortaya çıkmıştı.

"Sen.." dişlerinin arasından tıslayarak yanına geldiği omegaya eğilip kolundan tutarak çekti ve ayaklanmasını sağladı.

Abisinin hareketini tahmin eden Yoongi,ileri atılarak alfasının boşa düşen kafasının altını tutup şiddetle parkelere çarpmasını engellemişti.

Jimin,onu yukarı çeken ölçüsüz fazla güce karşı sendeleyerek ayaklanmıştı.Kolunu kavrayan elin uyguladığı kuvvet etini eziyor kemiğine sızı veriyordu.Gözyaşları arasında acıyla yüzünü buruşturdu.

"...benimle geliyorsun."

Ani şoktan uyuşan beyni saniye saniye kelimeleri algılayıp anlam verdiğinde gözleri korkuyla büyüdü.Anlamamıştı ama dehşete düşmüştü.Başını kaldırıp alfanın parlak yakut irislerine baktı.Konuşmak için aralanan titrek dudakları geri kapandı,zira sesi çıkmıyordu.

"İndir gözlerini." tükürürcesine konuştu alfa,avucundaki kolu sıkmıştı.Kimse buna cesaret edemezdi,birkaç dakikadır varlığını öğrendiği ruh eşi olsa bile.

"Bı-bırak.." Jimin,hıçkırarak bakışlarını kolunu tutan ele indirdi.Canı acıyordu,gözyaşları acı içerisinde yanağına düşüyordu.Kolunu çekmeye çalışarak debelendi ama alfaya karşı çok güçsüzdü.

"Takas yapıldı,Bay Jeon'la gideceksin."

Eniştesinin emrivaki sesini duyduğunda titreyen göz bebeklerini ona çevirmişti.Genişlemiş gözlerinin görüşü bulanıktı,tıpkı zihni gibi.Kulakları uğulduyordu,şakakları sızlıyordu.

"TaeWoon ne diyorsun sen!"

Bayan Kim,hiddetle ayaklandı.Şaşkınlığının yanı sıra sinirle dolmuştu.Alfanın tuttuğu yeğenine uzandı ve elini kavrayıp kendine çekerek göğsüne hapsetti.

Jungkook,kadının tavrına iğreltiyle bakmıştı.Omegaların sesini yükseltmesinden nefret ederdi.Çirkef ve cazgırlardı.

"Asla izin vermem!O bana ablamın emaneti!Ölürüm yine de vermem!" ağlayarak kocasına karşı çıkıyordu.Takas geleneği saçmalığı beynine kan sıçratmıştı.Oğlu bu canavar yüzünden bitap haldeyken gözünden sakındığı yeğenini onun pençelerinin arasına atamazdı.

Jimin,kollarını teyzesinin beline sarmış seslice ağlıyordu.Omuzları sarsılıyor,tüm bedeni titriyordu.

"Ne mutlu sana.." diyerek kibirle sırttı Jungkook.Uzun saçlarının arasından firar eden kırmızı hareleriyle korkunçtu.Eli arkaya gitti,kemerine sıkıştırdığı silahın kabzasını tuttu.

"..öleceksin." çıkardığı silahı kadının alnının hizasına kaldırdığında gözleri doyumsuzdu.Daha fazla kan görmek ister gibi,elindeki tutuş sabırsızdı daha çok kan akıtmak için.

"Efendim lütfen.." Bay Kim panikle ileri atıldı.Eşinin Jimin konusunda ne kadar hassas ve inatçı olduğunu biliyordu,ölümüne yol açacak kadar.

Yoongi,sessizce ağlarken hıçkırıklarını yutuyordu.Bedeni kasılmış,kayınvalidesine ve abisine bakıyordu.Kucağındaki alfasının bir an önce hastaneye götürülmesi gerektiğinin konusu bile açılmıyordu.

"Hayır..ha-hayır.." güçsüzce mırıldanarak başını sağa sola salladı Jimin.Kollarını,usulca çekip teyzesinin önüne geçerek iki yana açtı.Kimsenin canı yansın istemiyordu,bu günlerdir dilinden düşmeyen duasıydı.

"Jimin,çekil-çekil diyorum sana!" ağlayarak yeğenini yana çekmeye çalıştı.Dakikalar içerisinde yaşadıkları onu takatsiz kılmıştı, önündeki omegayı bile itecek hali kalmamıştı.Olduğu durum vahimdi,oğlunun canı tehlikedeydi aynı şekilde yeğeninin.Biri fiziken biri ruhen.Jeon Jungkook,bedel olarak takas yapmıştı ama Taehyung'u öldürmediğü her saniye için Jimin'in ruhuna kurşun sıkacaktı.Buna müsaade edemezdi.

"Teyze.." naçar bir fısıltı dudaklarından aktı.İşlevini kazanan beyni ona birkaç saniye içerisinde düşünme yetisini geri vermişti.Düşündükçe yargılandığı davanın mantığını yakaladı ve biçare kabullendi.Eniştesi haklıydı,ilk defa o adam ona karşı doğru bir hareket yapmıştı.Şuan Jeon Jungkook ile giderse kimse zarar görmezdi,ailesi hayatta kalırdı.En önemlisi Taehyung'un durumu gittikçe kötüleşiyordu..

Üstündeki psikolojik baskı ve vicdanı omuzlarına çöktü,ağır ağır indirdi.Kolları yıkıldı,elleri ruhsuzca sallanarak iki yanına düştü.Göğsü sıkışıyordu,boğazı düğümleniyor nefeslerini keserek ciğerlerini yakıyordu.Gözleri yerdeydi,sözleri ise havada..

"Ta-tamam..seninle geleceğim."

-

Yorumlarınızı bekliyorum...♡

8 Aralık 2023..♡

Continue Reading

You'll Also Like

167K 9.1K 59
Oynanılan her oyun er ya da geç bitmeye mahkumdur..
32.9K 3.3K 28
"Defilede sevdiğiniz bi tasarım var mı Bay Hwang?" "Evet ama tasarım değil sarışın modeli sevdim"
18.7K 1.7K 38
Eğlenmek için yazıyorum, eğlenmek isteyenleri hikâyeme bekliyorum🖤
527K 47.4K 36
Kore'nin nesillerdir düşman olan iki sürüsü; Kim'ler ve Jeon'lar aynı davete katılır. Beklemedikleri şey ise attığı yumruk ile ruh eşi oldukları orta...