gxg teacher or student

Par ckkaplan2008

6.8K 410 76

Bir inat her şeyi baştan yazabilir. İnat, dik başlı ve bu huyları sayesinde okulun popüler ve genç kızı Luiza... Plus

-1-
-2-
-3-
-4-
-5-
-6-
-7-
-8-
-10-
-11-
-12-

-9-

429 25 3
Par ckkaplan2008

Bayan Dean ile koltuga gömülmüş durumdaydık. Sag ayagım sehpanın onun sol ayagı sag ayagımın benim sol ayagım onun sag ayagının ve son olarak onun sag ayagı benim sol ayagımın üzerindeydi. Sıralama biraz tuhaf olsa bile sizin anlayış şekliniz baglı degişiyor tabi. Şimdi anlamadıysanız anlatayım ben.

Hani el kızartmacada bir alt bir üst olur ya aynısı işte yada degil bende anlayamadım şimdi. Yazar senin beynini sikim dogru anlat şunu!!
Saatlerdir çizgi flim izliyor aglıyor gülüyorduk. Bu durum pek iyi olmasada öyleydi. İçtigim iz içkinin kaçıncı bardağında oldugumuzu sayamayacak kadar sarhoş olduguma emindim.

Benim kafam onun omzunda onun kafası benim kafamın üstündeydi. Gözlerim yavaşça kapanırken bayan dean'ın omzunu ısırdım. İz kalır mı? Kalırsa kalsın banane ya. Ben uyuyicem salın beni.

Gözlerimi kapattım ve kafamı iyice omzuna soktum. Degişik ama hoş olan kokusu burnuma dolarken istediğim başka hiç bişey yoktu.

Sabah

"baksana Freedy ne kadar yakışıyorlar"

"şşşt sus Amanda uyanacaklar şimdi. Ayyy panda gibi sarılmışlar birde."

" ayghh öpesim geldi ikisinide şimdi yanaklarından. Kaldıralım bari şunları"

" her yerleri tutulmuştur kesin bunların. Luiza bugün geri gidicek ti zaten. Anca yetişir oraya."

Dedikleri şey ile kalkmaya çalıştım ama kalkamadım. Kulaklarıma ulaşan çınlama sesi ile gözlerimi açtım. Dedem ve babaannem bize bakıyorladı. Biz mi? Ne bizi lan. Beni kendisine sıkıca sarmış olan kollara baktık sonra sarı saçları tarafından yüzü kapatılan kadına. Saçlarını yüzünden çektim bayan Dean ile karşı karşıya kaldım. Biz niye böyleyiz ap.

Bayan dean'ın kollarından zorlada olsa çıktım. Masanın üzerindeki içki şişesi ve iki bardakla kaşlarımı çattım. Gözlerimi kapattım ve dün akşam olanları hatırlamaya çalıştım ama bir gram bir şey yoktu. Lanet olsun ya.

"ben duşa gireceğim hafızam silinmiş belki geri gelir. Sizde.. Bayan Dean'ı uyandırırsınız artık"

"Freedy şuna bak hala bayan Dean diyor ya!!"

"ne diyeyim? Sugar moomy? Annecik? Aşkım? Sevgilim? Ne diyeyim ögretmenim o benim!! Aaaa sizde kafayı bizle bozdunuz."

" dün akşam öpüşürken hiç bayan Dean demiyordun Luiza. Ne degişti?"

" yaaa dede ne alakası var şimdi? Ben duşa giricem ardından okula gidicem anca yetişirim "

" kaç sen kaç. Utandım demiyorsunda"

Hızlıca yukarı çıktım ve duşa girdim. Hızlı bir duştan sonra siyah dar pantolon, beyaz baskılı tşört ve gri kolej ceketi giydim ayagıma botumuda geçirdim . Okulumun oldugu yerden gelirken yanımda kıyafet getirmemiştim çünkü burada tonlarca kıyafetim vardı. Bir kaç ıvır zıvır ve bilgisayarımı yanıma aldım ve aşşagıya indim. Oturma odasına telefonumu almak için gittigimde yerde bagdaş kurmuş oturan ve etrafa boş boş bakan bayan Dean'ı tekli koltukların önünde ise gülmekten yerde yatan dedem ve babaannemi gördüm. İlk önce ne oldugunu anlamadım şimdide anlamıyorum ama neyse.

Bayan Dean'a dogru ilerledim ve kolunun altından tutarak zorlada olsa yerden kaldırdım. Koltuga oturmasına yardım ettim. Omzundaki diş izlerini görünce bizimkilere döndüm.

"ben gidiyorum ev ahalisi Hoşçakalın. Şu kadını ayıltın anca yetişirim ben güle güle."

"çavvv arada gelmeyi ihmal etme bogarım seni!!!"

Arabamın ve evimin anahtarını alarak evden çıktım ve arabama dogru ilerledim. Aracımın yanında gördügüm aracın bayan dean'ın oldugunu biraz zor anladım itiraf edeyim. Sürücü koltugun yanındaki koltuga bilgisayarımı ve telefonumu bıraktıktan sonra aklıma gelen şey ile kapıyı kapattım. Bugün okulda düzenlenecek olan bir sunum tarzı bir şey vardı. Günler önce bayan Dean'dan rapor isteyecegim gün yanlış odaya gittigimi odaya girdikten sonra anlamıştım. Okulun kimya egitimcisi olan bay diming ile karşılaşmıştım pekte uygun olmayan şeyleri görmüştüm. İçime dolan korkudan kaynaklı bir kaç kez daha aynı odaya gitmiş ve gizli kamera ve ses kayıt cihazı koymuştum.

Bu bir hafta içerisinde ise elime ses ve görüntüler geçmiş ve bay diming'in ögrencilerine cinsel istismar ve bazı kız Ögrencilerin notlarını yükseltmek karşılığı ile onlara birlikte oldugunu ve en azından 2 tanesinin hamile kaldıgını ve bebekleri zorla aldırdıgını ögrenmiştim. Kızlar ile konuşmamıştım ama en azından tanışmıştım. Bu süreçte herhangi bir seminer düzenlenir diye Violet ile sürekli konuşmuş ve haber almıştım. Bay diming'i özel bir koruma ile takip ettirmiş ve nereye girip çıktığını ögrenmiştim. Dün gece bayan Dean zebani gibi beni korkutmadan 4 saat önce bugün saglık semineri olacağını ögrenmiştim. Bir video hazırlamış ve virüs yöntemi ile saglık sunumunun içine gizlemiştim kimse o videonun orda olacağını bilemezdi. Violet cara ve Darla'ya da söylemişti. Onlarda bana yardım etmiş ve her şeyi ortaya çıkartmıştık.

Bayan Dean ne alaka mı? Kendisi müdür yardımcısı bu yüzden seminere katılımı zorunlu. Ehh gıcıklık degil mi? Katılmasın ne var canım? Kendisi bu aralar her şeyin içinden sürpriz gibi çıktıgı için bunda dahil olmasın be. Neyse şimdi konumuza dönek olur mu?

Torpido gözünde kendimi savunma gibi acil durumlar için sakladığım bıçagımı aldım ve bayan dean'ın arabasının lastiklerine sapladım, lastikler teker teker yere yapışırken gülümsedim. Telefonumu alıp  patlak lastigin kenarına çöktüm ve arabanın ve patlak tekerleklerin belli olacağı şekilde bir kaç fotograf çekip önce instagram'a sonrada wattsapp durumuna koydum.

Sonrasında arabama bindim ve 3 saatlik yolculuguma başladım.

3 koca saatten sonra...

Çok şükür okula gelebilmiştim. Bu yolların bu kadar uzun olmasına ne gerek vardı ya. Bilgisayar çantamı omzuma ve telefonumu elime alarak zıplaya hoplaya okula girdim.

Aklıma gelen ve son bir kaç haftadır sürekli dilimden düşmeyen şarkıyı söyleyerek sınıfıma dogru çıkmaya başladım.

"nolur nolur nolur bu suç belki affolur"

Violetin üstüne atladım ve tepesinde şarkımı söylemeye devam ettim oda bana eşlik etmeye başladı.

"nolur nolur nolur kendini bana ver!!"

Violeti koridora dogru yönlendirdim ve 2 kat aşşagıda bulunan konferans salonuna dogru ilerlemeye başladık.

"gözden çıkardım yari yanlız ölmesem bari"

Arkadan birinin üstüme uçması ile gelen kişiye baktım. Melody gelmişti.

" sabah sabah bu enerjinizi neye borçluyuz Luiza cambrien?"

"birazdan görürsün bebegim hadi şarkıya devam eşlik et bize melody"

"nolur nolur nolur kendini bana ver!!"

"nolur nolur nolur bu suç belki affolur"

3.katın merdivenlerini teker teker inmeye başladık. Cara ve Darla'ya tuvaletten çıkarken rastlamıştık onlarıda zorla çekiştirerek kendimize alet ettik. Melody geri geri yürüyor ve merdivenden iniyordu. Violet ve cara dans ederek, Darla ise bana özellikle eşlik ediyor ve arka müzigi canlandırıyordu, ben ise merdivendeki korkulukları kayarak iniyordum.

"nolur nolur nolur kendini bana ver!!"

"bir adım atsan bana dogru!!"

"görüversen sonra benide!!"

Okulun instagramdaki haber sayfasının kameramanını ve yazarının bize gülerek bakması ve fotograflarımızı çekmesini şarkıyı söyleyerek eşlik ettim ve yazara öpücük attım. Bana gülerek bakması ve el sallamasının ardından gülerek konferans salonundan içeri dogru ilerledim. Görüntüleri en net görebileceğimiz bir yere geçtik. 5 koltugu yan yana kaplicak şekilde oturduk. Salon tamamen dolmuştu son olarak okulun haber sayfasının kameramanı ve yazarıda geldi. Her kes yerlerini almış seminerin başlamasını bekliyorduk.

Saglık görevlileride gelince seminer başladı. Benim koydugum videoun çıkması için 3 veya 4 görsel vardı ve ben şimdiden sıkılmıştım. En öndeki ögretmenler için ayrılmış koltuklara baktım. Okulda yaklaşık yani bildigim kadarıyla, üff saydığım kadarıyla işte 25 falan ögretmen vardı. Yanımdaki melody'e döndüm. "bu okulda kaç ögretmen var? Ben sayamadım bir türlü" güldü ve gözlerini tavana dikti. Küçük bir hesaptan sonra "sanırım 32 falan var ya!!" kafamı melody'in omzuna yasladım ve Gülerek önüme döndüm bilmem kaçıncı görseldeki yazıyı okurken kapının açılmasıyla kapıya dogru baktım. Bayan Dean'ı görmemle yüzümü astım. Niye geldin oç? Üzerinde siyah baskılı tşört onun üzerinde siyah kaban altında siyah dar pantolon ve siyah bot vardı. Bu kadının siyah aşkı ne?

Gözlerini salonda gezdirdi ve benim üzerimde sabitledi. Gözlerini kıstı ve telefonunu salladı. 'telefona bak' anlamında salladıgını anladım ve muzipçe sırıttım ve telefonuma baktım.

Gereksiz Dean kişisinden bir mesaj...

-lastiklerin suçu neydi?

-ne lastigi bayan Dean?

-ne lastigi olacak Luiza? ARABA LASTİGİ!! niye patlattın lastiklerimi?

-canım sıkıldı bayan dean. O yüzden patlattım :)

-sebebini tam olarak söylermisin artık Luiza? Hayır dün seni öpmemden sonra bir şey demediğim içinse... Özür dilerim çünkü senden etkilendim ve öpmek istedim bu yüzdende ÖPTÜM.

-Konunun beni öpmenizle bir alakası yoktu bayan Dean😅 yinede beni öpmeyi çok istediğinizi bilsem daha önce bir yerde sıkıştırır öperdim 💋

-😑 neyse.. Lastiklerimi neden patlattın?

-üff sizde amma gıcıksınız. Önce ögrencinizi öpüyor sonra görmezlikten geliyorsunuz. Neyse seminere gelmenizi istemedim.

-sebep??

-birazdan göreceksiniz 🖕şu kadarcık bekleyin.

-Luiza az önce attığın mesajı tekrardan gözden geçirmeni öneniririm 😊

-bakayım ıccıcık bekleyin😇

-bekliyorum⌚

-eeee şimdi şöyle ben yanlış emojiye dokunmuş olabilirim 😁siz o kısmı yok sayın 😀hadi görüşürüz 👋👋.

Utanarak oturduğum koltukta aşşagıya dogru kaydım ve bayan Dean'a kısa bir bakış attım. Yandan bana dogru bakıyor ve yanaklarını şişiriyordu buradan anladığım kadarıyla gülmemek için kendini zor tutuyordu.

Gözlerimi bayan dean'dan alıp beyaz beyaz duvara yansıtılmış olan 4.görsele çevirdim. Koyu kahverengi saçları olan uzun boylu, zayıf kadına baktım benden 3-5 yaş büyüktü. Size şimdi söylüyorum dostlarım ben çok çabuk etkilenen biriyim. Siz şimdi bana söversinizde açık konuşmak gerek degil mi? Ben sizden niye gerçekleri saklayayım ki. Bu kadınla seminerden sonra konuşmaya karar verdim. Şans belki yüzüme güler.

Kadın 4. Görselle alakalı olan bilgileri anlatırken birden siyah ekranın belirmesi ile sırıttım ve violet'e baktım. İkimizde gülümsedik ve videonun başlamasını izledik.

İlk önce giriş yazısı belirdi

"hayat işte insanlara öyle bir şans veriyor ki görmek istedikleri yerde istedikleri şeyi görmüyorlar. Bazende ellerine öyle bir koz geçiyorki kullanmadan içi rahat etmez. Ehh bende onlardan biri olunca size harika Bir flim hazırladım. İzlemeyi çok seveceğiniz bir flim. Şimdiden uyarayım biraz igrenç olabilir. Şimdi sorayım kimler kimya dersini sevmiyor ve bay diming'den nefret ediyor. Elleri göreyim!!"

Gözlerimi salonda gezdirdim neredeyse her kes el kaldırmıştı. Bay diming'i okulda kimse sevmezdi. İnsanlara olan tutarsız ve yersiz kaba hareketleri burada ögrencileride içine almıştı ne yazık ki. Biraz haddini bildirelim degil mi?

Hazırladığım 2.yazı ekranda belirdi.

"oooo bayada sevilmiyormuşsun bay diming. Dingil herifin tekisin!! Sen şimdide bagırır çagırır 'hangi hadsiz terbiyesiz yaptı çıksın' falan dersinde ben şimdiden söyleyeyim. Kimse çıkmaz. Çünkü bu oyunu hazırlayan kişi tek benim. Ayrıca oyunda degil. Şuan bulunduğum koltukta arkadaşlarımla birlikte seni gülerek izliyorum. Yaptıklarının ve hayatını çaldığın o bebeklerin bir bedeli olucaktı. İYİ SEYİRLER!!."

Bay diming'i ayaga fırlaması ile herkesin gözü ona döndü." kim yaptı bunu? Hemen ortaya çıksın!! Çıkmassa ben bulurum!! Disiplin suçudur ögretmen'e İftira atmak!! "

"daha bitmedi kel gavat!! Otur oturdugun yerde!! Seni çok mutlu edecegim!!" bay diming'in gözleri bana odaklanırken bayan Deanda ayaga kalktı ve bana baktı 'noluyor' anlamında ellerini açsada omuz silkip önüme döndüm.

Yazının ardından videonun çıkması ile kocaman gülümsedim ve elimi violet'e dogru uzattım ve beşlik çaktık. +18 görüntüler, sesler, bebek ultrason fotografı ve diger herşeyin oldugu video izlendi. En son ise son hazırladığım yazı çıktı.

" izlediginiz için hepinize teşekkür ederim. Dingil diming hapishanede iyi eglenceler. Tavla oynamayı ve gazete okumayı ihmal etme olur mu? Ayrıca okulda elinden düşürmedigin deney tüpleri varya sırasıyla g**'üne girsin.

            Hazırlayan: LUİZA CAMBRİEN

Salonda en arkalardan siyah saçlı iri yapılı bir çocugun bay diming'i üzerine atladı ve yumruklamaya başladı. Kameramanın bütün her şeyi çektigini ve videoya aldıgını gördügüm an dahada mutlu oldum.
Kamera bize dogru kalkınca Violet, ben, melody, cara ve Darla el salladık ve bizi çekmelerini izledik.

Telefonumu elime aldım ve mesajlar kısmına girdim.

Gereksiz Dean mesajlar bölümü

-umarım beni anlamışsınızdır. O kalabalıkla mücadele etmek zor olur şimdi. Kolay gelsin.

(gönderildi)
(görüldü)

O görüldü bir yerlerine girsin kadın. Şimdi siz bana küfür edersiniz arkadaşlarım içimde kaldı kıyamadım girmesin olur mu?

Her kes ayaga kalkmış bay diming'i hücum ederken bayan Dean ve diger ögretmenlerde dahil hepsi Bay diming'i korumaya çalışmışlardı ama pek etkisi olamamıştı.

Telefonumu elime aldım ve 911 polisi aradım ve adresi vererek gelmelerini bekledim. İzlemesi çok keyifli olan bir aktivite kesinlikle kavga izlemekti.

Cara avucundan elime dötügünde elime baktım. Çekirdek mi? nereden buldu lan bu? Önüme küçük Bir çöp poşeti koydu. Bir elime karton bardakta kola verilince iyice şaşırdım.

"lan nereden buldunuz bunları?"

Melody'e baktım elindeki çekirdeği dişlerinin arasında kırarken güldü. "biz buluruz birader.
Ellerin dert görmesin yeni kimya hocasını dört gözle bekliyor olacağım"

Bayan Dean kalabalığın arasından arasından zorla sıvıştı ve bize baktı. Sırıttım ve çekirdegimi çitlemeye devam ettim. Büyük basamakları tırmandı ve bulunduğumuz 4 basamaga dogru adımladı. Melody yanımdan kalktı ve cara'nın yanına çöktü. Bayan Dean yanıma oturdu ve elimdeki çekirdeğin bir kısmını aldı.

6 kişi bayan dean'dan dahil hepimiz şuan kavgayı izliyorduk. Siyah iri yapılı çocuk ve kumral saçlı bir çocuk birlik olmuşlar bay diming'i dövüyorlardı. Kızlar ise cinsel istismara ugrayan kızların önünde birikmiş ve hepsi Bay diming' e sayıp sövüyorlardı. Bay dimingin kafasını gördügümde kahkahamı bastırmadım ve seslice güldüm. Dingil diming'i suratında 3 tane kocaman tırnak izi vardı ve kanıyordu.

Tam kolamı içicektim ki bayan Dean kolamı elimden aldı ve kendisi içti.
Bende onun elinden aldım ve kolamı içtim. Polislerin içeri girmesiyle çekşrdegimi çitlemeye devam ettim.

Dingil diminğ, siyah saçlı iri yapılı çocuk, kumral saçlı çocuk, cinsel istismara ugrayan kızları ve bir kaç kız ve çocugu aldılar ve çıktılar. Koyu kahverengi saçlı semineri anlatan kadın ve ekibi öylece ayakta kalınca elimdeki kolayı bayan Dean'ın eline tutuşturdum ve kadının yanına dogru ilerledim ve omzuna dokundum benden Bi tık uzundu kabul. Biraz flörtleşelim degil mi? Bayan dean'dan bana hayır yok.

"selam"

Arkasını döndü ve bana baktı. "selam?"

"kahve içmeye ne dersin? ekibin ile birlikte benden"

"olur"

Elimi ona dogru uzattım ve masum ve birazda muzip olan gülüşümü yüzüme taktım. "luiza cambrien. Peki sen?" yüzüne şahane şekilde oturan gülüşünü ekledi "Carol spenser  ben. Sen az önceki videoyu hazırlayan kızsın"

"kahvelerimizi içerken sana herşeyi anlatırım olur mu? Gel hadi kantine gidelim"

"tamam olur"

Merdivenleri çıktık ve en sonunda kantine ulaştık. Ben kantinci teyzeden kahveleri istedim ve beklemeye başladım. Carol ayrı bir masaya geriye kalan 3 kişi ise ayrı bir masaya oturdu. Elime tutuşturulan 5 kahve'nin 3'ünü ayrı oturanlara iki tanesini ise carol'un oturduğu masaya götürdüm ve carol'a uzattım.

Soguk elleri elime degince bedenimin titremesi ile hızlıca sandalyeye oturdum.

"elini kutuplardan falan getirdin herhalde buz gibi. Ben üşüdüm birden"

" o kadar soğuk degildir arkadaşım abartma"

"eee anlatın bakalım carol hanım"

"neyi anlatayım? Sayın Luiza cambrien."

"nerelisin? Kaç yaşındasın? Sevgilin var mı?"

"bu bir tanışma teklifi mi? Yoksa direkt sevgili olma istegi falan mı?"

"şimdilik tanışma teklifi. Anlatcan mı artık?"

"buralıyım, 22 yaşındayım ve sevgilim yok peki sen?"

"ne be-" duyduğum sesle her zamanki gibi cümlem yarıda belkide %75'i yine  ortada öyle kalırken 25'lik kısım öylece balıgı bekleyen yem gibi kalmıştı sebebi ise sizinde bildiginiz gibi 'benim canim ögretmenim' VALENTINA DEAN.

"luiza Cambrien!!"

Gözlerimi devirdim ve kahvemden bir yudum aldım. Agzımdaki sıcak kahvenin bogazımı yakmasını orda da mideme inişini hissettim.

"efendim bayan Dean"

Yanımdaki boş sandalyeye koyulan siyah çanta ile gözlerim bayan Dean'a sabitlendi. Kaşlarını çatmıştı.

"ders var, zil çaldı."

"derse gelmeyeceğim."

"sebep?"

"gördügünüz gibi müsait degilim"

"okul manita yapma yeri degil"

"okul sevgilinizle sevişme yeri degil"

"konuyla ne alakası var?"

"alakası olmasına gerek var mı bayan Dean?"

"var"

"manita yapmıyorum sizin beni görmezlikten gelmenizi seyretmek istenmedigim için başkalarına adım atıyorum. İki yüzlüyü oynamıyorum."

"seni görmezlikten gelmiyorum."

" neden ben öyle hissetmiyorum?"

"hissetmiyor olman benim suçum degil"

"beni öpmeniz benim istegim degildi"

"senden etkilenmem benim suçum mu?"

"arkadaşımla birlikte bana yalan söylemenizi hak ettim mi?"

"benden hoşlandıgını bilmiyordum"

"yinede gerçekleri saklamanızı gerektirmezdi"

"benim suçum degildi!!"

"Freya ile sevişen sizdiniz, ben degil!!"

Carol'un elimi tutmasıyla bakışlarım ona döndü. "bu konuşma beni bile gerdi. Luiza telefonunu verirmisin?"

Telefonumu cebimden çıkartıp carol'a verdim bir kaç tuşa tıkladı. Aynı şeyi kendi telefonundada yaptı ve telefonumu bana uzattı.

"sen derse gir Luiza ben sana mesaj atarım olur mu?"

"olur görüşürüz."

Carol bana el sallayarak merdivenlerden aşşagıya inmeye başladı. Arkamı dönüp bayan dean'ın omzuna çarparak sınıfa dogru ilerledim ve yerime oturdum. Sınıfta 3-5 kişi anca vardı ve herkes bugün olanları fırsat bilip kaçmıştı. Melody'in yanına oturdum, çekirdekten biraz aldım ve çitlemeye başladım.

"naber?"

"iyi senden"

"bende iyiyim saol"

"iyi ya Luiza ne biçim bir konuşma bu? Neyse şey dicem bayan Dean olayı falan ne oldu? Ben bu aralar yogundum soramadım sana"

Melody'in bayan Dean'a karşı olan hislerimi bilmesine aldırmayın arkadaşlar kendisi bixeksüel.

" bayan Dean tarafından sınanıyorum ya! Neyse onu boşver sen. Aşk hayatı nasıl gidiyor dökül bakalım!"

Ellerini saçına geçirip kafasını bir kaç kere kafasını sıraya hafifçe vurdu.

"sen bana bakma ben çapkın biriyimdir. Hayatıma giren çıkan belli degil ya. Şey gibi düşün şeyy..."

"ney gibi düşüneyim?"

"otobüs"

"otobüs?"

"otobüs koltugu gibi... Yani otobüsten bir koltuk düşün. Koltuk hep aynı yerde ama oturan kişi sürekli degişiyor bende o koltugum işte."

"birileri sürekli benim kucagımda üstümde oluyor diyorsun? Dogru mu?"

Sertçe vurmaya başladı. "lanet şey!! O anlamda demedim ben!! Hayatımda normal insanlar olmuyor diyorum pezevenk"

"pezevenklikle saçımı yoldun yelloz. Pezevenklikle ne alakası var şimdi?"

"sen saf pezevenksin kızım. Bayan Dean senden etkilendiğini söylüyor sen kılını bile kımıldatmıyor dedenin yanına gidiyorsun"

"etkilendigini söylemedi. Bir şeyler geveledi agzında işte."

Bayan dean'ın sınıfa girmesi ile önüme döndüm ve derse odaklandım. Gün boyu sadece beş ders görmüştük sonra okul bitmiş ve hepimiz evlerimize dagılmıştık şimdi ise evimin bahçesinde elimde budama makası ile bahçem saran çalıları kesiyordum.

Elime dolanan dikenli çalı ile debelenmeye başladım.

"lanet olası sikik çalı çıksana elimden. Kopsana artık!!"
Ben çalı ile debelenmeye devam ederken kapının çalması ile elimdeki çalıyı zorla koparttım ve kapıya dogru yürümeye başladım kapıyı açmamla karşımda gördügüm polisler ile suratımı astım.

"luiza cambrien?"

"evet benim. Buyurun?"

"Cedric diming ögretmen odasına izinsiz girmek ve özel hayatın ihlalinden dolayı sizden şikayetçi. Bizimle gelmenizi ve ifade vermenizi istiyoruz. Lütfen bizimle gelin."

Kafamı salladım. Elime takılan kelepçeler ile yürümeye başladım. Siz şimdi dersiniz neden kelepçe? 18 yaşında reşit bir birey oldugum için kelepçe takılabilir hadi ben nezarathaneye gidiyom.

Araca bindik ve polis merkezine dogru ilerledik. 6  saatin ardından kendimi demir parmakların ardında bulmam ile güldüm.

İfadem alındı. Şerefsiz diming şikayetçi oldu ve avukatım ile görüşüm olumsuz geçti. Dedemle görüştüm halledecegini söyledi vs vs vs. Bu süreçte nezarethanede bir kaç arkadaş edinmiştim. Papaz Micheal, hindici jily, uçurtma ustası Irene Adler ve uyuşturucu bagımlısı lily. Papaz'ı hiç sevmiyorum mesela sürekli dualar okuyup bana dogru üflüyor. Papazlıktan çok cinci oldugunu düşünüyorum açık söylim.

Hindici arkadaşta  pek masum sayılmaz yani. Kendisi az önce cebinden hindi bacagı çıkarttı ve üzerime atmayı oradan da Papaz'ı hindi bacagı ile bogmaya çalıştı. Polislerin o kadar üzerini aramasına ragmen nasıl içeri soktu hala anlamış degilim.

Uçurtma ustası Irene ise aşırı derecede can sıkacak durumda sakin arada bana saldıracak gibi bakmasını saymazsak onunla bir sorunum yok. Uyuşturucu bagımlısı arkadaşımız ise içeriyi kokutmakla meşgul kendisi çöp kovasının başında oturmuş kusmayı bekliyor. İzlene bilecek en iyi aktivite kesinlikle lily'e ait.

"lily artık kovayı sal"

"papaz dayı üzerine kusam mı istiyon? Bak kusarım, üzerime cinlerini salma"

"tamam tanrı korusun ki evlilik töreni masraflarını ben öderim. Üzerime kusma"

"cinler aşkına papo sence bu evlenecek süre boyunca yaşayacak mı?"

"Irene nerden bilsin bu papaz bozuntusu lily'in yaşayıp yaşamayacagını? Luiza'nın evlilik masraflarını karşıla papaz. Ak sakallarını yolmak istiyom şuan."

"jily adamı hindi bacagı ile boguyordun. Ne istiyon sen çakma papazdan?"

" papazlardan nefret ederim Luiza. Ben hindiciyim diye üzerime kül püskürteni var. Beni put yapmaya çalışanı var. BEN SIRADAN BİR HİNDİCİYİM!!"

"sessiz olun!!"

Onlar Papaz'ı çekiştirirlerken bende onları izlemeye başladım. Bir süre sonra canım sıkıldığı için ahşaptan duvara sabitli uzun ne oldugu belli olmayan şeyin üzerinde kafam aşşagı ayaklarım yukarı gelecek şekilde yatmaya başladım. Polislerden birinin açılması ve bulunduğumuz parmaklıkların önünde durması ile ona baktım ardından içeri gelen beden ile gözlerimi devirdim.

Şimdi sizden birer tahmin alayım. Süre veriyorum. Eger dogru bilirseniz bir dahaki bölüm daha erken gelecek. Yazar arkadaşınız uyumaktan ve oyun oynamaktan vakit ayırırsa yılbaşında yeni bölüm sizlerle olacak.

10

9

8

7

6

5

4

3

2

1

Ve tahmin ettiğiniz gibi dogru bildiniz benim çok degerli kurtarıcım VALENTİNA DEAN

Şuan bana olan bakışlarından hiç hoşnut degilim arkadaşlar. Kadın sikecek gibi bakıyor. Kaşları max derece çatık, eller yumruk, surat dümdüz. Polis kapıyı açtı ve bana bakmaya başladı. Arkadaşlar kadının bir şey demesini bekliyorum açmıyor agzını.

"luiza papazım evet ama bu kadın seni sikecek. Bence kalkıp gitsen iyi olur"

"ne papazsın ama jily. Küfür eden papaza hiç rastlamadım. Görüşürüz iyi sabırlar hepinize geçmiş olsun"

"şşşt Luiza gel kulağına bir şey dicem"

Jily'in yanına gittim beni kendine çekerek "şu seni sikicek gibi bakan kadın ile evlenirsen dügününü ben yapcam tamam mı? Ondan başkası ile evlenirsen cinlerimi üzerine salarım"

Gülerek ondan uzaklaştım "anlaştık jily o gün geldigi de sana haber veririm. Sen olmadan o dügün olmayacak"

Kapıdan çıktım ve hepsine el sallayarak odadan ayrıldım. Bayan Dean ile birlikte polis merkezinin kapısından çıktık ve bayan dean'ın karşısına geçtim.

"size bir teşekkür borcum var sanırım. Bunu çok daha güzel ve sizi tatmin eden bir şekilde ödeyeceğim emin olun"

"bana uyar o günü sabırsızlıkla bekliyorum. Neyse o papaz mıdır nedir ne dedi sana ne dügünü?"

" dügün masraflarımı karşılamaya ve beni evlendirmeye söz verdi."

"neden bana bakarak söyledi?"

"ne bakması bayan Dean. Siz şizofreniye bagladınız herhalde. Papaz o."

"luiza cambrien dogruyu söyle ne dedi o papaz?"

"belki sizin ile ilgili ufacık bir şey demiş olabilir. Önemli bir şey degil."

"elbet ögrenecegim. Neyse artık gidelim mi? Bahçe kesme işlemine yardım etmek istiyorum. Dikenli çalılarla olan kavgaların pek iç açıcı degil"

"siz onu nereden gördü- komşumsunuz hatırladım. Işlerim hafiflemiş olur. Size bu centilmenliginiz için teşekkürler."

" ne demek ögretmenin olarak görevim"

Emniyet kemerimi takarken "beni öpmekte dahil mi bu göreve?"

Yüzüne şahane bir gülümseme yerleştirdi ve "istersen neden olmasın"

" teşekkür borcumu nasıl ödeyecegimi sanırım anladım."

"vay canına Luiza cambrien içinde yatan bir azgın tarafında var. Bunu ögrenmiş olmak güzel"

"ögrendiniz ne yapacaksınız bayan Dean? Aklıma farklı şeyler geliyor"

"sen fazla fesatsın Luiza. Ben temiz düşünceler içerisindeyim. Lütfen benimle oynama."

"ben mi sizinle oynuyorum? Yuk artık beni görmezden gelen siz, Freya ile sevişen siz sizinle oynayan ben"

"carol'u unuttum sanma"

"tamam sanmıyorum"

"luiza!"

"tamam ya bişey demedim. Sadece Carolla tanıştık bu kadar."

"inanmadım"

"açık sözlülügünüz için teşekkürler"

"ne demek Luiza cambrien"

"artık gidelim mi? açım ben"

"yemekler benden. Yolculuk küçük hayaller sitesine"

"sitenin adı bu mu? Yeni ögrendim. Ayrıca yemeklerinizden ölen biri varmı? Zehirlenmek istemiyorum."

"aşk olsun Luiza. Yemeklerin o kadar kötü degil."

"yani Bi nebze kötü oldugu söylenebilir mi?"

" yani ıccıcık"

Arabanın rotası küçük hayaller sitesine dönerken tek
İstegim bir tık mutlu olmak yada gelişi güzel bir hayat geçirmek.


~~~~~~~~~~


En ama en uzun yazdığım bölümün bu olması beni hiç şaşırtmadı. Sınavlar başlamak üzere. Yılbaşı planlarınız neler?

Umarım hayatınız yolunda ilerliyordur.

Günlerimin çogunu uyuyarak geçirsem bile sınıfı geçecegime eminim. Darısı hepinize.

Bir dahaki bölümde Luiza ve valentine ile görüşmek üzere.

Sizleri çok ama çok seviyorum hoşça ve mutlulukla kalın esenlikler dilerim. 👋😁🤗

Continuer la Lecture

Vous Aimerez Aussi

162K 6.3K 32
"Ne sanıyorsun sen kendini? Sevgili değiliz, asla olamayız, sen beni korkutuyorsun ve zarar veriyorsun!" Dedim direkt, kısa bir sessizliğin ardından...
190K 13.2K 63
(Küfür bulunur!) (Acemi bir dille yazılmıştır!) Adel ailesi tarafından hiç sevilmemiş bir kızdı en yakın arkadaşı ablası ve abisi gibi gördüğü kişile...
586K 36K 47
"Baba,çok korktum ben." Mirzat Bey kolları arasına aldığı kızını göğsüne yaslarken duyduğu şey ile adeta donup kalmıştı. Kızı kendisine yıllar sonra...
44.7K 1.5K 35
Siz: naber lan göt 053********: böyle yazma cesareti nerden geliyo küçük hanım? Doğruluk mu Cesaretlik mi oynarken Cesaretlik diyen Alya bir numara s...