SEMPRE || SAHTE EVLİLİK

By rougecharl

2.6M 49.9K 15.1K

- Güzelim, çıkar mısın artık banyodan. Utanacak bir şey yok. Herkes yapıyor bunu. More

Tanıtım
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14 [🔥]
15
16
17
18
19 [🔥]
20
21
22
23
24
25
26 [🔥]
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40 [🔥]
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
53 (Final)

52

29K 585 233
By rougecharl

Medya öylesine hoş bir video. İzlerseniz eğlenirsiniz diye atıyorum.

İyi okumalar 🧚‍♀️

"Gider misiniz evden? Hırsız olup yalan söylemediğiniz ne malum? Lütfen evimden çıkın."

- Hanfendi Can Bey ve siz isterseniz annenizi arayabilirsiniz. Kendisi gönderdi beni diyorum buraya.

"Bu beni ilgilendirmiyor. Şu an yaptığınız haneye tecavüz. Eğer hemen çıkamazsınız-..."

- Dora bir sakin ol.

Kafayı yemek üzereydim. Kadın resmen direkt bana oynuyordu. Bu artık Can, ben ve çocuk kavgası değildi. Bu artık otorite kavgasıydı ve Can'ın gözündeki otoritemi düşürmeye çalışıyordu.

- Annem aradı şimdi. Doğruyu söylüyor.

Ne kadar sinirliysem bir o kadar sinirli olan Can kendini sakinleştirmeye çalışırken bir de beni sakinleştirmeye çalışıyordu.

- Ben artık bıktım annemin çevirdiği oyunlardan. Gece gece uğraştığım şeylere bak. Evsizleri evime almadığım kalmıştı bir de.

Can'ın söylenmelerinden dikkatimi çekip kıza baktım. Evi süzüyordu. Elinde yeşil bir bavul, üstünde dizinden hafif yukarda biten bir elbise ve onun üzerinde de bir kaban vardı.

- Üşüdüm de artık içeri geçebilir miyim?

Bana değil de direkt Can'a doğru konuşması sinirlerimin vidasını daha da gevşetirken bir şeyler aklımda daha çok oturmaya başladı.

Bu kızı göndererek Can'la aramı açacak böylece boşanmamızı hızlandırmaya çalışacaktı. Ama ben yer miydim? Asla.

İş benden çok Can'da bitse de onu uyarmam gerekiyordu. Gözünü açmalıydı artık annesinin yaptıklarına karşı.

Can kızın sorduğu soruyla bana bakıp cevabımı yoklarken göz devirdim. Sanki başka şansımız vardı. Akşam akşam gencecik kızı sokağa mı atacaktık? Ben ondan daha gençtim ama konumuz bu değildi.

- Gir.

Can'ın verdiği sert emirle bavuluyla birlikte içeri girip salona doğru ilerledi. O sırada Can kapıyı kapatmış kızın arkasından bana bakarak kendini boğmaya çalışırmış gibi bir hareket yapmıştı. Cidden bunalmıştık artık ikimiz de. Bir yandan çocuk yapma stresi, bir yandan boşanma stresi, bir yandan Can'ın annesinin çevirdiği oyunlar...

- Yarın gidene kadar salonda yat. Başka oda yok.

Can bir elini belime koymuş kıza gerekli sinyalleri vererek konuşurken kız ilk önce yakın olan vücutlarımıza sonra da Can'ın yüzük parmağına bakmıştı.

- Aslında ben artık burada kalacağım.

"Ay yok artık."

- Ama Leyla teyze bana böyle dedi.

Leyla Can'ın annesinin ikinci adıydı ve herkes bilmezdi. Bunu bilmesi bile Can'ın annesinin bir şeyler peşinde olduğunu gösteriyordu.

- Öyle bir şey yok. Anneme yarın cevabını veririm ben. Sana da sen kendini toparlayana kadar bir otel ayarlarız. Yeni evli bir çiftin yanında kalmak inan sana da iyi gelmez.

- Sanmıyorum. Ama siz şansınızı deneyin yine. Neyse yarın ilk önce burayı süpürmekle başlayacağım galiba. Evi toz basmış. Evde bir kadın yaşıyor mu belli değil.

İma ettiği şeyle gözlerimi kısıp ona baktım. Damarıma basmaya çalışıyordu.

"Günümüz modern dünyasında kadınların tek yükümlülüğü ev işleri değil tahmin edersiniz ki. Her şeye yetişemiyoruz. Sizin için ev işleri yapılacak tek iş olabilir ama benim için değil maalesef."

- Bu iş gibi diğer işleri de yarım yamalak yapıyorsanız Can beye üzülmeye başlasam iyi olacak.

- Gece gece istenmediği bir eve giren yabancı kız için iddiali sözler. Bu iddialı ve hırslı tavırlarının yeni ev bulma çabana da yansımasını dilerim. Yemek masasını topladıktan sonra koridorun sonundaki ufak odadan yeni nevresimleri alıp yatmak istediğin yere serer yatarsın. Şimdi... izin verirsen Dora Hanımın ve ben yatağımıza çıkacağız.

Can benim cevap vermeme gerek kalmadan cevap vermiş ve kızı suspus hale getirmişti. Zevkten dört köşe olmuştum ama tabii ki bunu burada gösterecek değildim.

- Ama işe daha yeni başladım. B-...

Can bizi merdivenlere doğru yönlendirirken kıza kısa bir cevap verip kale almadan devam etti.

- Gelir gelmez tozlara dikkat ettiğin gibi bunu da yaparsın sen.

**********

Odaya dolmaya başlayan güneş ışıklarıyla birlikte yataktan yorganı Can'la benim üzerime daha da çok çekerek arkamdan bana sarılmış olan Can'ı rahatsız etmemeye çalıştım.

Gece boyunca uyuyamamıştım. Yeni bir Ashel vakası yaşamak istemiyordum. Ama öyle görünüyor ki Leyla Hanım tam olarak böyle bir durum yaratmaya çalışıyordu.

Can gece kızı umursamadan yine bir girişimde bulunmamız gerektiğini söylemişti ama hiç içimden gelmediğinden ilk defa başım ağrıyor savunmasını yapmıştım. Temele dayandırabileceğim bir savunmaydı çünkü pek de haksız sayılmazdım.

Naz yapmadığımı, gerçekten yorgun olduğumu anlayınca daha fazla üzerime gelmemiş uykuya dalmıştı, bense yorgun olsam ve başım ağrısa dahi gözümü kırpmamıştım. Bu kız şimdiden tadımı kaçırmaya başlamıştı.

- Can Beyyyyy. Kahvaltınızı hazırladım.

Duyduğum pek de aşina olmadığım sesle kaşlarım ister istemez çatılınca tam karşımdaki kapı tarafına baktım. Can'ın düzenli nefes alış verişlerini hesaba katarsam hala uyanmamıştı.

- Can Beyciğiiiimm. İşe geç kalacaksınız.

BEYCİĞİM?????.

Ayağa kalkmayı deniyordum ama Can o kadar sıkı sarılmıştı ki kalkmak mümkün değildi.

- Caann Beeyyyy??

"Ahmmm durr."

Aklıma gelen ilk fikir inlemek olmuştu. Belki bu fikir bu salak kıza 'ne yapıyorum ben şu an ya?' dedirtebilirdi.

İnlemelerim devam ederken kapının ardından gelen sesin kısılmasıyla göz devirdim. İlla böyle şeyleri mi gözüne sokmamız gerekiyordu rahatsız etmemesi için?

- Noluyor lan?!

Sesim yarıda kesilirken yatakta doğrulmuş bir şekilde şapşik şapşik bir bana bir etrafa bakan Can'a güldüm.

Dağınık saçları ve hem uykulu hem meraklı hem de hafif sinirli halleriyle gözüme bir tatlı gözükmüştü.

"Rüyamda seni gördüm de..."

Yavaş yavaş zihni açılmaya başlamış olacak ki söylediğim şeyle hemen yumuşamış, kendini tekrar yatağa bırakmıştı.

- Ben de korkunç bir kabus görüyorum zannettim.....

Rahatlamış haliyle saçlarıma bir öpücük kondurmuş konuşmaya devam etmişti.

- Dün gecenin acısını rüyanda da olsa çıkartmışım demek.

Kapının tıklanması yüzümdeki sırıtmayı aniden silerken Can ilk başta boş boş gözlerime bakmış, sonrasındaysa dün geceyi hatırlamış bir şekilde göz devirmişti.

Can'ı ilk tanıdığım zamanlarda kesinlikle göz devirdiğini hatırlamıyordum. Bu benden ona geçen bir özellik olmalıydı.

- Ne istiyor?

"Bilmem sana kahvaltı hazırlamış galiba."

Bu dediğimle gözleri kapıyla buluşmuştu.

- Bu sabah kahvaltıyı yatağımızda yapalım mı?

Güzel fikirdi aslında.

"Olur ama o kızın hazırladığı hiçbir şeyi yiyemem ki ben. Ya içine bir şeyler katarsa?"

- Müge Anlı'ya çevirdin işi iyice Dora.

"Hayır yani ya yemeklere doğum kontrol hapı atarsa falan. Özür dilerim ama annen boşanalım diye her şeyi yapabilir."

Birkaç saniye düşünmüş ve aklına gelen yeni bir fikirle tekrar bana dönmüştü.

- O zaman bu seferliğine dışarda yemek yiyelim. Hiç dışarda kahvaltı etmedik.

Doğruydu. Akşam yemeği için çok dışarı çıkmıştık ama kahvaltı için özel olarak gittiğimizi hatırlamıyordum.

Kafa sallamamla yataktan kalkıp kapıya doğru gidip açtı.

Kız, Can'ın izin verdiği kadar gördüğüm kadarıyla oldukça aşırı bir göğüs dekoltesiyle Can'ın karşısında duruyordu.

+ Can Be-...

- Günaydın, adınız neydi?

+ Nihal. Nihal ben.

- Olsun. Nihal hanım. Ben bu sabah eşimle birlikte dışarda kahvaltı yapacağım. Yani boşuna hazırlamışsınız.

+ Ama bir deneseydiniz...

Kızın vücut dili resmen flörteşiyordu. Çatlayacaktım şimdi yattığım yerde.

- Dediğim gibi dışarıda yapacağız. Ayrıca iş yerinde bu tarz kıyafetler giymeyin rica ediyorum.

+ Neden? Size farklı şeyler mi düşündü-....

- Hayır. Çok daha iyisine sahibim zaten ama etik değil. Kaldı ki akşam buradaki işiniz bitecek. Yani otele yerleşeceksiniz. Kendinizi fazla kaptırmayın.

+ Hiç sanmıyo-....

- İyi günler.

Can kapıyı kapatır kapatmaz içimdeki kahkahayı salık bıraktım. Tüm kelimeleri kızın ağzına tıkmıştı.

"Bakıyorum level atlamışsın."

- Hanımcılık leveline ulaşmaya çalışıyorum diyelim.

"Emin ol adım adım yaklaşıyorsun."

- Sen de kocacı olsan keşke.

Cümlesiyle yüzümü buruşturarak daha fazla bu konuşmaya katlanamayacağımı düşünüp banyoya doğru hareketkendim. Fazla aşk böceği olmuştuk. Yeterdi.

"Neyse hazırlanalım."

**********

Hayat ısrarla bizim birlikte olmamıza engel olmaya çalışıyordu.

Kahvaltı işi yalan olmuştu. Çünkü Can'ın acil bir toplantısı çıkmış ve oturduğumuz yerde doğru düzgün bir şey yiyemeden kalkmak zorunda kalmıştık. Nedense bir öküz oturmuştu içime. Güzel günler o kadar uzaktaydı ki insanda umut etmeye dair bir şey kalmıyordu.

Can'ın odasında toplantısının bitmesini beklerken sıkıntıdan patlayacaktım ki odanın kapısının açılmasıyla kapıya doğru döndüm.

- Can toplantıdan çıkmadı mı?

"Hayır henüz çıkmadı. Siz kimdiniz?"

Bey demeden konuştuğuna göre resmiyette önemli biri değildi. Üstelik neden bu kadar tanıdık bir yüzü vardı ki?

- Sen eşi mi oluyorsun?

Bu adam gerçekten sizli bizli konuşma özürlüsüydü.

"Evet. Ama sorumu cevaplamadınız."

- Soru neydi?

Kafası beş karış havadaydı galiba bu adamın.

Karşımdakini tercih etmek yerine yanımdaki koltuğa oturmuş, olabildiğince yaylanmıştı.

Gerekli görgü eğitimini de almamıştık galiba.

"Kimsiniz diye sordum."

- Ha. Hitler'im ben.

Komik mi zannediyordu kendini.

Şöyle kenardan bakıp göz devirdikten sonra önüme döndüm. Dikkate alınacak birisi değildi.

- Hala tanımadın mı beni?

Ne?

"Efendim?"

- Kırla Anadolu lisesi, 2013 mezunları. Senin ilk senendi, ben son sınıftım.

"Bir dakika."

Gerçekten o lisede okumuştum. Üstelik 2013te lise birinci sınıftaydım.

- Mezuniyet balosunu bir özel olarak aramızda bir de okulda tüm sınıflarla birlikte yapmıştık. Baloda bayılan çocuk. Hatırladın mı?

Yok artık.

Cidden birisi baloda aşırı sarhoş olup bayılmıştı ve gece hastanede bitmişti ama ismini hayal meyal hatırlıyordum.

"Salih?"

- Evvet. Tam olarak ben.

Şaşkınlığıma engel olmaya çalışarak ağzımı kapattım. Hiç beklemediğim bir yerden çıkmıştı.

"Nasıl unutabilirim seni?! Zaten senden sonra müdür balolarda alkol almayı yasaklamıştı. Güzel bir küfür yedin sonraki nesillerden."

Yüzünü buruşturup güldü ve oturumunu az da olsa düzeltti.

- Tahmin edebiliyorum.

"Sen neden buradasın peki?"

- Kocan şu an abimle toplantıda.

"Anlaştılar herhalde. Baya oldu toplantı başlayalı."

- Aynen yanlışlıkla sıkıntıdan şirkette aynı kıza dönüp dolaşıp iki defa çıkma teklifi etmişim. O kadar uzun sürdü sen anla artık.

"Liseden bu yana değişmeyen tek huyun çapkınlığın herhalde. Birinci sınıflarla bile flörtleşirdin.."

- Soy adım diyelim...

Dediğiyle ikimiz de gülerken bir yirmi dakikayı da konuşarak geçirmiştik. Hiç aklıma gelmezdi böyle bir sey yaşayacağım ama geçmişimden birilerini görmek az da olsa iyi hissettirmişti.

Yine aptalca bir şey söyleyip ardından kahkahayı patlatmıştı ki odanın kapısı açılıp iceri bir adet Can içeri girmişti.

Gülümseyerek giren yüzü hızla kasılmış, kaşları çatılmıştı.

Ne dese haklıydı çünkü Salih biraz işin ucunu kaçırmış ve dibime girip ellerimle oynamaya başlamıştı. Üstelik şu an Salih'in ne kadar kafadan çatlak bir insan olduğunu Can'a anlatabilecek durumda değildim. Fırtınanın gelişini engellemek için hızla ayağı kalkıp Can'ın yanına gittim ve ikisini tanıştırdım.

"Hayatım bu Salih, inanmayacaksın ama kendisi liseden arkadaşım. Salih Can'ı biliyorsun zaten, eşim."

- Ne işi var peki odamda?

Can'ın 'hayırdır' bakışları Salih'le buluşmuştu ki Salih ayağa kalkıp reverans vererek ne kadar saçma bir insan olduğunu gösterdi.

- Majesteleri...

Can, Salih'in yaptığıyla iyice sinirlenmişti çünkü dalga geçtiği aşırı belli oluyordu.

Otoritenin kimde olduğunu belli etmek istercesine kendi koltuğuna geçip rahat bir pozisyonda oturarak Salih'e mülakata gelmiş gibi davranmaya başladı. Beni de o sırada nazikçe tekli koltuğa oturtmuştu.

- Salih Bey kendinizi tanıtır mısınız?

Az çok tanıyordum ki Can'ın bu yukarıdan davranma olaylarına Salih bilerek küstahça cevap verecek ve adamı deli edecekti.

Nitekim de düşündüğüm gibi oldu ve aynı şekilde kendisi de koltuklardan birine yayılıp bacak bacak üstüne atarak rahat pozisyona geldi.

- Dora'nın ilk aşkı desem yanlış olmaz herhalde.

Can'ın az önceki girdiği hava tamamen sönmüş 'ne diyor lan bu' edasıyla hızla bana dönmüştü.

"Salih lütfen yalan sö-..."

- E tabi sen de haklısın güzelim. Kocanın yanında eski sevgilinden bahsetmek hoşuna gitmez.

Cümlesini göz kırparak bitirmesi göz devirmeme neden olurken yeter artık dercesine ona baktım. Kendisi eğlenecek diye benim evliliğim yanacaktı. İkimiz de biliyorduk böyle bir şey olmadığını.

Ben korkuyla Can'a bakıyordum Can'sa az önceki haline oranla sakince Salih'i izliyordu.

- Dora'nın tüm geleceği benken geçmişi önemli değil artık.

Can gerçekten kişilik anlamında da mı level atlamıştı? Normalde olsa hemen sinirlenir bana suç atardı. Şimdiyse geçmişi önemli değil falan diyordu. Büyü mü yapılmıştı bu adama?!

+ Cazibem geleceğinize de engel olmaz umarım. Fark edersiniz ki tüm geçmişini ele geçirdi de..

"Salih, çıkarmısın? Açık mikrofon değil burası. Kafana göre yalan yanlış şakalar yapamazsın."

- Tamam ama gece uyuyamayıp bana mesaj atma.

Rest çekmeme rağmen verdiği cevapla ağzım açık kalırken Can da ben de Salih'in aşırı saçma bir şekilde kalçasını kıvırta kıvırta odadan çıkışını izlemiştik.

Kapı kapanır kapanmaz Can gülmesini tutamayarak bana döndü.

- Korkma. Salih'in yalan söylediğini biliyorum.

İçime büyük bir su serpilirken kasılmış vücudumu gevşettim. Gerçekten korkmuştum bize bir şey olacak diye.

"Nasıl anladın?"

- Öyle bir adamdan etkilenmen imkansız.

"Sadece benim değil, herhangi bir kadının etkilenmesi imkansız."

- Akşam bize yemeğe gelecekler bu arada. Eve gidip hazırlansak iyi olacak.

"Kimler?"

- Sinan Bey ve kardeşi mi ne gelecekmiş. Bu çıkan Salih kardeşi mi oluyor?

"Aynen. Benziyorlar değil mi?"

- Ses tonlarına kadar hem de. Neyse gel çıkalım, benim işim bitti.


💞💞

Continue Reading

You'll Also Like

204K 11K 37
Şanlıurfa ☞ Muğla 0546****; Fotoğraf* 0546****; Belli ki bu yoldan yürümüşsün... 0546****; Yoksa etraf böyle çiçeklenmezdi. İlsu; Var öyle marifet...
29.3K 992 22
Masa'nın lideri Bora Sayer'in kızı olmak ne kadar kolay? Alçin Sayer için hiçte zor değil. Kanında taşıdığı mafyalık ile bir kadından nasıl mafya ol...
303K 19.3K 21
17 yıl önce bir kötülük yapıldı, bu kötülük herkesin ruhunda unutulmayacak yaralar bıraktı. Yara alanlar, asıl yaralıya yeni yaralar açmayı umursama...
396K 13.9K 34
Hayatta bütün sevdiklerini kaybetmiş, masum, güzel, sevimli bir kız... Beylem. Eniştesi ile yaşamaya mahkum edildi hayat tarafından, ta ki eniştesi o...