MasterChef All-star | Alican...

Par Dieracle

86.4K 5.5K 15.7K

Bu yarışmada kupadan daha değerli bir şey bulabilirler miydi gerçekten? Tamamen hayali bir kurgu, canim iste... Plus

Barbaros'un gelişi
Ben sana inanıyorum
Kap Kek
Hoşlantı
Yavrum
Ciğer
tatilin ikinci günü
Tatil günleri
Yarışmaya dönüş
Seni seviyorum
Altın Kaşık
Beklenmeyen soru
Sır
Beklenmeyen üçlü
Trip
Barbaros'un siniri
Barışma
Yeni Hafta
Oylama
Sefa'nın kaptanlık haftası
Döverek Sevmek
Mavi takım kaptanlığı
Gurur
Kırgınlık
Eleme oyunu
Birbirini anlamak
Karşılıklı kalpler
Çilingir sofrası
Yoloğlu ailesi
Barbaros'un evi
İstanbul'a dönüş
Alican'ın desteği
Özür dilerim
Sefa'nın elemesi
Mesaj
Sabunsoy Ailesi
Piiz
Gözleri aşka gülen
Çakallı vs Adana usulü
Alican'ın kaptanlığı
Fazla oksijen
Kalp acısı
Yorgunluk
Havaalanı
Samsun
Beklenmeyen akşam yemeği
Konuşma
baba
Özlem
İstanbul'a dönüş

Küçük Kaçamak

1.4K 95 292
Par Dieracle

Taksiden inen ikili evde değildi, çünkü Alican; Barbaros'a onu özlediğini ve uzun zamandır sadece ikisinin zaman geçiremediğini, olan olaylardan dolayı yorulduğunu söylemişti.

"Ya hayatım, yanımızda araba yok. Hava soğumaya başlayacak ceketimiz yok ve ev çok uzak bizim ne işimiz var şu an sokağın ortasında?"

"Benim sevgilim beni özlemiş ben tabi ki bir şeyler yapacağım bunun hakkında."

Telefonundan haritalara girdiğini gören Alican ona güldü ama cidden anlamıyordu. Sadece içinden geçenleri söylemişti, Barbaros'un cidden onu taksiden indireceği aklının ucundan dahi geçmemişti.

"Aşkım sen bekle burda. Hatta bize bir şeyler alabilirsin abur cubur falan. Ben yarım saate kalmaz geliyorum, tamam mı?"

Alican gözlerininin büyümesini engelleyemedi.

"Yarım saat mi?"

"Hadi Ali, hadi benim yakışıklı sevgilim."

Barbaros telefonuna bakarak uzaklaşırken Alican'da markete ilerledi yavaşça. Acelesi yoktu, koskoca yarım saati vardı.

Alican, yolun üstünde duran tekelden bir şeyler aldı ve ödemeyi yapıp çıktı.

Kısa süre sonra önünde siyah, büyük bir araba durunca anlık gerildi. Camları filmiydi, filmli camlar yasaklı değil
miydi diye düşünmeye başlasa da şu anda saçma olduğunu fark ederek bir kaç adım ilerleyerek arabayı geçti.

Arabanın çalışma sesi, sonrasında ise yanında yavaş yavaş ilerlemeye başlaması ile Alican öfkelendiğini hissetti.

Poşetin sapını iyice bileğine doğru sardı ve kafasını yana çevirerek arabaya bakmaya başladı.

"Pişt! Hayırdır birader?"

Yüzündeki ciddiyet, eline sardığı siyah poşet ve içindeki cam şişelerin birbirine vurma sesiyle beraber yavaştan soğumaya başlayan havanın verdiği ürperti ile Alican anlık nasıl bir ortamda olduğunu sorguladı.

Üstündeki açık mavi bol gömlek rüzgar ile hafiften havalanıyordu, saçları da dağılmıştı ve arabadan hala ses gelmemesi onu gerse de bir yandan kendini kavgaya hazırlamıştı.

Arabadan yükselen şarkı sesiyle anlık şaşkınlık ile ne yapacağını bulamadı. Sonrasında arabanın camı yavaşça açıldı ve gözünde kadın gözlüğü olan bir Barbaros ile ağzı açıldı şok ile.

"Mavişim mavilendim kapına kilitlendim, pas tutmuştu yüreğim seninle yenilendim."

Barbaros orta parmağı ile gözlüğü hafifçe indirdi ve konuştu.

"Beyefendi Merhaba."

Alican rahatlamanın verdiği derin nefes vererek onun bu oyununa eşlik etti.

Role girerek tavırlı cevap verdi.

"Buyrun?"

Barbaros gülümsedi ve dudağını yalayarak konuşmaya başladı.

"Bir şey soracaktım... şu karşıdaki dağları siz mi yarattınız acaba?"

Alican gülmemek için yanaklarının içini ısırdı ve cevap verdi.

"Tövbe haşa! Yaratmak Allah'a mahsus münafık."

Kendisi yürümeye başladı, Barbaros ise ayağını hafifçe gaz pedalına bastırdı ve Ali'yi takip etmeye başladı.

"Cennetten mi düştünüz acaba, bu üstünüzdeki bez parçası sırtınızdaki kanat izlerini saklamak için mi!"

Alican, Barbaros onun yüzünü görmediği için rahatça gülümseyerek cevap verdi.

"Yok ben cehennemden yükseldim."

"Senin için yanar, yakarım, ölür, öldürürüm be!"

"Sapık gibisiniz, uzak durunuz benden. Ayrıca gözündeki kadın gözlüğünü çıkar önce sen."

"Gel sen çıkart."

Alican bir şey demeden Barbaros devam etti.

"Çıkartacağın tek şey gözlük olmaz yalnız... Bilgin olsun."

Alican sırıtarak ona döndü.

"İşte şimdi aklımı çeldin."

"E atla o zaman güzelim."

Alican bu sefer dilediği gibi kahkaha atarak arabanın sağ koltuğuna ilerledi ve binip elindekileri arka koltuğa koydu.

Elini Barbaros'un ensesine koyarak ona doğru yaklaşarak onun dudaklarına yapıştı.

Barbaros ona karşılık verirken onun saçlarına elini uzattı ve çekiştirdi.

"Sizde ayrı bir azgın çıktınız beyefendi."

Dedi Barbaros nefesinin arasında. Alican güldü ve yerine geri oturdu ama onun gözündeki gözlüğü almayı da unutmadı.

"Nerden buldun bunu lan bu saatte?"

Barbaros omuz silkti.

"Torpidodaydı bende taktım ne bileyim."

Alican aklına gelmişken kaşlarını çatarak sevgilisine baktı.

"Sen bu arabayı nereden buldun?"

"2 günlük kiraladım."

"Şaka de."

"Yooo, benim sevgilim yalnız kalmak istedi bende araba kiraladım."

Barbaros arabayı çalıştırarak kimsenin olmadığı bir yere çekti. Kısık sesli bir müzik açtı, Alican ise arkadaki poşetten bira çıkararak sevgilisine uzattı.

İkili yiyip içerken elindeki içkisini hızlıca bitirmiş olan Alican, arka koltuğa geçti arabanın içinden.

"Ne yapıyorsun?"

Alican ona sırıttı.

"Gel."

Barbaros onun niyetini anlayınca sırıtarak arabanın kapısını açtı ve çıkıp derin nefes verdi.

Kafasını yukarı kaldırarak zaten karanlık bir ortamda oldukları için net olarak gözüken yıldızlara baktı ve anlık gözlerini kapadı.

"Allahım, sen yardım et. Bu adam benim ölüm sebebim olacak."

Arabanın arka kapısını açtığında Alican'ın gömleğinin düğmelerinin açık olduğunu ve kendisine bakarak bir çikolatayı ısırdığını görünce yeniden içinden tekrarladı.

Bu adam onun ölümü olacaktı.

-

Ertesi gün ikili uyandıklarında ikisi de acıyla inledi.

"Belim..."

Dedi Barbaros. İkisi de hayvan gibi adamlardı ve iki büklüm olmuş halde arka koltuktaydılar.

"Ulan senin sadece belin, benim kalçam da acıyor it herif."

Alicanın dişlerini kendi omzunda hissedince acıyla inledi.

"Ali! Sen var ya her sevişmemizin ardından bi agresifleniyorsun, yerim o biçimli burnunu düzgün dur."

Alican anlamayarak ona baktı.

"Övdün mü, yoksa gömdün mü be adam?"

Alican, Barbaros'un kolunun üstünden kalkarak gömleğini ön koltuktan aldı ve üstüne geçirdi.

"Benim pantolonum hangisi?"

Barbaros'un kafası karışmış halde sürücü koltuğunun üstünde asılı duran iki pantolona baktığını gördü.

Alican ona güldü ve ikisinin de etiketine bakarak kendi pantolonunu alarak bacaklarına geçirmeye başladı.

Barbaros ona gülümseyerek onun baldırını hafiften sıktı ve kendi pantolonunu giydi.

"Yolda iki tane tişört alalım, sonrasında geçelim stüdyoya."

Dedi Barbaros.

"Tamamdır sevgilim."

"Senin sevgilim diyen dillerini yerim."

"Dün yedin ya Barbaros."

Barbaros ona güldü ve ön koltuğa kendisi arabadan çıkarak geçerken, Alican direkt arabanın içinden doğru oturmuştu koltuğa.

Aynadan kendisine bakınca gördüğü morluk iziyle bağırdı.

"Ulan, ulan adi Barbaros!"

Barbaros kapıdan içeri geçerken duyduğu bağırma sesiyle anlık yutkunarak Ali'sine baktı. Şu an oldukça sinirli duran Ali'sine yani...

"Efendim aşkım?"

"Aşkına başlarım senin niye boynuma hickey bırakıyorsun ulan, ben bunu nasıl kapatacağım şimdi?"

Barbaros ona şirince gülümsedi.

"Aşkım boğazı yüksek tişörtlerden alırız."

"Senin be-"

Barbaros sesli bir şarkı açtı ve Alican'a dönerek duymadığını belirten haraketler yaptı.

Alican onun bu haline sinirle gülerek arkasına yaslandı ve başka morluk var mı diye bakmaya başladı.

Arka koltukta duran telefonunu almak için uzandığında Barbaros'un ensesine doğru bir morluk olduğunu görünce anlık olarak yüzünde 'şimdi naneyi yedim' ifadesi belirmişti.

Müziği durdurarak Barbaros'a döndü.

"Aşkım."

"Barıştık mı?"

"Biz küser miyiz hayatım! Olur mu öyle şey? Bir şey diyecektim sadece."

"De yavrum, de canımın içi."

"Sana da boynu yüksek bir tişört alalım, ya da toplu olarak bir kapatıcı alalım."

"Ne- bende de mi var? Alican sen yok musun se-"

Bu sefer müziği açan kişi Alican olmuştu.

-

İkili stüdyoda yerlerini almışken, Barbaros boynuna sürdüğü kapatıcının gitmemesi için hareket ile etmiyordu.

Alican onun bu haline gülerken bir yandan da stüdyoda şampiyonlar rüzgarı esiyordu ve herkes heyecanlıydı.

Kapılar açıldı ve içeri sırayla; Cemre, Uğur, Metin ve Eren girdi.

Herkes alkışlarken Cemre Alican'a göz kırptı. Alican'da buna  gülümsedi ve yanına doğru döndü ama sevgilisinin kendisine bakışlarını görünce duruşunu düzeltti.

Barbaros ise önüne döndü ve Şampiyonların dinlemeye başladı.

Bir kaç tartışma çıkıyordu, genel olarak Cemre ve Barış arasında çıkan bu tartışmayı dinlerken sıkıldığını hissediyordu.

Şefler sıra sıra Kıvanç'a ve Hasan'a sorular sordular. Metin ve Eren gelmişti sonuçta.

Aynı soru Alican'a gelince dinlemeye başladı Barbaros.

"Şampiyonlar geldi, hoş geldiler özellikle Cemre. 2019'da beraber yarıştık ve artık rövanştayız bu yüzden heyecanlıyım. Kendisine şimdiden başarılar umarım en kısa zamanda buradaki her şeyin yerini öğrenir hepsi."

Üstüne bir kaç konuşma geçti, Somer şef bir kaç dakikanın sonunda Barbaros'a döndü.

"Evet Barbaros, bir ikinci olarak sen neler düşünüyorsun?"

"Yani şefim... hoş gelmişler. Heyecanlı değilim çünkü ben kendi senemde Serhat'la yarıştım. Bu heyecan olayları bu yüzden bende pek çalışmıyor. Hayırlı olsun hepsine iyi yarışlar dilerim."

"Serhat dışındaki şampiyonları ciddiye almıyor musun?"

Dedi Mehmet şef.

"Hayır şefim tabi ki alıyorum sonuçta bu konuma boşuna gelmediler ama kendi senemden ötürü Serhat'a pozitif ayrımcılığım var."

Yandan Barış'ın sesini duydu.

"Çok iyi madem gelseydi."

"İkinci bir kupa için evinde yeri yokmuş başka sorun varsa sor Barış."

Ona göz devirdi ve kaptanlık oyunu için herkes yerlerine geçerek yarışmaya başladılar.

Günün sonunda Cemre ve Alican ayrı takımlarda yarışıyorlardı.

Yine de Barbaros ile beraber olduğu için mutluluydu.

Bu hafta ikili Tahsin'in kaptanlığı altında yarışacaktı, diğer takımın kaptanı ise Eren olmuştu.

"Cemre, Alican ile ayrıldın. Ne düşünüyorsun?"

"Şefim illa ki bir arada oluruz. Biz ayrılmayız onunla, değil mi Alican?"

"Aynen öyle canım."

Alican güldü, etrafındakiler güldü, gülmeyen tek kişi ise Barbaros'tu.

***

HI ASKOLARRRRRR

BÖLÜM GELDİİİİİİ

Öncelikle kızılcık serbo izliyorum ve Allah belani versin Fatih beni bunalttin öl

Neyseeee arkadaşlar smutun devamı gelmez büyük ihtimalle israr etmeyelim pls yazınca buraya gece yarısı duyuru atıyorum zaten görenler okuyo görmeyenler okumuyo

SİZİ SWVİYORUM BAY BAYYYYYYY

Continuer la Lecture

Vous Aimerez Aussi

167K 17.3K 31
taehyung kırmızı defterini kaybeder 290423, tk ☁️
155K 14K 22
taehyung ve jungkook birbirlerinin yan komşularıydı. there is no other universe then, stay with me texting + instagram 03.02.24 This fiction is dedic...
54.5K 2.8K 42
Komşunuz Barış Alper Yılmaz olursa ne mi olur?
29.3K 3.7K 68
Hep aynı yıldıza bakarsan yolunu asla kaybetmezsin...