MasterChef All-star | Alican & Barbaros

Mesaj

Yarışma devam ediyordu, 2 hafta geçmişti şampiyonların gelmesinin üstünden.

Stokta bölüm olduğu için iki günlük tatilleri vardı. Alican ve Barbaros bu iki günü İstanbul'da geçirmeyi düşünmüyorlardı ama nerede geçireceklerini de bilmiyorlardı.

İkili stüdyo çıkışı hemen odalarına gelmişler, şimdi de yan yana uzanıyorlardı.

"Hmmm, Tekirdağ'a gidebiliriz? Hem yakın hem de güzel küçük bir yer. Bir tane ev tutarız iki günlüğüne."

Alican düşünürken kafasını salladı.

"Olabilir sevgilim. Ben aslında nereyi çok özledim biliyor musum?"

Barbaros merakla ona baktı ve bir yandan da belini okşamaya devam etti.

"Nereyi yavrum?"

"Bodrumu."

Barbaros ona baktı ve dudakları hafif üzgünlükten büzülmüş sevgilisini sıkıca kollarına hapis etti.

"Sen iste var ya, Bodrumu bırak Muğla'yı alırım senin için."

Alican ona güldü ve onun boynunu öptü.

"O villayı yeniden tutalım bir ara. Sanki ilk zamanlarımız gibi, aynı heyecan ile yaşayalım tekrardan bizi."

"Ben senin gözlerinin içine her baktığımda aynı heyecanı yaşıyorum zaten, seni tarif edecek bir kelime yok kelime dağırcığımda. Ne bu diye sorguluyorum bazen, neyse ki şiirler var. Aşk denmiş adına ama yetmiyor yine de. Üç harflik şey seni tarif etmeme yetmiyor."

Alican ona gülümsedi ve son günlerde duyduğu, kendisinin de çok sevdiği şiiri ona mırıldandı.

"Ne demiş Yılmaz Erdoğan; 'Bir beyaz kağıda her şey yazabilir, senin dışında. Güzelliğine benzetme bulmak zor. Bir şiir istersin içinde benzetmeler olan kusura bakma sevgilim heybemde sana benzeyecek kadar güzel bir şey yok'"

Barbaros ona hayran şekilde bakarken mırıldandı.

"Düşünüyorum bazen, ben seni hak ediyor muyum diye. Gecenin bir vakti uyanıyorum ve senin göğüsünün kalkıp inmesini izliyorum. Şükür ediyorum Allah'a nefes aldığın için."

Alican onun elini tuttu. Barbaros devam etti.

"O kadar değerli biri değilim ben. Senin bu sözlerin kadar en azından."

Alican konuşmaya başladı.

"Sen ne kadar değerli olduğunu bilsen, bana değil kendine aşık olursun."

Barbaros sustu, Alican ise devam etti.

"Özür dilerim Barbaros."

"Ne-"

Boğazını temizledi, hafifçe nedenini bilmediği bir şekilde saçma sapan gelen ağlama hissini geriye attı.

"Ne için özür diyorsun Ali?"

"Sana ne kadar değerli olduğunu hissettiremediğim için. İlişkimiz başlayalı kaç ay oldu ve ben sana senin değerini hissettirememişim."

"Ali hayı-"

"Söylediklerin değil, yaptıkların kadarsın bu dünyada. Ben hep konuştum, hiç harakete geçmedim. Özür dilerim. Sen benim için çabaladın-"

"Ali, dur. Sadece ben çabalamadım bu ilişkide. İkimizin de eseri bu halimiz, senin beni sevdiğini hissediyorum ben. Sadece benim saçma sapan hallerim oluyor bazen. Salak saçma ağlamak geliyor içimden, abimle hala konuşamadım o yüzden de olabilir bilmiyorum."