The Grand Duke's Fox Princess...

By uzun1gece

11.4K 978 3

| AÇIKLAMA | |TAMAMLANDI| Asil bir statü, göz kamaştırıcı bir görünüm ve eşsiz bir yetenek. Mütevazı olamayac... More

1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90【1. Kısım Sonu】
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111
112
103
114
115
116
117
118
119
120
121
122
123【Son】

101

38 4 0
By uzun1gece

Bölüm 101: Tuhaf Bir Beden (III)
*******

Eristella imparatoru bu konuda bilgilendirdi.

"Vikont Diaclen tarafından dağıtılan eşyalarla temas eden bir çocuk kara büyüyü reddetme belirtileri mi gösteriyor?"

"Evet ama ne Heinricion ne de ben güçlerimizi kullansak bile bunu tespit edemeyiz."

"Bu çok belirsiz."

Kanıtlar yetersizdi. Kuyruğu daha net yakalamak için başka bir kurban ya da net bir kanıt gerekiyordu.

"Evet. Bu yüzden Heinricion ve ben kontrol etmek için onun iş sunumuna gidiyoruz. Ve duruma bağlı olarak, sanırım onu orada ifşa etmemiz gereken bir olasılık olabilir."

İnsanların zarara maruz kalmasını mümkün olduğunca çok ve hızlı bir şekilde azaltmanın en iyi yolu buydu.

"Bu doğru olabilir."

İmparatorun sıkıntıları derinleşti.

Çünkü durumun o kadar kolay çözülemeyeceğini tahmin edebiliyordu.

"Eğer tahminlerimiz doğruysa, Vikont Diaclen bir kara büyücü olmalı."

Ve o Declen olmalı.

"Eristella. Bu tehlikeli olmaz mı?"

Eristella'ya kara büyü yapan kişi Declen'di.

Endişelenmeden edemiyordu.

İmparator ve Eristella'nın gözleri karşılaştı. Eristella'nın gözleri şakacı bir şekilde kıvrıldı ve kendinden emin bir şekilde şöyle dedi.

"Ben kimim? Neden endişeleniyorsun?"

Tarihteki en güçlü büyücü olarak kabul ediliyordu.

-İnan bana.

"Neye ihtiyacın varsa söyle, desteğim seninle."

İmparator, kız kardeşinin sırf tehlikeli olduğu için yapması gereken şeyi yapmaktan vazgeçmeyeceğini çok iyi biliyordu.

Bu yüzden onu durdurmak yerine, yardım etmek için elinden geleni yapmaya karar verdi.

"Çok rahatladım."

Eristella memnun bir gülümseme verdi.

*******

Eristella tamamen yalnız kaldığında, doğal olarak Vikont Diaclen'i düşündü.

Koşullar göz önüne alındığında, onun Declen olması çok muhtemeldi.

Ama eğer durum buysa... Vikont Diaclen'de kara büyü olduğunu neden fark etmemişti?

Prouthu bölgesindeki savaşlarında, kazanamayan kesinlikle o değildi.

'O zaman ve şimdi arasında, bu kadar güçlenip beni geçmesine imkan yok.

Büyü gücü de bir büyüme sürecinden geçer. Büyüme belirli bir ölçüde tamamlandıktan ve dengelendikten sonra, büyü gücü miktarını patlayıcı bir şekilde artırmak mantıksızdı.

Sırf kara büyü olduğu için de durum farklı olmazdı.

Declen. Sen de kimsin?'

Aslında Eristella da Declen hakkında pek bir şey bilmiyordu.

Sonra o gün, o an aklına geldi.

Aslında Eristella'nın kimseye söylemediği bir sırrı vardı.
(TL/N: aşağıdaki kısım eri'nin anıyı anlatması ve yorumlamasının bir karışımı, yazar bunu yapmayı seviyor gibi görünüyor haha)

Kaybolduğu yer Prouthu bölgesi.

Oraya aceleyle gitmesinin nedeni kara büyü değildi.

Uzun zamandır kara büyü peşinde koşarken birini arıyordu.

Ailesi öldükten sonra, onların ölümleriyle ilgili bazı ipuçları bulmayı başardı.

İpucundan çıkardığı kara büyücünün gölgesini ararken, o kişinin Prouthu bölgesinde ortaya çıktığını öğrendi.

'Bir gün bile erteleyemem. Eğer kaçırırsam, onu bir daha ne zaman bulacağımı bilmiyorum.

Eristella hemen harekete geçti.

"Nereye gidiyorsunuz, Majesteleri?"

Eristella peşinden koşan Sonia'nın sesini duydu ama sadece elini hafifçe salladı.

"Hemen döneceğim."

Her ne kadar 'hemen döneceğim' 6 ay sürmüş olsa da.

"Hmm. Birden susadım.

O zamanı hatırlayan Eristella aniden su aradı ve tekrar düşündü.

Prouthu malikanesine ilk gittiğinde Declen'i bulamamıştı.

Onu yarım gün boyunca aradı ama ne gariptir ki bu yarım gün boyunca Declen'le birlikteydi. Onun aynı zamanda aradığı kara büyücü olduğundan habersizdi.

Eristella, Declen'in malikanede yaşayan beceriksiz bir büyücü olduğunu varsayarak ona rehberlik etti.

Ve onu daha sonra ödüllendirmesi gerektiğini düşünüyordu.

Bu aptalca bir yanılsamaydı.

Malikanenin geri kalanı Declen hakkında benzer cevapları tekrarladığında, Eristella garipliği fark etti.

Sanki böyle cevap vermeleri emredilmiş gibiydi.

Eristella aradığı kişinin Declen olduğunu anladığı anda bunu belli etmedi ama içten içe şaşırmıştı.

"Neden bu kadar gençsin?

Nereden bakarsa baksın, Declen onunla aynı yaşta ya da biraz daha büyük görünüyordu.

Görünüşünü falan mı değiştirmişti?

Bu olasılık göz ardı edilemezdi. Tüm hesaplara göre kırk ya da doksan yaşında olabilirdi.

"20 yaşıma yeni girdim."

"...Ha?"

"Sanırım yaşımdan şüpheleniyorsun."

Sanki onun ne düşündüğünü biliyor gibiydi.

"Ekselanslarının aradığı kişi benim."

Sanki onun şüphelerini gidermek istercesine net konuştu.

"Ekselansları. Bunca zamandır beni mi arıyordunuz?"

Doğru ya. Yıllardır onunla saklambaç oynuyordu.

"Neden aileme kara büyü yaptın? Bu yüzden ikisi de herkesi korumak için kendilerini feda ettiler."

Eristella'nın Declen'i aramaya devam etmesinin nedeni buydu. Bunu sormak istiyordu.

"Bunu hangi amaçla yapmak zorundaydın?"

Talihsizliğinin başlangıcı oydu ve gelecekte durdurması gereken kişi de oydu.

"Şimdiye kadar peşinde olduğum şey buydu.

Onunla bu şekilde yüzleştiği an farkına vardı.

Onu o bulmamıştı.

Onu buraya o çağırmıştı.

"Seni bir kez görmek istedim. Nasıl bir his olduğunu merak ediyordum."

Aksine, onunla çok ilgileniyor gibi bile görünüyordu.

Gözlerinin onu rahatsız ettiği bir zamandı. O gözlerdeki bakış, uzun zamandır özlediği biriyle karşılaşmış gibi hissettiriyordu.

Ağzının kenarını hafifçe kaldırdı ve Eristella'nın sorusunu yanıtladı.

"Şimdi bir nedeni var. Ama sana söyleyemem."

"......."

"Ama dürüst olmak gerekirse... Bu onları korumak içindi. Buna inanır mısın bilmiyorum."

"Bu ne saçmalık? Onları korumak için neden aileme bunu yapmak zorundasın?"

Eristella'nın yüzü buruştu.

Beklediği ve özlemini çektiği an buydu ama konuşma devam ettikçe kafası daha da karışıyor, sanki bir bataklıkta boğuluyormuş gibi hissediyordu.

Üstelik tam gözünün önünde olmasına rağmen verdiği cevabı dinlemek sorusunu çözmüş gibi görünmüyordu.

En başta söylediklerine inanamıyordu.

"Bunu yapamam."

Başını sertçe sallayarak, sanki aklı başına gelmiş gibi kararlı bir şekilde konuştu.

"Seni sorgulayıp sorgulamayacağıma ya da sana ne yapacağıma seni yakaladığımda karar vereceğim."

Eristella, onu dinlemeye devam ederse aklının çelinebileceğini söyleyen kırmızı bir bayrak hissetti.

*******

Ondan sonrası herkesin bildiği gibiydi.

Eristella başına dokundu. O olayı her hatırladığında başı ağrıyordu.

Sanki başı sıkışmış gibi kaşlarını çatan Eristella gözlerini kıstı. Aklına bir şey gelmişti.

"Dur bir saniye. Aklıma geldi de...'

Gençliğinde bir önceki imparator ve imparatoriçeye kara büyü yapacak kadar gücü olduğunu düşünürsek...

Eğer büyü gücü o zamandan bu zamana kadar artmaya devam etseydi...

Beklediğinden daha fazlası olmalı.

Üstelik gözden kaçırdığı bir şeyi de fark etti.

"O sırada Declen'de kara büyü mü tespit etmiştim?

Onunla yarım gün geçirirken Eristella onun sadece beceriksiz bir büyücü olduğunu düşünmüştü. Ancak kara büyü kullanmaya başladıktan sonra onun aradığı kara büyücü olduğunu keşfetti.

Neden o zamana kadar bunun farkında değildi?

"Neden bu kadar aptalım...

'Bunun ne anlama geldiğini çok iyi biliyorum. Neden umursamadım ki?

Eristella'nın yüzü sertleşti.

O.

Declen.

Başa çıkamayacağı bir varlık olabilirdi.

*******

İş sunumu yakındaki bir kalede yapıldı.

Güzel bir bahçesi olan lüks bir şatoydu, o kadar muhteşemdi ki sanki imparatorluk sarayı taşınmış gibiydi. Burası eski zamanlardan beri imparatorluk soylularının büyük ziyafetler veya özel günler için kiraladıkları bir yerdi.

Sadece bu bile Vikont'un bu iş sunumu için çok çaba harcadığını gösteriyordu.

Burada bir gece için bir ziyafet düzenlemek ve iş yatırımıyla ilgilenenlerin daha sonra kalıp tartışmaları için bir yoldu.

Sonuç olarak, katılımcılar için bir oda bile hazırlanmıştı.

Bugün buraya gelmeden önce, Heinricion ve Eristella olaylarda anormallikler bulmak için çeşitli yollar denediler.

Hiçbir sonuç alamadılar.

Kalenin önüne vardıklarında Vikont Diaclen tüm ziyaretçileri bizzat karşılıyordu.

Continue Reading

You'll Also Like

785K 15.4K 21
༺༻ Bütün hakları saklıdır "Ben geldim" Gülümseyerek ve son harfi uzatarak kurduğum cümle ile o da gülümsedi. Sandalyesini biraz masadan geri çekti...
18K 4.5K 120
LHOP 5.kitap:Uçmak için Yüksel Adı ile Son Kitaptır.. Kitap Hakkında.. Kendi dünyasında kütüphane görevlisi olan bir adam, bir yangında öldükten sonr...
171K 12.7K 91
Türkçe adı; Kötü Adamın Üvey Annesi Olarak Yaşamak Yıllar süren çocuk istismarından dolayı bir tiran olarak geri dönecek olan erkek başrolün ellerind...
11.3K 652 14
Croisen İmparatoru, İmparatoriçe Yvonne'dan nefret ederdi. Günde üç kez ortadan kaybolmasını dileyecek kadar. Düşmanım Delois Düküne benzeyen birin...