KOMUTANIM| Yarı Texting

By Thedifference046

3.6K 194 58

Siz: Bazı konularda tanıdığım biriyle konuşurken rahat olamıyorum. Seni tanımadığım için rahat konuşabilirim... More

1.Bölüm
2.Bölüm
3.Bölüm
4.Bölüm
5.Bölüm
6.Bölüm
7.Bölüm
8.Bölüm
9.Bölüm
10.Bölüm
11.Bölüm

12.Bölüm

200 13 12
By Thedifference046

Kapının çalmasıyla Alkan "Bir rahat bırakmadılar a-" küfür edecekken Alkan'ı bakışlarımla susturdum.

Doğru söylüyor adam. Ne bu böyle her yakınlaşmada basmalar.

Söylene söylene kapıyı açtım. Kıskanç Caner gelmişti.

"Oo yengem, Alkan'ımın hayatı, benim biricik kumam nasılsın?"

İçeriden Alkan'ın sesi yükseldi. "Sen gelmeden önce gayet iyiydi Caner. Hatta bende çok iyiydim. Hadi git sen."

Caner içeriye doğru adımladı. "Ama ben hep kovuluyorum."

Alkan "Ama sende hep gelmemen zamanda geliyorsun."

"İyi gidiyim o zaman ben."

Caner geldiği gibi gidecekken "Hiç bir yere gitmiyorsun Caner. Önce söyle bakalım. Neden sevgilimin aklıma saçma şeyler sokuyorsun sen?"

"Ben mi? Ne demişim yine ya?"

"Bence sen gayet iyi biliyorsun ne dediğini."

"He o mu ben onu şakadan söyledim canım. Yoksa hiç komutanımın aklını karıştırır mıyım? Öyle bir herif miyim ben? Aşk olsun."

"Olmasın Caner."

"Kalbimi kırıyorsunuz komutanım."

"Tamam çatışmayın. Alkan yemek yiyip ilaçlarını içmen gerek. Hemen geliyorum." dedim ve mutfağa gidip Alkan'a çorba döktüm.

Salona geri geldiğimde hala iki çocuk gibi didişiyorlardı. Çorbayı Alkan'ın önüne bırakırken kapı çaldı.

Ayaklanıp "Ben bir kapıya bakayım."

Kapıyı açtığımda bir kadın vardı. Düzeltiyorum.

Düğüne gider gibi kalçasının biraz parmak kadar aşağısında kırmızı elbise giymiş, kafam kadar sivri topuklu giymiş ve kırmızı rengi ruj sürmüş adeta "baştan çıkarmak için geldim" tipli bir kadın vardı. Çokta güzel olduğunu söyleyemem. Hele gene yüzündeki o makyajla.

"Kime bakmıştınız?" dedim. Ama bakışlarım "hayırdır bacım kime iş koyuyon gibiydi"

Kadın "Çekil şurdan" deyip beni kenara çekip içeriye adımladı.

O az önce beni mi kenara itmişti. Beni?

Sakin ol Arden sakin ol.

Kadın'ın peşinden salona girdim.

"Alkancığım kusura bakma daha önce gelemedim." deyip Alkan'a sarıldı. Alkan'a. Benim sevgilim olan Alkan. Şimdi bittin kızım sen!

Tam pençelerimi açmış saldıracağım Caner beni tuttu.

Alkan'a baktığımda kadın sarıldığı gibi suratını buruşturup kendinden uzaklaştırdı.

Aferin Asker!

"Sizin ne işiniz var benim evimde Berna Hanım?"

Demek o şıllık, sinsi Berna buydu ha

"Sana bakmaya geldim. Doktorum sonuçta."

"Hiç gerek yok. Gidebilirsiniz. Benim doktorum yanımda." deyip beni göstermişti.

Alkan tebessüm edip "Kalp doktorumdur kendisi." dedi.

Allah'ım bu çocuğu yiyeyim diye mi yarattın. Yapma çocuk sinirlenemiyorum. Bırak döveyim şu kadını!

Sinsi yılanın bakışları anında bana dönerken nefret eder gibi bakıyordu. Tabi bende her an dalacak gibi.

"Hizmetçi sanmıştım bende."

Biraz daha konuşursa o badanalı yüzünü korku filmine çevireceğim!

Alkan bir şey diyecekken daha fazla susmamam gerektiğini düşündüm ve Alkandan önce konuştum.

"Asıl sen bu kılıkta hizmet edip gelmişsin. Ama gitme zamanı geldi bence badanalı hanım. Kapıyı biliyorsunuz sonuçta az önce kıvırta kıvırta girdiğiniz kapı. Sizi dışarı alalım."

"A aa sen kimi kovuyorsun be!"

"Siz hangi yüzünüzle hesap soruyorsunuz peki?" deyip kolundan tuttuğum gibi kapıya doğru ilerletmeye başladım.

Tabi bu sırada Caner gülerken boya badanalı da Alkan bir şey desin diye sanki canını almışım gibi bağırıyordu.

Yerler mi be kimin sevgilisi o.

Badanalı vatandaşı dışarı attıktan sonra içeriye adımladım. Caner hala gülüyordu.

"Yenge naptın sen öyle ya. Kırdın geçtin."

"Dikkat ette senin de bir yerlerini kırmayım Caner!"

"Ee tamam bende gideyim artık hasta ziyaretinin kısası makbuldür. "

Caner hızlı adımlarla evden çıktığında Alkan'ın yanına oturdum.

Alkan gülerek "Bebeğim sen az önce neler yaptın öyle"

Ciddi bir şekilde "Napayım Alkan boyacıya tinel mi etseydim seni"

Alkan daha da çok gülerken bir anda inledi.

"Alkan, noldu ya neden gülüyorsun ki yaran acıdı işte."

"İyiyim"

"Bakayım."

"İyiyim dedim ya anlık bir şeydi."

"Alkan! Sen mi açarsın tişörtünü ben mi açayım?"

Baktım Alkan öylece duruyor tişörtü kaldırdım.

"Alkan yaran kanıyor." Yüzüm anında telaşlı bir hal almıştı.

"Tamam sevgilim sakin ol temizleriz şimdi."

"Yaran kanıyor diyorum sakin ol diyorsun." Alkan'ın yanından kalkıp pansuman yapmak için ecza dolabından gerekli şeyleri alıp geldim.

"Hayatım endişelenecek bir şey yok hissetmiyorum bile, gerek yok pansumana."

"Sus Alkan"

"Tamam sevgilim kızma."

"Kızmıyorum Alkan endişeleniyorum."

"Endişeni yerim, senide yerim, sende beni ye."

"Aklın fikrin orda"

"Nerde"

Alkan'a göz devirip yanına oturdum.

Alkan o tarif edilemez ses tonuyla "Devirme o gözlerini, ceza mı vereyim yoksa"

"Hiç aklımı çelmeye çalışmayın Alkan Bey şuan size pansuman yapmakla ilgileniyorum."

Alkan'ın yüzü düşmüştü. "Tabi sonra verirsin belki bir şeyler tabi ceza mı olur ödül mü orası bilinmez." Deyip göz kırptım.

Ah çocuk bakma şöyle üstüne atlayacağım yoksa

"Atlasana"

"Ayy ben onu dışımdan mı söyledim."

"Başka neler geçiyor acaba aklından söylesene bi."

"Herkese aslan, sana kedi işte."

Bir yandan da Alkan'ın tişörtünü çıkarmıştım.

Alkan'ın nefesi dudaklarıma çarparken "Hazır çıplakken sırtımı çizebilirsin kedicik."

"Çok cazip edici bir teklif." İradem benden çıkmak üzereyken kendime gelip pansuman yapmam gerektiği aklıma geldi. "Ama önce pansuman" deyip uzaklaştım.

"Tamam sevgilim, sen kazandın. Ama cezan ikiye katlandı haberin olsun."

"Seve seve sevgilim."

...

En son konuşmamızda sonra Alkan'a pansuman yapmıştım.

Şimdide soğuyan çorbayı ısıtıyordum.
Çorbayı ocaktan alıp kaseye döktüm.

Salona geldiğimde Alkan'ın telefonla konuştuğunu gördüm.

"Albayım ben iyiyim yarın karargahta olurum."

Ben yanlış mı duymuştum yoksa Alkan bu halde karargaha gitmeyi mi düşünüyordu?

"Emredersiniz Albayım." Alkan telefonu kapatıp sıkıntılı bir soluk verdi.

"Alkan"

"Efendim."

"Sen az önce karargaha gitmekten mi bahsettin."

"Görev beklemez. Ama albay izin vermedi. Yaranın açılma ihtimaline karşı."

"Bunu daha sonra konuşacağız önce çorbanı iç. Sonra ilaçlarını vereceğim."

Alkan'a çorbasını içirdim.

"Senin elinden ilk defa yemek yiyişim. Ellerine sağlık. Alkan gülerek "Umarım bir gün senide yerim."

"Ya Alkan çok mu hoşuna gidiyor beni domatese çevirmek."

Yanağımı öptü. "Herşeyinle hoşuma gidiyorsun."

"Sen ne zaman böyle romantik adam oldun bakayım."

Alkan "Ben hep romantiktim. Sadece sana özel." Deyip göz kırpmıştı. "Şimdi gel bakalım koynuma sana sarılıp uyumak istiyorum."

"Sığmayız ki buraya."

"O yüzden burda yatıyoruz ya"

"Nasıl yani?"

"Daha dibimde olacaksın"

"Alkan!"

Alkan gülerek "Ben de seni seviyorum hayatım."

"Tamam kay hadi yatalım."

Alkan'ın yanıma yatıp sarıldım.

Alkan "Koalam benim" dedi ve saçlarımdan öptü.

"Rahatsızsanız sarılmam Alkan Bey."

"Yoo ben halimden gayet memnunum. Hatta hiç bu kadar memnun olmamıştım."

"Kalbin çok hızlı atıyor."

"Sen yanımdasın diye. Başka yerlerde heyecanlanıyor ama."

Alkan'ın söylediği şeyle yüzümü boynuna gizledim. Hem ondan utanıp hemde boynuna gizlenmem peki."

"Benim kızım utanmış mı acaba."

"Hı hı"

"Utananın çocuğu olmaz yavrum."

"Uyu Alkan uyu"

"Peki peki bugünlük seni sınadığım yeter. İyi geceler yavrum."

"İyi geceler Alkan."
_______________________________________

Alkan ve libidosu 👌









Continue Reading

You'll Also Like

25.5K 1K 38
Bir açıklamada bulunmak istemiyorum okuyarak karakterlerimin dünyasına katılmayı deneyin :)
257K 6.2K 4
Derin Gökser, 17 yaşında babasının işleri nedeniyle doğup büyüdüğü ilçeden, evinden ve okulundan ayrılmak zorunda kalır. Duygusal sancıların içinde...
137K 4.2K 55
"0 54*: Mesajlaştığınız kişi bir başkomiser." Aniden Lavin'in hayatına giren başkomiser Timur Akçalı ve Lavin'in hikayesi. Yanlış numaraya mesaj atan...
94.6K 1.3K 19
İçimden bir ses eskiye dönebiliriz diyordu ne kadar bazı kötü şeyler yaşanmış olsada o benim ilk aşkımdı. "Esin ben seninle eskisi gibi olmak istiyor...