Barışa Ulaşmak (+21) BxGxB

By gullerveyaslari

694K 5.8K 1.7K

Zengin bir ailenin kızı olan Su, internetten tuttuğu iki jigoloyla yedi gün boyunca beraber olur. Asla hesap... More

TANITIM
BÖLÜM 1: ÇOK İYİYDİN
- KARAKTER KARTLARI -
BÖLÜM 2: BENDEN HABERİN BİLE OLMAZDI
BÖLÜM 3: CANINI ACITMAMAK İÇİN
BÖLÜM 4: ŞEVKATLİ DOKUNUŞLAR
BÖLÜM 6: KAYBEDEN SEN OLACAKSIN
BÖLÜM 7: İTAATKÂR
(R) MANDALİNA KABUKLARI
G.K.1: Acılardan bir nefes çek içine, korkmadan
BÖLÜM 8: HALLEDECEĞİM
BÖLÜM 9: KAOS
ÖNEMLİ AÇIKLAMA
BÖLÜM 10: GÖKYÜZÜNE DUYULAN ÖZLEM
(R) GEÇ KALINAN +21
(R) TELDENKANT +21
BÖLÜM 11: BABA OLMAK İSTER MİYDİN?
BÖLÜM 12: BAŞKA GÖZLERDE ÇOK ARAMIŞTIM SENİ
BÖLÜM 13: BİZ DAHA FAZLASIYIZ
BÖLÜM 14: ASLA KAYBETMEYEN AVUKAT
BÖLÜM 15: MÜSTAKBEL KOCAN
BÖLÜM 16: DEHŞET
BÖLÜM 17: ABİ!
BÖLÜM 18: NAR SUYU

BÖLÜM 5: VAHŞİ AMA ZEVKLİ

55.5K 368 60
By gullerveyaslari

(BÖLÜM FOTOĞRAFLARI)

(CİNSEL İÇERİK +21)

Dudaklarından hızlıca ayrıldıktan sonra konuştum. "Senin hakkında çok az şey biliyorum. Bana kendinden bahsetsene."

Onu öpmemle afalladığından dolayı birkaç saniye bana cevap veremedi ancak yutkundu ve daha sonra konuşmaya başladı. Belirgin olan adem elmasındaydı gözlerim.

"Jigololuk dışında yaptığın bir iş var mı?"Ulaş'ın vardı. Barış'ın da bir mesleği olabilirdi belki. Dudakları alayla kıvrıldı. "Elbette var. Her an karı sikmiyorum herhalde."göz devirdim. Dış görünüşüyle içinin alakası yoktu. Dışarıdan gören kibar sanabilirdi belki onu, gerçi tam bir kötü çocuk gibiydi. Kabaydı, dobraydı, açık sözlüydü. Evet bu iyi bir şeydi ancak erkekler centilmen olmalıydı. En azından benim için.

"Ne o zaman?"

"Polisim ben."

"Oha."derken gözlerim kocaman açılmıştı. "Ne? Şaşırdın mı?"

"Piercing takıyorsun ama?"

"Dedektif olan polislerdenim ben. Çok sorun olmuyor."

"Cinayet mi çözüyorsun?"şaşkındım. Aşırı şaşkındım. "Neden bu kadar şaşırıyorsun?"sinirlenmişti sanki. "Ulaş yazılım okuyorum deyince bu kadar şaşırmadın."

"Ulaş ile kendini bir tutma."dedim göz devirerek. "Ulaş dışarıdan kötü çocuk gibi gözükmüyor-"

"Ha ben gözüküyorum yani?"

"Elbette."dedim ve ağzımdan histerik bir gülüş kaçtı. "Giyiniş tarzın, bakışların, yüzündeki ifadeler, piercinglerin...Sen bir kötü çocuksun."

"Bu kötü çocuk sen iyileşince seni sikecek ama."gözlerim kocaman açıldı. "Sen ne terbiyesizsin ya!"

"Ne? Yalan mı?"

"Az kibar ol lütfen ya."dedim ve trip atar gibi bir ifade yaptım. Ses tonum da trip atar gibiydi. "Ulaş'ın bu konuda sana yardımcı olması lazım-"lafıma devam edemeden çenemden tuttuğu gibi beni yüzüne doğru çekti. Dudaklarımız birbirine değiyordu. Göz gözeydik. Kirpiklerinin göz altlarıma değdiğini hissedebiliyordum.

"Sikmişim Ulaş'ını. Bana tek sen yardımcı olabilirsin."alt dudağıma yaklaşıp emdiğinde elimi dayanamayarak boynuna attım ve onu dudaklarıma iyice çektikten sonra kendimizi ateşli bir öpüşmenin içinde bulduk. Öpüşme seslerimiz odada erotik bir şekilde yankılanıyordu. Sömürüyoduk birbirimizi aç bir şekilde. Dudaklarının tadı çok çok güzeldi. Diğer elim beyaz tişörtünün üstünden tenini okşayarak karın kaslarına indi. Pantolonunun içinden tişörtünün altına elimi soktum ve karın kaslarını okşadım onu deli gibi tüketirken.

Çoktan ıslanmıştım bile. 

Dudaklarından ayrılmaya çalıştığımda bana izin vermedi ve iki eliyle başımın arkasını kavrayıp dudaklarımı dudaklarına iyice yapıştırdı. Nefesim yavaş yavaş tükeniyordu. Sıkı kaslarla çevrili kollarına tırnaklarımı bastırdım ancak o durmadan dudaklarımı yemeye devam etti.

Nefessizlikten bayılacakken dudaklarımdan ayrıldığında derin bir nefes aldım ve soluklanmaya çalıştım.

"Ölüyordum!"

"Ölmezsin. İlaçlarını içiyordun dudaklarımdan."soluklanmaya çalışırken ona ters bir şekilde baktım. Manyaktı bu.

"Çok garip birisin Barış. Ama garip insanlara bayılırım."nefesimi düzenledikten sonra sırıttım. "Ben de sana bayılırım."dedi.

"Canım sizi çekti şu an."ayağa kalktım. "Odama gidip geleceğim."hızlı adımlarla odasından çıktım ancak yürürken bile bazen kasıklarıma ağrı saplanıyordu. Parmaklarımı daha önce vajinama götürdüğümde deliğimin acıdığını fark etmiştim. Deliğim artık genişti! Eskisi gibi kapalı ve dar değildi! Bunu fark ettiğimde aşırı garipsemiştim.

Odama girdiğimde dolabıma ilerleyip dizlerimde biten saten, beyaz geceliği üzerime giydim. Saçlarımı hızla taradıktan sonra dudaklarıma sürdüğüm çilekli nemlendiriciyle hazırdım. Odamdan çıktıktan sonra Ulaş'ın odasına ilerledim ve kapıyı çalmadan içeri girdim. Kapıyı açtığımda bakışları hemen beni buldu. 

Yatağında üstü çıplak bir şekilde yatıyordu hava sıcak olduğundan. Elinde de telefon vardı ve az önce biriyle mesajlaşıyordu sanki. Kimdi o? Acaba Ulaş'ın bir sevgilisi var mıydı? Bu his neden birden içime öküz gibi oturmuştu?

"Ne yapıyorsun sen?"dedim sert çıkan sesime aldırmadan yanına giderken. Kaşlarını çatıp telefonunu yan tuşundan kapadıktan sonra yatakta doğruldu ve bana baktı. "Ne yapıyorum?"

"Sevgilin var mı?"gözlerindeki ifadesiz bakışın yerini şaşkınlık aldı. Gözlerine dikkatle bakıyordum. Çok güzeldi gözleri. Çok.

"Sevgilim mi?"şaşkınca sormuştu. "Evet, sevgilin. Manitan. Kız arkadaşın. Her ne sikimse. Var mı ondan?"

"Yok ben kullanmıyorum."dedi ve daha sonra sırıttı. Ciddi ifadem birden dağıldı ve dudağım yana doğru kıvrıldı. "Kullanmıyorum mu? Ne?"gülüyordum şimdi. İyice dengesizleşmiştim.

"Sevgilim yok. Kardeşimle mesajlaşıyordum."

"Kardeşin mi var?"

"Evet. Bir erkek kardeşim var."daha sonra gözleri üstümde dolaştı. "Neden böyle giyindin?"hava kırk derece gelmiş bana neden böyle giyindin diye soruyor ya. Gerçi birkaç saat önce ağrıdan kıvranırken kazak bile giymiştim. Neyse.

"Sonra açıklarım."

"Tamam. Bu arada, senin kardeşin falan var mı?"

"Abim var."

"Ne güzel."sen bir de bana sor.

"Şey için gelmiştim ben."

"Ne için?"dedi meraklı bir ifadeyle. "Şey, odama gel birazdan. Öğrenirsin."arkamı dönüp gidecekken son anda durdum aklıma gelen şeyle. "Çıplak gel."odadan hızla çıkıp kapıyı kapattığımda dudağımı dişledim ve Barış'ın odasına ilerledim. Kapısını açıp girdiğimde telefonla konuşuyordu. Hayda! Başlayacağım şimdi telefonunuza!

"Tamam Levent. Akşam bakarım gönder sen."beni görünce telefonu kısa kesmişti. Telefonu kapadığında bana baktı. "Neden böyle giyindin?"

BIKTIM ŞU SORUDAN! 

"Odama gel. Çıplak bir şekilde. A bu arada, yanında kelepçe falan var mı? Polissin ya hani. Umarım vardır."

"Ney ney ney? Çıplak şekilde mi?"

"Ha kelepçe var yani?"dedim kahkaha atarak. Kelepçeyi garipsememişti bile. "Ne? Kelepçe mi?"şaşkınca bana bakıyordu. Suratı çok tatlıydı şu anda. Allah'ım neler yaratıyorsun kurban olduğum!

"Barış,"dedim ve yanına yaklaşıp dibine girdim. Kafamı kaldırıp yüzüne bakıyordum benden uzun olduğu için. "odama gel yavrum. Kelepçeyi de unutma."

Hızlı adımlarla odasından çıkıp odama geldim ve aynamın önündeki parfümü enseme, omuzlarıma ve açık olan gerdanıma sürdükten sonra derin nefes aldım. Odama aynı anda giren iki bedene baktım. Lanet olsun...

İkisi de çıplaklardı. Off.

Nefesim boğazımda takılı kalmıştı resmen. Bu kadar kısa sürede nasıl özlemiştim onları böyle görmeyi...O kalın ve güzel penisleri ağzımı sulandırmıştı bile.

"İçine giremeyiz Su."dedi Ulaş penisine attığım aç bakışları görünce. "Evet. Önümde mastürbasyon yapacaksınız. Ben de sizi izleyeceğim. Barış, kelepçen yok mu cidden?"

"Ne kelepçesi Su? Bizi çağıran sensin. Kelepçe oyuncak falan bunları senin düşünmen lazımdı."

"Düşünmedim hiç."dedim ve dudak büzdüm. "Ulaş yanında kelepçe, oyuncak falan yok mu?"

"Maalesef Su."

"O hâlde,"dedikten sonra çekmecemin yanına gidip üst çekmeceden iki tane demir mandal çıkardım. "bunları göğsüme takacağım. Ondan önce ikiniz de göğüslerimi emeceksiniz."Barış'ın ışıldayan gözlerini görmüştüm bile.

"Emilmekten dikleşen ıslak meme uçlarına o mandalı takmak acımasız olacak güzellik."dedi Barış ve göz kırpıp yanıma geldi. Yatağa uzandım hızla. Ulaş da yanıma geldiğinde biri sağıma biri soluma geçmişti. Sol tarafta Barış, sağ tarafta Ulaş vardı. İkisi de yatak başlığına sırtını dayamış, hafifçe eğilip göğüslerimi emmeye başlamışlardı.

Gözlerimi inleyerek kapattım. Islak ağızları uçlarımı yalıyor, emiyor, ısırıyordu. Uçuyordum zevkten. Çoktan sırılsıklam olmuştum bile. Kasıklarım da sızlıyordu.

Emme sesleri odada yankılanıyordu. "Yeter bu kadar."dedim on dakika geçtikten sonra. Göğüs uçlarım şişmişti ve ıslaklıktan parlıyorlardı. Çok seksiydi bu görüntü. "Mandalları takın."dedim ve ilerideki mandallara uzanıp birini Barış'a birini de Ulaş'a verdim. Aynı anda göğüs uçlarıma mandalları taktıklarında inledim yüksek sesle. Göğüs uçlarıma tarifsiz bir acıyla beraber sonsuz bir zevk vermişlerdi.

"Şimdi, kendinizi okşayın. Tam karşıma geçin. Aranızda mesafe olsun. Gözlerime bakın ikiniz de. Kendinizi okşarken inleyin yüksek sesle. Güzel sözler söyleyin bana."dominant olmak, en sevdiğim şeydi.

"O güzel kızına girmemek için kendimi zor tutuyorum."dedi Barış kendini yavaş yavaş okşarken gözlerime bakıp. Yatak başlığına sırtımı yaslayıp dudağımı dişledim ve kendini okşamasını izledim. 

"Geceliğin eteğini sıyırsan da güzel amını görsem, güzelim?"Ulaş'a baktım ve heyecanla gülümsedim. Ses tonu bile beni uçuruyordu. O nazik ve hoş tınılı sesi beni mahvediyordu...

"Sen iste yeter."dedim ve geceliğimin eteğini yukarı sıyırdım gözlerinden bakışımı ayırmadan. O kendini yavaşça okşarken çok seksiydi. Kocaman, damarlı elleri büyük penisinin başını sarmış, güzelce okşuyordu. Ağzımda olmasını çok isterdim şu an. Ulaş bir yandan da güzel sesiyle gırtlaktan gelen inlemeleriyle zevk veriyordu bana. Barış'a baktığımda yavaşça ama sert hareketlerle penisini okşuyordu. Gözleri sadece gözlerimdeydi. Ulaş'ın gözleri ise gözlerim dahil vücudumun her yerinde mekik dokuyordu.

"Sen hele bi' iyileş, seni öyle sert sikeceğim ki...O güzel amcığın ıpıslak olacak ve ben girip çıktıkça suların penisime bulaşacak."yutkundum. Barış ve kirli konuşmaları bitiriyordu beni. Çok fena ıslanmıştım. Elimi yavaşça klitorisime götürüp okşadım boydan boya. Ağzımdan bilerek inleme de kaçırmıştım. "Aah!"

"Bacaklarını omzuma alıp içine sertçe gömülsem keşke bebeğim. Bir yandan da durmadan öpüşsek seninle."

"Ulaş!"dedim yüksek bir sesle ve penisini izledim. Ucu hafif parlıyordu sıvısıyla. "Ah! Oh!"dedi kendini okşarken. "Daha hızlı okşa!"dediğimde kafasını geriye atıp daha sert ve daha hızla okşamaya başladı.

"Barış, boşal aşkım!"dedim ve ona döndüm. Sert bakan gözleri beni duraksatmıştı. Kıskanmış mıydı beni yoksa?

"Boşalmayacağım!"dedi sertçe ve kendini sertçe çekmeye başladı. Boğazından hırıltılı inlemeler kaçtığında kasıklarım iyice sızladı. Klitorisimi sertçe okşasam da yetmiyordu. 

"Ulaş, boşal!"dedim ve Ulaş'a döndüm. O da keskin mavi gözleriyle beni izliyordu. Kendini daha sert sıvazlamaya başladıktan sonra boğazından hırıltılar çıkmaya başladı. Boşalmaya yakınken hep böyle olurdu Ulaş. 

"Ağzıma boşal!"diye bağırdığımda kendini okşamayı bırakıp yanıma geldi. Büyük olan penisi azmasıyla birlikte daha da kocaman ve iştah açıcı olmuştu. Dik ve sertti. Yatağa eğilip sikini ağzıma verdiğinde iştahla inledim ve gözlerim kapandı. Ağzıma kendini iterken ağzından hırıltılar çıkıyordu. Sikinin damarlarının ağzımda attığını hissedebiliyordum.

Ulaş haykırarak ağzıma boşaldığında kendini ağzımdan çekti. Dudaklarımın kenarından taşmaması için çaba versem de süzülen spermlerini hissediyordum. Ağzımdaki spermleri yuttum. Hafif ekşi ve tuzlu bir tadı olsa da sonradan ağzımda bıraktığı o tatlı tadı çok güzeldi.

"Çok güzel tadı! Sikini sonsuza kadar emebilirim!"Ulaş'a bakarken gözleri parladı.

"Sikerim seni Su!"bana doğru bağırarak gelen Barış'ı duyduğumda hızla ona doğru döndüm. Elini sikinden çekmiş yanıma yaklaşmıştı hızla. Onu merakla izlerken bir anda yatağa eğilip beni kalçalarımdan tutup yatağın aşağısına çekti. Kadınlığıma kafasını gömdüğünde klitorisimde hissettiğim dudaklarıyla kalçalarım benden bağımsız yukarı kalktı ve ağzımdan derin bir inleme kaçtı. "Ah!"

Yüzünü kadınlığıma gömmüş, klitorisimi aç kalmış gibi emiyordu. Susuz kalmış biri gibi yalıyor, emiyordu klitorisimi. Hassastı orası. Çok. Boşalmak üzereydim. Barış'ın bu fevri, sert hareketleri çok hoşuma gidiyordu. Onu bazen kontrol edememek çok hoşuma gidiyordu.

"Boşalacağım!"dedim ağlayarak ve daha sonra hemen ağzına sularımı akıttım. Dudaklarını oradan çekmeyip sularımı iyice yaladı. Kafasını kadınlığımdan yavaşça çektiğinde parlayan dudaklarına baktım. Gözlerime keskin ve seksi bakışlarıyla bakarken dudaklarını yaladı. "Bunları artık çıkaralım."diyen Ulaş göğüslerimdeki mandalları sertçe çıkardı. Yüksek sesle inledim. Daha sonra eğilip göğüs ucumu yalayıp sertçe dişledi. Çığlık attım.

"Ben de boşalayım mı güzellik? Benim de spermlerimi yiyecek misin?"

"Çok isterim."dedim Barış'a bakıp. Gözlerim seksi bedeninde gezindi. Kaslı baldırlarında, adonisinde, baklavalarında, dövmesinde...Elini sikine atıp birkaç kez sıvazladıktan sonra ağzından bilerek çıkardığı hırıltılı inlemelerle boşalmaya başladı. "Amımın üstüne boşal!"dedim ve eğilip sikini amımın üstünde kaydırdı. Ucunu eliyle sıvazlamaya devam ederken deliğime akmaya başlayan yoğun, sıcak sıvısını hissediyordum. İnleyerek tüm sıvısını deliğimin üstüne boşalttıktan sonra parmağımı kadınlığıma götürüp parmağıma spermini bulaştırdım. Daha sonra parmağımı ağzıma alıp iştahla yaladığımda gözlerim kapandı. Bu bana iğrenç gelmek yerine çok ateşli geliyordu. 

"Bu kadar yeter."dedim birkaç dakika geçtikten sonra. "Zaten beni sikemiyorsunuz. Bu yüzden üzgünüm. Bir de daha fazla azmak istemiyorum. Gözüme gözükmeyin, dayanamıyorum size."

"Bunu biz söyleyebilsek keşke."

"Vazgeçtim."dedim ve doğruldum. "Amımda tadilat olabilir ancak, ağzım ve göğüslerim sizin için buradalar."dedim ve gülümsedim.

"Amında tadilat mı var? Orada çalışmak isterim."dedi Barış ve sırıttı. Kıkırdadım. "Taş kağıt yapın. Kim kazanırsa ağzımı ilk o siksin."ikisi de birbirine keskin ve korkutucu bir şekilde bakmaya başlarken kaşlarımı çattım. "Başlayın."

Kazanan kişiyle sırıttım.

"Ağzımı sikerken sert davranacak mısın, Barış?"

"Hem de nasıl."dedi ve ağzıma doğru sikini yaklaştırdıktan sonra sertçe dudaklarımdan içeri itti kendini. Köküne kadar boğazımdaydı şimdi.

"Şimdi, sana nasıl erkeğini mutlu edebilirsin onu göstereyim. Dişlerini kullanma, dilini aşağı doğru bastır iyice. Ve kontrolü sadece bana bırak güzel kızım. Ağzını çok güzel sikeceğim."

...

Öncelikle, kitap cinsellikle birlikte romantizm, aşk, aksiyon içerecek. İlerleyen bölümlerde göreceğiz. Sadece cinsellikten oluşan saçma bir kitap yazmayı düşünmüyorum çünkü kalemime ters. 

Altı yıla yakındır bu platformda yazıyorum ve bu platformda büyüdüm. Yıllardır kalemimi geliştirmeye çalışıyorum. Cinsellik yazsam tutar diye düşünüp bu hesabı açtım ve kitabı yayınladım. Eğer diğer kitaplarıma bakmak isterseniz, ki aralarından iki tanesini ileride bastırmayı düşünüyorum, bunun için ihtiyacım olan şey okurlarım, profilimi buraya bırakıyorum. 

Park_JaeRim_

Cinsellik, tarihi, aksiyon, fantastik, eski Türk tarihi kategorisini seviyorsanız TELDENKANT'a bakabilirsiniz. 

Dram, psikolojik, aşk, lise kategorisini seviyorsanız kendi ruhumu üflediğim kitabım GEÇ KALINAN'a bakabilirsiniz.

Eğer hayran kurgu kategorisinde kaliteli BTS ficleri okumak isterseniz de yola başladığımda kendimi onlarla geliştirdiğim hayran kurgu kitaplarıma bakabilirsiniz. Hiçbiri klişe ve saçmalık içermiyor. Hepsi kaliteli kurgular. Uyumadan önce okuyabileceğiniz kaliteli ficler için profilime uğramayı unutmayın!

VE 33K OLDUĞUMUZ İÇİN DE TEŞEKKÜRLERRR!

SİZCE YAZAR ULAŞÇI MIDIR BARIŞÇI MI?

YENİ AÇTIĞIM İNSTAGRAM HESABIMIZA BAKMAYI UNUTMAYIN! Adı: barisaulasmak

SINIR 200 OY!

YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN!

Continue Reading

You'll Also Like

23.9K 2K 49
Cezayir ve Leyla'ya dair her şey.
1.8M 81.2K 63
Aile problemleri yüzünden evden kaçmış ve kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan, aynı zamanda sinir hastası olan Pare, ucuza gelsin diye ikinci el...
3.5K 306 19
Geçmişten gelen bir özlem vardı isimlerinde, Ölüm ya da hasret belki de. Babaları yakın arkadaş ve aynı zamanda asker olduğu için bir birleri ile güz...
5.7M 405K 97
Saat 01:28'di. Ona ilk mesajı attığımda... İnsanların alkole ya da tütüne bağımlı olduklarını sanırdım hep. Anlamsız bir sayı dizesinin de tiryakisi...