Milk And Cookies 'tk

Arkamda hissettiğim sıcak beden ve nefesleri, karşımda şaşkın suratlar ve ağızlarından çıkan nidalarla beraber bakanlar.. Kafamı aşağı eğmiştim istemeden. Utanmıştım.
"Küçücüksün Jeon.." fısıltısını sadece ben duyabileyim diye çok kısık söylemişti. Utandığımı fark etmiş olacak, bedeni önüme duvar olmuştu "Benim bedenim seni saklar güzelim, sen utadığını saklama benden." elini hafifçe çeneme değdirerek yüzümü kaldırmıştı. Beni kimseye göstermiyordu. Şuan onun yanında hissettiklerim ciğerlerimi dar etmiş, boğazımı kurutmuştu.

"Sikeceğim neden böyle hissettiriyorsun. Nefret ediyorum senden." mırıldandığım kelimelerin ardından çokta sesli olmayarak "Uzak dur benden." diyebilmiştim. Ellerimi göğsüne koyup ittirmiştim. Pek hareket etmedi ama umursamadan hızlıca üst kata çıkmıştım. Öğrenciler etrafdaydı. Bir anda kolumdan sertçe tutulup çekildiğimde, yüzlerimiz yakındı, sinirden çattığı kaşlarıyla burnundan soluyordu.

"Dediklerini yüzüme söylesene omega. " sesi gür bir şekilde çok sertti sanki olabilitesi varmış gibi sert bir şekilde konuşmaya devam etmişti "Senin gibi bir korkak o mırıldanarak dediklerini yüzüme söyleyemez ama." dediklerini anlayamamıştım biraz önce beni saklayan o değilmiş gibiydi.

Dedikleriyle beraber savunmasız kalmıştım. Çünkü o henüz ağzını açmadan önce bedenlerimiz arasında olan mesafeyi fazlasıyla açmıştı. Kaşlarım yavaşça çatıldığında dediklerini henüz kavrayamamıştım. Ben anlamaya çalışırken arkadan duyduğum kıkırtılar ve fısıltılar beynimi eritiyordu resmen.

"Baksana alay ediyor, bu Tae onu seviyor sanıyor ahahahaha"

"Yalan söylediğini biliyorduk zaten bu sürtüğün."

"Abi ben biliyodum! İddiayı ben kazandım alayım paraları!!"

"Sikeyim çok yakışıyolarmış böyle bakınca."

"Nasıl yani Tae aşık değil miymiş?"

Zaten artık neredeyse etkisi bitecek olan bastırıcıyla gizlenen kızgınlığım şuan bulunduğum ortamda kendisini belli etmekten çekinmemişti. Önce sıcak basmıştı bedenimi daha sonra aşırı bir duygu yoğunluğu. Karşımda duran alfa biliryordu ama kurdunu tutamıyordu belkide.

Omega onun bu davranışlarını olumlu yönden bakıp üzülmemeyi amaçlıyordu ama ben.. nasıl bakmalıydım bilmiyordum.

İyice kötüleşen omegam bir süre daha orada insanların önünde, alfanın karşısında o halde dursaydı yüksek ihtimalle haftalarca bana küser köşesine çekilip ruhumu sömürürdü ancak Yoongi ve Hoseok hemen ortamdan alıp çıkmışlardı.

"Kaptan maptan demeyip sikeceğim bu çocuğu!" Yoongi sinirle konuşurken açmadığım kapıyı açmak için zorlamıştı. Oturduğum klozet kapağına oturmuş boğuluyordum, bulunduğum kabinin küçük olmasından kaynaklıydı belkide.

"Jungkook çıkar mısın?" Hoseok sakince konuştuğunda olumsuz mırıltılar çıkartmıştım. Ağladığım için iyice sıcak basarken, oturduğum yerde ikna olmamasına rağmen Hoseok'un bastırıcı vermesini bekliyordum. Beni alıp kokumu bastıracaklarını söylemelerine rağmen ikna olmuyordum. Sebep onlar değildi, sebep koridorlarda cirit atan o aptal alfaydı. Biliyordum onun koridorlarda kızlarla flörtleşip bir yandan avını beklediğini.

Büyük kapının kapanma sesiyle beraber kıkırtısını duymuştum. "Küçük omegayı çıkartmaya mı uğraşıyorsunuz? " alay ederek konuşmasıyla kurdum köşeye sinmiş "Alfasının" neden bize böyle davrandığını anlamayarak sadece ağlıyordu. Karnıma acılı bir kramp girdiğinde istemsizce inlemiştim.

"Jungkook? "
"Jungkook! İyi misin?" Yoongi ve Hoseok telaşla kapıya vurup zorlamaya devam ettiklerinde kilidin zorlandığını fark etmemiştim bile. Omegam durmadan bana hakaret ediyordu beni istemediğini, alfanın bize benim yüzümden sinirlendiğini söyleyip ağlamaya devam ediyordu. Zorla yerimden kalkıp kapıyı açmaya çalıştığımda sıkışan kilitle, tek sıkışan kilit olmamıştı.

"K-kapı.." kurdumun iyice kötüleşmesiyle nefesim kesilmiş aynı sırada cümlem yarıda kesilmişti. "Jungkook sakinleş önce. Kapıyı kıracağım tamam mı çekil arkasından!" Yoongi telaşla konuştuğunda yavaşça çekilmiştim kabinin sağ kenarına. Kapıya bir kez vurulduktan sonra Yoongi'nin küfür ettiğini duymuştum. Gözlerimi kilide çevirdiğimde hala aynıydı. Sonra bir anda gümbürtü koptu ve kapı üstüme doğru devrilirken korkuyla bağırmıştım.

Kapı üstüme düşerken kafama çarpmasın diye korkuyla gözlerimi sıkıca kapatıp yere çökmüştüm ama kapı düşmesine rağmen kafamın üstüne konulan elle canım acımamıştı. Gözlerimi açtığımda alfanın eli kafamda dururken diğer eliyle kapıyı tutuyordu. Kısa bir süre bana bakıp kapıyı hızlıca kenara kaldırmıştı.

"Te-şekkür ederim." kramplarla zorla teşekkür ettiğimde Hoseok küçük kabinden kolumdan tutarak çekip çıkartmıştı. Hızlıca bana sarılıdığında yüzümü omzuna saklayıp ağlamaya devam etmiştim. Ondan çekinmiyordum Hoseok diğer alfalara nazaran çok daha yumuşak kalpliydi bunun sebebi sekiz kişilik ailelerinde iki alfadan birisiydi.

"İyi misin?" duyduğum sesin sahibine kafamı kaldırıp bakmak istememiştim. "Sanane Taehyung. Git burdan." Hoseok tepki göstermesine rağmen alfa inadına "Buraya gel Jungkook." demişti. "Laftan anla Taehyung git hadi." bu kez Yoongi gitmesini söylemesine rağmen bir anda kolumdan tutulup çekilmemle ne olduğunu anlayamamıştım. Kolumdaki eli belime indip iyice kendisine yapıştırdığında o tekrar canım acıdığında dizlerim gücünü kaybetmişti.

Dizlerim kırıldığında alfa panikle belimi sıkmıştı. Hoseok panikle ismimi söylediğinde gözlerimi yavaşça açıp alfaya bakmıştım, zorla "Alfa." diyebilmiş gözlerimin içine bakan alfaya kısık sesle "Eve gidelim." diyebilmiştim.

Gözlerimi açtığımda yanağımın altında duran sert ama sıcak yüzey ve yakından soluduğum kokuyla beraber uyuduğumuzu anlamıştım. En son hatırladığım Yoongi'nin Taehyung'a laf etmeleriydi ve sonrasında alfasına sokulmuş omeganın sakinlemesiyle Taehyung'un kucağında uyuyakalmamdı.

Şimdiyse beraber yatıyorduk. Yüzüne bakabilmek için yerimde kıpırdandığımda önce kaşları çatılmış, ardından gözlerini açmıştı. Kuruyan dudaklarını yalayıp sırtımda olan elini belime atıp yüzlerimizin eşitlenmesi için yukarıya çekmişti bedenimi.

"İyi misin güzelim? " sorduğu soruyla hem sinirlenmiş hemde üzülmüştüm. Gözlerim dolduğunda kaşları çatılmıştı. Yerimde oturur hale geldiğimde belimde duran eli düşmüştü. "Dalga mı geçiyorsun?" gözlerimden yaşlar düşerken sorduğum soruyla yerinde doğrulmuştu. "Özür dilerim Jungkook bak sandığın gibi değil-"

"Ne sandığım gibi değil ha!? Neden böyle davranıyorsun?! Kafayı yiyeceğim!" bağırmamla alfasının ve omegamın huzuru bozulmuştu. Omega tekrar Taehyung'un kollarına girmem için bağırıp çağırıyordu.

"Jungkook bak ailelerimiz konuşmuş babanlar gidip babamlarla konuşmuş. Bizimkiler sinirlenip zorla söylettiler sonra senden uzak durmamı istediler benden nefret etmeni, alfamı omegandan uzaklaştırmam gerektiğini söylediler. Zorundaydım. Özür dilerim güzelim.." gözleri onu affetmemi bekler gibi bakıyordu ama kırılmıştım çoktan.

Yataktan kalkmak için hareketlendiğimde fısıldayarak "omega." demesine rağmen ayağa kalkıp yatağın kenarına koyduğu ayakkabılarımı yarım yamalak giyip önce odadan, daha sonra evinden çıkmıştım.

Eve girdiğimde iyice ağlamaya başladığımda ilk işim kendimi banyoya atmak olmuştu. Omegam kızgınlığını sağlıklı bir şekilde geçiremiyordu ve acı çekiyordum. Hızlı bir duşa girip bacaklarım titreyerek çıktığımda duvara tutunarak ayakta kalmaya çalışıyordum. İki adımın arkasından acıdan gözlerim kararmış kısa bir sürede yere düşmüştüm.

Omegam onun evinden çıktığımdan beri alfayı çağıyordu. Bu kez onun bile sesi çıkmamıştı. Sabah bastırıcı almamın üzerine bu kadar üzülmem omegamın kendisini öldürtmeye çalışmasıyla son buluyordu. Düştüğüm yerde bütün bedenim acıdan kıvranırken kapının yumruklanmasını duymama rağmen kolumu dahi kıpırdatamamıştım.

Gözlerimi alfa ne kadar kapatma dese bile bir süre sonra kendi kendilerine kapanmışlardı.

5/🍪
Cok zor yazdim sacmalamis olmam cok muhtemel..
Ozur dilerim ama kafamın icinde donenleri yansitamiyorum..
Zor donemlerden birisindeyim.
Ve sey Tae ve Jungoo cok farkli ailelere sahipler ve baskilara maruz kaliyolar bu yuzden garip davranislari var lutfen onlara kizmayin :(

Umarim begenmissinizdir.
Oylamayi unutmayin lütfennn <33

By ninnie