Dershane Hocam

By S0gukyaz

2.4M 109K 63.3K

Yüce yaradan beni yaratırken bol keseden ego hamuruma katmışsa ben bir şey yapamam abicim. Ego doğuştan gelen... More

Ödev
Bittim
Özür Dilerim
Küçük?
Firariler
Görmüyorsun hiç
Eda
Demir Hoca
Kalp Ağrısı
Sıra Bende
Olmaz
Yüzbaşı
Bir Hafta
Aşıksın
Sevgilim
Yaş Pasta ve Biber Turşusu
Sarı Bebe
Basıldık
Misafir
Yitirilen İrade
Tekrar Kazandık Galiba
Yüzbaşının Kızı
Senden Uzakta
Evim
Kritik Mesele
Bir Adım Öteye
Reziliğin Böylesi
Maviş
Gönderi
Curcuna
Korku
Zamanı Değil
Racon
Bu Adam Benim Kocam
O Gece Bu Gece
İhtiras (I)
İhtiras (II)
İhtiras (III)
Müptelam
Dilan
Uzun Süren Ayrılık
Kayıp
Son Bir Adım
Amerika
Evet
Bebemin Anası
Kadınım
Vermiyorum
(kesit)
Evleniyorum

Prensim

26.9K 1.5K 899
By S0gukyaz

...

Elimdeki telefonu yatağa atıp iki büklüm olarak kasıklarımda ki sancının geçmesini bekledim.Tam olarak on saattir.

Sabah, beni siken sevgili sevgilimin yanında uyandığımda daha banyo bile yapmama izin vermeyen Yüzbaşı ki bu benim babam oluyor ama ona çok sinirliyim şu an, hemen eve gelmemi istemişti.

SABAH,HE SABAH SAAT DOKUZDA!

Üzerimi nasıl giyindim bilmiyorum.Tabi yine beni siken sevgili sevgilim hayvan olduğu için iç çamaşırımı yırttığından dolayı lanet ede ede donsuz giymiştim pantolonumu.Daha beter dediğinizi duyar gibiyim.Kız bak gelirim telefondan sana bir yumruk atarım görürsün o zaman ha.Zaten sinirlerim bozuk.

Bebeğim,aşkım birtanem beni arbasıyla eve bırakmadan hemen önce gratisten tenime uygun fondöten almış yolda fondöteni boğazıma boca etmiştim.

Yalnız Allah var güzel ısırmış.Yani boynumun halini görseniz diyeceğiniz şeyi biliyorum.

Melek,Demir diye bir şahısla değilde bizonlaseviştin?Diyeceğinize adım kadar eminim.

Haklısınız.Ama bizonla sevişsem boynum bu kadar kan toplamazdı.Hatta Allah belamı versinki omzumda köpek dişinin izi bile var.

Yalnız cenabet yola çıktığımız için arabanın tekerinin patlaması bize Allah tarafından bir uyarıydı.Sevgili müstakil kocam pardon müstakbel kocam bana taksi çağırdı da öyle eve gidebildim.

Peki eve geldiğimde babam beni neden çağırmış.ALLAHIM BAK AKLIMA GELDİKÇE DELİ OLUYORUM!

YA ADAM UZANAMADIĞI KLİMANIN KUMANDASI İÇİN BENİ SABAHIN KÖRÜNDE EVE ÇAĞIRDI YA!
AĞAĞAĞAĞAĞAĞAĞAĞA!

Ağladım odama geçince.Yahu ben seviştim!Sabah o ağrıyla yolda bir çok musibetten sağ çıkarak eve geldim.Bana diyor kızım hava çok sıcak.Hele bi masanın üzerindeki klimanın kumandasını ver.

Ya beybaba benim hayallerime sıçmadın sen hayallerime çimento makinesiyle bok döktüm üzerine be.Bok döktün.

Ya yolda gelirken zaten zırıl zırıl zırladım sevgilimin yanında.Adam beni mi avutsun arabayla mı ilgilensin?Zaten az kalsın öndeki araca da çarpıyorduk.

Bu arada söylemeyi unuttum.Ben boku yedim.Neden diye sor.Sordun sanırım.

Sabah kalktığımda telefonu açmamla Fırat abimden üst üste gelen aramalar,mesajlar ve hatta e postadan bir sürü emaillerle şok geçirdim.

Dilan Demir yüzünden ağladığını mı ne söylemiş,bizim yarım akıllı ona yazacağına bana tehdit mesajları gönderiyor mal.Neymiş yanımdaki adam olmayacak cibiliyetsizi sikermiş.Git ona yaz öyleyse niye bana yazıyorsun?Allah Allah.
Herkesin kafası bir hoş bu sıcaklardan ha.

"Melek akşam yemeğine,hadi kızım."

"Müstakbel damadın kızını pert ettiği için iştahım yok anne."

Tabii ki demedim böyle bir şey.Babam içeride.Aaa aptal mıyım acaba öyle diyeyim.

"ANNE BEN AÇ DEĞİ-"

"MELEK YEMEĞE!"

"GELİYORDUM ZATEN BABA."

Ellerimi yumruk yapıp yatağa ardı ardına geçirdim.Yetmedi ayaklarımı da yatağa geçirdim ve ağzımı yatağa gömüp bağırdım.

Başımı kaldırıp hızla yerimde doğruldum ve kapıya koşarcasına yetişip kapımı açtım.

Babamı fazla bekletirsem ağzıma sıçar çünkü.Neymiş eğer onun evindeysek en düşük rütbeli asker konumundaymışız.Annem ayrı tabii.Anam her türlü babamın katı kurallarının dışında.Bazen o kadın gözüme çok batıyor.

Ağrı kesici içmeme rağmen artmaya devam eden sancılarıma karşılık dişlerimi sertçe sıktım ve mutfağa girdim.

"Melek sofrayı ser." Hani sofra hazırdı?Ya ben yine tongaya düştüm ama ya.

"Ya baba-"

"Hadi!Annen hamile bi yardım ettiğin yok kadına."

"Baba yaparken bana mı sordunuz ya?Hem hani ben sizin son çocuğunuzdum?"

Oflaya poflaya tabakları masaya dizdim.O sıra babacığımın gözlerindeki yeşiller bana dik dik baktı.

"Ne?Yanlış mıyım?Size kırgınım zaten bu meseleden dolayı.Resmen beni kandırdınız."

Çekmeceyi açıp içinden çatalları, bıçakları ve kaşıkları çıkardım.Yorgunluktan ve acıdan geberdiğim için bunu belli etmemek için büyük bir direniş içindeyim!

"Senin yerin ayrı kızım."

"Hmmm ayrı.Çok ayrı görmüyoruz sanki."

Annem belini tutarak mutfak kapısından içeri girdiğinde gözlerim doldu.

"Ne bu alınganlık Melek?Bu yaşta kardeşini kıskanmayacaksın değil mi?"

Tencereyi tüpten aldım ve tahta kaşık yardımıyla tabaklara pilavı koymaya başladım.

"Alınırım!Allah Allah." Sabah o kumanda meselesi aklıma geldikçe çıldırıyorum.

Benim hayalim sevdiceğimin kollarında uyanıp onunla birlikte banyo yapmaktı.Ne bileyim sonra kahvaltı yapardık.

YA BEN ŞU WATTPADDEKİ KIZLAR GİBİ SEVİŞTİKTEN SONRA PRENSES MUAMELESİ GÖRMEK İSTİYORDUM!
KÖLE İZAHURA MUAMELESİ GÖRMEK DEĞİL!

"Melek baban var karşında, düzgün konuş!"

"Bilal!"

Annem babamı uyarıcı bir sesle uyardığında babam bir tövbe estağfurullah çekmişti.

"Yok yok bırak anne kızsın.Zaten hep bana kızıyorsun.Bir kere bile Ömer'e kızdığını görmedim ben.Varsa yoksa hep Melek."

Burnumu çektiğimde gözümden akan yaşları koluma silip tencereyi tüpün üzerine bıraktım tekrar.

Dolaptan salatayı çıkardığımda babamın derin bir nefes alıp verdiğini duydum.

"Ben kızımı çok seviyorum." Burnumu tekrar seslice çektim.

"Hmm tabii.Belli oluyor."

Salatayı kâselere koyup masaya koyduğumda annem çatık kaşlarla babama bakıyordu.

"Anneciğim sen iyi misin?" Annem bana hitaben konuştuğunda dilimi damağıma vurup nırçladım.

"Sabahın köründe beni eve çağırıyorsun.Ne için?Klimanın kumandasına uzanamadığın için."

Ayranları bardaklara koymaya başladım.

"Biz Açelyayla çok güzel planlar yapmıştık.Günümü mahvettiğin için sağol baba.Bir kere de kısıtlamasan ölürsün zaten."

Sevgilimi istiyorum ben!Hemen şimdi şu anda.

"Ömer ya da Fırat abim olunca onlara her şey serbest bana gelince hayatı resmen kapalı cezaevi gibi yaşıyorum."

Sertçe yutkunup hıçkırdım.Annem kötü kötü bakışlarla babama bakmaya devam ederken babam umursamadan yemek yemeye başlamıştı bile.

Göz devirip"afiyet olsun tokum ben."diyerek mutfaktan çıkacakken babamın sesini duydum arkadan.

"Bana yalan söyleme, istersen canımı al."

Kaşlarım çatılırken omuz üzerinden arkaya baktım.

"Dün akşam Demir'in yanında olduğunu bilmeyecek kadar gerizekalı mıyım ben?"

Hassiktir!

"Bazen babanın kim olduğunu unutuyorsun."

Demir senin ben varya! Açelyayı kullanrak izin istemişti birde Allah'ım sana geliyorum.Evet evet hissediyorum.Ahanda sana beyaz ışık.

"Adam kızın yüzünde kalp krizinden gidiyordu."diyerek savunmaya geçtim.

"E ne güzel."

Neh?YA O SENİN DÜN AKŞAM TORUNLARININ BABASI OLDU BABASI!

"Bilal çok konuşma yemeğini ye."

"Hanım-"

"Bilal yemeğini ye beni sinirlendirme!"

Bundan sonra anacıyım.Babayı bıraktım ben.Bundan sonra varsa yoksa Şirin Arıcı.

"Melek anneciğim hadi odana git sen."böyle demişken tabii ki bu emri yerine getirmeme gibi bir itaatsizlik yapmayacaktım.

Babamın alev alev bakışlarından kurtulmak adına hızla odama girecektim ki çalan zille rotamı değiştirdim.

"Bakıyorum."

Fırta abim olsa anahtarıyla girer.Ömer zaten bu gün uçağa bindi gitti.Kim şimdi bu?

Çelik kapının kulpunu tutup kapıyı açtığım an suratımda patlayan konfetiyle birlikte çalan şarkıyla içeri giren beden yüksek sesle ağlamama neden oldu.

"Burası enteresan,
keyfimi sorma
İçimiz dışımızda, güneşi gören yok
Zamanı donduralım, bizimle kalsın

Yeni bi' dünya, bur'da sınır yok
Bu nası' güzel kafa, asılı havada
Yarın olmaz aynı,
koyver kendini

Nası' bir rüya? ellerim havada
Yarın olmaz aynı, koyver şimdi

Koyver kendini"

Omzundaki koca hoparlörle ev zangır zangır titrerken aşağıdan bir "LAN!" sesi yükseldiği an kapıyı kapadım.Dikkatli bakarsanız Ünal abinin sinirlendiğini görebilirsiniz.

"ÖMER ARICI GERİ DÖNDÜ! MİLLET!OKULUMU BURAYA ALMAYA BAŞARMIŞIM! O YEH BABY."

"KAPAT ŞUNU!" diye bağırdım ama beni umursayan kim.

Yerinde zıplamaya başladı.Müziğe daha çok kendini kaptırıp saçma sapan dans figürleri yaparken koridorda gördüğüm kızgın babamla hin bir sırıtış oluştu dudaklarımda.Sen şimdi naneyi yedin.

"ÖMEEER!"

"BABAAAM!"

Hoparlörü yere bırakıp ensesine vurması için elini havaya kaldıran babamın elini tutup adamla dans etmeye başladığı an çelik kapı belime deyince geriye çekildim ve Fırat abimin girmesi için fırsat tanıdım.

Dudaklarında kocaman bir gülümseme oluştuğunda bana bakıp göz kırpmış herkesin bu kadar mutlu olmasını hazmedemeyen ben zırlamaya başlamıştım.

Bak işte babam Ömer'e kızmıyor.Adam bildiğin gülüyor ya.

"Ömer, bıraksana oğlum!" Diyerek gülmeye başlayan babamla kaşlarım havalandı.Ben yapsam şamarı yerim ama.

Fırat abimde onlara katıldığında annem koridorda belirdi.Belini tutup kocaman gülümseyerek onlara bakarken sabır çekip orayı terk ederek odama girdim ve kapıyı ölümüne çarpıp ardımdan kilitledim.

Bak gördün mü?Babama ben öyle yapsam bana bağırır çağırır.Oğluya Ömer,torpilli tabii.

Gözlerimden yaşlar boşalırken kendimi yatağa attığımda kapanan müzik sesiyle bir oh çektim.

Benim huyum bu.Ben mutlu değilken gözümün önünde inadımaymış gibi gülüp eğlenen kişileri gördükçe sinir oluyorum.

Tamam belki aptalca ama napayım kardeşim yapım bu.

Babama çok ama çok ama çok çok kırgınım.Tamam belki suçun çoğunluğu bende.Mesela yalan söylemeyecektim ama ne yapayım?Sevgilimle olmak istedim.Sevgilimle kalıp hasret gidermek istedim.Suç mu abi bu?

Direkt Demire gidiyorum deseydim Bilal Oğuz, bileklerime kelepçeyi takardın.Beni yalan söylemeye sen mecbur bırakıyorsun.

Şu an hemen şimdi Demirimi istiyorum.Saçlarımı okşasın,öpsün istiyorum.

"Çıldıracağım şimdi ya!" Yumruklarımı ardı ardınca yatağa geçirdiğimde çalan kapıyla duruldum.

"Melek kapı."

"Gider misin?"

"Bak daha yeni dağdan geldim.Yorulmuşum birde sen yorma.Aç şu kapıyı yoksa kırarım."

"Ya abi!YALNIZ KALMAK İSTİYORUM YA!YALNIZ! TÜRKÇE ANLAMIYORSAN RUSÇADA SÖYLEYİM Mİ? YA KHOCHU POBYT' ODNA! RUSÇAMIDA KISKAN!"

Sizlerde kıskanında moralim düzelsin.Tabii benim moralim ancak biriyle düzelecek ama o da gelemez buraya.

"Kıskançlıktan öldüm şu an."

"Tabii kıskanacaksın telefuzum çok güzel."

Ya ben ne anlatıyorum!Ben en son kasık ve baba acısı çekiyordum.

"Arıyorum telefonda konuşalım."çok zeki şerefsiz.

"Hayır.Sadece yalnız bırakın beni yeter."

"Peki sen bilirsin." DİRETSENE!

Ya oofff.Biraz daha diretseydin de egom biraz yerine gelseydi.Peki sen bilirsin ne!?

Cidden artık halime acıyorum.Bi sigara falan yok mu ya püfleteyim?Hatta içmek istiyorum.Ama hepsinden önce sevgilimi istiyorum.

Yatağın üzerindeki telefonum çaldığı gibi elime aldım.Ekrandaki yazıyı bulanıkça okudum.

Demir Eksikliğim arıyor...

Hissetti zaar.

Görüntülü aramayı bu berbat halimle yanıtladım.

Gördüğüm yüzle gözlerim dolarken onun gülümseyen yüzü anbe an solup kaşlar çatıldı.

"Küçüğüm hâlâ ağlıyor mu?"

Saçlarını dağıtıp oturduğu koltukta doğruldu.Aşık olduğum adamla evet dün gece sevişip sonraysa babamın bir klima kumandası sorunu nedeniyle prensesliğimi yaşayamadan yanından eve geldiğim adam şu an ciddiyetle bana bakıyordu.

"Karnım ağrıyor."

Diye ağlak ve çatallı çıkan sesimle konuştuğumda bir nefes vermişti.

"İlaç içtin mi?"

Başımı onayla salladım.Uzun uzun baktı yüzüme.Gözlerini çok kısa bir süre kapatıp tekrar açtı.

"Kurban olurum sana.Evde misin sen?"

Dilimi damağıma vurup nırçladım."Maldivlerdeyim.Bak etrafa şöyle." Dağınık odamı hızlıca gösterdim.

"Ya Demir ne kadar gereksiz gereksiz sorular soruyorsun ya.İnsan bi der yanına geleyim mi?"

Dudaklarındaki gülümsemeyle "yanına geleyim mi?"diye sorunca şöyle bir ciddiyetini sorguladım.

"Gel."

Burnumu seslice çektim ve o güzel yüzü seyrettim.Gözleri kısıldı.Dudaklarını yaladığında içim giderken başını onayla salladı.

"Bekle geliyorum."

Kaşlarımı hızla çattım."Babamda seni vursun.Zaten biliyormuş dün akşam seninle olduğumu."

Yerinden kalkmış yatak odasına ilerlerken dediğim şeyle "Ne?"diyerek ekrana şöyle birkaç saniye baktı.

"Vallahi.Dediki sen babanın kim olduğunu unutuyorsun.Orada zaten dedim yarra-"hızla boğazımı temizledim."Bittik."

Telefonu kendisinin net bir şekilde görüneceği bir yere koyup gardırobu açtı.

"Kızmadı mı?"

Gardıroptan çıkardığı iki yarım kollu kazağı salladı.
"Krem rengi olanı."dediğimde siyahı gardroba koyup üzerindeki tişörtü çıkardı.

"Yok kızmadı.Aslında biraz atar gider yaptım annemde benim tarafımı tutunca bir şey demedi."

Gözlerim bedenindeki morluklara kaydığında dudaklarımda hin bir sırıtış belirdi.
Eh bizde yapmıştık bir şeyler.

"Hmm anladım.Bir şey fark ettiler mi?" Dediğinde ne demek istediğini anlamıştım.

O sıra gardıroptan iki kumaş pantolon çıkardı.Biri krem rengi ve siyah kahverengi küçük kareliydi,diğeri lacivert ve krem rengi kareliydi.

"Krem rengi."dediğimde üzerindeki eşofmanın ipini çözdü.

"Sadece biraz yorgun göründüğümü söylediler.Aldığın kapatıcı baya işe yaradı."

Dudaklarında serserice bir gülümseme belirdiğinde burnumu çektim seslice ve eşofmanını indirdiğinde boxerın altına uyuyan demirciğe baktım.Baya hoş görünüyor.

Altına pantolonunu geçirdi ve sigara paketini çakmağını araba anahtarını alıp telefonu elinden bırakmayarak evden çıktı.

"Araban ne durumda?Tekeri patlamıştı en son?"

Asansörün düğmesine basıp beklemeye başladı.

"İyi durumda merak etme."

"Yok merak etmeden değil,adamlığa geçsin diye sordum."

Pis pis sırıttığımda ters ters bana baktı.Arabası benden sonra gelen ikinci zaafı olduğu için zaafına laf atmak pek hoşuna gitmiyor tabi.

"Dikkatli gel tamam mı?Şimdi kapatıyorum.Malum sevgilim gelecek ya etrafı toplayayım biraz."

"Yerinden kalkma.Sevgilin seni görmeye geliyor etrafı değil."

VE GOOOLLL. SEVİYORUM LAN SENİ BİR BALIĞIN DENİZİ SEVDİĞİ GİBİ.SEVİYORUM YİNE SENİ AYIN GECEYİ SEVDİĞİ GİBİ.

KENETLENMİŞSİN KALBİME İLMEK İLMEK HASRETİNLE...

Coşma Melek.

"Tamam kocacım." Asansöre bindiği gibi duyduğu kelimelerle hızla gözleri beni bulurken şaşkınlıkla aralanan dudaklarından bir "Nn-" harfi çıktığı an suratına kapadım.

Alışacak alışacak.Sorun yok.

Her neyse bizde o gelene kadar uyuyalım bakalım.Belki sancım geçer.

🌼

"Melek, kızım misafirler geldi.Gel bi hoş geldin de annem hadi."

Kapıyı şak diye açtığımda annem yerinde sıçrarken şöyle bir süzdü beni.

"Kız senin haberin mi vardı?"

"Müstakbel damadın haber verdi evet."

Annem götüme halı terliğiyle yapıştırdığında saçlarımı savurup içeri doğru adımladım.

Ha bu arada siz cidden benim uyuduğumu falan düşünmediniz değil mi? YA SEN,EVET EVET SEN GELMİŞSİN OTUZ BİLMEM KAÇINCI BÖLÜME HÂLÂ BENİ TANIMADIN MI?
Aşk olsun.Defol hemen buradan.

Dudaklarımın kenarında belki ruj vardır diye parmağımla sildim ve bir iç çekip koca salona girdim.

Kaynanam ve kayınbabam gelmiş hoş gelmiş.Ee hani Demir?

Babamla göz göze geldiğimizde ona tripli olduğumu belli eden bir bakış atıp kaynanamın yanına doğru adımladım.

Kocaman gülümsedi ve ayağa kalkıp şöyle bir sarıldık.

"Oyy güzel kızım benim, maşallah."

"Gelinin olarak alırsan gıkım çıkmaz."

Ve kitap final.

Tabiki böyle bir şey dersem Melek Arıcı diye bir şey kalmaz.Aaa lütfen ama biraz mantık.

Onun yerine "Hoşgeldiniz" diye mırıldandım.

"Hoşbulduk kızım." Kayınbabam imalı imalı bana bakıp gülümserken ona da "hoşgeldiniz efendim "dedim.

"Nasılsın kızım iyi misin?"

"Oğlunuzla seviştikten sonra daha iyi olduğum aşikar."umarım bir gün bunlar ağzımdan kaçmaz.

"Çok şükür efendim ya siz nasılsınız?"

Hadi ama çok sıkıldım.Demir nerede?

"Hamdolsun." Güzel güzel.

Annem odaya girdiğinde "Melek,Fırat,Ömer, Dilan hadi siz bi dışarı çıkın gezin." Dediği an Dilanı daha yeni fark ediyordum.

Fırat abimin bedenini mi kesiyor bu ben mi yanlış gördüm?Kız saçını başını yollarım senin.

"Hiç gerek y-"

Fırat abim yorgunca konuşurken annem eliyle kapıyı gösterip "hadi hadi hadi."dedi.

"Gençler bence de siz bi dışarı çıkın.Hem kaynaşmış da olursunuz."Kayınbabacığım biz yeterince kaynaştık.Doğru ama siz geriden geliyorsunuz tamam okey hatırladım.

"Bence de bence de."diyen Ömer hızla odadan ayrılırken Fırat abim ve Dilan aynı anda ayaklandı.Aslında Dilan ayaklandı abiciğim hemen ardından ayaklandı.Sanırım bu duruma alışmam biraz uzun sürecek gibi.

"Peki."diye mırıldandı abim ve birlikte odadan çıktık.

İçtiğim ağrı kesici ağrımı yok etmemişti maalesef ve bu sancıyla nasıl yürüyecektim onu bile bilmiyorum.

Ayakkabılarımı giyinirken Dilanla göz göze geldik.Bana utangaçça gülümsediğinde göz devirip asansörü çağırdım.

Bu kızın yaptığını unutmadım unutmayacağım.Isınır mıyım zamanla bilmiyorum.Ama şu anlık gözümde bir hiç.

Sessizlik hakimdi aramızda.Asansöre binip asansörden inene kadar da sessizlik sürmeye devam etti.

Telefonumu cebimden çıkarıp açtım.Kocacığıma yazmak için onunla olan sohbete girdiğimde bir korna sesiyle irkilip başımı sağa çevirdim.

Yiaaa kurban olurum.Buradaymış!

Fırat abimle göz göze geldik.Bir bana bir de arabaya baktı.Sonra gözleri Dilana kaydı ve bana bir baş işaretiyle  onayı verdiği gibi yanlarından ayrıldım.

Sonunda sevdiceğimle buluşacaktım.Allahım sana şükürler olsun.

Ben daha arabaya ulaşmadan kapı kendiliğinden açıldığında bir kaç  koşarcasına adımdan sonra arabaya ulaşmıştım.

Nasıl bindim arabaya bilmiyorum bile.Kapıyı hızlıca kapatıp başını koltuğa yaslamış bana bakan sevgilime döndüm.

Bir iç çektim güzel yüzüne bakarak.Dudaklarım büzülürken gülümsemesi genişledi.

İri eli yanağımı kavradı ve başını koltuktan ayırıp dolgun dudaklarını dudaklarıma bastırdı.

İŞTE BU AMINA KOYAYIM YA! TAM OLARAK BUNA İHTİYACIM VARDI.

Sabahtan beri hissetmediğim acı kalmadı be.Yalnız evet bende fark ettim büyük bir duygusallık var üzerimde.Bunun tek nedeni sevişip hemen sonra eve dönmemden kaynaklanıyor.

Ellerimi ensesine atıp öpüşüne yavaşça karşılık verdim sevgilimin.

Baş parmağı yanağımı okşadı.Dudakları dudaklarımı sakinlikle öptü.
Huzur bu diye mırıldandım içimden.Şey artık evlenebilir miyiz?Çünkü ben daha fazla dayanamıyorum da.

Dudakları çenemi öptü çenemden kayıp boynumu derince soludu ve küçük öpücükleriyle süsledi.

"Canın acıyor mu?"

"Geçti."diye sarhoşça mırıldandım.

Yüzünü boynumdan çekip kahvenin en güzel tonuyla baktı gözlerime.Dudaklarında sıcacık bir gülümseme oluştu.

Kalbim onunlayken rotasından saptığı gibi yine saptı ve gümledi.Gözleri sol göğüsümü bulduğunda sertçe yutkundum.Ses o kadar mı çıktı ya?

Burnundan güldü ve giydiğim çilekli büstiyerin üzerinden sol göğüsümü öptü.

Dudaklarımı saçlarının arasına daldırıp kokusunu soluyarak öptüm.Çok özledim ama ne yapayım?

Başını kaldırdı ama asla uzaklaşmadı."Söyle bakalım prenses,nereye gidelim?"

Şöyle bir düşündüm demek çok isterdim ama zaten bu soruyu beklediğim için cevabım hazırdı.

"Açım ben."

Akşam bir şey yemedim ki.Öğlende öyle.O yüzden fena açım ben.

"Beni ye."

Dudaklarım gerildi ve kocaman güldüm.Dişlerimi omzuna geçirdiğimde seslice gülmüştü.

Ben bu adama aşık olduğumu sanki söyledim?

"Gel bakalım"dediğinde geri çekildi ve koltuğunu geriye itip beni kucağına aldı.
İşte şimdi olmuştu.

Başımı omzuna yasladım.Çalışan arabayla birlikte hareketlendiğimizde bir eliyle belimi okşuyordu.

"Hamburger mi?Pizza mı?"

"Her ikisi."

Saçlarımdan sıkıca öptü.Sonra bir daha ve bir daha.

"Emredersin küçük prensesim."

Seni yerim ben beyaz atlı prensim.
Yok şey ciddi anlamda...

~Bölüm Sonu~


Bu bölüm dengesizliğime katlanan tüm S0gukyaz ahalisine hediyedir.

Muck

<3

Continue Reading

You'll Also Like

280K 21.5K 54
Bebekliğinden beri kendi elleriyle büyüttüğü çocuğun yaramazlıkları ile uğraşan bir adam. {TAMAMLANDI}
5.8M 190K 98
Karan Haznedaroğlu. 27 yıldır her istediğini elde eden, sadece adıyla bile bütün kapıları açabilecek bir adam. Şimdi her şeyden çok istediği bir şey...
1M 38.8K 48
DİKKAT: ÖĞRETMEN ÖĞRENCİ KURGUSUDUR +18 VARDIR RAHATSIZ OLACAK OKUMASIN. Defne çocuk ruhlu biridir. Bir akşam canının sıkıntısı ile anonim bir uygul...
411K 11.3K 51
alev:OĞUZ BEN ASIK OLDUM!!! oğuz:YİNE KİME AMK????!! alev:acar'a oğuz: siktir!